Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/800 E. 2019/1333 K. 18.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/800 Esas
KARAR NO : 2019/1333

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/09/2018
KARAR TARİHİ : 18/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkiline ait … plakalı aracın davalı …’ın idaresindeki … plakalı araç arasında 07.06.2018 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşumunda davalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu bulunduğunu, araçta ciddi değer kaybına yol açtığını, ikinci el piyasasında satışını oldukça zor hale getirdiğini, ayrıca serviste kaldığı süre boyunca kullanılamadığını, değer kaybının tazminine ilişkin 12.07.2018 tarihinde aracın ZMMS kapsamında davalı …Ş.’ne başvurulduğu ve sadece 18.770,00 TL tutarında kısmi ödeme yapıldığını, sigorta değeri 1.313.872 TL, gerçek değer 2.000.000 TL’nin üzerinde olan araçta meydana gelen değer kaybını karşılamadığını, değer kaybından davalı … ile araç işleteninin ödeme yükümlülüğü bulunduğu diğer hususlarla birlikte belirtilerek fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL tutarındaki değer kaybının tazmini ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilinin 11/12/2019 havale tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 30.810,00 TL bedele yükselterek süresinde ıslah harcını yatırmıştır.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız ve mesnetsiz talebin reddi gerektiğini, müvekkili şirket tarafından davadan önce 24.07.2018 tarihinde 18.770,00 TL değer kaybı bedeli ödendiğini, ayrıca hasar nedeniyle … Sigorta A.Ş.’ne 17.08.2018 tarihinde 17.229,50 TL rücu ödemesi yapıldığını, toplam 35.999,50 TL’lik ödeme yapıldığı, araç başına sigorta limitinin 36.000 TL harcanması nedeniyle teminat kalmadığını, konusuz kalan başvurunun reddi gerektiğini, talebin teminat limitlerine uygun olarak sigortalının kusuru ve hasar durumuna göre değerlendirilmesi gerektiğini, ZMM Genel Şartları ile değer kaybı tazminatı için getirilen tazminat hesabına ilişkin hükümlerin yargılamada esas alınması gerektiğini savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve dayanaksız olduğunu, reddine karar verilmesi gerektiğini, davalı …Ş. tarafından davacı tarafa değer kaybı adı altında 18.770,00 TL ödendiğini, talep edebileceği bir tutar bulunmadığını, davanın reddine karar verilmemesi halinde davacıya ödenen tutarın güncellenerek var ise ödenecek tutardan tenzil edilmesi gerektiğini, müvekkillerinin kusur oranında sorumlu olduğu, belirlenen kusur oranlarını kabul etmediklerini, kusuru bulunduğunun ispatlanması gerektiğini, belirlenmesi için ATK Trafik İhtisas Dairesi’ne tevdiini, değer kaybı davası açabilmek için belirtilen hususların göz önüne alınması gerektiğini, hasarlı parçaların daha önceden hasara uğramaması, onarım veya yenileme işleminden geçmemiş olması gerektiğini, dava konusu aracın daha önce kazaya karışıp karışmadığına, parça değişimi yapılıp yapılmadığına ilişkin tramer kayıtlarının celbini, değer kaybı tazminatının ZMS Genel Şartlarındaki formüle göre hesaplanması gerektiğini savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememiz dosyası kapsamında tarafların kusur oranlarının tespiti amacıyla İstanbul Trafik İhtisas Daire Başkanlığı tarafından 30/05/2019 tarihinde tanzim olunan raporunda özetle; 07/0/2018 tarihinde saat 17:50 sıralarında Sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile … yönüne seyir halinde iken kaza mahalli olan kavşağa geldiği esnada aracının sol yan kısmına; seyir istikametine göre sol tarafında bulunan kavşak kolunu takiben gelen Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyonetin ön kısmı ile çarpması ile neticelenen dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
Kaza tespit tutanağında kaza mahallinin üç yönlü T kavşak olduğu görülmüştür.
Sürücü … ifadesinde; “Kendi yol güzergahımda giderken bir araç hız mesafesini kontrol etmediğinden dolayı benim şeride geçip sol arka kapı sol ön kapıma çarptı” şeklinde belirtmiştir.
Davalı sürücü … ifadesinde; “Kavşaktan dönerken hız mesafesini kontrol edemedim karşı şeritte araca sol arka ve sol ön kapına çarptım” şeklinde belirtmiştir.
Tüm dosya kapsamı, dava dilekçeleri, kaza tespit tutanağı, kaza yeri krokileri, tüm beyanlar incelendiğinde kazanın açıklandığı biçimde gerçekleştiği anlaşılmış olup; kaza tespit tutanağı dikkate alındığında aşağıdaki kanaate varılmıştır.
