Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/485 E. 2019/650 K. 20.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/485 Esas
KARAR NO : 2019/650

DAVA : Alacak (Hasılat Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2017
KARAR TARİHİ : 20/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hasılat Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 16/10/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle: davacı ile davalı arasında 14/12/2011 tarihi hasılat icarı sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 13.maddesinde sözleşmenin gereklerinden en az biri yerine getirilmediğinde hak iddia eden tarafın karşı tarafa yazılı olarak bir ihtar çekeceği ve aksaklığın giderilmesi için 30 gün süre vereceği, bu süre zarfında aksaklık giderilmez ise durumun resmi olarak belgelenebilir olması halinde hak iddia eden tarafın başka bir ihtara gerek kalmaksızın sözleşmeyi tek taraflı olarak feshedebileceği ve cezai şart uygulamaya hak kazanacağı, 14.maddesinde de; sözleşmeye aykırı durumlar için taraflarca belirlenmiş cezai şartın 1.000.000 TL olduğunun düzenleme konusu yapıldığını, davalı şirketin haksız şekilde sözleşmeyi feshettiğini, fesih amacının hasılat icari sözleşmesinde belirlenen hakediş cirosunu ödememek istemesinden kaynaklandığını, sözleşmenin haksız surette feshedilmesinden dolayı 1.000.000 TL’lik cezai şarta hak kazandıklarını bildirerek 1.000.000 TL cezai şartın haksız fesih tarihi olan 09/11/2012 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu 04/12/2017 cevap dilekçesinde; davacı şirketin ekibi tarafından 11/10/2012 tarihinde yapılan tıbbi müdahale sırasında … isimli donörün hayatını kaybettiğini, bu dumunu hem savcılık soruşturmasın hem de Sağlık Bakanlığı denetimini sebebiyet verdiğini, Sağlık Bakanlığı tarafından … tarihinde yapılan denetimde müvekkili şirketin böbrek nakli merkezi faaliyetlerine son verileceğinin bildirildiğini, nitekim müvekkili şirketin Böbrek Nakli Merkezi faaliyetlerinin 3 ay süreyle Sağlık Bakanlığınca durdurulduğunu, bu hususun davacı vekilinin beyanıyla da sabit olduğunu,davacı şirketin eylemlerinde ve davacı şirketin görevlendirdiği hekimlerin eylerimden kaynaklandığı Sağlık Bakanlığının denetim tutanağından açık bir şekilde anlaşıldığını, somut olayda Sağlık Bakanlığının faaliyeti davacı şirket eylemleri sebebiyle durdurmasından dolayı bir zarar gördüğünü, sözleşmenin ifasının çekilmez bir hal aldığını ve müvekkili şirketin çok ciddi bir şekilde kamoyunda zor durumda kaldığını, sözleşmenin devamı yaşanan oluylar neticesinde imkansız bir hal aldığını, bu bağlamda davacı tarafın cezai müeyyide talebinin kesinlikle kabul edilemeyeceğini bildirerek: davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… 10 Sulh Hukuk Mahkemesinin … E.sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemesinde; davacı … Tic LTd Şti tarafından … A.Ş aleyhine taraflar arasında akdedilen 14/12/2011 tarihli hasılat icarı sözleşmesine istinaden tahakkuk ettirilen hizmet bedellerinden ödenmeyen bakiye 131.746,17 TL’lik alacağın tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali davası açıldığı, … 10 Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; 14/12/2011 tarihli hasılat icarı sözleşmesine istinaden davacı şirketçe davalının uhdesinde bulunan hastanede verilen hizmetler karşılığında davacının alacaklı olduğunun kabulü ile … 4 İcra müdürlüğünün … E.sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline karar verildiği, … 10 Asliye Ticaret Mahkemesinin … E,… sayılı 24/03/2014 tarihli kararı Yargıtay 6.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2014/10011 E, 2015/6144 sayılı 18/06/2015 tarihli ilamı ile bozularak taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin kira ilişkisinden kaynaklandığı, 6100 sayılı HMK.nun 4/1-a maddesi gereğince görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasının incelenmesinin uygun olmadığının hüküm altına alındığı, … 10 Asliye Ticaret Mahkemesince Yargıtay 6.Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak görevsizlik kararı verildiği, yargılamaya … 10.Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası üzerinden devam edildiği, Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda da 23/05/2017 tarihli karar ile davacının davasının kabulüne, … 4 İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasında yapılan itirazın iptaline karar verildiği, 10.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/562 E.sayılı 2017/409 Karar sayılı ilamının”.. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36.Hukuk Dairesi tarafından davacının dava konusu yaptığı faturadan dolayı alacaklı olup olmadığının davacının bir kusuru olup olmadığının, varsa kusur miktarının ne olduğunun, böbrek nakli sırasında donörün ölmesinden dolayı davalının bir zararı olup olmadığının tespit edildikten sonra karar verilmesi gerektiği..” gerekçesiyle kaldırıldığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; taraflar arasında akdedilen 14/12/2011 tarihli hasılat icarı sözleşmesinin haksız surette feshedilmesinden dolayı davacının sözleşmenin 14.maddesi uyarınca cezai şart talebinde bulunduğu, Yargıtay 6.Hukuk Dairesinin 2014/10011 E, 2015/6144 sayılı 18/06/2015 tarihli ilamı uyarınca taraflar arasında akdedilen 14/12/2011 tarihli hasılat icarı sözleşmesinin Borçlar Kanununda düzenlenen hasılat kirası olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı belirlenmiş olduğundan Mahkememizde görülmekte olan davada da 14/12/2011 tarihli kira sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklanan cezai şart talep edildiğinden taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı, davanın 6100 sayılı HMK.nun yürürlüğe girmesinden sonra 16/10/2017 tarihinde açıldığı, HMK.nun 4.maddesinin 1-a maddesi uyarınca “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu, görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olduğu, , taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetileceği, tarafların da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilecekleri,görevin dava şartı olduğu anlaşıldığından Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Mahkememizin görevsizliğine, davanın görevsizlik nedeniyle reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
2-HMK 331.maddesi uyarınca harç ve masrafların görevli mahkemede nazara alınmasına,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 20/06/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …