Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/379 E. 2020/444 K. 23.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/379 Esas
KARAR NO : 2020/444

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/04/2018
KARAR TARİHİ : 23/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında imzalanan sözleşme gereğince davalıya ödenmek üzere düzenlediği 31.07.2017 tarihli 61.376,70 TL tutarlı, 29.08.2017 tarihli 5.806,08 TL tutarlı, 29.08.207 tarihli 15.132,90 TL tutarlı, 29.08.2017 tarihli 7.098,62 TL tutarlı fatura tutarlarının ödenmemesi üzerine … 25. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, dosyadan gönderilen ödeme emrinin tebliği üzerine davalının takibe itiraz etmiş olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmede yer alan tanım gereği müvekkil “… A.Ş.” nin satış anlaşması ile yemek hizmeti vermeyi taahhüt ettiği …’in Müşterisi olan kurum ve işletmelere yemek üreten, üretilen yemeği belirtilecek adrese teslim eden, servis ve sunumunu yapan bunun için personel istihdam eden ve iş bu sözleşmeyi Üye Kuruluş adı altında imzalayan firma olduğunu, müvekkilin sözleşmede yer alan ve tanımına uyan şekilde davalı firmanın müşterilerine yemek üretimi yapmış ve bu amaç doğrultusunda personel çalıştırmış olduğunu, müvekkilin sözleşmede yer alan tüm yükümlülüklerini yerine getirdiği halde davalı firmanın fatura bedellerini ödemediğini, davalının müvekkilin çalıştırdığı tüm personelin ücret ve sigorta primi gibi özlük haklarını ve vergi borçlarını müvekkile yüklemiş olduğunu, davalının işbu davanın açıldığı güne kadar müvekkil adına hiçbir işçiye, SGK’ya yada vergi dairesine hiçbir ödeme yapmadığını, sözleşmede yer alan borcu yoktur yazısını alamadığını, borcu yoktur yazısını alamadığı için istihkakını alamadığını, davalının tek yaptığı müvekkilin hak ettiği bedeli haksız bir şekilde elinde tutmak olduğunu, davalının sadece Ağustos 2017 fatura bedelini bloke edebilecekken, Temmuz 2017 hak edişini de bloke etmesinin sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu” beyan ederek … 25. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yaptığı haksız itirazın 61.376,70 TL tutarındaki asıl alacak, ile işlemiş faiz ile % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirketle davacı arasında 25.02.2016 tarihli Network Üye Kuruluş Sözleşmesi ile Ek Protokol imzalanmış olduğunu, taraflarca imzalanan … Üye Kuruluş Sözleşmesinde çalıştırılan personelin tüm sigorta ve diğer yasal yükümlülüklerinin davacı tarafın sorumluluğunda olduğunu, bu sorumlulukların yerine getirilmemesi halinde davacı üye kuruluşun hak edişinin bloke altında tutulacağı açıkça kararlaştırılmış olduğunu, … Üye Kuruluş Sözleşmesinin 1.7.Maddesine; … Üye Kuruluş, personel işe giriş bildirgelerini, SGK aylık bildirgelerini, dört aylık dönem bordrolarını, hizmet verilen lokasyonda SGK işyeri açılışı yapılmış ise SGK dan ilişiksizdir belgesini, personellerin devamlı işyerinde sigortalı görünmesi halinde SGK borcu yoktur belgesini, KDV ve muhtasar beyannamelerini, tahakkuklarını ve ödeme dekontlarını kanunen ibraz için belirlenen sürelerin hitamından itibaren en geç 15 gün içinde …’e ibraz ile mükelleftir. Üye Kuruluş, ibraz etmesi gereken evrakları … talep ettiği halde ibraz etmezse aylık hak edişinin tamamının … tarafından bloke edileceğini şimdiden kabul ve beyan eder.” şeklinde hükmün bulunduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 1.7 maddesine göre davacıya ait SGK aylık bildirgelerinin ve sair evrakın kanunen belirtilen süre içinde müvekkil şirkete ibrazı zorunlu kılınmış olup, aksi takdirde aylık hak edişinin bloke edileceği kararlaştırılmış olduğunu, davacı tarafın ilgili belgeleri müvekkil şirkete ibraz etmekten kaçındığını, bugüne kadar SGK dan ilişiğinin kalmadığına dair belgenin ibraz etmeediğini, davacının belirtilen belgeleri müvekkil şirkete ibraz etmemesi üzerine, davacıya … 25. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamenin gönderilmiş olduğunu, gönderilen ihtara rağmen davacının sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmemesi üzerine davacının hak ediş alacağına bloke konulmuş olduğunu, müvekkil nezdinde vadesini bekleyen ve iş bitişi sebebiyle yapılacak son hak edişleri kastedilmekte olduğunu, davacının anılan belgeleri her ay düzenli bir şekilde müvekkil şirkete ibraz etmesini, bu belgeler ibraz edilmediğinde müvekkilin aylık bazda davacının hak edişlerini bloke etme hakkının olduğunu, davacının müvekkile verdiği hizmet ile ilgili açtığı işyerine ilişkin SGK prim borcunun blokeli hak edişinden çok daha fazla olduğunu, … Üye Kuruluş Sözleşmesi uyarınca, Üye Kuruluş tarafından istihdam edilen ya da ettirilen servis hizmeti için görevlendirilecek olan personelin özlük ve işçilik hakları, kıdem ve sair tazminatları, yıllık ve hafta sonu tatilleri, ücretleri, her türlü eködemeleri, SGK primleri ve sosyal sigortalar mevzuatından ve iş mevzuatından kaynaklanan her türlü sair hak ve alacaklarının Üye Kuruluş tarafından ödenmesi gerektiğini, davacının kendi yasal yükümlülüğü niteliğindeki bu bedelleri ödememesi halinde müvekkil şirket nezdinde risk oluşacağını, davacının hak ediş alacağını talep edebilmesi için sözleşmedeki taliki şartı gerçekleştirmesinin zorunlu olduğunu, davacının takip tarihi itibariyle hak ediş bedelinin 82.164,46 TL olduğunu, davacının Temmuz ve Ağustos hak ediş alacaklarına hak kazandığı düşünülse dahi, takip talebinde belirtilen alacak aslının doğru olmadığını, davacı tarafın davaya esas olan icra ödeme emrinde 4 adet faturadan ötürü 89.414,30 TL asıl alacağının olduğunu iddia ettiğini, taraflar arasında İmzalanan sözleşme gereğince, üye kuruluşun hak ediş alacağının fatura bedeli üzerinden kesilecek komisyon bedeli düşülerek belirlenmiş olduğunu, davacının müvekkil şirkete gönderdiği fatura bedellerinin tamamını talep etmesi taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı olduğunu, müvekkil şirkete gönderilen fatura üzerinden müvekkil şirketin hizmet bedeli niteliğindeki komisyon bedeli mahsup edildikten sonra üye kuruluşun hak ediş alacağının ödenmekte olduğunu, müvekkilin teslim aldığı faturalardan ötürü sözleşmeye göre tahakkuk eden komisyon alacakları mahsup edildikten sonra, davacının bu faturalardan ötürü hak ettiği alacağı 82.164,46 TL olduğu, bu alacağın Temmuz ve Ağustos ayları dahil olmak üzere toplam bakiye alacak olduğunu, sözleşmedeki şartın gerçekleşmediğinden bu alacağın davacı tarafa ödenmemiş olduğunu, Temmuz ayı hak edişinin hesaplanması halinde Temmuz ayında kesilen 61.376,70 TL bedelli faturadan müvekkil şirkete ait %7 oranındaki hizmet bedeli + KDV nin ve cari hesap ekstresinde görünen pos cihazlarına ait yedek parça tazmin bedellerinin (403,00-TL bekleyen kesinti) bu alacaktan mahsup edilmesinin gerektiğini, takip tarihine kadar faiz yürütülmesinin yasaya aykırı olduğunu savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla Mali Müşavir bilirkişilere tevdii edilen dosyaya 18/07/2019 tarihinde tanzim olunan kök rapor dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının karşılanması amacıyla kök raporu hazırlayan bilirkişinin yanına SGK uzmanı eklenen bilirkişi tarafından tanzim olunan 26/02/2020 havale tarihli ek bilirkişi heyet raporu dosyamız arasına alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı şirketin taraflar arasındaki sözleşme gereğince faturaya dayalı alacağını icra takibine koyması üzerine davalı borçlu şirketin “SGK dan borcu yoktur ya da ilişiği kalmamıştır” şeklindeki sözleşme şartının yerine gelmediğinden bahisle sözleşmedeki şartın gerçekleşmediği sürece 82.164,46 TL (icra dosyasındaki ödeme emrindeki işlemiş faizler hariç) hakediş alacağının ödenmesinin mümkün olmadığından bahisle borca, faize ve ferilerine itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Dosya kapsamında alınan kök bilirkişi heyet raporuna göre, davalı defterlerine göre davacının 2018 yılına devir olan 89.095,67 TL’lik alacağının olduğu, davacının takibe konu ettiği 31.07.2017 tarih 