Mevcut bulgulara göre, sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile seyri esnasında, dikkatsiz ve kontrolsüz şekilde kavşağa giriş yapan davalı sürücü yönetimindeki araca karşı alabileceği başkaca bir önlem bulunmadığından atfı kabil bir kusuru bulunmadığı, davalı sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonet ile seyri esnasında yol gereken dikkatini vermesi, bahse konu kaza mahalli olan kavşağa yaklaşırken hızını her an tedbir alabileceği asgari seviyeye düşürmesi, ilk geçiş hakkını düz seyirle gelen diğer araç sürücüsüne vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla asli kusurludur.
Sonuç olarak; olayda sürücü …’ın kusursuz, davalı sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla Kusur bilirkişisi …’e tevdii edilen dosyaya 17/09/2019 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; Hazine Müsteşarlığının 2007/27 sayılı genelgesi ile, 2918 sayılı KTK 81. maddesine işlerlik kazandırmak amacı ile yalnız maddi hasarla sonuçlanan trafik kazalarında, taraflara anlaşma hakkı sağlayan bir yöntem oluşturulduğu, bu yönteme göre, 01.04.2008 tarihinden itibaren Trafik Kanunu’na uymak koşuluyla kazaya karışan kişiler aralarında anlaşarak “Trafik Kazası Tespit Tutanağı” yerine geçecek anlaşma tutanağını düzenleyebilecekleri, bu kapsamda herhangi bir yaralanma ve ölümle sonuçlanmayan olayla ilgili olarak kazaya karışan … plakalı otomobil sürücüsü … ile … plakalı kamyonet sürücüsü … arasında kaza tespit tutanağı düzenlenerek, kroki çizilerek imzaları ile tasdik altına alındığı,
07.06.2018 tarihinde meydana gelen hadisede eksper tarafından servis tarafından 08.06.2018 tarihinde yapılan ihbar üzerine SBM’nde … kaza ihbar numarası ile 11.06.2018 tarihinde ilk kez işlem gören olayda; … plakalı kamyonet sürücüsünün %100 kusurlu olduğunda ilgili sigorta şirketleri olan … Sigorta A.Ş., …. ve … Sigorta A.Ş.’nin 13.06.2018 tarihinde mutabakata vardıkları,
Dosya kapsamında ATK İstanbul Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 30.05.2019 tarihli raporda; davalı sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatine yer verildiği,
Hasarın kendisine ihbar edilmesi üzerine dava konusu … plaka numaralı otomobili 20.02.2018-19.02.2019 vadeli … numaralı kasko sigorta poliçesi ile teminat altına alan … Sigorta A.Ş.’nin bünyesinde açtığı … sayılı hasar dosyasında görevlendirilen Eksper … tarafından hazırlanan 12.06.2018 tarihli “Kasko Ekspertiz Raporu”nda; otomobilin 08.06.2018 tarihinde …’da faaliyet gösteren anlaşmalı-yetkili … A.Ş.’nde incelendiği, 5.092 km’de,sigorta bedelinin 1.313.872,00 TL, rücu oranının %100, onarım süresinin 7 gün, ön muallak hasarın 30.000,00 TL, sol yan kesimlerinden hasarlı olduğu, servis yetkilisi ile parça ve işçilik hususnda mutabık kalındığı, değiştirilmesi gereken hasarlı parça ve malzemeler arasında 12.583,77 TL iken %12-1.510,05 TL iskontolu 11.073,77 TL bedel ile; sol arka kapı, sol arka kapı fitili, kapı alt fitili, arka kapı çıtaları, 10 adet klips bulunduğu, uygulanması gereken onarım ve montaj işçilikleri arasında 4.355,00 TL iken %19-827,45 TL iskontolu 3.527,55 TL bedel ile; kaporta onarım (992,00 TL-sol ön kapı), kaporta sökme-takma (1.116,00 TL-sol arka kapı), boya (2.247,00 TL-sol ön kapı 1.362,00 TL, sol arka kapı 885,00 TL) bulunduğu, toplam onarım bedelinin KDV hariç 14.601,32 TL, KDV dahil 17.229,50 TL, fatura tutarının 17.229,92 TL olduğunun belirtildiği,
