Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/376 E. 2018/910 K. 20.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/376 Esas
KARAR NO : 2018/910

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2018
KARAR TARİHİ : 20/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 06/04/2017 tarihli dava dilekçeside,davacıların sahibi hissedarı bulunduğu “… İli, … İlçesi … Mahallesinde kain ve tapuda 4 pafta, 330 ada , 11 parsel numarasında kayıtlı” taşınmazda; davacılar ile müvekkilleri arasında yapılan anlaşma sonucunda müvekkilleri tarafından yapılan restorasyon inşaatından dolayı, mimarlık mühendislik hizmeti bedeli ile restorasyon maliyet bedeli olarak fazlaya ilişkin ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla 700.000-TL nin restorasyon işinin tamamlandığı, 08/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, davalıların, aradan geçen zamana rağmen bugüne kadar müvekkillerine olan borçlarını ödememiş olduklarını, müvekkilleri ödeme yapma vaadiyle oyaladıkları, davalılar tarafından borcun ödenmemesi halinde müvekkillerinin mağdur olması ve ileride telafisi imkansız zararlarla karşılaşılacağını, davalılara ait ; … İli, … İlçesi … Mahallesinde kain ve tapuda 4 pafta, 330 ada , 11 parsel numarasında kayıtlı taşınmazın 3. Şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilerek taşınmazın tapu kaydına dava sonuna kadar ihtiyati tedbir koyulmasına karar verilmesini, restorasyon bedeli ve proje ve teknik hizmet bedeline yönelik olarak fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydı ile yargılama gideri, vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … ‘e usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; müvekkilinin tacir olmadığını, taşınmazın mal hissadarı olduğunu, davacılar ile arasında bir sözleşme olmadığını, müvekkilinin malik olmadığı bağımsız bölüm dükkanda davacı tarafın yaptığını ileri sürdüğü işin ticari bir iş olmadığını ve bu davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, ilk itirazlarının dava dilekçesinin bu sebeple reddini ve dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep etmiştir.
Davalı … ve …’na usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; davacıların ihtiyati tedbir talebinin haksız ve dava konusuyla ilgisiz olduğundan kesin olarak reddine , dava dilekçesinde davanın türünün hangi davacının ne kadar talep ettiği ve talep edilen tutarın hangi alacak kalemine ilişkin olduğunun davacılara açıklattırılmasın,HMK nun 114. Maddesinde dava şartı yokluğu hususu gözetilerek davanın reddine, haksız ve hukuka aykırı olan davanın, usul ve esasa ilişkin gerektirici sebeplerden dolayı reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda;Taraflar arasındaki uyuşmazlığın Eser Sözleşmesi’nden kaynaklanmakta olduğu, TTK’nun 4/c maddesinde düzenlenmiş olan mutlak ticari davalardan olmadığı, 6102 sayılı TTK’nun 19/2.maddesi uyarınca taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri içinde ticari iş sayılması davanın niteliğini ticari hale getirmeyeceği, davalıların davacıların restorasyonunu yaptıkları taşınmazın maliki ve hissedarları oldukları, tacir olmadıkları gerekçesi ile dosyanın Asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Mahkememize ait 2017/338 E ve 2017/968 Karar Davalılar … ve … vekili tarafından İstinaf edilmiş olup, Bölge Adliye Mahkemesinin 16. Hukuk Dairesinin 2018/1106 Esas ve 2018/612 karar Sayılı ilamında “…6502 sayılı Kanun’un 73/1. maddesine göre, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemeleri görevlidir. Somut olayda, taraflar arasında düzenlenen sözleşme 6098 sayılı TBK’nın 470. vd maddelerinde hükme bağlanan bir eser sözleşmesi niteliğindedir.6502 sayılı Yasa’nın 3/l bendinde tüketici işlemleri kapsamında eser sözleşmeleri de sayılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmeye göre, yapılacak işin ticari veya mesleki bir amaca ilişkin olmadığı, kişisel tüketim amacını aşmadığı, davalıların da Kanun’un 3/k maddesindeki “tüketici” tanımına uyduğu anlaşılmaktadır. 6502 sayılı Kanun’un amacı ve kapsamı ile 3. maddedeki tanımlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; kullanma ve tüketme amacıyla yapılan, basit nitelikli “evin tadilatını yaptırmak, boya ve badana yaptırmak, ticari olmayan aracını tamir ettirmek, vb.” şeklindeki dar kapsamlı ve olağan tüketimi konu alan eser sözleşmelerinin, 6502 sayılı Kanun’un 3/l maddesi kapsamında kaldığı ve buna ilişkin davalara Tüketici Mahkemeleri’nce bakılması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Davacılar tarafından yapılan restorasyon ve mimarlık-mühendislik hizmetleri bu kapsamda kalan işlerden olduğu gibi, davalılar da tacir olmayıp gerçek kişi taşınmaz maliki ve tüketicilerdir. Tüketici Mahkemelerinde görülen davaların; dilekçelerin verilmesi, tahkikat ve hüküm aşamaları yönünden daha kısa ve basit şekilde sonuçlandırılmasında yarar görülen basit yargılama usulüne tabi tutulacağı da gözardı edilmemelidir. Bu durumda, mahkemece somut uyuşmazlığın 6502 sayılı Yasa kapsamında bir uyuşmazlık olduğu ve davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemesi’ne ait olduğu gözetilerek, HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddesi gereğince göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle davanının usulden reddine, dosyanın yetkili ve görevli tüketici mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ve görevsizlik kararı ile dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi doğru olmamıştır…” gerekçesi ile Mahkememize ait karar 29/03/2018 tarihinde kesin olarak kaldırılmasına karar verilmiş olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararı üzerine dosya Mahkememizin 2018/376 Esas Sayılı numarasına tevzi edilmiş, açık yargılamaya bu dosya üzerinden devam olunmuştur.
Tüm Dosya Kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; Somut uyuşmazlığın 6502 sayılı yasa kapsamında bir uyuşmazlık olduğu, görevin Tüketici Mahkemesine ait olduğu, HMK’nın 114/1-c ve 115/2. Maddesi gereğince dava şartı noksanlığından davanın usulden reddine, Dosyanın yetkili ve görevli Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE
2- İst. Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 2018/1106 Esas 2018/612 Karar sayılı 13/03/2018 tarihli ilamı kesin olduğundan talep halinde dosyanın görevli NÖBETÇİ İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331.maddesi uyarınca Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara alınmasına,
Dair davacı ve davalılar vekilinin yüzlerine karşı KESİN OLARAK oy birliği ile karar verildi. 20/09/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …