Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/129 E. 2019/720 K. 09.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/129 Esas
KARAR NO : 2019/720

DAVA : Öz Sermaye Tespiti (HASIMSIZ)
DAVA TARİHİ : 11/03/2019
KARAR TARİHİ : 09/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Öz Sermaye Tespiti davasında dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 11/03/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirketin … A.Ş.’nin sermayesinin %55’ini temsil eden payların gerekli tüm idari izin ve onayların alınmasına müteakip 21 Aralık 2018 tarihinde, … A.Ş.’den devraldığını, Devir öncesi dönemde, … ile müvekkili şirketin hissedarları olan banka ve finans kurumları arasında bir kredi ilişkisi mevcut olduğunu, …’ın söz konusu kredi ilişkisi kapsamında …’daki %55’lik payı üzerinde müvekkili şirketin hissedarları olan banka ve finans kurumları lehine hakkının tesis edildiğini, …’ın kredi ilişkisinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi üzerine, müvekkili şirketin hissedarları olan banka ve finans kurumları lehine rehin hakkının tesis edildiğini, …’ın kredi ilişkisinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi üzerine, müvekkili şirketin hissedarları olan banka ve finans kurumlarının Sermaye Piyasası Kanunundan doğan haklarını yürürlüğe soktuğunu, bu doğrultuda ilgili banka ve finans kurumları tarafından kurulan müvekkili şirketin …’ın …’daki hisselerini devraldığını, müvekkili şirketin söz konusu devralma işlemi için hissedarları olan banka ve finans kurumlarından … hisse devir bedeline eşit tutarda kredi aldığın, …’ın kredi alacaklıları ile müvekkili şirketin hissedarları ve aynı zamanda müvekkili şirkete kredi verenlerin aynı banka ve finans kurumları olduklarından devralma ve kredi işlemlerinden doğan tüm ödeme yükümlülükleri, nakdi para akışı yerine mahsuplaşma suretiyle ifa edildiğini, müvekkili şirkete hissedarları tarafından tahsis edilen kredinin %20’sinin sermayeye dönüştürülmesinin planlandığını, bu amaçla müvekkili şirketin sermayesinde 700.000,00 USD karşılığı TL tutarındaki bir ayni sermaye artırımı gerçekleştirileceğini, söz konusu ayni sermaye hissedarlarının müvekkili şirketten olan kredi alacağından karşılanacağını, hissedarlarının müvekkili şirketten olan kredi alacağının varlığının tespitinde yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir raporun ibraz edilmesinin yeterli olup olmadığı konusunda …Müdürlüğünün görüşüne başvurulduğunu, … Müdürlüğü tarafından verilen cevapta, somut olayda karşılıklı ödeme yükümlülüklerinin nakdi para akışı yapılmayarak mahsuplaşma suretiyle yerine getirildiğinden hareketle, bahse konu alacağın tespitinin, TTK madde 343 uyarınca şirket merkezinin bulunduğu yerdeki ticaret mahkemesince atanan bilirkişi tarafından yapılmasının uygun olacağının belirtildiğini beyan ederek müvekkili şirketten olan alacağının bir kısmına takabül eden ve ayni sermaye olarak tahsis edilmesi planlanan 700.000,00 ABD Dolarlık tutarın tespiti ve teyidi hususlarında atanacak bilirkişilerin bankacılık sektörü tecrübesi bulunan yeminli mali müşavirler arasından seçilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 05/07/2019 tarihli dilekçesi ile ek raporda belirtilen sermaye artış kararının alınacağı Genel Kurul Toplantısı tarihindeki döviz alış kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığı ifadesinin bir gereği olarak Ticaret Sicili nezdindeki tescil işlemlerinin sorunsuz işlemesi adına Genel Kurul Toplantısı tarihindeki TL karşılığı hesaplamasının Yeminli Mali Müşavirce yapılmasına dair karar verilmesini talep etmiş ise de, TTK’nun 343. Maddesinde konulan ayni sermayeye bilirkişilerce değer biçileceği bilirkişilerin sunmuş olduğu rapora kurucular, işlem denetçisi ve menfaat sahiplerinin itiraz edebileceği, mahkemenin onayladığı bilirkişi raporunun kesin olduğu düzenleme konusu yapıldığından, davacı alacakların sermaye olarak konulmasını talep etmiş bulunduğundan, bunların varlığı ve değeri mahkememizce atanan Yeminli Mali Müşavir raporu ile belirlenmiş olup, bu raporda resmi nitelik taşıdığından mahkememizce raporun onaylanması dışında karara Genel Kurul Toplantısı tarihindeki TL karşılığı hesaplamasının Yeminli Mali Müşavirce yapılması şeklinde hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Davacılar vekilinin talebi TTK.nun 343.maddesine göre değer biçilmesine yönelik olmakla; Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, yaptırılan inceleme sonucunda gerekli bilirkişi incelemesi yapılarak sunulan ek ve kök raporlarda değer tespitinin yapıldığı anlaşılmış olmakla; söz konusu raporun onaylanması uygun görülerek aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR:
1-Talebin KABULÜ ile mahkememizce aldırılan 02/07/2019 tarihli ve Yeminli Mali Müşavir Bilirkişi Prof. Dr. …, Bankacı Mali Müşavir Bilirkişi … ve Finans Uzmanı Bilirkişi Prf. Dr. … tarafından tanzim edilen 07/05/2019 tarihli Kök ve 02/07/2019 tarihli Ek bilirkişi raporlarının TTK.’nun 343. maddesi gereğince ONAYLANMASINA,
2-Davacının Genel Kurul Toplantısı tarihindeki TL karşılığı hesaplamasının Yeminli Mali Müşavirce yapılması şeklinde HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile kesin olarak karar verildi. 09/07/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …