Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/992 E. 2020/326 K. 14.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/992 Esas
KARAR NO : 2020/326

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/10/2018
KARAR TARİHİ : 14/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 01/07/2015-30/06/2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 27/05/2015 tarihinde Elektrik Abonelik Sözleşmesi ile ekinde Tarife Paketi Kullanım Şartları imzalandığını, sözleşme kapsamında davalının kendisine ait işletmesinde elektrik kullandığını, ancak elektrik enerjisi kullanımından kaynaklanan fatura borçlarının müvekkiline ödenmediğini, bu kapsamda alacağın tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, ancak davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu sözleşmenin Antalya’da imzalandığını, hizmetinde Antalya’da verildiğini, bu kapsamda yetkili mahkemenin Antalya mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin hizmeti tüketici olarak aldığından mahkemeninde yetkili olmadığını, müvekkili hakkında kesilen fatura bedellerininde müvekkili tarafından düzenli olarak ödendiğini, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, müvekkili hakkında düzenlenen son faturanın haksız olarak düzenlendiğini, bu kapsamda müvekkilinin sorumluluğunun olmadığını savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizce dava konusu celp edilen İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında fatura alacağına ilişkin 12.614,55 TL fatura alacağı, 2.024,00 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 14.638,55 TL bedelin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının yetkiye, borca ve takibe itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, süresinde de huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla Elektrik Mühendisi …’a tevdii edilen dosyaya 05/07/2019 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; davalı … İnşaat firmasının fatura adresi P.K.:… Kepez/Antalya’dır. Davacı… (…) Tedarik şirketinin merkezi ise Ümraniye/İstanbul’dur. Davalı tarafın Antalya’da olması sebebiyle sayacı bölgedeki elektrik dağıtımından sorumlu …görevlileri okumakta ve Piyasa Mali Uzlaştırma Merkezi (PMUM) bilgi işlem sistemine tüketimi girerek tedarikçi şirketin bu tüketime ulaşması ve fatura düzenlenmesi sağlanmaktadır. Davalı tarafın yüksek elektrik tüketimi nedeniyle Serbest tüketici olarak Türkiye genelinde kendisi için uygun olduğu bir tedarik şirketi ile sözleşme imzalama serbestisi vardır. Taraflar arasında buna uygun şekilde 27.05.2015 tarihli sözleşme imzalandığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki sözleşme incelendiğinde; davalı tarafa abonelik işlemleri sırasında seçilen tarife doğrultusunda fatura düzenleneceği, davacının fiyatlarda ve maliyet kamellerinde olabilecek değişiklikleri davalıya aynen yansıtacağı, sarfedilen aktif enerjinin miktarının abonenin sayacından dağıtım şirketi tarafından tespit edileceği, elektrik şirketi tarafından bu değerlerin PMUM sisteminden temin edilerek aboneye bilgilendirme yapılacağı, tedarikçi şirketin gerekli gördüğü durumda endeks okuması yapabileceği, bu durumda dağıtım şirketinin okuduğu endeks değeri ile bir fark olması durumunda tedarikçi şirketin okumasının esas alınacağı, tedarikçi şirket tarafından reaktif enerji ve güç aşımınında kontrol edileceği, mevzuatta yazan değerlerin üstünde bir sarfiyat olduğunda fatura edileceği, abonenin sözleşmeden kaynaklanan sorumluluklarını yerine getirmemesi durumunda elektriğin kesilebileceği ve sözleşmenin feshedilebileceği, ölçüm sisteminde ve elektrik tesisatından kaynaklı sorunlarda tedarikçi şirketin hiçbir sorumluluğunun olamayacağı, faturaların karşılıklı kararlaştırılan şekilde müşteriye gönderileceği, müşterinin faturaları son ödeme tarihine kadar eksiksiz ödemek zorunda olduğu, son ödeme tarihinden sonra ödenen faturalar için gün sayısı kadar gecikme faizi uygulanacağı, müşterinin herhangi bir borcunu kısmen ya da tamamen ödememesi durumunda icra takibine geçileceği, icra takibinden doğan tüm mali yükümlülüklerin müşteriye ait olduğu, tedarikçi şirketin karşı taraftan belli bir miktar teminat talep edeceği, bu teminatın ileride alacakların teminatı olacağı, faturaların EPDK’nun belirlediği maliyetler ile düzenleneceği, sözleşme sırasında doğabilecek yeni maliyet, resim, vergi ve harçların aboneye yansıtılacağı, ödenmemiş fatura olması durumunda tedarikçi şirketin karşı tarafı uyarmadan elektriği kesebileceği, abonenin itirazlarını ve belgelerini tedarikçi şirkete yazılı olarak bildirmedikçe tedarikçi şirketin belgelerinin doğru kabul edileceği karşılıklı kararlaştırılmıştır.
