Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/32 E. 2019/425 K. 17.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/32 Esas
KARAR NO : 2019/425

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 11/01/2018
KARAR TARİHİ : 17/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkili şirketin araç kiralama işi ile iştigal ettiğini, kazaya karışan … plakalı aracın maliki olduğunu, davalılardan …’nin maliki olduğu diğer davalının sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile 02/11/2012 tarihinde davalı sürücü müvekkili şirketin aracına çarptığını ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada araç sürücüsünün Tramer ve kaza tespit tutanağına göre asli ve tam kusurlu olduğunu, gerçekleşen kaza neticesinde araçta değer ve şirket nezdinde de kazanç kaybı olduğunu, müvekkili şirket aracının ikinci el satış değerinin düştüğünü, ekspertiz raporunda ve müvekkili şirketin piyasa araştırması sonucunda kaza nedeniyle aracın 850,00 TL değer kaybı olduğunu, tamirat süresi dahil olmak üzere aracın uzun süre kullanım dışı kaldığını ve müvekkili şirketin araç kiraya verilmediği için zarara uğradığını, beyan ederek davalı yana ait … plakalı aracın kaydına 3. Kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına, davalı borçlu tarafından takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalılar hakkında %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmekle, davalılar … ve …’nin cevap dilekçesi özetle; icra takibinin 12/11/2014 tarihinde yapıldığını dava açılış tarihinin 11/01/2018 olması nedeniyle zamanaşımı itirazlarında bulunduklarını, kusur oranını kabul etmediklerini, aracın kiralık araç olduğunu, kiralık araçların ikinci el piyasasında kiralık olduğu için kazaya uğrayıp uğramamasına bakılmaksızın değer kaybına uğradığını, davacının aracının kaza tarihi olan 02/11/2012 tarihi öncesinde Tramer kaza ihbar kaydı olmakla beraber, 01/01/2012 ve 10/11/2014 tarihleri arasında toplam 14 adet Tramer kaza ihbar kaydı bulunduğunu beyan etmekle tutar ve faiz talebinin reddine, dava masraflarının davacı yan üzerine yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … Şti. Vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket tarafınadn ZMM sigorta poliçesi ile sigortalandığını, tüm bilgiler ile başvuru yapılmadığını, dava şartı koşulunun yerine getirilmediğini, sorumluluğu poliçe limiti ve kusur ile sınırlı olduğunu, kusur durumuunun tespiti gerektiğini, değer kaybı hesabının ZMM Genel Şartlar ekinde yer alan formüle göre yapılması gerektiğini, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı diğer hususlarla birlikte belirtilerek haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz dosyası toplanan deliller ışığında Mühendis …, Mühendis … ve Yüksek Mühendis …’e tevdii edilmiş olup, bilirkişi heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 26/10/2018 tarihli bilirkişi raporunda; kusur yönünden inceleme ve değerlendirme: 02.11-2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … Sigorta Şii. tarafından 14.11.2012 tarihinde yapılan ihbar sonucu …’de … kaza ihbar numarası ile kaydı gerçekleştirilerek 14.11.2012 tarihinde ilk kez işlem gören olayda; … plakalı otomobil sürücüsü …’nin %100 oranında kusurlu olduğu görüşü üzerinde ilgili sigorta şirketleri olan … Sigorta Şti ve … Sigorta A.Ş.’nln 16.11.2012 tarihinde mutabakata vardıkları anlaşılmıştır. Silindiği üzere tramer kusur incelemelerinde tramerde görev yapan sigorta eksperleri tarafından kaza senaryo kitapçığı esas alınmakta, kusur oranları %0, %50 ve %100 üzerinden izafe edilmekte, ara kusur oranlan kullanılmamakta olup sigorta şirketleri tarafından itibar gösterilse de ceza ve hukuk yargılamalarında itibar görmemektedir. Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 157/b maddesi-“sürücü kusurlarının tespiti” İle ilgili bendi; “adli mevzuat ve yargılama hükümleri saklı kalmak üzere, trafik kazalarına karışanların kusur durumları; 2918 sayılı Kanun ve bu yönetmelikte belirtilen kurallar, şartlar, hak ve yükümlülükler ile asli kusur sayılan haller dikkate alınarak belirlenir. Kaza mahallinde yapılan incelemeler sonunda tespit edilen iz ve delillere İlave olarak kazaya karışanların olay hakkındaki ifadeleri ile varsa tanık ifadeleri de kusur durumunun tespitinde dikkate alınır” şeklindedir Kazada kusurlu hareketlerden herhangi biri, kazaya karışan araç sürücülerinden birden fazlası tarafından yapılmış veya kaza bu hareketler dışında kurallarla, yasaklamalara, kısıtlamalara ve talimatlara uyulmaması nedenlerinden doğmuşsa, karayolunu kullananlar için kusur oranı yönetmelikte belirtilen esaslara göre tespit edilir (K.T.K. Mad. 84). 