Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/843 E. 2021/572 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/843 Esas
KARAR NO : 2021/572

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 14/09/2018
KARAR TARİHİ : 08/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili sunmuş olduğu 14/09/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirketin %50 hisse pay sahibi olup, aynı zamanda şirketin münferinden temsil ve ilzam yetkilisi olduğunu, davalı tarafın dava dışı …’e ödenecek kıdem tazminatının yarı tutarını şahsen üstlendiğini, ancak müvekkili şirkete ait çeki ödeme aracı olarak kullandığını, müvekkili şirketin alacaklı olduğu dava dışı …Tic A.Ş ve …Tic A.Ş adi ortalığı ile cari hesap mutakabatı yapmak istediğini, müvekkil şirket adına düzenlenen çekin davalı tarafından alındığının öğrenildiğini, davalının işçi …’e ödemesi gereken kıdem tazminatının şirket aracılığıyla değil kendi şahsi malvarlığından ödemesi gerektiğini, müvekkili şirket tarafından davalı hakkında güveni kötüye kullanma suçundan … C.Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasından suç duyurusunda bulunduğunu, müvekkili şirket aktifinde azalmaya sebep olan davalı hakkında alacağın tahsili için … 33 İcra Müdürlüğünün…E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiği ve takibin durduğunu bildirerek; davalının icra takibine yapmış olduğu itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, tensip zaptı, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş olup, davalı vekili sunmuş olduğu 12/11/2018 tarihli cevap dilekçesinde; müvekkilinin davacı şirketin %50 ortağı ve yönetim kurulu üyesi olduğunu, davacı şirketin iki ortağı arasındaki uzlaşının her ortağı kendi müşterisine sunduğu hizmet bedelini yalnızca kendisinin almasına yönelik olduğu, davaya konu edilen çekin müvekkilinin hizmet verdiği kendi müşterisinden alındığı için tahsil etme ve yararlanma yetkisinin de müvekkilinde olduğunu, müvekkilinin davaya konu edilen çek bedelini tahsil ettikten sonra bu bedeli davacı şirketin eski çalışanlarından olan …’ün kıdem tazminatının ödenmesi için kullanıldığını, bu hususun davacının dosyaya sunduğu 06/03/2018 tarihli arabuluculuk tutanağında belirtildiğini, davacı şirketin kötü niyetli olarak iş bu davayı ikame ettiğini, davacı şirketin müvekkili aleyhine … 33 İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibine itiraz ettiklerini bildirerek; davanın reddine, davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek davalı tarafın kullanmış olduğu çek bedelinin davacı şirkete ait olup olmadığı, davalının yapmış olduğu iş karşlığı olarak verilip verilmediği, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, ibraz edilen 06/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacı şirketin 2014/2015/2016 yılları genel kurul toplantısında alınan karar ile ..’in ve davalının 3 yıl süre ile münferiden şirket ünvanı altında atacakları imzaları ile şirketi temsil ve ilzam etmeye yetkili oldukları, davacı şirket ortaklarına ait kullanılan hesaplar 31/12/2017 tarihi itibariyle …’in 51.555,24 TL , davalı …’ın 66.502,90 TL borç yazılı olduğu ancak şirket ortaklarının 131 ortaklardan alacaklar veya 331 ortaklara borçlar hesaplarını kullanmak yerine 120 alıcılar hesaplarını kullanmalarının muhasebe usul ve yasalara aykırı olduğu, 31/12/2018 tarihi itibariyle …”in 0,00 TL borç, …’ın 66.502,90 TL borç, …’ın 117.652,70 TL borç, …’in 27.157,73 TL alacak bakiye şeklinde olduğu, … hesabı 120 alıcılar hesaplarında bulunan şirket bakiyeleri aktarılmak suretiyle 117.652,70 TL tutar şirkete borçlandırıldığı, taraflar arasındaki asıl problemin 2017 yılı sonu gider ortaklarını bitirmeleri fakat ayrılık sürecinde giderlerin tamamının paylasılmadığı iddiasıyla giden ortak davalı …’ın sorumlu olarak çalıştığı firmalardan olan alacak tutarı 117.652,70 TL ortaklar hesabına virman kaydı yapılarak şirkete borçlandırıldığı, 2018 yılında yapına bu işlemlerin muhasebe hileleri konusuna girdiği ve gerçeği yansıtmadığı, bu nedenle borç alacak tespiti yapılamadığı bildirilmiştir.
Tarafların rapora karşı yapmış oldukları itirazların değerlendirilmesi ve bilirkişi raporunda icra takibine konu edilen çek nedeniyle alacaklı olup olmadığının kesin olarak tespit edilemediği de görülmekle çek nedeniyle alacaklı olup olmadığının açık olarak tespiti açısından bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, ibraz edilen 27/08/2020 tarihli ek bilirkişi raporunda; davacı şirketin 2014/2015/2016 yılları genel kurul toplantısında alınan karar ile …’in ve davalı …’ın 3 yıl süre ile münferiden şirket ünvanı altında atacakları imzaları ile şirketi temsil ve ilzam etmeye yetkili oldukları, icra takibine konu edilen 02/03/2018 vade tarihli 17.680,70TL bedelli çekin davacı şirket kaşe ve imzasına teslim edildiği, çeki düzenleyen firmanın davalı …’ın mühür numarası ile sorumlu olduğu şirketlerden olduğu , dava konusu çekin şirket ortağı … tarafından işçiye işçi alacağı olarak ödendiği, …’in ve davalı …’ın 3 yıl süre ile münferiden şirket ünvanı altında atacakları imzaları ile şirketi temsil ve ilzam etmeye yetkili olmaları nedeniyle alacaklı olup olmadığının tespitinin mahkemenin takdiri içerisinde kaldığı bildirilmiştir.
Mahkememizin 04/03/2021 tarihli celsesinde davacı şirkete 6102 sayılı TTK 408/1 ve 479/3-a maddeleri uyarınca yönetici hakkında sorumluluk davası açabilmek için genel kurul kararını sunması konusunda 2 haftalık kesin süre verilmesine, verilen süre içerisinde genel kurul kararı ibraz edilmez ise davanın dava şartı yokluğundan reddedilebileceğinin davacıya ihtar edilmesine karar verildiği, 27/05/2021 tarihli duruşmada ise davacı vekilinin istifa dilekçesi sunduğu, istifa dilekçesinin davacı şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, Mahkememizin 08/07/2021 tarihli duruşmasında da davacı yanın hazır olmadığı, davalı vekilinin davayı takip ettikleri ve davacının süresi içerisinde genel kurul kararı sunmadığı davanın reddine karar verilmesini talep etmesi üzerine yargılamaya devam olunmuştur.
Tüm dosya kapsamı ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davacı Anonim şirkette davalı %50 oranında pay sahibi ve şirketin münferiden yetkili temsilcisidir,yönetici aleyhine açılan sorumluluk davalarında 6102 sayılı TTK 408/1 ve 479/3-a maddeleri uyarınca yönetici hakkında sorumluluk davası açabilmek için genel kurul kararı alınması dava şartıdır. Bu eksikliğin giderilmesi açısından davacıya süre verilmiş, verilen süreye davacı tarafından riayet edilmemiş olduğundan davanın dava şartı yokluğundan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2- Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30 TL’nin, peşin alınan 213,55 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 154,25 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı davacı yanın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341.maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 08/07/2021
Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI

HARÇ BEYANI
K.H: 59,30 TL
P.H: 213,55 TL
İ.H: 154,25 TL

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.