Davalı taraf ise dosyaya sunduğu bilgilerde özetle; davacı tedarikçi şirketin Antalya’da indirimli elektrik enerjisi tedarik ederken tüm sözleşmeleri tek taraflı fesh edip Antalya bilgesinde faaliyetlerine son verdiği, şu an davacı hakkında çok sayıda şikayet olduğu, dosyaya konu olan faturanın müvekkil şirketin tüketimle bir ilgisinin olmadığı, müvekkilden başka tüketicilerede yüksek meblağlı faturalar gönderildiğini, abonelik kapatıldıktan sonra bu faturanın geldiğini, fatura gerçeği yansıtmadığından ödemedikleri beyan edilmiştir.
Sonuç olarak; dosyaya ve icra takibine konu olan fatura 01.07.2017 – 31.07.2017 tarihleri arası ticarethane aboneliğinden standart tarife üzerinde düzenlenmiştir. Faturada davalı taraf için bir açıklama bulunmaktadır. Bu açıklamaya göre geçmiş dönemlerdeki tüketime ait mahsuplaşma miktarı olan 30.281,74 kWh’in faturaya yansıtıldığı belirtilmiştir. Sözleşmeye hükümlerine göre sözleşmenin normal süresinin 01.07.2015 – 30.06.2016 tarihleri arası olduğu, davalı tarafın sözleşme yenilemesi üzerine sözleşme süresinin 30.06.2016 – 01.07.2017 tarihleri arası olduğu anlaşılmıştır. Dosyaya konu olan fatura sözleşme süresi bittikten sonra davalıya gönderilmiş fatura olup, dosyadaki bilgilere göre davalının ölçüm tesisatındaki bir arıza nedeniyle 03.12.2016 – 06.03.2017 tarihleri arasında yaklaşık 3 ay boyunca yapılan tüketimlere kaşılık olan endeks esaslı olmayan başka bir deyişle ihtilafsız dönem tüketimleri referans alınarak hesaplanan tüketim olduğu anlaşılmaktadır. O halde, tespit edilmesi gereken durum 03.12.2016 – 06.03.2017 tarihleri arasında davalıya başka bir fatura tahakkuku yapılıp yapılmadığı, başka bir deyişle mükerrer fatura düzenlenip düzenlenmediğidir.
Dikkat edilmesi gereken başka bir husus ise, ilave tahakkuk yapılan dönem, 03.12.2016 – 06.03.2017 tarihleri arası olmasına karşılık faturanın sözleşme bitiminden sonra standart iskontosuz Tedaş tarifesinden düzenlenmiş olmasıdır. Sözleşmede uygulanması gereken birim fiyat 0,19 TL/kWh olarak kararlaştırılmasına rağmen davalıya 0,21307 TL/kWh üzerinden farura düzenlenmiştir.