İbraz edilen hasar ve onarım aşamalarını gösteren fotoğraflar incelendiğinde; dijital odometresine göre 5.092 km’de olduğu, hasarın esasen sol yan kapı kesimlerinde etkili olduğu, sadmenin şiddetine, açısına, temas eden yüzeylerin katılığına ve yakın civarda bulunan komponentlerin yapısal ve malzeme özellikli davranışlarına bağlı olarak sol ön kapı, sol arka kapı gibi cıvatalı sökülebilir takılabilir alüminyum dış kaporta, çıta, fitil polikarbon komponentlerinden değişik derecelerde ezilme, çökme, sürtme vb. şeklinde deformasyona uğradıkları, hasarın meydana gelen kaza ile uyumlu, örtüşen, oluşması beklenen muhtemel hasarlardan oldukları, hasarın bünyesinde 4.000-5.000 adet kaynak noktası bulunan kaynaklı güvenlik kafesinin yapısını ve rijitliğini oluşturan önemli parçalarından olan direklere, taban sacına, şasi kollarına sirayet etmediği, sol arka kapı değişimi ve sol ön kapı onarımı ile boya işlemi uygulanarak fonksiyon ve estetik açıdan giderilebilir ölçüde olmasına rağmen özellikle uygulanan mekanik işlem, ısıl işlem, taşlama, macunlama, zımparalama ve boya işlemleri sonucunda fabrikasyon özellikleri, homojen boya kalınlık değeri dağılımı, ton ve işçilik kalitesi sağlanamayacağından üzerinde değer kaybı oluşturacağı, orijinal parça değişimi, kaliteli-garantili işçilik uygulansa dahi ikinci el piyasada satılacağı zaman pazarlık konusu ve imtina edilerek piyasa değerini hasarsız emsallerine göre kaybedeceği, dolayısıyla daha düşük fiyata satılması ve rağbet görmesinin beklenen muhtemel bir durum olduğu,
Davacı …Ş.’ne ait … plaka sayılı taşıtın,… marka, … tipinde, 2017 model, Siyah renkli, (…) şasi numaralı, 16.02.2018 ilk tescil ve trafiğe çıkış, 19.02.2018 davacı şirket adına tescil tarihli, olay günü 5.092 km’de ve yaklaşık 4 ay yaşında, günde ortalama yaklaşık 46 km (5.092km/112gün) yol kat edilen, aynı trend ile kullanılmaya devam edilmesi halinde günümüzde yaklaşık 26.000 km (46kmx573gün) seviyelerinde olabileceği değerlendirilen, 2993 cc hacimli, 190 kW gücünde, dizel yakıtlı içten yanmalı motora ve otomatik vites kutusu düzeneğine haiz (M1G) sınıfı hususi otomobil olup dava konusu kazanın meydana geldiği 07.06.2018 tarihinde geçerli olan 2018 yılı Haziran ayı listesine göre (125-1010 marka-tip kod numaralı) MTV’ne esas kasko değerinin 1.274.455,00 TL, günümüzde ise yükselerek 1.485.377,00 TL olduğu,
İthal taşıtlar ile ilgili olarak döviz kurundaki artışların, sıfır kilometreler kadar arz-talep dengesine göre de kısmen ikinci el fiyatlarını etkilediğinin bilindiği, artışın etkilerinin günümüzde de geçerliliğini koruduğu, ancak Türkiye şartlarında ikinci el piyasasının Batı Avrupa ülkelerinde olduğu şekilde somut analitik hesapla elde edilecek sonuçlara göre taşıt değerinin belirlendiği bir yapıda teşekkül etmediği, tam aksine yetmişli yıllardan itibaren bir kısım otomotiv firmalarının manipülasyonlarına maruz olduğu, bunun yanında bu durumun da etkisi ile alıcı psikolojisine dayalı ve tümüyle somut verilerden uzak ikinci el taşıt fiyatlarının piyasaya hakim olduğu, belirtilen ülke şartlarında; bir kısım insan için otomobilin bir ihtiyaçtan çok yatırım ve prestij aracı olarak görülmeye devam ettiği, bu nedenle farklı markaların teknik alt yapıları, motor ve aksesuarları birebir aynı olan, hatta ortak platform kullanan ve aynı bantta, aynı malzemeler ile imalatı gerçekleştirilen taşıtların farklı markalar altında üç misline yaklaşan fiyatlar ile pazarlanabildiği, bu durumun psikolojik etkenin hangi seviyede piyasayı değiştirebileceğini açıkça ortaya koyduğu, ülkemizde TSB tarafından hazırlanan, sigorta şirketleri ve devlet kurumları tarafından da kullanılan ve MTV’ne esas alınan taşıt değer listelerinin de farklı firmalara ait taşıtların değerlerinin tespiti konusunda gerek hesaplama metodu, gerek ise referans alınan kurumlar açısından eksiklikler ve hatalar içermesine rağmen mevcut şartlardaki en iyi referans olarak ortaya çıkması sebebi