Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/29 E. 2018/980 K. 05.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/29 Esas
KARAR NO : 2018/980

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/01/2018
KARAR TARİHİ : 05/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 07.10.2016 tarihi yazılım bakım ve destek sözleşmesi olduğunu, müvekkili şirketin sözleşme konusu edimlerinin yerine getirerek düzenlenen e-faturaları davalı şirkete tebliğ etmesine rağmen davalının fatura bedellerini ödemediğini, ödeme yapılmaması üzerine davalı borçluya 24.10.2017 tarihli ihtarname ile 4.461,75TL borcunu ödemesinin ihtar edildiğini, davalının borcunu ödememesi üzerine alacağın tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine … 18. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin takibe itirazı sonucunda takibin durduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermediği gibi duruşmalara da davalı yandan gelen olmamıştır.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 18. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu adına cari hesap alacağına ilişkin olarak 4.461,75 TL asıl alacak bedelinin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlattığı, davalının süresinde borca, faize ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu ve süresinde huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Davacının iddiaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamınca değerlendirilmesi amacıyla dosya bilirkişiler Bilgisayar Mühendisi … ile Mali Müşavir …’a tevdii edilen dosyaya 12/06/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; davalı tarafından ticari defter ve kayıtlarını inceleme için ibraz etmediği, davacı şirket tarafından ibraz edilen dava konusu, 2016 – 2017 yılına ait Ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında ve eksiksiz yaptırıldığı, elektronik defterlerinin “e-defter beratları”nın alındığı, ticari Defter kayıtlarının düzenli, yasalara ve muhasebe tekniğine uygun olarak, zamanında işlenmiş olduğu, ticari defterlerinin, birbirini teyit ettiği, kayıtlarının düzenli, muhasebe ilkelerine ve yasaya uygun tutulduğu görülmekle birlikte, 6102 sayılı TTK’nın 64. Maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 222. Maddesi delil vasfına sahip olduğu, davacı 2016 – 2017 yılı ticari defterler, yardımcı defter kayıtları incelenmesinde; davacı şirket 2016 – 2017 yılı ticari defter ve yardımcı defterlerin sunulduğu, ticari defterleri içeriği 120 – alıcılar ana hesabı altında davacı şirket hesabına borç/alacak kayıtlarının incelenmesinde takip ve dava tarihi itibariyle davacının 4.461,75 TL davalıdan kayden alacaklı olduğu, davacının takibe konu alacağını oluşturan dayanak faturalarının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının kaydi alacağının faturadan kaynaklandığı, faturanın tebliğine ilişkin olarak; “Salt fatura düzenlenmesi adına fatura düzenlenen kişiyi, fatura düzenleyene karşı borçlu duruma düşürmez. Adına fatura düzenlenen kişinin borçlu sayılabilmesi için, VUK. un 230.Md. ne göre hazırlanmış faturayı, T.T.K.21/2. Maddesi uyarınca usulüne uygun biçimde tebellüğ ettiği halde 8 gün içinde münderecatı hakkında itiraz etmemiş olması, ya da fatura konusu mal veya hizmetin adına fatura düzenlenen kişi veya kuruma tesliminin belgelenmesi gerekmektedir. Bu iki teslim veya tebliğden biri varit olmadan düzenlenen fatura borç doğurmaz.” bu kapsamda davacının takibe konu iddia olunan alacağının dayanağı faturaları incelendiğinde, faturanın davalı şirkete teslim/tebliğ edildiğine dair faturanın üzerinde bir imza ibare ya da emare olmadığı, ancak takibe dayanak faturaların taraflar arasındaki sözleşmedeki yer alan fiyatlara uygun olarak düzenlenip hesaplandığı, davacı taraf her ne kadar dava dilekçesi ekinde faturaların teslimine dair “Kargo Gönderi Detay” belgelerini sunmuş ise söz konusu belgelerden davalı şirkete teslim edilen kargonun içeriğine dair bir kanaate ulaşılamadığı, bu nedenle fatura içeriği hizmetin verilip verilmediği teknik inceleme sonucuna göre değerlendirilmesi gerektiğini, bu kapsamda server kayıtları üzerinde yapılan incelemede; davacı tarafından davalıya belirtilen teknik hizmet verildiğinin tespit edildiği, davacının dava ve takip tarihi itibariyle 4.461,75 alacağı olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 7.4 maddesinde vadesinde ödenmeyen faturalar için 3095 sayılı yasa kapsamında avans faizi oranın gecikme zammı ya da faiziyle ödeneceği hükmü getirilmiş olup, ayrıca davacı dava ve takip konusu alacağını ihtarname ile ifade ettiğini beyan etmiş ise de söz konusu ihtarnamenin davalı şirkete tebliğine dair 22.01.2018 tarihli dilekçesi ekinde yer alan “Kargo Gönderi Detay” belgesinden, gönderinin içeriği belli olmadığından, söz konusu ihtarnamenin davalıya tebliğe edildiği kanaatine ulaşılamadığı, ancak davacı takip alacaklısı takipte işlemiş faiz talep etmemiş olduğundan, taleple bağlılık ilkesi gereği zaten işlemiş faize ilişkin bir tespite de mahal olmadığı, davacının alacak iddiasının benimsenmesi halinde; 3095 sayılı yasanın 4489 sayılı yasa ile değişik 2/2 maddesinde ticari işlemde temerrüt faizinin ‘avans’ oranında hesaplanması gerektiği Merkez bankası verilerinden, 09.11.2017 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının %9,75 olduğu, asıl alacağına takip tarihinden itibaren %9,75 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; taraflar arasındaki yazılım bakım ve destek sözleşmesi gereğince fatura alacağının davacı tarafça icra takibine konulması üzerine davalı borçlunun itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında 07/10/2016 tarihli yazılım bakım ve destek sözleşmesi imzalandığı, sözleşme kapsamında belirlenen ücretlere ilişkin olarak davalı tarafa faturalara düzenlenerek tebliğ edildiği, davalı tarafından dosyaya herhangi bir delil yada belge ibrazının sağlanmadığı, davacı tarafından ibraz edilen delil ve ticari defter ile faturaların dosya kapsamında incelenmesi neticesinde dava ve takip konusu faturaların sözleşme kapsamında kesilen faturaların davalı tarafa tebliğ edildiği, aynı zamanda server kayıtları üzerinde yapılan teknik inceleme neticesinde sözleşme konusu hizmetin davacı tarafından davalıya sunulmuş olduğundan dava ve takip konusu cari hesap alacağı olan 4.461,75 TL bedelden davalının sorumlu olduğu tespit edilmekle, hüküm kurmaya elverişli, ayrıntılı ve irdeleyici mali müşavir ve bilgisayar mühendisi bilirkişileri tarafından yukarıda ayrıntılı olarak dökümü yapılan bilirkişi raporundaki tespitler ışığında davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline, takibin 4.461,75 TL üzerinden devamına, 4.461,75 TL ‘ye takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, alacak belirli ve hesap edilebilir olduğundan % 20 si oranındaki 892,35 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ ile takibin 4.461,75 TL üzerinden devamına, 4.461,75 TL ‘ye takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine %20 oranındaki 892,35 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 304,78 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 76,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 228,58 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 76,20 TL peşin harç, 1.134,00 TL posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.210,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/10/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”