Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/124 E. 2019/1147 K. 13.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/124 Esas
KARAR NO : 2019/1147

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 07/02/2018
KARAR TARİHİ : 13/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkili banka ile dava dışı asıl borçlu …Tic. A.Ş. Arasında akdedilen ve davalı borçlunun müteselsil kefil sıfatıyla imzalayarak krediler kullanıldığı, borçlu ve davalı müşterek borçlusunun hükümlerine riayet etmemesi, özellikle karşılıksız çek keşide etmesi üzerine kredi hesabı noterden ihtarname keşidesi ile kat edildiğini, ihtarnameye rağmen borç ödenmediğini, borcun alacağının tahsili için … 29. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu bildirmekle itirazın iptali ve takibin devamını, davalının kötü niyetli itirazı üzerine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davalınnı mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; davacı tarafın asıl borçlu ve diğer davalı müteselsil kefile göndermiş olduğu ihtarnameden sorumlu olmadığını, yapılan icra takibine itirazlarını aynı şekilde yinelediğini, kefilliğinin usulüne uygun olarak düzenlenmediğini, davacının iddia ettiği gibi müteselsil kefil olmadığını, davacı tarafa … 5. Noterliğince düzenlenen …ve … yevmiye sayılı ihtarnameyi gönderdiğini, bu ihtarname ile esas borçlu ile ilişkisini kestiğini bildirmekle %20 icra inkar tazminatına yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Mahkememizce celp edilen … 29. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı/alacaklının 30.792,93 TL asıl alacak, 592,24 TL faiz, 657,38 TL ihtar masrafları, 153,96 KY %0,05 BSMV toplam 32.196,51 TL’nin davalı/borçludan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi …’e tevdi edilmiş olup, bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 11/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı …’in müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunması nedeniyle doğan borçtan kefalet limiti kapsamında sorumlu olduğu ve davacınrn davalıları ayrı ayrı veya birlikte takip ve dava hakkinin mevcut olduğu sonucuna ulaşılmıştır. ” Kefalet akdi, bilindiği üzere, asıl borç akdinden ayrı ikinci derecede bağımsız bir sözleşmedir Davalı kefillerin Genel Kredi sözleşmelerinde, müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzası bulunmaktadır. (TBK 586m/mülga B.K487. Mad.) Bilindiği üzere, kefaletin şartları TBK 583m (Mülga BK, 484 – 485,) maddelerinde; Bir Kefaletin Geçerli Olabilmesi İçin, Yazılı şekilde yapılması, Kefilin sorumlu olacağı belirli bir miktarın açıkça gösterilmesi, Kefalet edilen borcun geçerli bir borç olması, Kefilin medeni haklan kullanma ehliyetinin bulunması icap eder denildiği, Emsal Yargıtay içtihat karan: 19. HD 13 04.1999 T, 1999/1901 E 1999/2434 s, K. Yasaya göre kefalet akdinin geçerliliği için yaztlt şekilde yapılması ve ket sorumlu olacağı muayyen miktarın açıkça gösterilmesi gerekir” denildiği, Emsal Yargıtay İçtihat kararı: Yargıtay 11.H.D.26.12 1991 T.90/3181 E Ve 91/6874 ile Y.19 HD. 13,04.1999 T. 1999/1901 E. ve 1999/2434 S.K Kararları” Kredi sözleşmesinin müteselsil kefili için sözleşmede ayrıca kefalet limitinin bulunmadığı hallerde, geçerli bîr kefalet mevcut olup, sözleşmedeki kredi limitinin kefaleti de içerdiği kat olunur, “denildiği.Yukarıda arz edildiği üzere takdiri tamamen Sayın Mahkemeye ait olmak üzere Yargıtay emsal içtihat kararlarına göre Genel Kredi Sözleşmesindeki kredi limitinin aynı zamanda kefalet limitini içerdiği ve TBK’nun 582. ve 583. (mülga ;BK.484 ve 485 m.) öngörülen “Muayyen bir limit” şartının teşekkül etmiş olduğunun açıkça anlaşıldığından dolayı ,geçerli bir kefaletin mevcut olduğunun kabulü gerektiği kanısına varılmaktadır. Kefilin Sorumluluğu: TBK/nun 589. maddesi (Mu!ga;B,K’nun 490. maddesi), ” Kefil, kefil olduğu miktar ile bu miktara ilaveten kendi temerrüdünün (direniminin) kanuni sonuçlarından sorumludur,” denildiği, bu durumda kefilin, sözleşmede gösterilen azami kefalet limiti üzerinden, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiz ve ferilerinden dolayı da sorum olduklardın kabulü gerekebileceği ifade edilebilir. Emsal £ Yargıtay Kararı: 19 HD 03.05,2002 T, 2001/9490 E ve 2002/33İS. K” sözleşmedeki kefalet limitinin 2.500.000.000 -TL olduğu gözetilip yukarıda açıklam kural dikkate alınarak, takip tarihine kadar sözleşme hükümlerine göre belirlenen temerrüt faiz ve faizin BSMV’si hesaplanarak, takipten sonra B.K’nun 104/son mad. uyarınca asıl alacak temerrüt faizi ve BSMV uygulanmasına olanak sağlayacak şekilde icradaki kabulde dikkate alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir” denildiği, Kefilin Sözleşme İle Düzenlenen 5orumluluğu:Genel Kredi Sözleşmesinin 3. sayfasında yer alan müteselsil kefalet başlıklı 32. maddesinde kefilin sorumluluğunun çok geniş anlamda düzenlenmiş olduğu, Öte yandan kefalet sözleşmesinin bir süreyle sıntrlı olmadığı ve süresiz olduğu dikkate alındığında, öncellikle takdiri sayın Mahkemeye ait olmak üzere geçerli bir kefaletin mevcut olduğu kanısına varılmıştır.(TBK yürürlüğe girmeden önce akdedilmiştir.) öte yandan akd edilen sözleşmenin delil başlıklı 50 maddesi delil andlaşması niteliğinde olup, madde ile ” Müşteri uyuşmazlıklarda bu sözleşme tahtında bankanın talep ettiği herhangi bir meblağın veya meblağların doğruluğu için bankanın defter kayıtları,hesap Özeti,bilgisayar kayıt ve çıktılarının kesin delil teşkil edeceğıni,bağlayıcı olacağını ve kendisini borç altına sokacağını,bunun bir delil sözleşmesi niteliğinde olduğunu kabul eder. hükmünün kararlaştırılmış olduğu görülmüştür. Bu nedenle incelemelerimizde davacı banka kayıtları esas alınmıştır. Taraflar arasında akd edilen ve kredi verilmesinin dayanağını oluşturan sözleşmenin “Cari Hesapların Kesilmesi .Kredi Sözleşmesinin Feshi” başlıklı 48. Maddesi; Banka dilediği anda ,Noter aracılığı ile veya iadeli taahhütlü mektupla yada telgrafla .re sen tayin edeceği bir sure içinde bu sözleşme ile açtığı veya açacağı hesap veya hesapların veya kredilerin bir kısmını veya tamamını kesebifir….” Hükmünü ihtiva etmektedir. Carİ Hesap Kat İhtarnamesi: Yukarıda arz olunan sözleşme maddesindeki hükme dayanarak , davacı banka vekilince davalı … ile birlikte dava dışı kredi asıl borçlusu …Tic A.Ş, ne hitaben … 3.Noterliğince … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek; ” Muhatapların Bankalarından kullandığı ayrıntıları aşağıdaki tabloda gösterilen kredilerin kat edilmiş olduğunu her bir krediye ilişkin 14,06.2017 kat tarihi itibariyle borç dökümlerinin aşağıdaki tabloda gösterildiğini, söz konusu tabloda belirtilen tutarlara göre; 1.497,11TL nakdi kredilerden kaynaklanan banka alacağının bulunduğu , 19.740,00TL sının bankalarına depo edilmesi gerektiğini beyanla, 15.06.2017 tarihi itibariyle toplam nakdi krediden kaynaklanan 1 497,11TL borcun bu tarihten ödeme yapılacak tarihe kadar işleyecek yazılı olan oranlarda işleyecek geceikme faizi ve gider vergisi ile BİRLİKTE 1 gün içinde banka veznelerine ödenmesini, yine aynı süre içinde nezdlerinde bulunan çek yaprağr için 19.740,00TL sının bankalarına depo edilmesi gerektiğini aksi takdirde muhataplar aleyhine yasal yollara başvurulacağı ayrıca icra ve mahkeme masrafları ile yasal avukatlık ücretinin de taraflarına yükleneceği, ihtaren bildirilmektedir.” İhtarnamenin tebliği: Dava dışı kredi asıl borçlusu …Tic.A.