ile hesaplarda esas alınması zaruretinin hasıl olduğu, nitekim ihtiyaç duyulan bilirkişilik müessesesi ile sigorta sektöründe hazırlanan raporlarda da taşıt değerine esas olarak bu listeden ve rayiç değerinin belirlendiği yerler olarak ya internet siteleri ya da yetkili servislerden, ikinci el galerilerden yararlanıldığı, düzenlenen poliçelerde rayiç değer belirlerken sigorta şirketlerinin internet sitelerinden alınan asgari 3 adet teklifin ortalamasını rayiç değer olarak kabul ettikleri, benzer tipte hasarsız kabul edilen emsallerinin günümüzdeki rayiç değerin ortalaması belirlenerek, varsa eski hasarları nedeniyle olası değer kayıpları hesaplanarak ve kasko nispi oranından kaza tarihinde rayiç değeri, piyasada talep görme oranı, talebe etki eden servise erişim, servis hizmeti alma ve parça temini hususları da saptanarak mümkün olan en doğru tespit yapılmaya çalışıldığı, söz konusu verilerin kamuya açık olduğu, istendiği zaman herkes tarafından tespit edilebilecek nitelikte oldukları, pazarlıklara açık şekilde ilanlarda görülen bedeller taşıtın o fiyata satılacağı anlamı taşımamakta olup rağbet görebileceği peşin satış değerleri için, pozitif veya negatif etkilerin bertaraf edilmesi amacıyla mümkün mertebe çok sayıda veri arasından ortalamalar alındığı, münhasıran asgari veya azami seviyelerdeki verilerin dikkate alınması durumunda ortalamalarının da hakkaniyetli genel ortalamadan daha düşük veya yüksek çıkacağının açık olduğu,
Kasko değer listesinin 1987 yılının Aralık ayından itibaren motorlu kara taşıtları sigortalılarının kasko poliçelerinin düzenlenmesinde yardımcı olmak amacıyla yayımlanmakta olup 26.12.1990 tarih ve 20737 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 17 Seri No’lu tebliğ ile Noterliklerde yapılan alım-satım ve taahhüt işlemlerine esas teşkil ettirildiği, kasko sigortası poliçelerde yazan kasko değeri rizikonun ne zaman gerçekleşeceği önceden bilinemeyeceği için yayımlanan listeye göre belirlenmiş referans bir değer olduğu ve aracın gerçek ikinci el değerini göstermediği, bazen araçların piyasa değerleri ile kasko değer listesi çok yakın olmasına rağmen, bazen de listedeki değeri piyasanın üstünde veya altında kalabildiği, bu farkın nedeninin, ülkemizde oluşan çeşitli gelişmelerin (ekonomik ve siyasi alanda olan gelişmeler, faiz ve döviz fiyatlarında oluşan dalgalanmalar, otomotiv sektörüne yeni vergilerin gelmesi veya oranların değişmesi, otomotiv firmalarının uyguladıkları satış kampanyaları, arz-talep dengeleri, ekonomik durgunluk, 0 km araçların aşırı zam görmesi vb..) bazı dönemlerde ikinci el oto piyasasında dalgalanmalara yol açabilmesinden kaynaklandığı, kasko değerleri araçtaki tüm parçaların toplamı alınarak yapıldığı için çoğunlukla rayiç değerden yüksek çıkmakta birlikte, eşit veya daha düşük çıktığı durumların da söz konusu olabildiği, tamamen benzer araçların ikinci el değerlerinin ise daha önce kaza geçirip geçirmediği, eğer geçirdiyse araçta meydana gelen hasarın durumu ve buna bağlı olarak yapılan onarım amaçlı işlemlerin kalitesine (şasisinin zarar görüp görmediği, orijinal parça kullanılıp kullanılmadığı vb..), üzerinde değer kaybı meydana gelip gelmediği, kaporta aksamları ve boya dış görüntüsüne, motor, yürüyen ve aktarma organlarının durumuna (fazla kilometre yapıp yapmadığı, bakımlarının eksik olup olmadığı vb..) ve iç aksamların durumuna (koltuklar, döşemeler, ön konsol vb..), kullanım şekline bağlı olarak değişiklik gösterebildiği, internet siteleri, günlük gazetelerin seri ilan sayfaları, açık oto pazarları ve galeriler, ticari araç pazarları ve ikinci el alım-satımı yapan şirketlerden alınan listeler gibi kaynaklarda yapılan araştırmalar