6u kapsamda; sürücülerin kaza tutanağı dışında beyanları, varsa görgü tanıkların beyanları ife olay anını gösteren araç lçl-dışı kamera görüntüleri bulunmamakta, dolayısıyla olayda etkili olabilecek diğer unsurlar bilinmemektedir. Hazine Müsteşarlığının 2007/27 sayılı Genelgesi ile, 2918 sayılı KTK 81. maddesine işlerlik kazandırmak amacı ile yalnız maddi hasarla sonuçlanan trafik kazalarında, taraflara anlaşma hakkı sağlayan bir yöntem oluşturmuştur Bu yönteme göre, 01.04.2008 tarihinden itibaren Trafik Kanununa uymak koşuluyla kazaya karışan kişiler aralarında anlaşarak “Trafik Kazası Tespit Tutanağı” yerine geçecek anlaşma tutanağını düzenleyebilecek!erdir. Bu kapsamda herhangi bir yaralanma ve ölümle sonuçlanmayan olayla ilgili olarak kazaya karışan sürücüler arasında tan2im olunup imzaları ile tasdik altına alınan “Maddi Hasariı Trafik Kazası Tespit TutanağT’nda; … plaka sayılı otomobilin sürücüsü …, “… sokakta çift yön trafik trafikte sağ şeritten giderken oroç gelip sol ön torofton araca çarpmıştır” şeklinde, … plaka sayılı otomobilin sürücüsü …, “… sokakta çift yön trafikte SOğ şeride girerken sağ Ön taraftan kaza yapıldı” şeklinde yazılı beyanda bulunmuşlar, çizilen “Krokimde; yol, hava, zemin, geometri, trafik işaret levhaları vb., detaylar belirtilmediği İçin belli olmamakla birlikte çarpışma noktasının iki yönlü, iki şeritli yolda sürücü …’ın ilerlediği sağ şerit içerisinde işaretlenmiş, sürücü …’nin sol şeritten sağ şeride doğru yöneldiği ve diğer otomobile çarptığı resmedilmiş, sürücüler yeterli sürücü belgelerine haiz olup alkol durumları bilinmemekle birlikte tutanakta birbirlerinden alkol şüphesi duyduklarına, şikayetçi olunduğuna dair herhangi bir iz, delil, beyan bulunmamaktadır. Karayolundan faydalanan sürücülerin bir bütün olarak trafik kurallarına uymaları mecburudir. Kurallara uyan sürücülerin karaya sebep olma oranları oldukça düşük olup değişken şartlar karşısında gösterecekleri anlık kaotik tavır ve davranış şekillerinin önceden tahmin edilmesi güç olduğundan trafik kurallarının tümü bir bütünlük arz eder ve özellikle trafik içinde yolun durumuna göre uygun zamanda ve biçimde olayları algılayıp, yorumlayarak tehlikeleri zamanında fark etmesi ve ona göre davranışını sergileyebilmesi içindir. Karayolu trafiğinin genel olarak bünyesinde barındırdığı kaza risk ve tehlikeleri nedeniyle sürücülerin dikkatlerini daha çok yoğunlaştırmaları, müteyakkız davranarak yola gereken dikkat ve özeni göstermeleri, can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürmemek adına tedbirli ve kontrollü İlerleyerek doğrultu değiştirmeleri, trafiği tehlikeye düşürecek hareketlerden sakınmaları, olası kaza tehlikesini öngörerek önleyici etkili tedbirleri zamanında almaları, özenli davranmaları gerekmektedir. Normal şartlar altında gündüz vakti, görüşün açık olduğu, görüşe engel bir durumun bulunmadığı mahalde dikkatli ve tedbirli davranan bir sürücünün tehlikeleri ön görememesi, solundan geçmeye çalıştığa diğer taşıt ile olan mesafesini algıldyamaması, hız ve direksiyon sapma açısını aya rlayama ması için olumsuz bir neden bulunmamaktadır. Bilindiği üzere TCK. 22/2 maddesinde; “taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesi” şeklinde tanımlanmıştır. Hadisenin meydana geliş şekline göre; sürücü …’nin iki şeritli, iki yönlü sokak yolunda sağ şeritte önünde ilerleyen otomobili muhtemelen geçmek isterken sağ şeride doğru otomobilin sol yan ön kesimleri üzerine yönelerek sağ yan ön kesimleri ile çarptığı, hatalı doğrultu değiştirdiği, dikkatsiz ve özensiz dâvramşmın tamamen etkili olduğu mütalaa edilmiştir. Karayollarında, can ve mal güvenliği yönünden trafik düzenini sağlamak ve trafik güvenliğini ilgilendiren tüm konularda alınacak önlemler 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu (K.T.K.) ve alınacak tedbirler ile ilgili olarak, gerekli görülen ve bunların uygulanmasına ait esas ve usulleri belirleyen Karayolları Trafik Yönetmeliği (K.T.Y.) ile belirlenmiştir. Trafik-yayaların, hayvanların ve araçların karayolları üzerindeki hal ve hareketleri, karayolu-trafik için, kamunun yararlanmasına açık olan ara2l şeridi, köprüler ve alanlar, iki yönlü karayolu-taşıt her iki yolunun her iki yöndeki taşıt trafiği için kullanıldığı karayolu, şerit-taşıtları bir dizi halinde güvenle seyredebilmeleri için taşıt yolunun ayrılmış bir bölümü olarak tanımlanmıştır (K.T.K. Mad. 3). Buna göre; Karayollarında trafik sağdan akar. Aksine bir işaret bulunmadıkça sürücüler, araçlarını gidiş yönüne göre yolun sağından sürmek, şerit değiştirmeden önce gireceği şeritte sürülen araçların emniyetle geçişini beklemek, trafiği aksatacak veya tehlikeye sokacak şekilde şerit değiştirmemek (K.T.K. Mad. 46/a,b,c) trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen kural, yasak ve zorunluluk veya yükümlülüklere uymak (K.T.K. Mad. 47/d), taşıt yolunun sağma veya soluna yanaşırken, sağa veya sola dönerken, izin verilen hallerde manevraları yaparken karayolunu kullananlar için tehlike doğurabilecek ve bunların hareketlerini zorlaştıracak şekilde davranmamak (K.T.K. Mad. 67/a) zorundadır. Sürücülerin önlerinde giden bir aracı geçmeleri için; geçeceği aracın hızı ile geçme esnasındaki kendi hızım da göz önüne alarak iki yönlü trafiğin kullanıldığı taştt yollarında karşıdan gelen trafik dahil karayolunu kullananların tümü için tehlike veya engel olmadan geçme için kullanacağı şeridin yeteri kadar ilerisinin boş olması zorunludur Geçme, geçilecek aracın solundaki şeritten yapılır. Geçilecek aracın sürücüsü ses ve ışık cihazları ile uyarılarak, geçerken kullanılan şeritte güvenli mesafe gidildikten sonra işaret verilip izlenecek şeride girmekle tamamlanır. Geçmenin herhangi bir trafik işaretiyle yasaklandığı yerlerde, görüş yetersizliği olan tepelerde ve dönemeçlerde, yaya ve okul geçitleri yaklaşımında, kavşaklarda, demiryolu geçitlerinde ve bunların yaklaşımında, gidiş ve geliş için birer şeridi bulunan iki yönlü trafiğin kullanıldığı köprü ve tünellerde, sürücülerin önlerindeki bir aracı geçmeleri yasaktır (K.T.K. Mad. 54/a,b). Kamunun rahat ve huzurunu bozacak veya kişilere 2arar verecek şekilde, özel amaçlarla keyfî veya kasıtlı davranışlarda bulunmak suretiyle yaya veya araç trafiğinin seyir emniyetini ihlal etmek veya tehlikeye düşürmek suretiyle tedbirsiz ve saygısrc davranışlarda bulunmaları ve araç sürmeleri yasaktır (K.T.Y. Mad. 145/e). Araç sürücüleri trafik kazalarında; doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapma hallerinde asli kusurlu sayılırlar (K.T.K. Mad. 84/g). Olayda sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile meskun mahal, bölünmemiş, iki yönlü, iki şeritli sokak yolunun sağ şeridinde dü2 ilerleyen diğer otomobili geçmek üzere sol şeridinde seyir halinde iken aksine davranarak direksiyon sapma açısını, mesafesini ve ht2inı ayarlayamayan, otomobili tamamen geçtikten sonra sağ şeride yönelerek güvenle ilerlemek yerine dağınık dikkatli sağ şeride yönelen, tehlikleli ön görmeyen, sağ şeritte nizami şekilde düz ilerleyen diğer otomobili dikkate almayan, üzerine yönelerek çarpan, can ve mal güvenliğini tehlikeye düşüren, dikkatsiz, tedbirsiz, kontrolsüz ve özensiz davrandığı mütalaa edilen davalı sürücü …’nin yapılan değerlendirmeler sonucunda önlenebilir nitelikteki olayın meydana gelmesinde %100 (yüzde yüz) oranında tamamen asli kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır. Olayda sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobil Ne iki yönlü, iki şeritli sokak yolunun sağ şeridinde nizami şekilde seyir halinde İken sol şeritten gelen dikkatsiz, tedbirsiz ve kontrolsüz davranan diğer otomobil sürücüsünün üzerine doğru yönelmesi sonucu sadmesine maruz kaldığı anlaşılan, kazaya engel olabilmek ad ma alabileceği herhangi bir tedbir, kaçacak alan bulunmayan, kazanın oluşumunda, zararın doğmasında ve artmasında etkili kural dışı ve kusurlu herhangi bir davranırı, ihmali, özensizliği bulunmadığı mütalaa edilen sürücü …’a yapılan değerlendirmeler sonucunda olayın meydana gelmesinde atfı kabil kusur bulunmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır. Değer kaybı yönündeh ıngeleme ve değerlendirmede; Hasarın ihbar edilmesi üzerine davacı şirkete ait … plakalı otomobili 25.06.2012 – 25.06.2013 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … sayılı kasko sigorta poliçesi ile teminat altına alan … Sigorta A.