Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/300 E. 2018/949 K. 27.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/300 Esas
KARAR NO : 2018/949

DAVA : İflas (İflasın Açılması)
DAVA TARİHİ : 02/04/2018
KARAR TARİHİ : 27/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Açılması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından açılan iflas davasında; Davalı şirketin müvekkili şirkete olan borcu sebebiyle … 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, borcun 2.880.908,63-TL ana para faizleri ve diğer ferileri tutarındaki kısmının itirazsız bir şekilde kesinleştiğini, gelinen süreçte fazla alacaklısı olan davalı şirket için icra yolu ile takip yapılmasının elverişli olmadığından taraflarına İİK 43. Maddesi uyarınca icra takip yolundan iflas takip yoluna geçildiğini ve dosya borcunun itirazsız kısmı için gönderilen iflas ödeme emrinin hem borçlu şirkete hem dosyadaki vekiline 20/03/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı şirketin müvekkili şirkete olan borcunu ödememesi sebebiyle İİK 173 ve diğer maddeleri uyarınca davayı açtıklarını beyan ile, davalı şirketin borcu sebebiyle … 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile gönderilen iflas ödeme emri 20/03/2018 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen herhangi bir itiraz vuku bulunmadığından borçlu şirketin iflasına ve huzurdaki davanın ikame edilmesi ile birlikte borçlu şirketin mal varlığını elinden çıkardığının bilindiğini İİK 159. Maddesi ve 161. Maddesindeki defterlerin tutulması dahil olmak üzere muhafaza tedbirlerinin mallarını devretmesinin engellenmesi için tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili tarafından davaya konu … 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki iflas ödeme emrine ve borca süresinde itiraz edildiğini, davanın bu yönde esasa girmeden usulden reddine karar verilmesi gerektiğini ve müvekkilinin adresinin Hadımköy/İstanbul olduğunu, müvekkili aleyhinde açılan davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davacının … 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yaptığını, bu takibe ilişkin ödeme emrini karşın kısmen itiraz edildiğini, borcun 2.880.908.63 TL dışındaki kısmının kabul edilmediğini, davacının takip yolunu değiştirerek iflas yolu ile adi takipte ödeme emrinin müvekkili şirkete tebliğ ettirdiğini, iflas ödeme emrinde itiraz edilmeyen kısım olan 2.880.908,63 TL’nin talep edildiğini, iflas yolu ile adi takibe yasal süresi içerisinde itiraz edildiğini, ilamsız icra takibi dolayısıyla müvekkiline tebliğ edilen ödeme emri ile iflas yolu ile ödeme emrinde talep edilen miktarların farlı olduğunu, bu hususun hukuka ve usule aykırı olduğunu belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK 154. Maddesine göre iflas davası borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer ticaret mahkemesinde açılır. Davalı şirketin davanın açıldığı tarih itibari ile muamele merkezinin … olduğu, muamele merkezi itibari ile iflas davasının mahkememiz yetki alanında kaldığı anlaşıldığından, davalının yetki itirazının reddine karar verilerek açık yargılamaya devam olunmuştur.
… 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemesinde, davalı şirket aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığı, ilamsız icra takibine ilişkin ödeme emrinin gönderildiği, ödeme emrinde davalı şirketten 3.815,014,91 TL cari hesap alacağının ödenmesinin talep edildiği, davalı şirketin ilamsız ödeme emrine karşın yasal süresi içerisinde kısmen itiraz ettiği, borcun 2.880.908,63 TL’sini kabul ettiği, 531.335,44 TL alacak ve 402.770,84 TL faiz gideri olmak üzere toplam 933.574,94 TL alacağa itiraz ettiği, davacının İİK 43. Maddesi uyarınca haciz yolu ile takipten vazgeçerek borçluya iflas yolu ile adi takipte ödeme emri gönderilmesini talep ettiği, iflas yolu ile adi takibe ilişkin ödeme emrinde ise, davalının itiraz etmediği kısım olan 2.880.908,63 TL’nin talep edilmiş olduğu, ilamsız icra takibine konu ödeme emrindeki alacak talebi ile iflas yolu ile adi takibe konu ödeme emrindeki alacak talebinin birbirinden farklı olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamının ve delillerinin değerlendirilmesi sonucunda; davacının İİK 43. Maddesi uyarınca bir defaya mahsus olmak üzere haciz yolu ile takipten vazgeçerek borçlu şirkete iflas yolu ile adi takip yaptırabileceği, ancak ilamsız icra takibinde talep etmiş olduğu alacak miktarı ne ise iflas yolu ile yapmış olduğu adi takipteki alacak miktarının aynı olması gerektiği, takip yolu değiştirilerek gönderilen iflas ödeme emrinde alacak miktarının 2.880.908,63 TL olarak ilamsız icra takibine konu ödeme emrinden farklı olarak talep edilmesinin mümkün olmadığı, usulüne uygun şekilde ödeme emri tebliğinin davanın ön koşulu olduğu anlaşıldığından, dava şartı yokluğundan açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Dava ön şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine,
2-Harç peşin alındığından, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulanan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiye kısmın ve yatırılan iflas avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 10 günlük sürede istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 27/09/2018

Başkan … Üye … Üye … Katip …

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2018/300
KARAR NO :2018/949

MADDİ HATANIN DÜZELTİLMESİNE İLİŞKİN TASHİH ŞERHİ

27/09/2018 tarihli kısa kararın hüküm kısmında son paragrafın, “davacı vekili ile davalı vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. Maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildiği şeklinde yazılan kısmın davanın iflas davası olması ve İİK 164. Maddesinin 2. fıkrasına göre bu kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde istinaf yoluna başvurulabileceği İİK.nın 164./2 fıkrasının kanunun emredici hükmü olduğu anlaşıldığından, HMK. 304. Maddesi gereğince maddi hata düzeltilerek “Davacı vekili ile davalı vekillerinin yüzelerine karşı tebliğden itibaren İİK 164. Maddesi uyarınca 10 gün içinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi” şeklinde tashih edilmesine oybirliği ile karar verilmiştir.

Başkan Üye Üye Katip