ışığında belirlendiği, olay üzerinden belli bir süre geçtiği için geçmişe dönük net ve sağlıklı şekilde ikinci el rayiç bedel araştırması yapılabilecek veri tabanının günümüzde mevcut olmamasına ve dosya muhteviyatına da ibraz edilmemesine rağmen nispeten uzun bir süre geçmediği için şartların değişmediği günümüz verilerinin esas ve referans alınabileceği, kamuya açık internet sitelerinde hasarsız (boyasız-değişensiz) oldukları beyan edilen emsallerinin ikinci el piyasa değerinin ilgili filtrelemeler ile (2017 model, 15.000 km-35.000 km aralığı vb.) pazarlığa açık şekilde … sitesinde; asgari 1.315.000,00 TL-azami 1.375.000,00 TL aralığında değiştiği, … sitesinde; uygun ilan bulunmadığı, 45.000 km-50.000 km aralığında asgari 1.175.000,00 TL-azami 1.280.000,00 TL aralığında değiştiği, … sitesinde; 2015 model-110.000 km’dekinin 929.000.000,00 TL olduğu, … sitesinde; 45.000 km-1.175.000,00 TL, 45.124 km-1.185.000,00 TL olduğu, 2016 model-64.886 km-1.040.000,00 TL, 2016 model-44.198 km-1.150.000,00 TL, 2018 model-25.642 km-1.630,00 TL olduğu, … sitesinde 16.11.2018 tarihli ilanda 21.455 km-1.500.000,00 TL olduğu, … sitesinde 2016 model-44.765 km-1.150.000,00 TL olduğu, … sitesinde 2016 model-25.000 km-1.295.000,00 TL olduğu, web.archive.org sitesinde; uygun ilan bulunmadığı,
İkinci el araba ilanlarında ilan sahiplerinin pazarlık payı bırakarak piyasa değerinin biraz üzerinde rakamlar verebildikleri, ilanlarda marka, tip, model yılı ve kilometresine muadil olan taşıtların fiyatlarını gören diğer araç sahiplerinin bu rakamları baz alarak piyasanın gerçeklikten bir parça uzaklaşarak biraz yükselebileceği, bazen de tam tersi durumların söz konusu olabileceği, nakite ihtiyacı olan ve acilen aracını satmak isteyen bir araç sahibinin değerinin çok altında bir rakamla ilan verebileceği, etik olmamasına rağmen bazen web sayfasının ziyaretçi sayısını arttırmak için gerçek fiyatının çok altında bir rakamla verilen bir ilanın kısa sürede yayılarak internet kullanıcıları arasında paylaşılıp söz konusu web sayfasının ziyaret trafiği arttırılarak arama motorundaki sıralamasının yükseltilebileceği, bu nedenle artan veri sayısı ile ortalamanın alınmasının söz konusu sakıncaları minimize ettiği, bu cihetle yukarıdaki veriler ışığında hasarsız-boyasız-değişensiz emsallerinin asgari 1.175.000,00 TL-azami 1.500.000,00 TL aralığında, en düşük ve en yüksek değerler elendiğinde 1.315.000,00 TL-1.375.000,00 TL aralığında değiştiği, ortalama 1.345.000,00 TL, segmentine göre makul düzeyde pazarlık payı dikkate alınarak indirim uygulandığında rağbet göreceği peşin rayiç bedelinin günümüzde 1.340.000,00 TL civarında olduğu, daha yüksek kasko değeri ile daha düşük ikinci el piyasa değeri arasında % 9,45 nispi oran bulunduğu,
SBM tarafından bilgilerin gizli olduğu gerekçesi ile eksperleri haricindeki sektör dışı bilirkişilere şifre tahsis edilmediğinden tramer ortamında kamyonetin şasi ve motor numarası ile kaza geçmişi sorgulaması yapılmasının mümkün olamadığı, Muhterem Mahkeme tarafından yazılan 06.09.2018 tarihli müzekkereye cevaben Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi tarafından hazırlanan 14.09.2018 tarihli yazı ile eklerindeki belgeler incelendiğinde dava konusu 07.06.2018 tarihinden başka kaza kaydı bulunmadığının görüldüğü, dosya muhteviyatında da aksini gösteren herhangi bir belge bulunmadığından ve sunulması halinde yeniden değerlendirilmek üzere dava konusu 07.06.2018 tarihli kazasının şimdilik değer kaybına uğradığı ilk kazası olduğunun, kaza tarihinde hasarlanan ve üzerinde değer kaybı yaratacak nitelikteki sol ön kapı, sol arka kapı aksamlarının daha önce herhangi bir değişim-onarım-boya vb. işlem görmeyerek fabrikasyon orijinal vasıflarını koruduklarının kabulü gerektiği, davalı …’a ait … plakalı kamyonetin ise trafik ve kasko poliçelerinden işlem gördüğü 18.09.2011, 03.09.2012, 29.07.2013, 07.06.2015, 01.03.2018, 24.04.2018, 07.06.2018, 05.09.2018 tarihli kaza kayıtları bulunduğu,
Taşıtların sektörde pazarlanabilirlik özelliklerine göre değişmekle birlikte … plakalı numaralı otomobili diğer emsallerine nazaran üst segmente yaklaştıran, öne çıkaran veya alt segmente yaklaştıran ayırıcı belirgin değişik bir özelliği bulunmamakla birlikte olay tarihinde daha üst 2018 model sıfır kilometresinin satış bedelinin 1.583.412,00 TL olması dikkate alınarak belli bir negatif ve pozitif band aralığı içerisinde pazarlanabilmesinin mümkün olduğu gerçeğinden hareketle olay tarihinde de 1.340.000,00 TL civarında kabulünün uygun olduğu,
Sektörde değer kaybı raporlarında ZMS Genel Şartlar ekinde bulunan ve SED İcra komitesi tarafından sigorta eksperlerine yönelik hazırlanan değer kaybı hesaplama yöntemi ile ayrıca yetkili acentalarından veya galerilerden şifahen alınan hasarsız ve onarılmış haldeki piyasa rayiç değer araştırma yönteminin çok sık, Almanya kökenli ve farklı esaslara (rayiç değer, onarım bedeli, yaş, piyasa araştırma vb.) dayalı değişik modeller (başlıca …, …, …, …, …, …, … gibi) nadiren kullanılmakta olduğu, farklı farklı değer kayıpları telaffuz edilebildiği, değer kayıplarının aracın içinde bulunduğu segmentine, rayiç değerine ve fabrikasyon özelliğini kaybetmesine bağlı olarak onarım bedellerinin üzerinde çıktığı durumların da söz konusu olabildiği, değer kayıplarının rayiç değer ve hasar bölgeleri ile doğrudan ilgili ve teknik hususlar olduğu,
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren, ancak yasal dayanağı bulunmadığı ve  yasal dayanağının bulunmadığının kanun koyucu tarafından fark edilmesi üzerine bu yasal boşluğun giderilmesi amacıyla 14.04.2016 tarihinde kabul edilerek 26.04.2016 tarih ve 29695 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yayım tarihinden itibaren yürürlüğe giren 6704 sayılı kanun ile birlikte 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun dört maddesinde önemli değişikliğe gidilerek 3. madde ile KTK’nun 90. maddesinin “MADDE 90-Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır” şeklinde değiştirildiği,
K.T.K. 95. maddesinin; “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir” şeklinde olduğu,
Danıştay 15. Dairesinin 2015/5277 Esas ve 04.10.2016 tarihli, 2017/2261 Esas, 17.01.2018 tarihli, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 2017/176 İtiraz no kapsamında 23.02.2017 tarihli kararları ile ZMS Genel Şartları ile ekinde yer verilen “ana iskelet ve şaside hasar olmaksızın, vidalı parçalarda yapılan onarım/değişim ile giderilebilen hususların, kısa süreli kiralık araçlar, taksi, dolmuş, uzun süreli (bir yıl veya daha uzun) kiralık araçlarda eksper tarafından hesaplanan değer kaybının %50’si yani yarısı trafik sigortasından ödenmeyecektir, sigorta şirketi tarafından ödenecek değer kaybı tutarı, maddi teminat limitinin %15’ini aşamaz, kaza tarihi ile ihbar tarihi arasında araç üzerinde mülkiyet değişikliği olan araçlar ile ilgili talepler” gibi düzenlenme maddelerinin yürütmesinin durdurulmasına karar verildiği,
Davalı …Ş. tarafından sürücüsü %100 kusurlu olan … plaka numaralı kamyonet için düzenlenen … numaralı ZMS (Trafik) Sigortası poliçesinin tanzim tarihinin 07.07.2017, kaza tarihinin 07.06.2018 olduğu, yeni genel şartların yürürlüğe girdiği 01.06.2015 tarihinden sonrasına ait olduğu, mini onarım ile giderilebilen basit kaporta, plastik tampon/parça onarımları, cam, radyo/teyp, lastik, hava yastığı, jant, mekanik, elektrik, elektronik ve döşeme akşamı hasarlarının teminat dışı kalan hallerden olduğu,