Ş.’nin açtığı 1930713/1 sayılı hasar dosyasında görevlendirilen Eksper … tarafından hazırlanan 20.11.2012 tarihli “Kasko Kesin EkspertU Raporu nda; otomobilin 1S.11.2012 tarihinde …’de faaliyet gösteren anlaşmalı-yetkisiz … Tic. Ltd. Ştı.’nde incelendiği, 8 834 km’de, onarım süresinin 4 iş günü olduğu, dosyada tedarikçi iskontosu uygulandığı, servis denetiminin yapıldığı, d eriştirilmesi gereken hasarlı parça ve malzemeler arasında %25-92.04 TL iskontolu 276,13 TL bedel ile: sol far, ön tampon sol braket bulunduğu, uygulanması gereken onarım ve montaj isçilikleri arasında %20-198.00 TL ıskontolu 792.00 TL bedel ile; kaporta onan m (380.00 TL-sol ön çamurluk, sol ön kam, sol ön taşıyıcı, ön tampon, jant), bova (390,00 TL-sol fin çamurluk, sol ön kapı, ön tampon). döşeme-kilit (40,00 TL-sol ön kapı), mekanik (70,00 Tl-sol ön taşıyıcı, rot balans), elektrik (50,00 TL-ön tampon) bulunduğu, toplam onarım bedelinin KDV hariç 1.068,13 TL, KDV dahil 1.260,39 TL muallak hasarın 1.500.00 TL olduğu belirtilmiştir. Onarımı fiilen gerçekleştiren … Tic, Ltd. Ştl. tarafından … Sigorta A Ş. adına düzenlenen 17.10.2012 tarih ve … numaralı “Faturamda, mekanik (20,00 U), elektrik (50,00 TL), kapcrta-şase (400,00 TL), boya (390,00 TL), trim (40,00 TL), rot balans (50,00 TL), sol ön çelik jant boya (150,00 TL), sol ön taşıyıcı düzeltme (150,00 TL] olmak üzere toplam onarım bedelinin ıskontolu KDV hariç 1.080,00 TL, KDV dahil 1.274,40 TL olduğu belirtilmiştir. 04.07.2018 tarihli müzekkereye cevaben … Sigorta A.Ş. tarafından hazırlanan 30.07.2018 tarihli yazıda; 34 HL 3869 plakalı aracın maddi hasarına ilişkin … Tic. Ltd. Şti.’ne 325,83 TL, …Tic. Ltd. Şti.’ne 1.274,00 TL hasar ödemesi yapıldığı belirtilmiştir.
Hasar fotoğraflarına göre; hasarın esasen sol yan ön kesimlerinde etkili olduğu, sadmenin şiddetine, açısına, ilerleme hızına, temas eden yüzeylerin katılığına ve yakın civarda bulunan tempon en ti erin yapısal ve malzeme özellikli davranışlarına bağlı olarak sol ön çamurluk, sol ön kapı gibi cıvatalı sökülebilir takılabilir metal dış kaporta, ön tampon sol yan, braket gibi pol»karbon, sol ön jant vb. mekanik komponentlerinden çökme, ezilme, sürtme vb. değişik derecelerde deformasyona uğradığı, hasarın kaza ile uyumlu, oluşması beklenen ve muhtemel hasarlardan olduğu, hasarın bünyesinde 4.000-5.000 adet kaynak noktası bulunan kaynaklı güvenlik kafesinin yapısını ve rijitliğini oluşturan önemli parçalarından olan taban sacına, direklere, şasi kollarına vb. sirayet etmediği, onarılan kaporta aksamlarına boya işlemi uygulanarak fonksiyon ve estetik açıdan giderilebilir ölçüde olmasına rağmen özellikle uygulanan mekanik işlem, doğrultma, macunlama, taşlama, zımparalama ve boya işlemleri sonucunda fabrikasyon özellikleri, orijinal mukavemet, homojen boya kalınlık değeri dağılımı, ton ve işçilik kalitesi, korozyon direnci, gönye sağlanamayacağından üzerinde değer kaybı oluşturacağı, kaliteli-garantili işçilik uygulansa dahi ikinci el piyasada satılacağı zaman pazarlık konusu ve imtina edilerek piyasa değerini hasarsız emsallerine göre kaybedeceği, dolayısıyla daha ÖOşOk fiyata satılması ve rağbet görmesinin beklenen muhtemel bir durum olduğu mütalaa edilmiştir. Davacı … A.Ş.’ye alt … plaka sayılı taşıt, … marka, … tipinde, 2012 model, Gri (Alüminyum) renkli, 25.06.2012 ilk tescil ve trafiğe çıkış tarihli, olay günü 8 934 km’de ve yaklaşık 4,5 ay yaşında, 1560 cc hacimli, 84 km gücünde, dizel yakıtlı içten yanmalı motora ve manuel vites kutusu düzeneğine haiz hususi otomobil olup dava konusu kazanın meydana geldiği 02.11.2012 tarihinde geçerli olan 2012 yılı Kasım ayı listesine göre (114-482 marka-tip kod numaralı) MTV’ne esas kasko değeri 69.300.00 TL’dır. Kasko değer listesi, 19S7 yılının Aralık ayından itibaren motorlu kara taşıtları sigortalılarının kasko poliçelerinin düzenlenmesinde yardımcı olmak amacıyla yayımlanmakta olup 26.12.1990 tarih ve 20737 sayılı Resmi Gazete d e yayımlanan 17 Seri No’lu tebliğ ile Noterliklerde yapılan alım-satım ve taahhüt işlemlerine esas teşkil ettirilmiştir. Kasko sigortası poliçelerde yazan kasko değeri rizikonun ne zaman gerçekleşeceği önceden bilinemeyeceği için yayımlanan listeye göre belirlenmiş referans bir değer olup aracın gerçek ikine) el değerin, göstermemektedir Bazen araçların piyasa değerleri ile kasko değer listesi çok yakın olmasına rağmen, bazen de listedeki değeri piyasanın üstünde veya altında kalabilmektedir. Bu farkın nedeni, ülkemizde oluşan çeşitli gelişmelerin (ekonomik ve siyasi alanda olan gelişmeler, faiz ve döviz fiyatlarında oluşan dalgalanmalar, otomotiv sektörüne yeni vergilerin gelmesi veya oranların değişmesi, otomotiv firmalarının uyguladıkları satış kampanyaları, arz-talep dengeleri, ekonomik durgunluk, 0 km araçların aşırı lam görmesi vb .) bazı dönemlerde İkinci el oto piyasasında dalgalanmalara yol açabilmesidir. Kasko değerleri araçtaki tüm parçaların toplamı alınarak yapıldığı için çoğunlukla rayiç değerden yiiksek çıkmakta birlikte, eşit