Ş.’nin sözleşmedeki adresine keşide edilen ihtarnamenin 07,07 2017 tarihinde muhatabın adresten taşındığı gerekçesi ife ilgili merciine iade edildiği tespit edilmiş olup, dava dışı – kredi asıl borçlusu … Tic.A.S ihtarname ile verilan 1 günlük süreninde dikkate alrnması sonunda 09.07.2017 tarihi itibariyle temerrüdünün bağladığı tespit edilmiş ofup keyfiyet Sayın Mahkemenin vetkisindir. Söz konusu ihtarnamenin ; Davalı – kefil … ile ilgili tebligatın 07.07,2017 tarihinde aynı konutta eşi … imzasına teslim edildiği noter açıklamasından anlaşıldığından, söz konusu davalı- kafil Yakup Gökdemir için ihtarname ile verilen 1 günlük süreninde dikkate alınması sonunda 09.07,2017 tarihi itibariyle temerrüdünün başladığı tespit olunmuştur.14.06.2017 kat tarihi itibariyle yapılan hesaplama: Davacı bankaca dava dışı kredi asıl borçlusu … Tic.A Ş. kullandırılan ve davacı bankaca keşide edilen … 3.Noterliğınce … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesine ve icra takip talebine konu;… nolu Diğer Nakit Kredi hesabı üzerinden kullandırılan kredi ile ilgili olarak 14.06 2017 kat tarihinden önceki en son hesap bakiyesinin 16-03.2017 tarihi itibariyle 1.410,00TL olarak tasfiye hesaplarına alındığı dava dosyası içeriğinde bulunan hesap ekstersinden tespit edilmiştir. Söz konusu krediye uygulanan akdi faiz oranının tespit edilememiştir. 14.06.2017 kat tarihi itibariyle davacı banka alacağının 1,410,00TL olduğu tespit edilmiştir. Davacı bankanın icra takip talebinde talep etmiş olduğu 30.792,73TL banka alacağının tespitimiz olan 1.400,00TL den fazla olması nedeni iJe dikkate alınmamış olııp keyfiyet Sayın Mahkemenizin yetkisindedir. 22.09.2017 takip tarihi itibariyle toplam borcun hesabı: Davacı banka vekilinin dava dilekçesinde beyan ettiği üzere takip tarihine kadar iştemiş faiz ve ferilerinin itirazının iptalini talep etmememsi nedeni ile bu alacak kalemleri ile ilgili bir hesapfama ve değerlendirme yapılmamıştır. Davacı bankanın davalı kefil …’den 22.09.2017 takip tarihi itibariyle: 1.400,00TL asıl alacak ve 657,38 TL İhtarname masrafı olmak üzere toplam 2.057,38TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davacı bankanın icra takip talebinde talep edilen 32.196,51TL alacağın , 22.09.2017 Takip Tarihi oiarak hesaplanan toplam 2.057,38TL alacaktan fazla olan 30.139,13TL sı değerlendirmeye alınmamış olup keyfiyet Sayın Mahkemenizin yetkisindedir. Davacı bankanın 1.400,00TL Asıl alacağının tamamı ödeninceye kadar; taraflar arasında imzalanan … A,Ş, Genel Kredi Sözleşmesinin 54. Maddesinde; “… kredinin kesilmesinden sonra bankanın serbest taktirine göre kredi hesabı için UYGULANAN EN YÜKSEK KREDİ FAİZİNİN % 100 ORANINDA ARTTIRILMASIYLA BULUNACAK TEMERRÜT FAİZİNİ ÖDEMEYİ KABUL VE TAAHHÜT EDER.” Hükmünü ihtiva etmektedir. Davacı temlik alan şirketçe icra takip talebinde % 28,08 temerrüt faiz talep edilmiş olup , söz konusu % 28,08 temerrüt faiz oranının yukarıda açıklanan sözleşme hükmüne göre uygulanabilmesi için; en az % 14,04 oranında faiz oranının uygulandığını gösteren banka belgesinin tevsik edilmesi kaydıyla % 28,08 temerrüt faiz oranının uygulanmasının mümkün olduğu tespit edilmekle yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Taraf vekillerinin itiraz beyan dilekçeleri mahkememizce incelenmiş olup ek rapor alınmak üzere aynı bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 30/01/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda; Nakit kredi ve dava dışı kredi asıl borçlusu … Tic.A.