Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/340 E. 2020/868 K. 23.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/340 Esas
KARAR NO : 2020/868

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/04/2018
KARAR TARİHİ : 23/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında hizmet-alım satımına ilişkin 29.09.2016 tarihinde …, Yazılım Bakım ve Destek Sözleşmesi ve 29.09.2016 tarihinde … sayılı satış sözleşmesi akdedildiğini, davacı tarafından sözleşmenin gerektirdiği yükümlülüklere riayet ettiğini buna karşılık davalı tarafından hizmet karşılığı kesilen faturaların ödenmediğini, davalı şirkete verilen hizmet kapsamında düzenlenerek tebliğ edilen faturalar nedeniyle davacı şirket, cari hesap ilişkisi kapsamında davalıdan 11.753,24 TL alacaklı olduğunu, borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla … 36. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden tabip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama giderleri ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın davaya konu yaptığı faturaların tamamen keyfi olarak hiçbir işin karşılığı olmadan düzenlediğini, davacı taraf düzenlediği faturaların hangi hizmet karşılığında düzenlediğini ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin davacı şirkete herhangi bir borcunun olmadığını savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 36. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı hakkında toplam 11.753,24 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının borca, faize ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, süresinde de huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla mali müşavir ile bilgisayar mühendisi bilirkişi heyetine tevdii edilen dosyaya 04/07/2019 tarihinde tanzim olunan raporda özetle; taraflar arasındaki 2 adet sözleşme kapsamında davacı tarafın yukarıda teknik bölümde açıklanan gerekçeler kapsamında teknik olarak davalıya hizmet verdiği tespit edilmiştir. Sözleşmenin geçerli ve bağlayıcı olduğu yolunda kanaate varılması ihtimaline binaen yapılan hesaplamada takibe konu edilebilir asıl alacağın taleple bağlılık ilkesi gereği talep gibi 11.753,24 TL, dava dosyasına sunulan deliller ve Ticari defterler incelemesi sonucu, davacının ticari defterlerindeki veriler, faturaların davalı aleyhine borç doğurduğu hususu göz önüne alınarak davacının (26.03.2018) takip ve dava tarihi itibariyle 16.414,96TL davalıdan alacağı olduğu, ancak davacının davaya konu takipte 11.753,24TL talep etmiş olmakla taleple bağlılık ilkesi gereği takibe 11.753,24TL üzerinden devam olunabileceği, davacının takibe dayanak faturalarının davalı aleyhine borç doğurduğu, davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda davacının belirlenen 11.753,24TL asıl alacağına 26.03.2018 takip tarihinden yıllık %9,75 ve değişen oranlarda avans faizi yürütülebileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davalı şirketin adresi itibariyle yasal ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi amacıyla … 3. Asliye Hukuk Mahkemesine yazılan talimat kapsamında mali müşavir bilirkişiye tevdii edilen dosyaya 18/02/2020 tarihinde tanzim olunan raporda özetle; dava ve takip konusu faturalar ile cari hesap ilişkinden dolayı davacı alacaklının takip tarihi itibariyle davalı borçludan alacağının bulunmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporlarının usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının dosya kapsamında değerlendirilmesi yeniden kök raporu hazırlayan bilgisayar mühendisi yanına heyete yeni seçilen mali müşavire tevdi edilen dosyaya 06/10/2020 tarihinde tanzim olunan raporda özetle; 1. Hesaplama yöntemi kapsamında davalı borcu olacağı, davalının bildirdiği işyerinin kapandığına ilişkin hususlarda, vergi dairesinden gelen davalı kaydının açık olmasına ilişkin bilgi ve dosya içeriği sunulanlara göre söz konusu olmadığı neticesine varılması halinde davalının peşin ödediği 12.09.2017 tarihli fatura için kur farkı doğan kısım hariç 2. Hesaplama yöntemine göre davacının 11.070,56 TL alacağı olacağı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı şirketin aralarındaki sözleşme gereğince cari hesap ilişkisi nedeniyle düzenlemiş olduğu faturaları icra takibine koyması üzerine davalı şirketin yetkiye, borca ve ferilerine itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
… 36. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde, faturalar ile Yazılım Bakım ve Destek Sözleşmesi (Sözleşme Numarası: …) ve (Sözleşme Numarası …) Satış Sözleşmesinin borcun sebebi olarak dayanak belge olarak dosyaya sunulduğu, Yazılım Bakım ve Destek Sözleşmesinin davalı ve davacı tarafça 29.09.2016 tarihinde kaşe üzerine imza atılmak suretiyle akdedildiği ve Satış Sözleşmesinin davalı ve davacı tarafça 29.09.2016 tarihinde kaşe üzerine imza atılmak suretiyle akdedildiği anlaşılmıştır.