Davacı tarafın dosyaya sunduğu bilgiler davalıya tahakkuk ettirilen 30.281,74 kWh tüketime karşılık 12.614,55 TL.’lik faturanın mevcudiyetini göstermekte, ancak 30.281,74 kWh tüketimin nasıl ve neye karşılık hesaplandığını açık ve net bir şekilde ortaya koymamaktadır. Eğer, bu tüketim söylenildiği gibi geçmiş döneme ait ilave tüketim ise iskontolu birim fiyattan tahakkuk yapılması gerekirken yapılmadığından ve tüm teknik detaylarıyla 30.281,74 kWh tüketimin hesaplanma yöntemi hakkında davalının bilgilendirilmesi yapılmadığı anlaşıldığından, faturanın bu şekilde kabul edilmesinin mümkün olamayacağını,
Rapora itiraz olması durumunda, davacı taraf delil olarak dosyaya sunduğu EK-3 deki gibi ne olduğu okunamayan belgeleri dosyaya tekrar sunacaksa bu belgelerin incelenmesinin mümkün olmadığını Sayın Mahkemenin bilgilerine sunarım. Ancak, davacı tarafın davalı ile sözleşme süresince olan tüm faturalarının orjinallerini, bu faturaların ödenip ödenmediği bilgilerini, sözleşmenin ne zaman ve neden fesh edildiği gibi bilgilerin dosyaya sunulması durumunda tekrar inceleme yapılabileceğini,
Ayrıca, dosyadaki bilgilerde sözleşme devam ederken davalının ölçüm sisteminde bir arıza olduğundan bahsedilmektedir. Bu kaçak kullanımda olabilir veya başka bir teknik nedene dayanabilir. Bunun takibini yapan ise bölgeden sorumlu dağıtım şirketi olan …’tır. …’ın, davalı … İnşaat Taahhüt Turizm Tic. Ltd. Şti.’ne ait dosyaya konu olan elektrik kullanımın gerçekleştiği yer ile ilgili olarak, söz konusu tesisatın abonelik bilgileri, sayaç değişim tarihleri, içinde ilk okuma, son okuma tarihleri ve ilk okuma kWh ve son okuma kWh’i gösteren 2012 senesinden günümüze kadar olan Tesisat Endeks Dökümü bilgileri, söz konusu tesisatta kaçak kullanım olup olmadığı ve davalının PMUM’ne girilen kWh tüketim bilgilerinin dosyaya dahil edilmesi durumunda yeniden inceleme yapılabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla kök raporu hazırlayan bilirkişiye tevdii edilen dosyaya 09/06/2020 tarihinde tanzim olunan bilirkişi ek raporunda özetle; dava dışı… tarafından Bolatlar İnşaat şirketine ait tüketimler gönderilmiştir. Bu tüketimler bilirkişi raporu ekinde Sayın Mahkemenin Bilgilerine sunulmuştur. Bu tablodan görüleceği üzere davalı şirketin 01.12.2016 – 05.03.2017 tarihleri arasında toplam 5 dönem olmak üzere tesisatta bulunan… marka sayaçta kaydedilen tüketimleri 0 dır. Dosyadaki bilgilere göre bu durum kaçak kullanım ve buna benzer bir durum neticesinde olmayıp, davalının kusuru dışında bir sebebe dayanmaktadır. Davalı elektrik sarfiyatı yaptığı halde sayacın okunamadığı toplam 5 dönem için tüketim miktarı hesaplama yetkisi davalı dışı …’tadır. Tüketim miktarı hesaplaması ise o dönemde geçerli olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 14. maddesine göre yapılmaktadır.
Sayacın hiç veya doğru tüketim kaydetmemesi halinde tüketim miktarının tespiti
MADDE 14 – (1) Sayacın, tüketicinin kusuru dışında herhangi bir nedenle;
a) Hiç tüketim kaydetmediğinin tespiti halinde varsa tüketicinin aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketimleri dikkate alınarak, yoksa, tespit tarihinden sonraki tüketicinin ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait tüketimlerinin ortalaması alınarak geçmiş dönem tüketimleri hesaplanır ve fatura edilir.
Yukarıda verilen yönetmelik maddesinden görüleceği üzere, davalının tüketimleri 06.03.2017 tarihinden itibaren yeni Luna marka sayaçla kaydedildiğine göre, rapor ekinde verilen tükerimlere göre yeni sayaç döneminde ilk iki dönem ortalaması (7300+6203)/2= 6.751,5‬ kWh hesaplanmaktadır. Bu durumda tüketim kaydedilmeyen 5 dönem için 5 x 6.751,5 = 33.757,5‬ kWh tüketimin fatura edilmesi gerekmektedir. Davacı tarafın tahakkuk ettirdiği miktar ise 30.281,74 kWh’dir. Aradaki fark 33.757,50 – 30.281,74 = 3.475,76‬ kWh hesaplanmaktadır. Dağıtım şirketi ayrıntılı hesabı dosyaya sunmadığından aradaki farkın neden kaymaklandığı bilinmemektedir. Ancak, her iki tüketim seviyesinin benzerliği bakımından talep edilen 30.281,74 kWh tüketimin uygun olduğu kanaatine varılmıştır. ‬‬‬‬‬‬
Dosyadaki bilgiler incelendiğinde sayacın tüketim kaydetmediği 01.12.2016 – 05.03.2017 tarihleri arasındaki 5 dönem için davacı tarafından dava konusu fatura öncesinde davalıya yaklaşık hesap ile normal tüketim faturası tahakkuk ettirildiği söylenmektedir. Bu durumun tespiti için davacının davalıya tahakkuk ettirdiği faturalar ve davacının ticari hesap fişindeki tahakkuk ve ödemeler incelendiğinde, söz konusu 5 dönem için dosyaya ve icra takibine konu olan 12.614,55 TL faturadan başka aynı dönem için başka bir fatura tahakkuk ettirilmediği görülmektedir. Bu durumda 3.475,76‬ kWh fark için davalının lehine olacak şekilde herhangi bir fatura düzenlenmediği anlaşılmıştır.
Sonuç olarak; davacı tarafın davalıya tahakkuk ettirdiği 21.08.2017 son ödeme tarihli 12.614,55 TL meblağlı normal tüketim faturasının sayacın tüketim kaydetmediği ve davalıya tahakkuk yapılmadığı 01.12.2016 – 05.03.2017 tarihleri arasındaki 5 dönem karşılığı olduğu, yapılan hesabın yönetmeliğe uygun olduğundan faturanın geçerli olması gerektiği kanaatine varılmıştır. İcra dosyasındaki hesap aşağıda yapılmıştır.
Asıl Alacak : 12.614,55 TL
Gecikme Faiz oranı aylık : %5
21.08.2017 – 10.11.2017 tarihleri arası 81 gün
Gecikme cezası 81 gün x 5/3000 x 12.614,55 TL. = 1.702,96 TL
KDV (%18) : 0,18 x 1.702,96 = 306,54 TL
Toplam alacak : 12.614,55 + 1.702,96 + 306,54 = 14.624,05 TL hesaplanmıştır.
İcra takip formunda toplam takip miktarı 14.638,55 TL olduğu görülmüştür. Aradaki farkın neden kaynaklandığı bilinmediği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı elektrik şirketinin faturaya dayalı alacağının icra takibine koyması üzerine davalı borçlunun yetkiye, borca, faize ve fer’ilerine itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İcra takibine konu olan fatura 01.07.2017–31.07.2017 tarihleri arasını kapsayan ticarethane aboneliği üzerinden standart tarife olarak düzenlenmiştir. Faturadaki açıklamaya göre geçmiş dönemlerdeki tüketime ait mahsuplaşma miktarı olan 30.281,74 kWh’in faturaya yansıtıldığı belirtilmiştir. Sözleşmeye hükümlerine göre sözleşmenin normal süresinin 01.07.2015 – 30.06.2016 tarihleri arası olduğu, davalı tarafın sözleşmeyi yenilemesi üzerine sözleşme süresinin 30.06.2016 – 01.07.2017 tarihleri arası olduğu anlaşılmıştır. Dosyaya konu olan fatura sözleşme süresi bittikten sonra davalıya gönderilmiş fatura olup dosyadaki bilgilere göre davalının ölçüm tesisatındaki bir arıza nedeniyle 03.12.2016–06.03.2017 tarihleri arasında yaklaşık 3 ay boyunca yapılan tüketimlere kaşılık olan endeks esaslı olmayan ihtilafsız dönem tüketimleri referans alınarak hesaplanan tüketim olduğu kök elektrik mühendisi bilirkişi raporuyla tespit edilmiştir. Yukarıda ayrıntılı dökümü yapılan kök raporundaki tespitler ışığında davalıya mükerrer fatura düzenlenip düzenlenmediğinin ve davalıya tahakkuk ettirilen 30.281,74 kWh tüketime karşılık 12.614,55 TL’lik faturada 30.281,74 kWh tüketimin nasıl