veya daha düşük çıktığı durumlarda söz konusu olabilmektedir. Tamamen benzer araçların ikinci el değerleri ise daha Önce kaza geçirip geçirmediği, eğer geçirdiyse araçta meydana gelen hasarın durumu ve buna bağlı olarak yapılan onarım amaçlı işlemlerin kalitesine, (şasisinin zarar görüp görmediği, orjinal parça kullanıp kullanılmadığı vb.) üzerinde değer kaybı meydana gelip gelmediği, kaporta aksamları ve boya dış görüntüsüne, motor, yürüyen ve aktarma organlarının durumuna (fazla kilometre yapıp yapmadığı, bakımlarının eksik olup olmadığı vb. ) ve iç aksamların durumuna (koltuklar, döşemeler, ön konsol vb ), kullanım şekline bağlı olarak değişiklik gösterebilmekte, internet siteleri, günlük gazetelerin sert ilan sayfaları, açık oto pazarları ve galeriler, ticari araç pazarları ve ikinci el alım-satımı yapan şirketlerden alınan listeler gibi kaynaklarda yapılan araştırmalar ışığında belirlenmektedir. Bilindiği üzere bu araştırma internette Tramer ortamında sorgulanmakta olup dışarıdan yapılan araştırmalara kısıtlıdır. … tarafından bilgilerin gizli olduğu gerekçesi ile eksperleri haricindeki sektör dışı bilirkişilere şifre tahsis edilmediğinden tramer ortamında otomobilin şasi ve motor numarası İle sorgulama yapılması mümkün olamamış, davacı şirketin vergi kimlik numarası sorgu yasaklı değerler arasında olduğundan sorgulama yapılamamış, sürücünün kimlik numarası ile yapılan kısıtlı sorgulamasında dava konusu 02-11-2012 tarihli kazasından başka bir kaza kaydı bulunmadığı görülmüş, dosya münderecatında da aksini gösteren herhangi bir belge bulunmadığından ve sunulması halinde yeniden değerlendirilmek üzere şimdilik davaya esas 02.11.2012 tarihli kazasının ilk kazası olduğu, kaza tarihinde hasarlanan aksamların daha önce herhangi bir işlem görmediği, fabrikasyon orijinal vasıflarını korudukları mütalaa edilmiştir. Olay üzerinden uzun bir süre geçtiği için geçmişe dönük net ve sağlıklı şekilde ikinci el rayiç bedel araştırması yapılabilecek veri tabanı günümüzde mevcut değildir. 25.06.2012-ilk kez trafiğe çıktığı tarih ile 02.11.2012-kaza tarihi arasında geçen 130 takvim günü boyunca 8.834 km (68 km/gün) yol kat ettiği, günümüze kadar geçen 2307 takvim günü boyunca da aynı trend ile kullanılmaya devam edilmesi durumunda yaklaşık 160.000 km seviyelerinde olabileceği kabul edilerek Internet sitelerinde hasarsız (boyasız-değişenslz) oldukları beyan edilen emsallerinin ikinci el piyasa değerinin ise ilgili fittrelemeler ile {2012 model vb.) pazarlığa açık şekilde asgari 61.900,00 TL-azami 75 000,00 Tl aralığında, en düşük ve en yüksek değerler elenerek ortalama alındığında 69.750,00 TL olduğu, segmentine göre makul düzeyde pazarlık payı dikkate alınarak indirim uygulandığında rağbet göreceği peş in rayiç bedelinin günümüzde 53.500,00 TL civarında olduğu, kazanın gerçekleştiği dönemde sıfır kilometresinin 70.442,00 TL, 1.6 … 112 Stop and Start- AutoöR tipinin 79.806,00 TL, … tipinin 69.374,00 Tl bedel ile piyasada satışa sunulması ve 2012 yılında 65,000,00 TL-73,500,00 TL bedel aralığında satışa sunulduklarına dair internet sitesi ilanları bulunması dikkate alındığında olay tarihinde ikinci el piyasa değerinin 68.000,00 TL civarında kabulünün uygun olduğu saptanmıştır. Rent a car sektöründe faaliyet gösteren kurumsal firmalarının filo kapsamında KDV’den yararlanarak özelikle sene sonlarına doğru çok sayıda sıfır kilometre araç satın almaları sırasında ve bunları asgari 2-azami 4 yıl gibi süreler sonunda elden çıkarıp tekrar yenilemeleri dikkate alındığında, bireysel perakende satış fiyatlarına nazaran yetkili satıcılardan ekstra indirimler almaları ve daha düşük bedellerle edinimleri normal bir durum olup salt kiralık olduklarına bakarak bakımları aksatılmayan, gereği gibi zamanında yapılan, arızaları zamanında giderilen, mutad kullanılan kiralık araçlarda kullanımdan kaynaklı yüksek değer kayıplarına uğradığından veya rayiç değerlerinin emsallerine göre abartılı çok daha düşük olacağından bahsedebilmek bazen mümkün değildir. Davacı şirkete ait … plaka sayılı otomobil, olay anında henüz 4fS ay yaşında ve 8.334 km’de olup günde yaklaşık 68 km yol kat etmesi bakımından hususi bir otomobilden beklenen düzeyden abartılı nitelikte farklı bir durumda değildir. Sektörde değer kaybı raporlarında 2MS Genel Şartlar ekinde bulunan ve .. İcra komitesi tarafından sigorta eksperlerine yönelik hazırlanan değer kaybı hesaplama yöntemi ile ayrıca yetkili acentalanndan veya galerilerden şifahen alınan hasarsız ve onarılmış