61.367,71 TL’lik faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı defterlerinde takibe konu edilen Temmuz 2017 hak edişi sonrasında da davacı tarafça tanzim edilen Ağustos hak edişlerine ilişkin 28.037,60 TL’lik faturanın da davalı yasal defterlerinde kayıtlı olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın sözleşmenin feshi ile birlikte davacının sözleşmenin 1.7 maddesinde geçen belgeleri davalıya sunmaması nedeniyle bloke edilecek tutara ilişkin olduğu, sözleşmede ki “üye kuruluş, ibraz etmesi gereken evrakları … talep ettiği halde ibraz etmezse aylık hakkedişinin tamamının … tarafından bloke edilebileceğini şimdiden kabul ve beyan eder.” hükmünün aylık hak edişlerin ibaresinin tüm davacı alacağını kapsadığına kanaat getirilmesi halinde davacının takip talebinde ki fatura bedelini talep edemeyeceği, bu hükümdeki aylık hak edişlerin ibaresinin son kesilen aylık hak edişleri kapsadığına kanaat getirilmesi halinde davacının takip talebindeki Temmuz hak edişi ile ilgili tanzim edilen 61.367,71 TL’lik fatura ile ilgili davalı yasal defter kayıtlarına göre davalı taraftan 61.058,07 TL’si asıl alacaklı olabileceği tespit edilmiştir.
Mahkememizin 4 nolu celse ara kararı gereğince tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek taraflar arasındaki üyelik sözleşmesi madde 1.19’daki iskonto hükmü, madde 1.7 hükmü ve ek protokol madde 3 hükmü raporda tartışılarak davacının davalıdan takip tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmak üzere dosya mali müşavir ve iş ve SGK uzmanına tevdi edilmiş olup taraflar arasındaki sözleşmeye göre taraflar arsındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisinin olmadığı, davalı … AŞ’nin davacı …’nın SGK prim borcundan dolayı ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hükümleri çerçevesinde sorumluluğunun olmadığı dikkate alınarak ve davacının 2017 yılı Temmuz ve Ağustos aylarına ait dönemlerde SGK’ya prim borcunun olduğuna ilişkin bir belge olmadığından davalı defterine göre davacının 2018 yılına devir olan 89.095,67 TL alacağının olduğu, %7 iskontonun mahsubunda sonra bulunan tutarın 82.858,97 TL olduğu, takibe konu edilen 31.07.2017 tarih ve 61.367,71 TL tutarındaki alacağın davalı defterinde kayıtlı olduğu, davalı defterinde takibe konu edilen Temmuz 2017 hak edişi arasında da davacı tarafça tanzim edilen Ağustos hak edişlerine ilişkin 28.037,60 TL’lik faturanın olduğu, “aylık hak edişlerin” hükmünün son kesilen hak edişleri kapsadığı yönünde mahkememizce kanaate varıldığından davacının takip talebindeki Temmuz hak edişi ile ilgili tanzim edilen 61.367,71 TL fatura ile ilgili davalı yasal defter kayıtlarına göre davalı taraftan 61.058,07 TL alacaklı olduğu, bu tutardan %7 iskontonun düşmesinden sonra bulunan tutarın 56.784,00 TL olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile takibin 56.784 TL üzerinden devamına, asıl alacak olan bu bedele takip tarihinden itibaren yıllık % 9,75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden hesap edilen % 20 oranındaki 11.356,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile takibin 56.784 TL üzerinden devamına, asıl alacak olan bu bedele takip tarihinden itibaren yıllık % 9,75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, % 20 oranındaki 11.356,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.878,92 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.048,17 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.830,75 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.048,17 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 2.100,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan yargılama neticesinde 1.942,86 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 8.181,92 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan 3,20 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 0,25 TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davalının üzerinde bırakılmasına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”