Yapılan kök mali bilirkişi raporunda davacının 2016,2017,2018 yılına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfının olduğu, davacı şirketin ibraz olunan ticari defterlerine göre, takip ve dava tarihi itibariyle davacının 16.414,96TL davalıdan kayden alacaklı olduğu, söz konusu alacağın 11.753,24TL’lik kısmının 128 kodlu şüpheli alacaklar hesabına virman kaydı ile alındığı ve davacı alacağının icra takibine de konu edilen 11.753,24 TL’lik kısmının 128 kodlu şüpheli ticari alacaklar hesabında izlendiği, davacının takibe konu alacağını oluşturan dayanak faturalarının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının takibe konu alacağının dayanağı e-faturaların incelenmesinde, faturanın davalı şirkete teslim/tebliğ edildiğine dair faturanın üzerinde bir imza, ibare ya da emarenin bulunmadığı, ancak takibe dayanak faturaların taraflar arasındaki sözleşmenin 4. sayfasında yer alan fiyatlara uygun olarak düzenlendiği, davacı vekili tarafından her ne kadar dava dilekçesi ekinde faturaların teslimine dair “Kargo Gönderi Detay” belgelerini sunulmuş ise de bu belgelerden davalı şirkete teslim edilen kargonun içeriğine dair bir kanaate ulaşılamadığı, hizmetin verildiğinin teknik bilirkişi incelemesi ile tespit edileceği rapor edilmiştir.
Taraflar arasındaki Yazılım Bakım Ve Destek Sözleşmesi ile Satış Sözleşmesi kapsamında teamüller gereği teknik olarak işleyişin “müşteri yani davalı tarafından, davacıdan çeşitli talep yollarıyla (telefon ye/veya uzak bağlantı, vs..) her iki sözleşme kapsamında teknik desteklerin talep edileceği ve davacı tarafça da bu talepler kapsamında yaptığı işlerin ve hizmetlerin aynı şekilde bir sistem üzerinde kaydedileceği, kayıtlı bu belgeler ve bu sözleşmeler kapsamında davacıdan destek gelmesi halinde yazılım destek hizmetini davalıya, … adresinden uzaktan bağlantı ile ve … telefon numarasından 365 gün 24 saat hizmet vermesi” şeklinde olduğu, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında düzenli bakım hizmetleri dışında davalı tarafından davacıya bildirilen ”Paketler receive olmuyor” sorununa davacı tarafça çözüm üretilerek destek hizmeti verdiği, davalı tarafından davacıya bildirilen “Radmin dosya transferi yapmıyor” sorununa davacı tarafça çözüm üretildiği, hizmetlere ilişkin hizmet döküm listesi ile … numaralı sözleşmenin birinci ekinde yazılı donanımların davalıya teslim edildiği, teslim edilen donanımlar için yazılım ve donanım bakım hizmeti verildiği, davalının davacıdan destek talep edipte alamadığı desteklerle ilgili dosyaya bir veri sunmaması nedeniyle davacı tarafından davalıya teknik olarak hizmetlerin verildiği kanaatiyle bilgisayar mühendisi bilirkişi raporu tanzim edilmiştir.
… 3. Asliye Hukuk Mahkemesine yazılan talimat kapsamında mali müşavir bilirkişi raporuna göre, davalıya ait 2017 yılı yevmiye defterinin açılış noter onay şerhi ile 56 ve 57. sayfalarının ibraz edilemediği, söz konusu sayfaların sunulan defter sayfaları arasında yer almadığı, yevmiye defterinin usulüne uygun olmadığı, sahibi lehine delil olma özelliği taşımadığı, davalının 2016 ve 2018 yevmiye ve defteri kebir defterlerinin usulüne uygun olduğu, 2017 yılı defterlerinden yevmi defteri ile 2016, 2017 ve 2018 yılı envanter defterlerinin usulüne uygun olmadığı, dava konusu faturalardan sadece 17.10.2016 tarihli faturanın davalı şirket defter kayıtlarında yer aldığı, diğer faturaların kayıtlarda yer almadığı, söz konusu faturanın peşin ödeme şeklinde kayıt altına alındığı, dava ve takip konusu faturalar ile cari hesap ilişkinden dolayı davacı alacaklının takip tarihi itibariyle davalı borçludan alacağının bulunmadığı tespit edilmiştir.