haldeki piyasa rayiç değer araştırma yönteminin çok sık, Almanya kökenli ve farklı esaslara (rayiç değer, onarım bedeli, yaş, piyasa araştırma vb.) dayalı değişik modeller (başlıca Merkantil, Ruh kop f-Sahm, Halbgewachs, Hamburg, Bremen, Helntges, BVSK gibi) nadiren kullanılmakta olduğu, farklı farklı değer kayıpları telaffuz edilebildiği, değer kalıplarının aracın içinde bulunduğu segmentine, rayiç değerine ve fabrikasyon özelliğini kaybetmesine bağlı olarak onarım bedellerinin üzerinde çıktığı durumların da söz konusu olabildiği, değer kayıplarının rayiç değer ve hasar bölgeleri ile doğrudan ilgili ve teknik hususlar olduğu, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren, ancak yasal dayanağı bulunmadığı ve yasal dayanağının bulunmadığının kanun koyucu tarafından fark edilmesi üzerine bu yasal boşluğun giderilmesi amacıyla 14.04.2016 tarihinde kabul edilerek 26.04.2016 tarih ve 2969S sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yayım tarihinden itibaren yürürlüğe giren 6704 sayılı kanun ile birlikte 291$ sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun dört maddesinde önemli değişikliğe gidilerek 3. madde ile KTK’nun 90. maddesinin “MADDE 90-Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata İlişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır” şeklinde değiştirildiği, T.C. Danıştay 15. Dairesi’nin; 2015/5277 Esas ve 04.10.2016 tarihli, 2017/2261 Esas, 17.01,2018 tarihli, T C Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 2017/176 İtiraz no kapsamında 23.02.2017 tarihli kararlan ile ZMS Genel Şartlan ile ekinde yer verilen “ana iskelet ve şaside hasar olmaksızın, vidalı parçalarda yapılan onarrm/değişim ile giderilebilen hususların, kısa süreli kiralık araçlar, taksi, dolmuş, uzun süreli (bir yıl veya daha uzun) kiralık araçlarda eksper tarafından hesaplanan değer kaybının %50’si yani yansı trafik sigortasından ödenmeyecektir, sigorta şirketi tarafından ödenecek değer kaybı tutarı, maddi teminat limitinin %15’ini aşamaz, kaza tarihi ile ihbar tarihi arasında araç üzerinde mülkiyet değişikliği olan araçlar ile ilgili talepler” gibi düzenlenme maddelerinin yürütmesinin durdurulmasına karar verildiği, Yargıtay yerleşik içtihatlarının ise değer kayıplarının İ.T.Ü. veya KGM Fen Heyeti tarafından incelenmesi ve aracın modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vs. gibi hususlar göz önünde bulundurularak kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle] ile aracın hasan onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark (aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi) yöntemi ile belirlenmesi yönünde olduğu, Hazine Müsteşarlığınca 14.05.2015 tarihli 29355 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve 01.06.2015 tarihinden itibaren yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarından sonraki dönemde bedensel zararlarla ilişkin bulunmasına rağmen münhasıran değer kaybı ile ilgili Yargıtay 17. Hukuk Dairesi tarafından verilen güncel içtihatların mahiyeti hakkında bilgi elde edilemediği, T.C. İstanbul 9. Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesinin 2017/344 Esas, 2017/351 sayılı ve 01.0C.2017 tarihli kararında özetle; ZMS Genel Şartlarının esas alınması gerektiği belirtilmesine rağmen T.C Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 2017/145 Esas, 2017/533 sayılı ve 2S.04.2017 tarihli kararında özede, tazminatın belirlenmesinde uygulanacak ilkeler Yargıtay’ın trafik kararlarından kaynaklanan tazminat davalarına bakan Hukuk Dairelerinin içtihatları ile belirlenmiştir denilmekte, Yargıtay kararlarında da aracın kaza öncesi ikinci el piyasa rayiç değeri İle tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa değeri arasındaki farkın değer kaybım göstereceği ilkesine göre değer kaybının tespiti için yeniden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir açıklaması mevcut olduğu, davalı … ŞTİ. tarafından … plaka numaralı otomobil için düzenlenen … numaralı ZMS (Trafik) Sigortası poliçesinin tanzim tarihinin 06.04.2012, kaza tarihinin 02.11.2012 olduğu, yeni genel şartların yürürlüğe girdiği tarihten öncesine ait olduğu, açıklanan teknik detaylar dışında hukuki değerlendirmeye muhtaç olan hususlar doğrultusunda değer kaybı zararının her iki yöntem ile değerlendirilerek, sigorta eksperlerinin kullanması İçin ZMS Genel Şartları Ekfne derç edilen formülasyon uygulandığında; kaynaklı ana parçalarda değişim (T1=0,00 TL), kaynaklı ana parçalarda düzeltme (T2=0,00 TL), (T1)-(T2) haricinde olan parçalarda düzeltme-değişlm (onarım:sol ön çamurluk,sol ön kapı-T3=1.632,00 TL), boya (takdir 2 parça-T4=l.020,00 TL) Olmak üzere toolam 2.652.00 TL olarak hesaplandığını, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda; aracın özellikleri de dikkate alınarak kurumsal yapısı nedeniyle … markasının Türkiye distribütörü olan … A.