Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/157 E. 2019/930 K. 08.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/157 Esas
KARAR NO : 2019/930

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/01/2017
KARAR TARİHİ : 08/10/2019

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın, 13/05/2019 tarihinde işlemden kaldırıldığı (başvuruya bırakıldığı), davacı vekilinin 14/05/2019 tarihinde yenileme dilekçesi sunduğu, işleme alınan dosyanın 07/10/2019 tarihinde ikinci kez başvuruya bırakıldığı, dosyanın basit yargılama usulüne tabi olduğu anlaşıldığından, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından açılan dava, 07.10.2019 tarihinde takip edilmemiş; davalı tarafından gönderilen mazeret belgelendirilmediği için haklı görülmeyerek reddedilmiş ve dosya işlemden kaldırılmıştır. Yukarıda açıklandığı üzere 13.05.2019 ve 07.10.2019 tarihlerinde dosya iki defa işlemden kaldırılmıştır. Davacı vekili tarafından 07.10.2019 tarihli mazeret dilekçesi sunulduğu görülse de uyap ortamından yapılan incelemede mazeretin duruşmanın sona ermesinden sonra gönderildiği görülmüştür.
28.02.2018 tarihli 7101 sayılı Kanun’un 61. maddesiyle 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinin 2. fıkrasına, “Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır.” hükmü eklenmiştir. Yine 7101 sayılı Kanun’un 66. Maddesinde; bu Kanun’un 48 inci, 49 uncu ve 64 üncü maddelerinin 1/1/2019 tarihinde, diğer hükümlerinin yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenmiştir. Dolayısıyla 7101 sayılı Kanun’un 61. maddesiyle 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinin 2. Fıkrasına eklenen hüküm, Kanun’un yayım tarihi olan 28.02.2018 tarihinde yürürlüğü girmiştir. Anılan hüküm uyarınca, miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır.
Somut olayda; dava, açıldığı tarih itibariyle yazılı yargılama usulüne tabidir. Ancak yargılama esnasında yukarıda anılan değişiklik yapılmış ve değişiklik sonucu dava değeri itibariyle basit yargılama usulüne tabi olmuştur. Esasında usul hukukunun derhal uygulanması ilkesi ve 7101 sayılı Kanun’un 66. maddesi uyarınca, yasa değişikliği sonrası davanın basit yargılama usulüne tabi olduğu açıktır. Uyuşmazlık, yargılama aşamasında iki defa takipsiz bırakılan davaya, hangi yargılama usulünün tabi olduğu hukuki sonucun uygulanması gerektiği noktasında toplanmaktadır. Usul kurallarının zaman bakımından uygulanmasında, derhal uygulanırlık kuralı ile birlikte dikkate alınması gereken bir husus da yeni usul kuralı yürürlüğe girdiğinde, ilgili “usul işleminin tamamlanıp tamamlanmadığı”dır. Bu nedenle somut uyuşmazlığa uygulanacak hükümlerin belirlenmesine yönelik olarak uyuşmazlığa konu işlemin “tamamlanmış usul işlemi” niteliğinde olup olmadığı belirlenmelidir. Hemen belirtilmelidir ki dava, dava dilekçesinin mahkemeye verilmesiyle başlayan ve bir kararla (veya hükümle) sonuçlanıncaya kadar devam eden çeşitli usul işlemlerinden ve aşamalarından oluşmaktadır. Yargılama sırasındaki her usul işlemi, ayrı ayrı ele alınıp değerlendirmeye tabi tutulmalıdır. Bir davayı bütün olarak değerlendirip, bu konuda yeni kanunun etkili olup olmayacağı söylenemez. Yargılama sırasında yapılan bir usul işlemi ve kesiti tamamlanmış ise artık yeni kanun o usul işlemi hakkında etkili olmayacak dolayısıyla da uygulanmayacaktır. Bu durumda; 7101 sayılı Kanun’un 61. Maddesiyle 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde yapılan değişiklikten önce yazılı yargılama usulüne tabi olan bir davada dosyanın işlemden kaldırılması usul işlemi gerçekleşmişse, tamamlanmış usul işlemi niteliğinde olduğundan yazılı yargılama usulünün tabi olduğu kurallar uygulanacak, değişikliğin yürürlük tarihi olan 28.02.2018 tarihinden sonra dosyanın işlemden kaldırılması usul işlemi gerçekleşmişse tamamlanmamış usul işlemi niteliğinde olduğundan değişiklik sonucu tabi olduğu basit yargılama usulüne ilişkin kurallar uygulanacaktır. Somut olayda; dava, yasa değişikliğinin yürürlüğe girdiği 28.02.2018 tarihinden sonra 13.05.2019 ve 07.10.2019 tarihlerinde iki defa takipsiz bırakıldığından, değişiklik öncesi tamamlanmış bir usul işlemi bulunmadığından, uyuşmazlığın çözümünde değişiklik sonrası tabi olduğu basit yargılama usulünün hükümlerinin uygulanması gerekir.
6100 sayılı HMK’nın 320/4’üncü maddesine göre, basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır ve mahkemece bu hususta kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır. Hukuksal durum bu olunca, tüm açıklanan nedenlerle davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın 6100 sayılı HMK’nın 320/4’üncü maddesi uyarınca 07/10/2019 tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 44,40 TL’nin, dava açılış aşamasında harç yatırılmadığı anlaşıldığından 44,40 TL karar harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayacak olan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 2.725-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede, HMK. 341. maddesi gereğince istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/10/2019

Katip …
¸

Hakim … ¸