Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/48 E. 2021/928 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/48 Esas
KARAR NO : 2021/928

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/01/2018
KARAR TARİHİ : 07/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile 23/04/2017 tarihinde müvekkili yaya halinde iken meçhul şahsın sevk ve idaresinde bulunan ve plakası belirlenemeyen aracın müvekkiline çarptığını, müvekkilinin çarpmanın etkisiyle yaralandıını ve aracın plakasını ve rengini göremediğini, bu kazanın oluşumunda sürücüsü tespit edilemeyen şahsın 2918 sayılı K.T.K’nın 52/1 kusurunu ihlal ettiği sonucuna varıldığını, kaza anında müvekkilinin yaya olarak bulunduğunu, müvekkilinin bakiye yaşam süresine, beden gücü kayıp oranına, tamamen kusursuz olduğu dikkate alınarak çalışma gücünü yitirdiğinden dolayı bakiye çalışma süresi, geçmiş dönem, gelecek dönem (aktif), gelecek dönem (pasif) olmak üzere yargılama sırasında toplanacak delillere göre uzman bir bilirkişi (aktüer) aracılığıyla hesaplanmasını istediklerini, maddi tazminat ve tedavi giderlerinin karşılanması bakımından davalıya 25/11/2017 tarihinde başvuruda bulunduklarını, davalının 30/11/2017 tarihli cevabında, davacının polise verdiği ifade dışında kazaya, plakası tespit edilemeyen bir aracın sebep olduğu herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, … Cumhuriyet Başsavcılığı’ nın … sayılı soruşturma dosyasında … şikayetçi olmadığından bahisle ödeme taleplerinin reddedildiğini beyan ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere tahkikat sonucunda müvekkili zararının(sürekli ve geçici iş göremezlik) değerinin tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere asgari 200,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, plakası tespit edilemeyen araçların sebebiyet verdiği kazalar nedeni ile açılan davalarda öncelikle tespit edilemeyen aracın varlığının ve bu aracın kazaya sebebiyet verdiğinin somut delillerle ispatlanması gerektiğini, aşamada müvekkili kurumun sorumluluğundan bahsedebilebilmesi için kazanın faili meçhul olduğuna dair kuşkuya yer bırakmayacak şekilde somut bir delil olup olmadığı, kazaya başka bir aracın sebebiyet verip vermediği ve kazaya sebebiyet veren aracın plakasının tespit edilip edilemediği iddiaları kesinleştirilerek esasa geçilmesi gerektiğini, mahkemenin aksi kanaate olması halinde müvekkilinin sorumluluğundan bahsedilemeyeceğinden davanın husumet yönünden reddi gerekeceğini, kabul anlamına gelmemek üzere adli tıp kurumu vasıtasıyla kusur oranları ve davacının maluliyetine rapor aldırılması ve aktüeryal hesap uzmanı bilirkişiye hesaplama yaptırılması gerekeceğini, davacıya SGK tarafından yapılan ödemelerin de araştırılması gerekeceğini, müvekkili kurumun sorumluluğunun her halde kazaya sebebiyet verdiği iddia olunan araç sürücüsünün kusuru oranında ve teminat limitleri ile sınırlı olacağını beyan ile müvekkilinin temerrüdünden bahsedilemeyeceğini, ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilemeyeceğini beyan ile davanın redde karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Dava, plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen aracın çarpması sonucu yaralanma ve oluşan maluliyet nedeniyle kalıcı ve geçici iş görmezlik tazminatının davalı … Hesabı’ndan tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekili 28/10/2021 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesindeki 100 TL geçici iş görmezlik tazminatı taleplerini ıslah ettiklerini ve 4.212,00 TL geçici iş görmezlik zararının davalıdan tahsilini talep ettiklerini beyan etmiştir.