Ş.’nin yetkili bayileri arasından seçilen … Otomotiv (…), … Otomotiv (…), … Otomotiv (…) ile aracın genel durumu, uğranan hasarın derecesi ve uygulanan onarımın mahiyeti gereği gibi teknik olarak izah edilerek yapılan görüşmeler ve piyasa araştırması sonucunda, hasarsız ikinci el piyasa değeri ortalama 70.000,00 TL, onarım sonrası İkinci el piyasa değeri ortalama 68.000,00 TL, aralarındaki fark olan değer kaybı ortalama 2.000.00 TL olarak belirlendiği, Sayın Mahkeme tarafından gerekli görülmesi halinde değer kaybının yazılacak müzekkereler ile de ayrıca öğrenilebilir nitelikte olduğu, Dosya muhteviyatında … 4. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyası bulunmadığından davacı şirketin davalılar aleyhine başlattığr değer kaybı tutarı bilinmemekle birlikte talebi üzerine hazırlanan eksper raporunu esas alması durumunda 850.00 TL uygun göründüğü sonucuna varıldığını beyan etmiştir. Mahrumiyet kaybı yönünden inceleme ve değerlendirme; Davacı …Turizm A.Ş.’ne ait … plaka sayılı otomobilin onarım süresi, yedek parça stok durumuna, tedarik süresine, servisin iş yoğunluğuna bağlı olarak değişim gösterebilmekte ise de fen ve sanat kaidelerine uygun şekilde onarımı için 5 is günü yeterli olup araç mahrumiyeti nedeniyle doğan kira kazanç kaybı zararına uğradığı, yakıt giderleri kiralayan şahıs veya kuruma ait olacağından söz konusu dönemde davacı şirket açısından yakıt tasarrufu sağlanacağından ve ayrıca kısa dönemde de bakım vb. amortisman etkisi olacağından bahsedilemeyeceği mütalaa edilmiştir. T.C. Yargıtay 17. Hukuk Dalresi’nin 2008/2243 E., 2008/4182 K. sayılı İlamı; “… BK’nun 105. maddesine göre, bir şeyin kısmen hasar görmesi halinde, ku Hamlamama sın dan doğacak zararlar sorumlu kişiden talep edilebilir. Motorlu araç zarar görmüş ise, aracın kullanış amacına göre araçtan mahrumiyet zararı belirlenmelidir. MK’nun 6. maddesine göre, herkes iddiasını ispat etmek zorundadır. …. Araç mahrumiyetine ilişkin delil sunulamamağı halinde BK’nun 42. maddesi uyannca mahkemece hakkaniyete uygun bir bedel tayin ve takdir edilmeli, sonucuna göre karar verilmelidir” şeklindedir. Dosya münderecatında otomobilin kira sözleşmesi, fatura vb belge bulunmadığı için gerçek kiralama bedeli bilinememektedir Bilindiği üzere uzun süreli kiralamalarda kira bedelleri düşmekte, saatlik veya günlük kiralarda ise nispeten yükselmekte, ayrıca mevsim sezonlarına bağlı olarak farklılıklar gösterebilmektedir. İnternet siteJerindeki verilere göre de emsal bir otomobilin günümüzde kısa dönem günlük asgari 100.00 TL-azami 200,00 TL aralığında ortalama yaklaşık 150,00 TL bedel ile, olay tarihinde de günlük 140,00 TL bedel ile kiralanabilmesi mümkün görünmekte olup uğranan kira kazanç kaybı zararı 5 gün boyunca toplam 700.00 TL’dır. Dosya muhteviyatında … İcra Dairesi nin … Esas sayılı icra takip dosyası bulunmadığından davacı şirketin davalılar aleyhine başlattığı kazanç kaybı tutarı bilinmemekle birlikte talebi üzerine hazırlanan eksper raporunu esas alması durumunda 700.00 TL uygun görünmektedir. Trafik Sigortası Genel Şartlarının A.3/m maddesi gereğince; dolaylı zararlar nedeniyle yöneltilecek tazminat talepleri sigorta teminatı dışında olup, kazanç kaybı dolaylı zarar olarak kabul edilmektedir. Aracın tamir süresince çalışamaması nedeniyle oluşan kazanç kaybı trafik sigortası teminatı dışında ise de, araçta meydana gelen değer kaybı gerçek zarar kalemleri arasındadır ve trafik sigortası teminatı kapsamına dahildir ve mevcut Yargıtay Kararlan da aynı görüştedir. Yargıtay II. Hukuk Dairesinin 26.03.200S tarihli E.2004/6128 K.2005/2898 sayılı kararı ve Yargıtay 17. Hukuk Dalresl’nln 03.06.2013 tarihli E.2013/4010 K.2013/8260, 22.09.2011 tarihli E.2011/2123 K,20U/80S7 ve ÜS,04.2010 tarihli E.2009/9892 K.2010/3124 sayı İt kararları; “Araç mahrumiyeti zararı gerçek zarar dışında aracın hasarlanmasr sebebiyle, uğranılan dolaylı bir zarar olması sebebiyle poliçe teminatına dahil değildir Bu sebeple, “davalı … şirketinin gerçek zarar olan hasar bedeli ve araçta oluşan değer kaybı dışında kalan araç mahrumiyeti zararından da sorumluluğuna karar verilmesi isabetsizdir.”, “Davacıya ait aracın tamir süresince çalışamaması nedeniyle oluşan kazanç kaybı trafik sigortası teminatı dışında ise de, araçta meydana gelen değer kaybı gerçek zarar kalemleri arasında bulunmaktadır.” hükmündedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;Dava; 02/11/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacı şirkete ait araçta meydana gelen değer kaybı ve kazanç-iş kaybına dayalı tazminat davasıdır.
