Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/971 E. 2019/121 K. 15.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/971 Esas
KARAR NO : 2019/121

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/10/2018
KARAR TARİHİ : 15/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 17/10/2018 tarihli dava dilekçesi özetle; dava dışı borçlu … Ticaret Limited Şirketi’nin müvekkili bankaya başvurusu üzerine müvekkili banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında “Genel Kredi Sözleşmeleri” ve “Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi” imzalandığını, söz konusu sözleşmeler gereğince de müvekkil banka tarafından borçlulara çek taahhüt kredisi, nakdi krediler ve taksitli ticari krediler açıldığını, davalı … ile dava dışı …, … ve …’nın da akdedilen sözleşmeleri müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, yapılan tüm uyarılara rağmen borçluların borçlarını ödemediklerini, sözleşmelerden doğan borçların ödenmemesi üzerine müvekkili banka tarafından … 2. Noterliği’nin … tarihli, … yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesinin keşide edildiğini, borçluların ihtarnamelere rağmen borçları ödememesi üzerine … 4. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalının borca, işlemiş faize takip tarihine kadar işletilen faiz miktarı ve faiz oranına, takip tarihine kadar ve takip tarihinden sonraki tüm ferilerine itirazda bulunduğunu ve bu sebeple takibin durduğunu bildirmekle davalı tarafın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı görülmekle, davalı vekilinin 26/11/2018 tarihli cevap dilekçesi özetle; müvekkili hakkında başlatılan icra takibine konu sözleşmelerin borçlusunun … Ltd. Şti. Olduğunu, müvekkilinin işbu firmadan … tarihinde … sayılı sicil gazetesi ilanıyla ayrıldığını ve hissesini …’ya devrettiğini, müvekkili şirketten ayrıldıktan sonra davacı banka ile yeniden genel kredi sözleşmesi imzaladıklarını, yeni sözleşmede müvekkilinin imzası bulunmadığını, davacının Truva gıdadan tahsil edemediği miktarı eski tarihli genel kredi sözleşmelerini icra takibine konu ettiğini, müvekkilinin 22/04/2016 tarihi itibari ile … ile ilgili yapılan hiçbir ticari anlaşmada, kullanılan kredilerde, alınan ve satılan ticari ürünlerde müvekkilinin herhangi bir imzası veya onayının bulunmadığını beyan etmiştir. Yine aynı dilekçesinde davacı bankanın 2014 yılında imzalanan genel kredi sözleşmesi kapsamında davacı ile … arasında 2017/2018 yılına ait yeni imzalanan genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan müvekkilinin sorumluluğunda bulunmadığını, kullanılan borçlandırıcı işlemlerin; kredi garanti fonu borcu olarak 94.000 TL, şahsi kefalet borcu olarak 61.000 TL, kredili mevduat, kredi kartı, çek karinesi borcu olarak 8.000 TL ve yine çek karşılığı kullanılan kredi olarak da 22.800 TL bedelli toplamda 185.800 TL işlem ücreti ve faizlerin hariç olduğunu bildirmiştir. Kredi garanti fonu …’ya ait olması ve 2017/2018 yılında kullandırıldığını ve müvekkilinin imzası olmadığını bu nedenle müvekkilinin sorumlu olmadığını bildirmekle kötü niyetli davacının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama gider ve masrafların, vekalet ücretinin davacı yan üzerine yükletilmesine ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama devam ederken, davacı vekili tarafından 14/02/2019 tarihinde ibraz edilen beyan dilekçesinde; dava konusu olan … 4. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya borcunun borçlular tarafından ödenerek dosyanın infaz olduğunu, davalı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığını beyan ettiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı vekilinin 14/02/2019 tarihli beyan dilekçesi ile icra dosyasının borçlular tarafından ödenerek infaz edildiğini, davanın konusuz kaldığını, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan ettiği anlaşılmakla davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konusuz kalan dava hakkında esas hakkında HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 3.204,26 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.159,86 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/02/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