ve neye karşılık hesaplandığını açık ve net bir şekilde tespitinin yapılamadığı belirtildiğinden kök raporda istenilen evraklar dosyaya celp edildikten sonra dosya ek rapor alınmak üzere aynı bilirkişiye tevdi edilmiş olup hükme elverişli bu rapora göre, dava dışı … tarafından…İnşaat şirketine ait tüketimlerin incelenmesi neticesinde davalı şirketin 01.12.2016-05.03.2017 tarihleri arasında toplam 5 dönem olmak üzere tesisatta bulunan … marka sayaçta kaydedilen tüketimlerinin 0 olduğu, dosyadaki bilgilere göre bu durumun kaçak kullanım olmadığı, davalının kusuru dışında bir sebebe dayandığı, davalının elektrik sarfiyatı yaptığı halde sayacının okunamadığı toplam 5 dönem için tüketim miktarı hesaplama yetkisinin dava dışı … firmasında olduğu, tüketim miktarı hesaplamasının ise o dönemde geçerli olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 14. maddesine göre yapılması gerektiği, bu hükme göre davalının tüketimleri 06.03.2017 tarihinden itibaren yeni Luna marka sayaçla kaydedildiğinden rapor ekinde verilen tükerimlere göre yeni sayaç döneminde ilk iki dönem tüketim ortalamasının (7300+6203)/2= 6.751,5‬ kWh olarak hesaplandığı, bu durumda tüketim kaydedilmeyen 5 dönem için 5 x 6.751,5 = 33.757,5‬ kWh tüketimin fatura edilmesi gerektiği, davacı tarafın tahakkuk ettirdiği miktarın 30.281,74 kWh olduğu, icra dosyasında daha az talep edilen 30.281,74 kWh tüketimin uygun olduğu, sayacın tüketim kaydetmediği 01.12.2016- 05.03.2017 tarihleri arasındaki 5 dönem için davacı tarafından dava konusu fatura öncesinde davalıya yaklaşık hesap ile normal tüketim faturası tahakkuk ettirildiği, bu durumun tespiti için davacının davalıya tahakkuk ettirdiği faturaların, davacının ticari hesap fişindeki tahakkukun ve ödemelerin incelenmesinde 5 dönem için dosyaya ve icra takibine konu olan 12.614,55 TL faturadan başka aynı dönem için başka bir fatura tahakkuk ettirilmediği anlaşılmakla davacı tarafın davalıya tahakkuk ettirdiği 21.08.2017 son ödeme tarihli 12.614,55 TL meblağlı normal tüketim faturasının sayacın tüketim kaydetmediği ve davalıya tahakkuk yapılmadığı 01.12.2016 – 05.03.2017 tarihleri arasındaki 5 dönem karşılığı olduğu, yapılan hesabın yönetmeliğe uygun olduğu, davacının asıl alacak 12.614,55 TL, gecikme cezası 1.702,96 TL, KDV 306,54 TL olmak üzere toplam alacağının 14.624,05 TL olduğu hükme elverişli ek rapordan anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile takibin 12.614,55 TL asıl alacak ve 2.009,50 TL (1.702,96 TL gecikme zammı ve 306,54 TL KDV) olmak üzere toplam 14.624,05 TL üzerinden devamına, asıl alacak 12.614,55 TL ye takip tarihinden itibaren aylık %5 faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden hesaplana %20 oranındaki 2.924,81 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile takibin 12.614,55 TL asıl alacak ve 2.009,50 TL (1.702,96 TL gecikme zammı ve 306,54 TL KDV) olmak üzere toplam 14.624,05 TL üzerinden devamına, asıl alacak 12.614,55 TL ye takip tarihinden itibaren aylık %5 faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, %20 oranındaki 2.924,81 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 998,97 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 249,99 TL harçtan mahsubu ile bakiye 748,98 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 249,99 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafında yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 1.262,70 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 1.261,45 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 14,50 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 14/07/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır
Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”