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarının ise değer kayıplarının İ.T.Ü. veya K.G.M. Fen Heyeti tarafından incelenmesi ve aracın modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vs. gibi hususlar göz önünde bulundurularak kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark (aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi) yöntemi ile belirlenmesi yönünde olduğu,
Davalı …Ş.’nin ZMS (Trafik) poliçesi ile sigortalısı … plaka numaralı kamyonet sürücüsünün %100 kusuru oranında ve maddi zararlarda araç başına azami 36.000,00 TL ile sınırlı olduğu, dava konusu … plakalı otomobilin hasar onarım bedeli tazminatı ile ilgili olarak onarım faturasına uygun şekilde kasko sigortacısı … Sigorta A.Ş.’ne 17.08.2018 tarihinde rücuen 17.229,50 TL tutarında ödeme yapıldığının beyan edildiği, ayrıca;
Huzurdaki davadan önce davacı …Ş. tarafından davalı … Sigorta A.Ş.’nin Hasar Servisi Müdürlüğü’ne hitaben hazırlanan 12.07.2018 tarihli dilekçede özetle hasardan dolayı değer kaybının belirtilen iban numaralı banka hesabına ödenmesinin rica edilmesi üzerine … Sigorta Sigorta A.Ş. tarafından açılan … numaralı hasar dosyası kapsamında değer kaybı tazminatı ile ilgili olarak ekspertiz raporu sunulmamasına rağmen 24.07.2018 tarihinde “…” açıklaması ile 18.770,00 TL tutarında ödeme yapıldığının … Bank A.Ş. “Dekont”undan anlaşıldığı, buna göre toplamda (17.229,50 TL + 18.770,00 TL=) 35.999,50 TL ödeme yaptığı ve trafik poliçesinden kalan bakiye teminatın (36.000,00 TL-35.999,50 TL=) 0,50 TL olduğu,
Açıklanan teknik detaylar dışında hukuki değerlendirmeye muhtaç olan hususlar doğrultusunda değer kaybı zararının her iki yöntem ile değerlendirilerek Sayın Mahkeme’nin takdirlerine sunulması gerekliliği hasıl olduğu, bu cihetle;
ZMS Genel Şartları Eki’ne derç edilen formülasyon uygulandığında; rayiç değeri 1.340.000,00 TL, kilometresi 5.092 km, kaynaklı ana parçalarda değişim (T1=0,00 TL), kaynaklı ana parçalarda düzeltme (T2=0,00 TL), (T1)-(T2) haricinde olan parçalarda düzeltme-değişim (değişim:sol arka kapı-1 adet-13.400,00 TL, düzeltme:sol ön kapı 1 adet 16.080,00 TL T3 = 29.480,00 TL), boya (sol ön kapı, sol arka kapı-takdir 2 parçaT4=20.100,00 TL) olmak üzere kilometre tenzilsiz ve tenzilli toplam 49.580,00 TL olarak hesaplandığı,
Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda; aracın özellikleri de dikkate alınarak kurumsal yapısı nedeniyle … markasının Türkiye genel distribütörü olan … Ticaret A.Ş.’nin yetkili bayilerinden …, … Oto Vadi (0.212.9527400)’nin ikinci el birimleri ve özel galerilerden …, … (…), … firmaları ile aracın genel durumu, uğranan hasarın derecesi ve uygulanan onarımın mahiyeti gereği gibi teknik olarak izah edilerek yapılan görüşmeler ve piyasa araştırması sonucunda, olay tarihinde otomobilin hasarsız hali ile onarım görmüş hali sonrası halinin ikinci el piyasa değerleri arasındaki fark olan mutlak değer kaybının ortalama 28.000,00 TL olarak belirlendiği, mahkeme tarafından da gerekli görülmesi halinde yazılacak müzekkereler ile de değer kaybının ayrıca öğrenilebilir nitelikte olduğu,
Davalı …Ş. tarafından değer kaybı zararı ile ilgili olarak yapılan 18.770,00 TL tutarındaki ödemenin tenzili ile bakiye net zararın; ZMS Genel Şartları Eki’ne göre; (49.580,00 TL-18.770,00 TL=) 30.810,00 TL olduğu, Yargıtay içtihatlarına göre (28.000,00 TL-18.770,00 TL=) 9.230,00 TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; 07/06/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacının aracında oluşan değer kaybı bedelinin tahsiline ilişkin tazminat davasıdır.
Dava konusu kaza 07.06.2018 günü saat 17:50 sıralarında sürücü …’ın sevk ve idaresindeki, davacı …Ş. adına tescilli, … plakalı, … marka, … tipinde, 2017 model, siyah renkli hususi otomobil ile … ili, … ilçesi, … semti, … mahallesinde … caddesi yolunu takiben düz seyir halinde iken olay mahalli olan üç yönlü (T) tipi adalı veya dönel kavşak kesimine geldiği esnada sol yan kapı kesimlerine sol tarafından gelen davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki, davalı … adına tescilli, davalı …Ş. tarafından 07.07.2017-07.07.2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere maddi zararlarda araç başına azami 36.000,00 TL limitli … numaralı ZMS (Trafik) sigorta poliçesi ile ve aynı zamanda ihbar olunan …. tarafından 08.07.2017 – 08.07.2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı genişletilmiş kasko sigorta poliçesine bağlı azami 100.000,00 TL limitli İMM (İhtiyari Mali Mesuliyet) klozu ile teminat altına alınmış, … plakalı, … marka, … tipinde, 2011 model, gri renkli hususi kapalı kasa kamyonetin ön sağ kesimleri ile çarpması neticesinde araçlarda maddi hasar meydana gelmiştir.
Dava konusu kazaya ilişkin tarafların kusur durumunun tespiti amacıyla İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından tanzim olunan 30/05/2019 tarihli rapor kapsamında kazanın meydana gelmesinde sürücü …’ın kusursuz, davalı sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Davalı …Ş.’nin ZMS (Trafik) poliçesi ile sigortalısı … plaka numaralı kamyonet sürücüsünün %100 kusuru oranında ve maddi zararlarda araç başına azami 36.000,00 TL ile sınırlı olduğu, dava konusu … plakalı otomobilin hasar onarım bedeli tazminatı ile ilgili olarak onarım faturasına uygun şekilde kasko sigortacısı … Sigorta A.Ş.’ne 17.08.2018 tarihinde rücuen 17.229,50 TL tutarında ödeme yapıldığının beyan edildiği, davadan önce davacı …Ş. tarafından davalı …Ş.’nin Hasar Servisi Müdürlüğü’ne hitaben hazırlanan 12.07.2018 tarihli dilekçede hasardan dolayı değer kaybının belirtilen iban numaralı banka hesabına ödenmesinin rica edilmesi üzerine … Sigorta Sigorta A.Ş. tarafından açılan … numaralı hasar dosyası kapsamında değer kaybı tazminatı ile ilgili olarak ekspertiz raporu sunulmamasına rağmen 24.07.2018 tarihinde “…” açıklaması ile 18.770,00 TL tutarında ödemenin yapıldığı … Bank A.Ş. “Dekont”undan anlaşılmakla toplamda (17.229,50 TL + 18.770,00 TL=) 35.999,50 TL ödemenin yapıldığı, trafik poliçesinden kalan bakiye teminatın (36.000,00 TL-35.999,50 TL=) 0,50 TL olduğu, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda aracın özellikleri de dikkate alınarak kurumsal yapısı nedeniyle … markasının Türkiye genel distribütörü olan … Ticaret A.Ş.’nin yetkili bayilerinden …, … (…)’nin ikinci el birimleri ve özel galerilerden …, … (…),… firmaları ile aracın genel durumu, uğranan hasarın derecesi ve uygulanan onarımın mahiyeti gereği gibi teknik olarak izah edilerek yapılan görüşmeler ve piyasa araştırması sonucunda, olay tarihinde otomobilin hasarsız hali ile onarım görmüş hali sonrası halinin ikinci el piyasa değerleri arasındaki fark olan mutlak değer kaybının ortalama 28.000,00 TL olarak belirlendiği, davalı …Ş. tarafından değer kaybı zararı ile ilgili olarak yapılan 18.770,00 TL tutarındaki ödemenin tenzili ile bakiye net zararın Yargıtay içtihatlarına göre (28.000,00 TL-18.770,00 TL=) 9.230,00 TL olduğu hükme elverişli 11/09/2019 tarihli makine mühendisi bilirkişi raporundan anlaşılmakla ve kazaya sebebiyet veren aracın kullanım amacının hususi olduğu dikkate alınarak yasal faize hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılarak davanın kısmen kabulü ile 9.230,00 TL’nin 500,00 TL’sine dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve 8.730,00 TL’sine ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 9.230,00 TL’nin 500,00 TL’sine dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve 8.730,00 TL’sine ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 630,50 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL + 550,00 TL ıslah harcından oluşan toplam 585,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 44,60 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harç ile 550,00 TL ıslah harcından oluşan toplam 585,90 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 950,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 284,60 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … tarafından yapılan posta, tebligat ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 63,61 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 44,55 TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalı … tarafına verilmesine,
Bakiye kısmın davalı … üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı … Sigorta A.Ş. tarafına verilmesine,
8-Davalı … ve … tarafları duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı … ve … tarafına verilmesine,
9-Davalılar … ile … Sigorta A.Ş. tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/12/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”