Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/753 E. 2019/866 K. 25.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/753 Esas
KARAR NO : 2019/866

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 09/07/2018
KARAR TARİHİ : 25/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; davalının … numarası ile kayıtlı sözleşmesiz elektrik kullanıcısı olduğunu, 31/05/2007 – 14/09/2007 – 27/02/2008 – 05/05/2008 tarihinde hakkında kaçak elektrik kullanımı gerçekleştirdiğini ve tutanak tutulduğunu, ilgili tutanağa istinaden tahakkuk eden bedeli ödemediğini, ilgili borcun tahsili amacıyla … 11. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile icra takibine geçildiğini, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu beyan ederek davanın kabulüne, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davalının mahkememize herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
Mahkememizce … 11 İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasının uyap sistemi üzerinden celp edildiği görülmekle, yapılan incelemede; davacı/alacaklının 5.702,57 TL enerji bedeli, 9.558,48 TL gecikmiş gün faizi, 1.720,53 TL faizin KDV’si olmak üzere toplam 16.981,58 TL’nin davalı/borçludan tahsili amaçlı icra takibi başlattığı, davalı/borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu görüldü.
Davacı şirketten davalı … adına bulunan tüm abonelik kayıtlarının dosyamız arasına alındığı görüldü.
Mahkememiz dosyası toplanan deliller ışığında bilirkişi Elektrik Mühendisi …’a tevdii edilmiş olup, bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 16/05/2019 tarihli bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı elektrik şirketince davalı tarafça ticarethanede tüketilen enerji bedeline ilişkin fatura alacağının icra takibine konulması üzerine davalı tarafça zaman aşımına, borca, faize ve fer’ilerine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı …’ın elektrik hizmeti sunduğu … no’lu tesisatın bulunduğu adreste, davalı tarafından kayıtsız ve mühürsüz sayaçla elektrik kullanıldığı, müvekkil şirketi ile davalı arasında elektrik enerjisi satışına ilişkin abonelik sözleşmesi bulunmadığı, davalı tarafından sözleşmeye dayalı olmayacak şekilde işbu kullanımlardan dolayı davalı adına muhtelif tarihlerde 4 adet kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiği, kaçak elektrik faturalarının tahsilatı yapılamadığından davalının … 11. İcra dosyasının … E. sayılı dosyasına yaptığı itirazın kaldırılarak takibin devamına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı-borçlu …, icra dosyasına sunduğu itirazında tarafına gönderilen icra takip formunu kabul etmediğini, alacaklı görünen …’a hiçbir borcunun bulunmadığını, takibe konu elektrik faturalarının ödendiğini belirterek itiraz etmiştir.
… Vergi dairesi müzekkere cevabına göre davalının 02.01.1997-31/07/2001 tarihleri arasında 2. sınıf tüccar olarak faaliyette bulunulduğu belirtilmiştir.
Davacı tarafça … adına düzenlenmiş icra takibinin konusu olan 4 adet kaçak elektrik faturası bulunmaktadır. Faturalar “…” adresindeki … tesisat no’lu konfeksiyon atölyesi için düzenlenmiştir. Söz konusu tesisatta … adına abonelik sözleşmesinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Tutanaklarda tesisatta sayacın bulunduğunun görüldüğü ancak bu sayacın idarede kaydının olmadığı ve alt kapağının mühürsüz olduğu, …’in bu şekilde üç fazlı elektrik tesisatında fason üretim yaptığı görülmüştür. Bu durumun tesisatta eski dönemlere dayanan borç olduğunun göstergesi olduğundan dolayı tesisatın eski dönemlere dayanan aboneliğinin elektrik şirketi tarafından iptal edildiği kanaatine varılmıştır. Kaçak elektrik faturalarında aboneli kaçak ibaresi düşülmüştür. Bu durum tesisatın aboneliğinin mevcut olduğunu göstermektedir. Ancak, tesisatta bulunan sayacın idarede kaydının olmaması ve alt kapağının mühürsüz olması mevzuata aykırıdır.
Tutanak tarihlerinde Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği geçerlidir. Yönetmeliğin 13. maddesinde; Kaçak Elektrik Kullanımı; “a-Dağıtım sistemine veya sayaçlara veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi,
b-dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin ilgili mevzuata uygun olarak kestiği elektrik enerjisini, yükümlülüklerini yerine getirmeden dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin izni dışında açması, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilir.” şeklindedir.
Yönetmeliğin kaçak ile ilgili maddesine göre davalı hakkında a) bendine göre işlem yapıldığı teknik bilirkişi incelemesinden anlaşılmıştır. Kaçak maddesinin uygulamasının yapıldığı 622 no’lu EPDK kararında her bir tutanak için uygulanacak sürenin tarifine göre; “kullanım yerine ait bağlantı anlaşması ve perakende satış sözleşmesinin veya her ikisinin de yapılmadığı yerler için, kaçak elektrik enerjisi kullanımına ilişkin olarak yapılacak hesaplamada esas alınacak süre; doğru bulgu ve belgelere dayandırılması kaydıyla elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespitinin yapıldığı tarih arasındaki süredir.” denilmiştir. Bu maddeye göre davalı hakkında düzenlenmiş tutanaklar arasındaki süreler kaçak elektrik kullanım süreleridir. Kayıtsız ve mühürsüz sayaç durumundaki sayaca ve tesisata her zaman müdahale etmek mümkün olduğundan kaçak elektrik faturalarının yönetmelik gereği tesisatta kurum görevlileri tarafndan tespiti yapılan kurulu güç değeri üzerinden tahakkuk ettirilmesi gerekeceğinden kaçak elektrik faturalarının bu şekilde düzenlendiği anlaşılmakla hükme elverişli rapor içeriğindeki tabloya göre …’in yapmış olduğu kısmi ödemeler dikkate alınarak yapılan hesap neticesinde takip tarihi itibariyle talep edilebilecek miktarın 17.562,00 TL olduğu ancak taleple bağlılık ilkesi gereğince icra takibinde talep edilen alacakla bağlı kalınarak davanın kabulü ile takibin 16.981,58 TL üzerinden devamına, asıl alacak 5.702,57 TL ye takip tarihinden itibaren yıllık %16,80 gecikme faizi ve işleyecek gecikme faizine % 18 KDV uygulanmasına, kabul edilen alacak miktarı likid ve belirlenebilir olduğundan % 20 icra inkar tazminatı olan 3.396,32 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile takibin 16.981,58 TL üzerinden devamına, asıl alacak 5.702,57 TL ye takip tarihinden itibaren yıllık %16,80 gecikme faizi ve işleyecek gecikme faizine % 18 KDV uygulanmasına, % 20 icra inkar tazminatı olan 3.396,32 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.160,01 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 205,10 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 954,91 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan; 205,10 TL peşin harç ile 724,20 TL posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 929,30 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/09/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