Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/260 E. 2019/320 K. 03.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/260 Esas
KARAR NO : 2019/320

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/03/2018
KARAR TARİHİ : 03/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin lojistik ve kargo sektöründe hizmet gösterin bir firma olduğunu, taraflar arasında kurulan ticari ilişki kapsamında davalı tarafından üzerine düşen edimleri yerine getirmemesi üzerine müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla … 9. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermediği gibi duruşmalara da davalı yandan gelen olmamıştır.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 9. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında fatura alacağının tahsili amacıyla 5.424,34 TL asıl alacak bedeli, 160,50 TL işlemiş faizden oluşan toplam 5.584,84 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, süresinde de huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Davacının iddiaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla mali müşavir …’e tevdii edilen dosyaya 22/11/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın ticari defter ve belgeleri inceleme gününde incelendiği, davacı şirket, 2015, 2016 ve 2017 yılları ticari defterlerini Türk Ticaret Kanunu ilgili hükümlerine uygun olarak tutulduğu, davacı tarafın ticari defterlerinde, davalı taraf 5.424,34TL TL borçlu olduğu, davalı taraf ticari defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediği, 3095 sayılı kanuni faiz ve temerrüt faizine ilişkin kanuna göre 2017 yılı kanuni faiz oranı % 9 olduğu, davacının davalı aleyhine … 9. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile başlatmış olduğu icra takibinin 5.424,34 TL + (28.02.2017-28.06.2017 arası % 9 kanuni faiz) 160,50 TL olmak üzere 5.584,84 TL üzerinden devam etmesinin uygun olacağı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı tarafın alt nakliyeci davalı ile yapılan taşıma sözleşmesi gereğince dava dışı sigorta şirketince karşılanmayan taşıma kaynaklı zararına dayalı olarak düzenlenen fatura alacağının icra takibine konulması üzerine davalı borçlunun borca itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı şirketin 09.06.2016 tarihinde nakliyeci … adına …’a … sefer kodu ile … plakalı araç ile taşınmak üzere … adlı muhtelif kargo malını teslim ettiği, …’un 9403 sayılı faturayı kestiği anlaşılmıştır.
Davacı şirket ile davalı arasında davalının aracında meydana gelebilecek hasar, yangın, teknik arıza, kargodaki her türlü noksanlık ve davalı kaynaklı her türlü kaza nedeniyle zararı davalıya ait olmak üzere aracına yüklenen kargoları zamanında ve eksiksiz teslim edeceği, meydana gelebilecek zarar ve ziyan karşılığında sigorta şirketlerinden alınacak miktar ile gerçek zarar arasında fark oluşması halinde bu farkı da davacı şirkete hiçbir icra mahkeme kararına gerek olmadan ödeyeceğini tahahhüt ettiği taşıma sözleşmesi mevcut olduğu, taşıma sözleşmesinin 09.06.2017 tarihli olmasına rağmen sözleşmede belirtilen fatura numarasının olayla tutarlı olduğu mali bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
… Tic. Ltd Şti’nin …Ltd. Şti’ne kesmiş olduğu 11.06.2016 tarihli, … seri no’lu sevk irsaliyesi ile davacı … tarafından davalı …’a taşıtılan mallar kamyonun kaza yapması nedeniyle zarara uğramış ve durum 13.06.2016 tarihinde … Yatırım tarafından tutanakla tespit ettirilmiştir.
…Ltd. Şti. davacı …’e 17.06.2016 tarihinde … sayılı fatura ile …’ya gönderilen kaza yapan eksik çıkan ürünlerle alakalı dönüş açıklaması ile 7.508,34 TL tutarında fatura düzenlendiği, davacı …’de davalı …’a 28.02.2017 tarihinde … sayılı fatura ile Kayıp Ürün Tazmin Bedeli Yansıtması açıklaması ile 7.508,34 TL tutarında fatura düzenlendiği, davalı … adına, Nakliyeci Şirket … Ltd. Şti.’den davacı …’e 09.06.2016 tarihinde kaza yapan araç açıklaması ile … Bankasının 15.22.17.720293 no’lu dekontu ile 2.084,00 TL havale yapıldığı, davacı şirketin kayıtlarında davalı 7.508,34-2.084,00=5.424,34TL borçlu göründüğü teknik mali raporla tespit edilmiştir.
Somut olayda … Ltd. Şti. tarafından … Ltd. Şti. ile aralarındaki ticari ilişki nedeniyle mal gönderimi anlaşması yapılmış olup … Ltd. Şti. malın gönderimi için davacı … Ltd. Şti. ile anlaşma yapmıştır. Davacı … Ltd. Şti. de bu mal taşıma işini üçüncü şirket olan nakliyeci … Ltd. Şti. ile anlaşarak yapmıştır. Davacı … Ltd. Şti. kendisini garanti altına almak için anlaştığı nakliyeci … Ltd. Şti. adına taşıma işini kendi işleteni olduğu araçla üstlenen davalı … ile de ayrı bir sözleşme yapmıştır. Zaten meydana gelen kaza sonrasında zarar nedeniyle ödemeyi de davalı Nakliyeci Şirket … Ltd. Şti. yapmıştır.
Davalı …’in dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde tacir olmadığı malı taşıyacak olan asıl nakliyeci şirketten taşıma işini alan alt nakliyecidir. Sözleşmelerin nisbiliği ilkesi gereğince davacının zararını asıl nakliyeci … Ltd. Şti.’den talep edip edemeyeceği hususu bu yargılamanın konusu oluşturmamaktadır. Zaten davacıya kısmi ödemeyi de asıl nakliyat şirketi yapmıştır. Rücu ilişkisi kapsamında yapılan bu ödeme de yargılama konusu değildir.
Davacı şirket ile davalı … arasında 09.06.2017 tarihli taşıma sözleşmesi başlıklı sözleşme bulunsa da davalı tacir değildir. Bu sözleşme gereğince üstlenilen sorumluluk davalının kusurlu ve kasıtlı olması halinde zararın sigorta şirketi tarafından karşılanmayan kısmına ilişkin davalı araç işletenin şahsi sorumluluğudur. Dolayısıyla her iki tarafın tacir olmadığı ve her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmayan iş bu dava ticari dava niteliğinde olmadığından mahkememizin görevsizliğine, dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine, görevli mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde dava dosyasının görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine, görevli mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde dava dosyasının görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
2-HMK’ nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik ve yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretlerinin o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
3-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 03/04/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”