Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/458 E. 2019/1006 K. 15.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/458 Esas
KARAR NO : 2019/1006

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 18/05/2018
KARAR TARİHİ : 15/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı …’ın davalı banka çalışanı olduğu, müvekkili ile dava dışı …’ın çocukluk arkadaşları olduğunu, müvekkilinin dava dışı kişiye güverek davalı bankada adına hesap açılarak birikimlerin bu hesapta tutulmasının talep edildiğini, ancak banka tarafından müvekkilinin aranarak yapılan işlemler hakkında bilgisinin olup olmadığının sorulduğunu, bankaya müracaat eden müvekkilinin hem parasının olmadığını hemde hakkında krediler kullandırıldığını öğrendiğini, işlemler yapılırkende müvekkilinin imzalarının taklit edildiğini, öncelikle davalı banka çalışanının usulsüz işlemler sonucu müvekkili adına … numaralı hesaptan çekilen 20.000 TL bedelli tüketici kredisinin iptali ile müvekkilinin uğramış olduğu 100.000 TL maddi tazminat bedeli ile 5.000 TL manevi tazminat bedellerinin faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından yöneltilen husumetin müvekkiline değilde dava dışı arkadaşı olan kişiye yöneltilmesi gerektiğini, davacı taraf her ne kadar yapılan işlemlerden haberdar olmadığını iddia etmiş ise de davacının cep telefon numarasının sisteme kaydedildiği ve gelen şifreler sisteme girilerek işlemlerin yapılmış olduğunu, bu kapsamda oluşan zarardan davacının sorumlu olduğunu, müvekkiline husumet yöneltilemeceğini savunarak davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacının davalı hesaplarındaki paraya davalı bankada çalışan … isimli çalışanının davacının izni ve onayı olmaksızın yapmış olduğu işlemler nedeniyle 20.000 TL’lik tüketici kredisinin iptali, haksız olduğu iddia edilen işlemler nedeniyle uğranılan 100.000 TL maddi tazminatın en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte tahsili ve 5.000 TL’lik manevi tazminat davasıdır.
Davacı tarafından davalı bankadan … müşteri numarasıyla hesap açıldığı ve davacı tarafça işlemlerin davalı bankada çalışan dava dışı … vasıtasıyla banka işlemlerinin kendisinin mudi olarak haberi olmadığı iddiasıyla açıldığı, davalı banka çalışanın usulsüz işlemleri sonucu … nolu hesaptan çekilen tüketici kredisinin iptalinin talep edildiği anlaşılmakla davacı ile davalı banka arasındaki işlemlerin tüketici işlemi olduğu anlaşılmakla HMK’nın 114. Maddesinde görevin dava şartı olduğu belirlenmiş, 115. maddesinde de dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılacağı ilkesi getirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacı ile davalı arasındaki davaya konu hukuki ilişki tüketici işlemine dayandığından bu tür davalara bakma görevi Tüketici Mahkemelerine ait olduğundan davacının davasının görev nedeni ile usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-Mahkememiz kararı kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’ nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik ve yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretlerinin o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/10/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”