Mahkememizce davacının dava konusu kaza nedeniyle gördüğü tedaviye ilişkin tıbbi bilgi ve belgeler celp edilmiş, soruşturma dosyasının bir örneği gelmekle dosyamız içerisine alınmış, olayda meçhul şüphelinin bilinçli taksirle hareket ettiğine dair delil bulunmadığından ve suçtan zarar gören-dosyamız davasının meçhul şüpheliden şikayetçi olmadığından kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiş olduğu görülmüştür.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı İkinci İhtisas Kurulunca davacının maluliyet oranı ile iyileşme süresi yönünden yaptırılan inceleme neticesinde, 22/03/2021 tarihinde ” 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle Kişinin 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
Dosyanın kusur bilirkişisi …, aktüerya bilirkişisi …’ ya verilerek, dosya üzerinden inceleme yapıp, davaya konu kazadaki kusur durumu ve davacının aldırılan maluliyet raporuna göre, maluliyet zararının ne kadar olduğuna ilişkin rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmekle, dosyamız bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, 21/09/2021 tarihli raporlarında; Davacı …’ün 23.04.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasın sonrası 3 aylık geçici iş göremezlik zararının 4.212,00 TL olacağını, … Hesabı’nın 2017 yılı için kişi başı teminat limiti 330.000,00 TL olduğunu, davacı vekili başvuru dilekçesi davalı … Hesabı tarafından kabul edildiği tarihten sonraki 8 iş günü olan 07.12.2017 tarih olduğunu, sorumluluk, temerrüt tarihi ve faiz türü gibi hukuki olgular konusunda takdir tamamen mahkemeye ait olacağını rapor etmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davanın trafik kazasında yaralanma nedeni ile uğranılan daimi maluliyetten kaynaklanan ve iyileşme süresince uğranılan geçici ve kalıcı işgöremezlik zararının, kazaya kusuru ile sebebiyet verdiği iddia olanan aracın plakası, sürücüsü ve maliki tespit edilmediğinden bahisle davalı … Hesabından tazmini istemine ilişkin olduğu, dava konusu kaza nedeniyle yapılan soruşturma neticesinde, olayda meçhul şüphelinin bilinçli taksirle hareket ettiğine dair delil bulunmadığından ve suçtan zarar gören-dosyamız davacısının meçhul şüpheliden şikayetçi olmadığından kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği, soruşturma dosyası ve mahkememiz dosyası kapsamına göre, dava konusu kazanın meydana gelmesindeki kusur oranları hususunda mahkememizce konusunda uzman bilirkişi vasıtası ile yaptırılan inceleme neticesinde ” iddia edilen kazaya ait kusur tespiti için gereken somut hiç bir verinin dosyada mevcut olmaması, davacıdaki yaralanma bulgularının davacı tarafça ileri sürülen 2918 sy. KTK. 52/a maddesinin ihlali ile ilişkilendirilemeyeceği, mevcut verilerle bir kusur tespitinde bulunulamayacağı” tespit ve rapor edilmiş, davacının maluliyetine ilişkin Adli Tıp Kurumu vasıtasıyla yaptırılan muayenesi neticesinde, ” kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0 olduğu, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, bu nedenlerle sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, geçici iş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği” mütalaa olunmuş, yaptırılan aktüeryal hesap incelemesinde davacının geçici maluliyetine ilişkin maddi zararının “4.212,00 TL olduğu” hesap edilmiştir.
Davacının dava konusu ettiği kazada yaralandığı ve maluliyet zararının bu nedenle oluştuğu, dava konusu edilen 23/04/2017 tarihli trafik kazasının, plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç sürücüsünün kusuru ile meydana geldiğine ilişkin dosyada yeterli bilgi ve belge bulunmamakla, kazanın meydana gelmesine ve davacının zararının doğmasına plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç sürücüsünün sebep olduğuna, dolayısı ile … Hesabının davacının tespit edilen geçici işgöremezlik zararından sorumlu olduğu hususlarında yeterli kanaat oluşmamakla, davacının davasını ispatlamayamadığı anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-Davacının davasının REDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının adli yardım talebinin kabulüne ilişkin karar gereği, ileride haksız çıkacak taraftan karşılanmak üzere suç üstü ödeneğinden karşılandığı anlaşılan; 1.600 TL bilirkişi ücreti ile 27,50 TL posta masrafı toplamı 1.627,50 TL nın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 4.312,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
dair tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi. 07/12/2021

Katip Hakim
e-imzalıdır e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”