… plaka numaralı otomobilin sürücüsü davalı …’nin %100 oranında tamamen asli kusurlu olduğu, davalı araç maliki – işleteni …’nin aynı oranda sorumlu olduğu, ZMMS (Trafik) sigortacısı davalı … Şti.’nin aynı oranda ve 1.274,00 TL tutarındaki rücuen hasar tazminatı ödemesinin tenzili ile 21.226,00 TL bakiye poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduğu, … plaka numaralı otomobilin sürücüsü …’ın kusursuz olduğu, davacı … A.Ş,’ne ait … plaka numaralı otomobil üzerinde meydana gelen değer kaybı zararının Yargıtay içtihatlarına göre 2.000,00 TL olduğu ancak davacı tarafça icra takip talebinde değer kaybı bedeli olarak 850,00 TL’nin talep edildiği anlaşılmakla taleple bağlılık ilkesi gereğince değer kaybı yönünden 850,00 TL’ye hükmetmek gerektiği anlaşılmış olup … plaka numaralı otomobilin onarımı için 5 iş gününün yeterli olduğu, tamir süresi boyunca mahrumiyet nedeniyle kiralanamaması sonucu uğranan kazanç kaybının günlük 140,00 TL’den toplam 700,00 TL olduğu hükme elverişli yukarıda ayrıntılı dökümü yapılan makine mühendisleri bilirkişi heyet raporundan anlaşılmıştır.
Mahrum kalınan karın sigorta teminat kapsamında olmaması nedeniyle davalı … yönünden sadece değer kaybı alacağına hükmetmek gerekmiştir. Kaza tarihi olan 02/11/2012 tarihi ile takip tarihi olan 23/10/2014 tarihi arasında işlemiş faiz miktarının 275,18 TL olduğu ancak davacı tarafça takip talebinde 123,93 TL talep edildiği anlaşılmakla taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek davanın kısmen kabulüne, davalı … yönünden takibin 850,00 TL üzerinden devamına, 850 TL ye takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, diğer davalılar … ve … yönünden takibin 1.673,93 TL üzerinden devamına, asıl alacak 1.550,00 TL ye takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan %20 oranındaki icra inkar tazminatı olan 334,79 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
A-Davalı … yönünden takibin 850,00 TL üzerinden devamına, 850 TL ye takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
B-Diğer davalılar … ve … yönünden takibin 1.673,93 TL üzerinden devamına, asıl alacak 1.550,00 TL ye takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
C-%20 oranındaki icra inkar tazminatı olan 334,79 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı …’nin davanın kabulü oranında yapılan hesaplama neticesinde 170,00 TL’sine kadar icra inkar tazminatından müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak kaydıyla)
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 114,35 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 78,45 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek Hazineye irat kaydına, (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı …’nin davanın kabulü oranında yapılan hesaplama neticesinde 35,90 TL’sine kadar harçtan müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak kaydıyla)
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin alınan harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan tebligat posta müzekkere ve bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 1.767,50 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine, (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı …’nin davanın kabulü oranında yapılan hesaplama neticesinde 897,51 TL’sine kadar yargılama giderinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak kaydıyla)
5-Davalılar … ve … tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
6-Davalı … tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 1.673,93 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı …’nin davanın kabulü oranında takdiren 850,00 TL’sine kadar vekalet ücretinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak kaydıyla)
8-Davalı … tarafı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 823,93 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … tarafına verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davacı vekili, davalı …, Davalı … Dinlendinin yüzlerine karşı davalı … şirketinin yokluğunda KESİN olmak üzere karar verildi. 17/04/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”