Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/77 E. 2018/335 K. 22.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/77 Esas
KARAR NO : 2018/335

DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/07/2017
KARAR TARİHİ : 22/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 10/07/2017 tarihli dava dilekçesinden özetle, müvekkili olan … Tic. Ltd. Şti nin %25 ortağı olduğunu, şirket ile ilgili tüm yetkilerinin ise şirketin diğer ortağı olan ve şirketin kuruluştan buyana müdür sıfatı ile yöneten davalı …’e ait olduğunu, Limited şirketlerinde sorumluluğun esasen şirket tüzel kişiliğine ait olduğunu, TTK’nun 632. Maddesinde “ Şirketin yönetimi ve temsili ile yetkilendirilen kişinin şirkete ilişkin görevlerini yerine getirmesi sorunda şirketin sorumlu olduğu” hükmüne yer verildiği, müdürlerin sorumsuzluğunun esas olduğunu, ancak TTK nun 644 /I. Maddesinde yer alan kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin, yöneticilerinin ve tasfiye memurlarının sorumluluğunu düzenleyen anonim şirketlere ilişkin TTK nun 553. Maddesinin Limited Şirketlere de uygulanacağının ifade edildiğini, yapılan atıf dolayısıyla kanunun 553/I . maddesine göre Limited şirket müdürleri, kanundan veya esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerinin kusurları ile ihlal ettikleri , hem şirkete hem pay sahiplerine, şirket alacaklılarına karşı verdikleri zarardan sorumlu olduğunu, bu genel sorumluluk kapsamında dava hakkının şirket tüzel kişiliğine, ortaklara ve şirket alacaklılarına ait olduğunu, müdürler kusurlu hareket etmediklerini ispatlamadıkları sürece sorumluluktan kurtulamamakta olduğunu, şirketin muvazalı olarak borçlandırılmak suretiyle mal varlığının hukuka aykırı olmak sureti ile boşaltılmakta olduğunu, davalının şirketin tek imza yetkilisi olan müvekkiline hiçbir zaman bilgi vermediğini ve hiçbir açıklamada bulunmadığını, söz konusu şirketi özensiz ve kötü şekilde müdür sıfatı ile yöneten davalının vermiş olduğu zararın tazmini için bu davayı açmış olduklarını, 5.000-TL tazminatın davalı tarafından karşılanmasına, şirketin kötü yönetilmiş olması sebebi ile şirkete kayyum atanmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yanca ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinden özetle; müvekkili dava konusu … Ltd şti nin %75 hissedarı ve şirket müdürü olduğunu, davacı yanın iddia ettiğinin aksine gerek şirket esas ve sözleşmesine ve gerekirse de yasal mevzuat hükümlerine aykırı surette her hangi bir eylem ve işlemde bulunmadığı gibi şirketin kuruluşundan buyana üzerine düşen edimlerini layıkı ile yerine getirdiğini ve getirmeye de devam ettiğini, dava konusu iddialarının niteliği gereği 4721 Türk Medeni Kanunu 6. Ve keza 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 553. Maddeleri gereğince huzurdaki davada müvekkiline kusurlarına yönelik ispat yükümlülüğünün davacı yana ait olduğunu, müvekkilinin müdürlük görevi yapmış olduğu işlemlerde hatalı ve kusurlu hareket ettiği yönünde iddiaların davacı yanca hiçbir delil ibraz edilememiş olduğunu, soyut iddialar ileri sürdüğünü, davacı yanca müşterek şirkete ilişkin olarak yapılan işlemlere kendisine hiçbir şekilde bilgi ve açıklamada bulunulmadığı beyanında bulunmuş isede ticari hayatin olağan işleyişi ve müşterek şirketin genel işletme politikası doğrultusunda yapılan işlemler hakkında davacı yana gereken bilgilendirilmelerde bulunulduğunu ve hatta iştişare yolu ile alınan kararların müşterek irade ile yerine getirildiğini, şirketin ortaklar kurulu karar defteri başta olmak üzere tüm ticari defter ve kayıtları ile de sabit olduğunu, davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; TTK’nın 644. Maddesinin yollamasıyla limited şirketlerde yönetim kurulu üyelerinin yöneticileri ve tasfiye memurlarının sorumluluğunu düzenleyen TTK’nın 553. Maddenin uygulanması gerektiği TTK’nın 553. Maddesinde kurucular yönetim kurulu üyeleri yöneticiler ve tasfiye memurları kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal ettikleri takdirde kusurlarının bulunmadığını ispatlamadıkça, hem şirkete, hem pay sahiplerine hemde şirket alacaklarına karşı verdikleri zarardan sorumlu oldukları TTK’nın 555. Maddesinde de şirketin uğradığı zararın tazminini şirket ve her bir pay sahibinin isteyebileceği pay sahiplerinin tazminatın şirkete ödenmesini isteyebileceğinin düzenleme konusu yapıldığı, davacının şirkette davacının dava dışı … Ve Ltd. şirketinde %25 ortak olduğu davalının da şirketin diğer ortağı ve temsil yetkisine haiz müdürü olduğu davacının pay sahibi olması sıfatıyla limited şirket müdürü ve aynı zamanda şirket ortağı olan …’ye karşı sorumluluk davası açma hakkının bulunduğu ancak bu davada, hükmedilecek tazminatın şirkete ödenmesinin talep edebileceği davacı vekili 22/03/2018 tarihli oturum da açmış oldukları davada hükmedilecek tazminatın müvekkili …’ye ödenmesini talep ettiği bu talebin TTK’nın 555. Maddesi uyarınca yerinde olmadığı anlaşıldığından açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 35,90-TL’nin, peşin alınan 85,39-TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 49,49-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.180,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341.maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi 22/03/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …