Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/373 E. 2019/210 K. 06.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/373 Esas
KARAR NO : 2019/210

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 24/04/2018
KARAR TARİHİ : 06/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; davalı şirket ile müvekkili şirket arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkili şirketin davalı şirkete yurtdışına taşıma hizmeti verdiğini, yapılan taşıma anlaşması neticesinde taşıma yapıldığını ve navlun bedeli için fatura kesildiğini ancak alacağa ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkili şirketin vermiş olduğu hizmetlerin karşılığını alamadığını, bunun üzerine … 29. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını ancak davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu bildirmekle, itirazın iptaline karar verilmesini, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, vekalet ve yargılama giderlerinin davalı yana yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği görüldü. Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; icra takibinden sonra yapılan tebligatın müvekkilinin mernis adresine yapıldığını ve bu yüzden müvekkilinin mağdur olduğunu, davacı yanın hizmet ifası aşamasında gecikmeler yaşandığını, hizmetin hiçbir yararı kalmadığını, müvekkilinin geç sonuçlanan teslimatı sebebi ile 3. Firma ile arasında kriz yaşandığını, davacı yanın sözleşmeye aykırı olarak ayıplı ifada bulunduğunu, davacı yanın malı teslim alan şirket yetkilisine faturaları gösterdiğini, müvekkilinin zarara uğradığını ancak çok defa müvekkilinden sadece taşıma karşılığı istendiğini ortaya çıkarılan zarar için bir beyanda bulunmadıklarını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini, icra takibinin iptalini, yargılama gider ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce celb edilen … 29. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde; asıl alacak 2.050,00 EURO (8.425,09 hesaplama kurunun: 4.1098 TL olduğu) masraf 71,25 TL, Vekalet ücreti 1.011,01 TL ve 383,34 TL harç olmak üzere toplam 2.050,00 EURO + 1.465,60 TL olan bedelin davalıdan tahsili için ilamsız takipte ödeme emrine geçildiği görüldü.
Mahkememizce celb edilen bilgi ve belgeler ışığında dosyamız bilirkişi heyeti olan Lojistik uzmanı … ve Mali Müşavir …’ye tevdii edildiği, bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda; davalı …-… firması tarafından 09/03/2017 tarihli … numaralı satış faturası ile … 36.756,14 EURO bedelle satışı yapılan … Ex-W fiyatı 34.356,14 EURO olan ve buna göre 2.400 EURO navlunda taşımaya verilen inşaat malzemesi yükünün davacı tarafından taşındığı hususu ihtilafsız olduğunu, dosyada mevcut ihracat talimatı da fatura ile uyumlu olduğunu, ihracata konu emianın 10 palet 12.940 kg net 13.350 kg bürüt miktarlı olduğu malın imalatçı sistem alüminyum firması olduğu, çeki listesi A-TR gümrük dolaşım belgesi, vesair sevk evrakı ile taşınan emtianın teyit edildiğini, CMR taşıma senedi incelemesinde davalının göndereni olduğu yük dava dışı … firması tarafndan 14/03/2017 tarihinde …’den taşımaya alındığını, 21/03/2017 tarihinde alıcısına ihtirazi kayıtsız teslim edildiğini, satış faturası tarihinden itibaren 12 gün içinde yükleme-taşıma ve varma yeri teslimi ile taşıma sürecinin tamamlandığını, başlangıçta 1-2 gün geç taşımaya alma varsa da yükün taşımaya alınmasından itibaren 14/03/2017-21/03/2017 tarihi arasında gecikme söz konusu olmadığını, CMR m.17 gereği gecikmeden söz edilebilmesi için taşıma başladıktan sonra beklenen veya kararlaştırılan taşıma süresinin aşılması gerektiğini, yedi gün içinde taşımanın tamamlandığını, olağan taşıma süresinde aşma olmadığını CMR taşıma senedinde herhangi bir akdi taşıma süresi kararlaştırılmanın da bulunmadığını bildirmiştir. Yine davacı söz konusu taşıma için 2.050,00 EURO davalı yana … numaralı 20/03/2017 tarihli faturayı navlun faturasını tanzim etmişse de bunu tahsil edemediği için takibe geçildiğini, davacı takibi EURO kuru üzerinde olup işlemiş faiz talebi olmadığını, takip tarihinin ise 15/09/2017 olduğunu, davacının takip tarihinden itibaren temerrüt faizi talep etme hakkı olduğunu, EURO cinsinden alacak miktarı gözetilereke en yüksek kamu bankası yıllak faizi uygulanabileceğini, davalının taşıma faturasında 2.050,00 EURO ödeme yükümlülüğüne karşın malın satış faturasında bunu 2.400 EURO gösterdiği, böylece 350 EURO ihracatçının taşıma organizasyonundan da gelir elde etmek istediğinin gözlemlendiğini, ihracatçının “faturayı ithalatçı görmesin” şeklinde açık talimatı olduğunu, bunu davalının görmesi de dosyada sabit olmadığını, taşıyıcı taşıma bedelini alamadığında ithalatçıdan almak için faturayı ibraz etmek durumunda kalabileceğini, fatura esasen bir sır-giz olmadığını, taşıyıcının sürücüsünün malın taşıma faturasını yanında bulundurması ve ithalatçıya ibraz etmei de olağan bir uygulama olmadığını, burada davalının açık talimatı olduğunu ve taşıma bedeli için de olsa fatura konusu içeriğin dava dışı ithalatçıya gösterilmemesi gerektiği, bu iddia açısından gösterilip gösterilmediği, bunun davalı yanda zarar yol açıp açmadığı sabit olmadığını, davalı yanın taşımanını ayıplı ifa edildiği iddiası bakımından dosyaya somut delil sunulmadığı ve bilirkişiler tarafından dosya kapsamında yapılan taşıma işinde ayıp tespit edilmediğini, CMR m.23 gereği davalı yanın zararını ispatlayaca olursa davacının gecikme sorumululuğu ancak navlun kadar olduğunu, somut olayda gecikme iddiasının ispatı için “özel süreli taşıma” iddiasının ispatı gerektiğini, parsiyel yük için somut olayda taşıma süresi aşılmadığını, makul süreler içinde gerçekleştiğini tespit etmiştir. Mali açıdan yapılan incelemeler sonucunda; davacı şirketin 2017-2018 takvim yıllarına ait ticari defterlerin incelendiği, davacının ticari defterinin TTK.64-65-66 ve 82. Mad. Ve VUK.220-226 maddesine göre açılış ve kapanış tasdikinin usulüne uygun olarak yapıldığını, kayıt nizamı bakımından VUK 215-219 mad. Hukumleri ile muhasebe sistemi uygulama uygulama tebliğlerine uygun olduğunu, incelenen ticari defterlerin davacı lehine delil vasfına haiz olduğu kanaatini bildirmiştir. Davalı şirketin 2017-2018 takvim yıllarına ait ticari defterleri incelendiğini, davalının ticari defterinin TTK. 64-65-66 ve 82. Maddesi Ve VUK.220-226 maddesine göre açılış ve kapanış tasdikinin usulüne uygun olarak yapıldığını, kayıt nizamı bakımından VUK 215-219 mad. Hükümleri ile muhasebe sistemi uygulama uygulama tebliğlerine uygun olduğunu, incelenen ticari defterlerin davacı lehine delil vasfına haiz olduğu kanaatini bildirmiştir. Takip konusu alacağın defter kayıtları ve dayanağı incelemesinde; davacı …’nin incelenen 2017/2018 yıllarına ait resmi defter ve belgelerinde davalı …- …Yatırım; 2017 yılında davacının defter kayıtlarında “120.C06-…- … Yatırım” hesap kodu ile “alıcılar” hesabında hareket görüldüğünü, hesabın 31/12/2017 tarihi itibariyle 2.050 EURO karşılığı 8.002,19 TL borç bakiyesi verildiği, davacının davalıdan 2.050 EURO (8.002,19 TL) alacaklı olduğu tespit edildiğini, 2018 yılında davacının defter kayıtları incelendiğinde “120.C06-…-… Yatırım” hesap kodu ile “alıcılar” hesabında hareket görüldüğünü, inceleme yapılan tarihte 2.050,00 EURO karşılığı olan 8.002,19 TL borç bakiyesi ile hala durduğunu, davacının davalıdan 2.050,00 EURO (8.002,19 TL) alacaklı olduğunun tespit edildiğini, davalı şirket incelemesinde 2017/2018 yıllarına ait resmi defter ve belgelerinde; 2017 yılında davalının defter kayıtlarında “320.10.008- … Ltd. Şti.” hesap kodu ile “satıcılar” hesabında hareket görüldüğü, hesabın 31/12/2017 tarihi itibariyle 9.752,19 TL alacak bakiyesi verdiğini, davalının davacıya 31/12/2017 tarihi itibariyle 9.752,19 TL borçlu olduğunun tespit edildiğini, 2018 yılı defter incelemesinde “320.10.008-… Ltd. Şti.” hesap kodu ile “satıcılar” hesabında hareket gördüğünü, inceleme yapılan tarihti 9.752,19 TL alacak bakiyesi ile hala durduğunu, davalının davacıya 9.752,19 TL borçlu olduğunun tespit edildiğini, davalın tarafından defter kayıtlarında 9.752,19 TL borçlu gözüküyor olsada, 03/03/2017 tarih, A-13257 numaralı 1.747,76 TL faturaya ait 30/03/2017 tarihinde yaptığı ödemeyi kayıt altına almadığını ancak bu ödemenin davacının kayıtlarında mevcut olduğunu bildirmiştir. Ana para alacağı ve faiz yönünden incelemede; davacının 15/09/2017 tarihli takip tarihinde TCMB kısa vadeli kredilere uyguladığı yıllık %5,60 faiz oranından az olmamak üzere faiz talebinde bulunduğu ana para alacağının 2.050,00 EURO olduğunun tespit edildiğini, davalının temerrüte düştüğü 15/09/2017 tarihi ile 24/04/2018 dava tarihine kadar 2.050,00 TL alacağına 219 gün için %5,60 faiz oranına isabet eden tutarın 68,88 EURO olduğunu, tüm hesaplamalardan sonra davacının toplam alacak tutarının 2.118,88 EURO olduğunun tespit edildiğini bildirmiştir. Mali değerlendirmede; davacının davalıya yurtdışı taşıma-navlun hizmeti karşılığı düzenlediği 20/03/2017 tarih A-13311 seri numaralı 2.050,00 EURO tutarındaki faturanın davacı ve davalı tarafından ticari defterlerine kayıt ettikleri TTK 21/2 Mad. göre faturaya itiraz edilmediğini, borçlunnu temerrüdünden söz edebilmek için borcun talep edilebilir hale gelmesine rağmen borçlu tarafından borcun ifa edilmemesi ve bu hususun alacaklı tarafından borçluya bildirilmesi gerektiğini, somut olayda bu anlamda bir bildirim bulunmadığından bu durumlarda “davanın açılması ile daha önce temerrütte düşürülmemiş ise borçlunun temerrütü doğar” kuralının dikkate alınması gerektiğini, davacının takip tarihine kadar işlemiş faiz talebinin de olmadığını bildirerek sonuç olarak; davacı …’nin incelenen 2017/2018 takvim yılına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğunu, davalı …-… Ticaret ve Yatırım’ın incelenen 2017/2018 takvim yılına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğunu, davacının icra takibi yaptığı 8.004,43 TL’de davacı ile davalının ticari defter ve belgelerinde mütabık oldukları ve davacının davalıdan 8.004,43 TL alacaklı olduğunu, bu kayıtların 2.050,00 EURO yurt dışı taşıma bedeli-navlun alacağından kaynaklandığını, davacının 29. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyası ile talep ettiği 2.050,00 EURO’nun takibin başladığı 15/09/2017 tarihi ile 24/04/2018 dava tarihine kadar temerrüt faiz talebinin yerinde olduğunu ve bu tutarın 68,88 EURO olduğunu, davacının davalıdan dava tarihi itibariyle ana para 2.050,00 EURO, temmerrüt faizi 68,88 EURO olmak üzere toplam 2.118,88 EURO alacağı olduğunu, davalının ayıplı ifa gecikme ve buna bağlı zarar iddialarının sabit olmadığını taşımanın gereği gibi ve süresinde yapıldığı kanaatini bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;Dava; davacı tarafça taraflar arasındaki taşıma sözleşmesine istinaden düzenlenen fatura alacağının icra takibine konulması üzerine davalı borçlunun borca itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davalı …-… firması tarafından 09/03/2017 tarihli … numaralı satış faturası ile … 36.756,14 EURO bedelle satışı yapılan … Ex-W fiyatı 34.356,14 EURO olan ve buna göre 2.400 EURO navlunda taşımaya verilen inşaat malzemesi yükünün davacı tarafından taşındığı, dosyada mevcut ihracat talimatının fatura ile uyumlu olduğu, ihracata konu emianın 10 palet 12.940 kg net 13.350 kg brüt miktarlı olduğu, malın imalatçı Sistem Alüminyum firması olduğu, çek listesi, A-TR gümrük dolaşım belgesi vesair sevk evrakı ile taşınan emtianın teyit edildiği, CMR taşıma senedinin incelemesinde davalının göndereni olduğu yükün dava dışı … firması tarafndan 14/03/2017 tarihinde …’den taşımaya alındığı, 21/03/2017 tarihinde alıcısına ihtirazi kayıtsız olarak teslim edildiği, satış faturası tarihinden itibaren 12 gün içinde yükleme-taşıma ve varma yeri teslimi ile taşıma sürecinin tamamlandığı, başlangıçta 1-2 gün geç taşımaya alma varsa da yükün taşımaya alınmasından itibaren 14/03/2017-21/03/2017 tarihi arasında gecikmenin söz konusu olmadığı, CMR m. 17 gereği gecikmenin olabilmesi için taşıma başladıktan sonra beklenen veya kararlaştırılan taşıma süresinin aşılmasının gerekeceği, yedi gün içinde taşımanın tamamlandığı, olağan taşıma süresinde aşma olmadığı, CMR taşıma senedinde herhangi bir akdi taşıma süresinin kararlaştırılmadığı da anlaşılmıştır.
Davacı taraf taşıma için 2.050,00 EURO bedelli … numaralı 20/03/2017 tarihli navlun faturasını davalı yana tanzim etmişse de tahsil edemediği bu fatura için takibe geçmiştir. Davacı taraf takibi EURO üzerinden başlatmış ve işlemiş faiz talep etmemiştir. Davalının taşıma faturasında 2.050,00 EURO ödeme yükümlülüğüne karşın malın satış faturasında bunu 2.400 EURO olarak gösterdiği, böylece 350 EURO ihracatçının taşıma organizasyonundan da gelir elde etmek istediği, ihracatçının “faturayı ithalatçı görmesin” şeklinde açık talimatı olduğu görülmüştür. Bunu davalının görmesinin dosyada sabit olmadığı, taşıyıcı taşıma bedelini alamadığında ithalatçıdan almak için faturayı ibraz etmek durumunda kalabileceğinden fatura bir sır-giz olarak değerlendirilemeyecektir. Taşıyıcının sürücüsünün malın taşıma faturasını yanında bulundurması ve ithalatçıya ibraz etmesi olağan bir uygulama değildir. Burada davalının açık talimatı olduğundan ve taşıma bedeli için dahi olsa fatura konusu içeriğin dava dışı ithalatçıya gösterilmemesi gerekir. Faturanın gösterilip gösterilmediği ve davalı taraf açısından zarara yol açıp açmadığı dosya kapsamında ispat edilememiştir. Davalı tarafın, taşımanın ayıplı ifa edildiği iddiası bakımından dosyaya somut delil sunulmamıştır. Teknik lojistik ve taşıma bilirkişi tarafından dosya kapsamında yapılan incelemede taşıma işinde herhangi bir ayıp tespit edilmemiştir. Somut olayda gecikme iddiasının ispatı için “özel süreli taşıma” iddiasının ispatlanması gerekir. Parsiyel yük için somut olayda taşıma süresinin aşılmadığ, makul süreler içinde gerçekleştiği hüküm kurmaya elverişli teknik bilirkişi raporuyla tespit edilmiştir.
Taraf ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi neticesinde hüküm kurmaya elverişli mali bilirkişi raporuna göre davacının icra takibi yaptığı 8.004,43 TL bedel üzerinde davacı ile davalının ticari defter ve belgelerinde mutabık oldukları, davacının davalıdan 8.004,43 TL alacaklı olduğu, bu kayıtların 2.050,00 EURO bedelli yurt dışı taşıma bedeli-navlun alacağından kaynaklandığı, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 2.050,00 EURO alacağının olduğu tespit edildiğinden ve davalının ayıplı ifa, gecikme ve buna bağlı zarar iddialarının sabit olmadığı, taşımanın gereği gibi ve süresinde yapıldığı kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE, takibin 2.050,00 Euro üzerinden devamına, asıl alacak 2.050,00 Euro ya takip tarihinden itibaren davacının talebini aşmamak üzere 3095 sayılı kanunun 4-a maddesi uyarınca faiz işletilmesine, %20 icra inkar tazminatı olan 1.685,02 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 575,52 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 101,62 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 473,90 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 101,62 TL harç ile, yine davacı tarafından yapılan 1.354,00 TL posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.455,62 yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama giderleri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/03/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”