Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/515 E. 2019/105 K. 12.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/515 Esas
KARAR NO : 2019/105

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/06/2018
KARAR TARİHİ : 12/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 04/06/2018 tarihli dava dilekçesinde; davalı yanın müvekkiline olan borcunu hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ikrar ettiğini, davalı yanın kendisine icra takibi başlatıldıktan sonra müvekkilinin hesabına haricen borcun bir kısmını ödediğini, bu durumun davalının borcunu açıkça kabul ettiğinin açık bir göstergesi olduğunu, müvekkili ve davalı yanın, dava dışı … A.Ş’nin ortaklarından olduğunu, 2016 senesindeki sermaye artırımı için müvekkilinin bilgisi ve onayı dışında 06.12.2016 tarihinde 60.000-TL’nin davalı yana cari virman yapıldığını, davalı …’a ortaklar cari hesap virmanı olarak ödenen 60.000-TL (faiz hariç) müvekkilinin sözlü ve yazılı bir çok uyarısına rağmen icra takibi başlatılmadan önce ödenmediğini, 07.05.2018 tarihinde müvekkilinin tüm iyi niyeti ile davalı …’a “ortaklar cari hesap virmanı olarak ödenen 60.000-TL ve yasal faizi olan 7.650,00-TL (17ay x ile toplamda 67.650,00-TL’nın 10 gün içinde müvekkili hesabına ödenmesini içerir mail gönderildiğini, herhangi bir dönüş yapmamasına müteakip 18.05.2018 tarihinde, … 1. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile cebri icra takibine geçildiğini, takibi başlatıldıktan sonra, davalı tarafından müvekkilinin hesabına 67.650-TL ödeme yapıldığını, davalı/borçlunun işbu ödeme ile hem borcunu kabul ettiği hem de borca işlemiş faizi kabul ettiğini, ancak davalı yanın her ne kadar borcun bir kısmını ödemişse de 22.05.2018 tarihli bahse konu icra takibine itiraz dilekçesinde borcun tamamına, takibe, faize ve ferilerine itiraz ettiğini bildirerek icra dosyasına vaki takibe ve borca karşı yapılan itirazın iptaline, alacağın tahsiline; % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; tarafların ikisinin de gerçek kişi olup, icra takibi konusu ticari bir işlemden kaynaklanmadığını, TTK 4.madde de Ticaret mahkemelerinde görülecek davaların sayılmış olup, işbu davanın ticari bir nitelik taşımadığını, faiz hesabı yapılırken dahi yasal faiz talep edilmiş olmasının da, davacı tarafından bu bedelin ticari bir alacak olmadığını kabul ettiğinin göstergesi olduğunu bildirerek işbu davada görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu beyan etmiştir.
Dava; davacının dava dışı … A.Ş. cari hesabından kendisine ait olup, davalı adına virman edinmiş olan paranın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davanın tarafları tacir olmayıp, dava konusu hukuki uyuşmazlık davacının kendisine ait olduğu ve davalı ile birlikte ortak oldukları şirket cari hesabından davacıya virman yapılan şahsi alacağının tahsili istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nun 4.maddesine göre; Bir davanın ticari dava sayılması için, uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmeyle ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işleri ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme olması gerekmektedir. Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki 6102 sayılı TTK ile birlikte iş bölümü ilişkisi değil görev ilişkisi şekline getirilmiş olup, göreve dahil düzenlemeler 6100 sayılı HMK’nun 114/1/c maddesi uyarınca dava şartı olup, HMK nun 115/1 Maddesi gereğince yargılamanın her aşamasında resen mahkemece değerlendirilmesi gerektiği anlaşıldığından, dava konusunun da kanunda özel olarak düzenlenen mutlak ticari nitelikte Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu hallere girmediğinden 6102 sayılı TTK’nın 4/1 maddesi hükmünce davayı ticari dava saymak ve Asliye Ticaret Mahkemesi’ni görevli kabul etmek mümkün değildir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki 6102 sayılı TTK ile birlikte iş bölümü ilişkisi değil görev ilişkisi şekline getirilmiş olup, göreve dahil düzenlemeler 6100 sayılı HMK’nun 114/1/c maddesi uyarınca dava şartı olup, HMK nun 115/1 Maddesi gereğince yargılamanın her aşamasında resen mahkemece değerlendirilmesi gerektiği ve davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan, davacının davasının görev nedeniyle reddine, mahkememizin görevsizliğine, dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olduğundan davanın görev nedeniyle REDDİNE,
2-Harç ve masrafların görevli mahkemesinde nazara alınmasına,
3-Kararın kesinleşmesine müteakip 2 haftalık sürede, talep halinde dosyanın görevli mahkememisine gönderilmesine,
dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.12/02/2019

Katip …

Hakim …