Davalı taraf, işletmenin 20.06.2017 tarihinde kapandığına ilişkin itiraz etmiş ise de dosyaya gelen … Vergi Dairesi Müdürlüğünün 25.11.2019 tarihli BA-BS formlarına ilişkin müzekkereye cevap yazısında şirketin 10.03.2010 tarihinden beri faal olan şirketin mükellefiyet kaydının devam ettiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
… ile … arasında 29.09.2016 tarihli Satış sözleşmesi akdedildiği ve sözleşmede ek 1 olarak sunulan 16.150,71 USD + bedelli ürün ve hizmetlerin verileceği ve ödemelerin alınacağı, … ile … arasında 29.09.2016 tarihli Yazılım Bakım Destek sözleşmesi akdedildiği ve ek 1 de aylık yazılım bakım destek bedelinin 151,50 USD + KDV olacağı kararlaştırılmıştır.
Sözleşmenin “sözleşme süresi ve sona erdirme” başlıklı 8.1. Maddesi; “Bu sözleşme kullanım hakkı satın alınmış lisansların MÜŞTERİ talebi ile üretici firma tarafından MÜŞTERİye özel üretildiği ve destek ve bakım faaliyetlerinin uygulamaya açıldığı tarihte başlar. Sözleşme, bu tarihten itibaren 1 yıl yürürlükte kalır. Taraflardan herhangi biri sözleşmenin bitim tarihinden 45 gün önce yazılı fesih ihbarında bulunmadığı takdirde sözleşme otomatik olarak sözleşme bitim tarihinden itibaren yıllık sürelerle ve her yıl % 5’ten fazla olmamak kaydıyla artarak uzar. MÜŞTERİ, sözleşmeyi bildirim süresine uymadan süresinden önce feshederse, sözleşme dönemi sonuna kadar olan aylık bedelleri peşin olarak ödemek zorundadır. MÜŞTERİNİN bildirim süresine uymaksızın feshettiği hallerde MÜŞTERİ, kalan sürede hizmet verilmediği gerekçesi ile bu bedeli ödemekten kaçınamaz. Ancak, bu bedellerden işbu sözleşmenin 7.4 bendine uygun şekilde iskonto yapılarak bulunacak yeni bedel üzerinden ayrıca % 5 indirim yapılacaktır.” şeklindedir.
Davalı tarafça, … 20.06.2017 tarihinde ayrılınması sebebiyle iş yerinin kapandığına ve faaliyetin bittiğine ve sözleşmenin sona erdirilmesine ilişkin davacıya bildirimde bulunulduğuna ilişkin yazı dosyaya sunulmuş ise de yazının davalıya ne şekilde ulaştırıldığına ilişkin herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Yine davalı tarafça aynı içerikte davacıya mail gönderildiği bildirilmiş ise de mail içeriği incelenmesinde mail tarihinin 21 Mart 2018 tarihi olduğu görülmüştür.
Davacının kayıtları ve davalının kayıtları ve dosya mevcudu uyarınca, davacı ile davalı tarafından akdedilen 29.09.2016 tarihli Satış sözleşmesi kapsamında davacının davalıya 17.10.2016 tarihinde 4 adet fatura tanzim ettiği ve avans hesabından virman ile bu faturaların bedellerine ilişkin borç mevcut olmadığı, davacının 12.09.2017 tarihinde tanzim ettiği faturanın 2 adet terminal seti ve Şube lisansına ilişkin olduğu, bu faturadan avans virman ile kalan 682,68 TL’nin takibe konu edildiği, davacı tarafından 29.09.2016 tarihinde akdedilen Yazılım Bakım Destek Sözleşmesi kapsamında devam eden 3’er aylık dönemlerde Yazılım Bakım Destek Sözleşmesi Ek.l de mevcut (151,50 USD x 3 ay + % 18 KDV ) bedelin TL karşılığı tutarların 20.10.2016-05.01.2018 tarihleri arası 6 adet fatura ile tanzim edildiği, 6 adet Yazılım Bakım Destek sözleşmesi kapsamında tanzim edilen faturalar ve 1 adet Satış sözleşmesi içeriğinde görülen ürüne ilişkin fatura bedellerinden kalan kısım toplamı olan 11.753,24 TL tutarın davacı tarafça talep edildiği, davalının talimat yoluyla incelenen kayıtlarına ilişkin alınan raporda Yazılım Bakım Destek sözleşmesine ilişkin tanzim edilen 20.10.2016 tarihli ilk faturanın kayıtlara alındığı, taraflar arasındaki 29.09.2016 tarihli sözleşmeye ilişkin 14.10.2016 tarihinde ödemelerin alındığı, 17.10.2016 tarihinde tanzim edilen faturaların alınan ön ödemelerin tutulduğu avans hesabından virman edilerek kapatıldığı, davacı tarafından talep edilen bedellerin satış sözleşmesi sonrası tanzim edilen faturalara ilişkin olduğu, davalı tarafça 20.06.2017 tarihinden itibaren iş yerinin kapandığına dair itiraz konusunda vergi dairesinden gelen yazı kapsamına göre, vergi kaydının açık olduğu, davalının … ile ilgili bildirdiği hususun kapanış olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceğinin tam olarak anlaşılamadığı, gerçekten de taraflar arasında yapılan sözleşmenin 8.3. maddesinde “Müşterinin destek verilen yazlımın kullandığı işyerini kapatması halinde müşterinin bu husus ile belgeleri ile …’e bildirmesi şartı ile bildirim tarihinden itibaren sadece kapattığı işyeri ile ilgili destek bakımı kapsamak üzere sözleşmeyi derhal fesih hakkı vardır, söz konusu hüküm şubenin kapatılması halinde uygulama alanı bulmayacaktır.” şeklindeki hüküm sebebiyle davalı tarafından işyerinin kapatılmasına ilişkin davacıya belgeleri ile hangi belgeyi sunduğu hususunun dosyada mevcut olmadığı, davacı tarafından da 20.06.2017 tarihinden sonra fatura tanzim edilmeye devam edildiğinden davalının işyerini kapattığına dair belgeleri ile davacıya bildirim yaptığı hususunda sunulanların eksiklikleri sebebiyle davalının işyeri kapamasına ilişkin bildirdiği hususun dayanakları bulunmadığı durumda takibe kadar 2. Hesaplamaya göre, 12.09.2017 tarihli faturanın daha önceden ödemesi 14.10.2016 tarihinde havale yoluyla yapılan kısma ilişkin sonradan tanzim edildiği anlaşılan bir fatura olduğu, sözleşmede mali hükümler başlıklı 7.3 maddesi uyarınca ödeme tarihindeki TCMB’nin efektif satış kurunun esas alınacağı belirtilmiş olduğundan davacının daha sonradan fatura kesmesi sebebiyle kur farkı oluşan fazla kısım 682,68 TL bedelin davalıdan talep edilemeyeceği, davalı tarafından 14.10.2016 tarihinde havale yoluyla yapılan ve 14.03.2018 tarihinde virman kaydı olarak görülen 6.455,85 TL’lik ödemenin karşılığı tanzim edilen bir fatura olması nedeniyle kur artışının davacıdan kusurundan kaynaklanması sebebiyle bu fatura bakiyesinin talep edilemeyeceği, diğer faturaların sözleşme kapsamında tanzim edildiği, takibe kadar toplam 11.070,56 TL tutarın davalıdan talep edilebileceği son heyet raporunda tespit edilmiştir.
Davacı tarafından davalıya teknik olarak hizmetlerin verildiği teknik bilgisayar mühendisi marifetiyle tespit edildiği anlaşılmakla davalı tarafça her ne kadar 20.06.2017 tarihinde işyerinin kapatıldığı gerekçesiyle hizmet alınmadığı iddia edilmiş ise de, dosyadaki sunulan 2 adet belgenin incelenmesi neticesinde bu belgelerin taraflar arasındaki sözleşmenin 8.3 maddesine uygun bir şekilde sunulmadığı, vergi dairesinden gelen davalı kaydının açık olduğuna ilişkin cevabi yazısı ve e-mailin iş yerinin kapatıldığı belirtilen tarihten sonrasına ait tarih olduğu anlaşılmakla hükme elverişli son heyet raporundaki 2. Hesaplama yöntemine mahkememizce itibar edilmiş olup davalının peşin ödediği 12.09.2017 tarihli fatura için kur farkından doğan kısmın teknik raporda bahsedildiği şekilde davacının sonradan fatura düzenleyerek kur farkına kendi kusuru neticesinde sebep olduğu kanaatine varılmakla davalının bu bedelden sorumlu olmayacağı anlaşılmakla davacının davalıdan 11.070,56 TL alacağının bulunduğu tespit edilmekle davanın kısmen kabulü ile takibin 11.070,56 TL üzerinden devamına, 11.070,56 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 9,75 ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan % 20 oranındaki 2.214,11 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile takibin 11.070,56 TL üzerinden devamına, 11.070,56 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 9,75 ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, % 20 oranındaki 2.214,11 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 756,23 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 141,95 TL harçtan mahsubu ile bakiye 614,28 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 141,95 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 3.020‬,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 2.844,60 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 682,68 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
7-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”