Ş firması hesabi üzerinden tanzim olunan çek yapraklan taahhüt Kredisi tespit edilerek kullandırılmıştır. Davalının yukarıda belirtilen sözleşmelerin 8. sayfasında kefil olunan miktar kısmında ; 1.300.000TL olarak yazılı olduğunun tespit edilmesi nedeni ile kefalet limitinin 1.300.000.00 TL olduğu tespit edilmiştir. Davalı …’in müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunması nedeniyle doğan borçtan kefalet limiti kapsamında sorumlu olduğu ve davacının davalıları ayrı ayrı veya birlikte takip ve dava hakkının mevcut olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Kefilin Sorumlu Olduğu Miktar ve Yükümlülükleri: Kefalet akdi, bilindiği üzere, asıl borç akdinden ayrı ikinci derecede bağımsız bir sözleşmedir. Davalı kefillerin Genel Kredi sözleşmelerinde, müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzası bulunmaktadır. Bilindiği üzere, kefaletin şartları TBK 583m.(Mülga BK. 484 – 485.) maddelerinde; Bir Kefaletin Geçerli Olabilmesi İçin, Yazılı şekilde yapılması, Kefilin sorumlu olacağı belirli bir miktarın açıkça gösterilmesi, kefalet edilen borcun geçerli bir borç olması, kefilin medeni hakları kullanma ehliyetinin bulunması icap eder denildiği, “Emsal Yargıtay içtihat kararı: 19. HD 13.04.1999 T, 1999/1901 E 1999/2434 s. K. ” Yasaya göre kefalet akdinin geçerliliği için yazılı şekilde yapılması ve ket sorumlu olacağı muayyen miktarın açıkça gösterilmesi gerekir” denildiği, Emsal Yargıtay içtihat kararı; Yargıtay 11.H.D.26.12.1991 T.90/3181 E Ve 91/6874 ile Y.19. HD. 13.04.1999 T, 1999/1901 E. ve 1999/2434 s.K Kararları” Kredi sözleşmesinin müteselsil kefili için sözleşmede ayrıca kefalet limitinin bulunmadığı hallerde, geçerli bir kefalet mevcut olup, sözleşmedeki kredi limitinin kefaleti de içerdiği kat olunur, “denildiği.Yukarıda arz edildiği üzere takdiri tamamen Sayın Mahkemeye ait olmak üzere Yargıtay emsal içtihat kararlarına göre Genel Kredi Sözleşmesindeki kredi limitinin aynı zamanda kefalet limitini içerdiği ve TBK’nun 582. ve 583. (mülga ;BK.484 ve 485 m.) öngörülen “Muayyen bir limit” şartının teşekkül etmiş olduğunun açıkça anlaşıldığından dolayı .geçerli bir kefaletin mevcut olduğunun kabulü gerektiği kanısına varılmaktadır. Kefilin Sorumluluğu: TBK,’nun 589. maddesi (Mülga;B.K’nun 490. maddesi); ” Kefil, kefil olduğu miktar ile bu miktara ilaveten kendi temerrüdünün (direniminin) kanuni sonuçlarından sorumludur/’ denildiği,Bu durumda kefilin, sözleşmede gösterilen azami kefalet limiti üzerinden, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiz ve fecilerinden dolayı da sorum olduklarının kabulü gerekebileceği ifade edilebilir. Emsal Yargıtay Kararı: 19.HD 03,05.2002 T, 2001/9490 E ve 2002/33ÎS, K. ” ….sözleşmedeki kefalet limitinin 2.500,000.000.-TL olduğu gözetilip yukarıda açıktam kural dikkate alınarak, takip tarihine kadar sözleşme hükümlerine göre belirlenen temerrüt faiz ve faizin BSMV’si hesaplanarak, takipten sonra B.K’nun 104/son mad. uyarınca asıl alacak temerrüt faizi ve BSMV uygulanmasına olanak sağlayacak şekilde icradaki kabulde dikkate alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğ, görülmemiştir” denildiği, kefilin Sözleşme İle Düzenlenen Sorumluluğu.Genel Kredi Sözleşmesinin 3. sayfasında yer alan MÜTESELSİL KEFALET başlıklı 32. maddesinde kefilin sorumluluğunun çok geniş anlamda düzenlenmiş olduğu, Öte yandan kefalet sözleşmesinin bir süreyle sınırlı olmadığı ve süresiz olduğu dikkate alındığında, öncellikle takdiri sayın Mahkemeye ait olmak üzere geçerli bir kefaletin mevcut olduğu kanısına varılmıştır(TBK yürürlüğe girmeden önce akdedilmiştir. Öte yandan akd edilen sözleşmenin DELİL başlıklı 50. maddesi delil anlaşması niteliğinde olup, madde ile “Müşteri uyuşmazlıklarda bu sözleşme tahtında bankanın talep ettiği herhangi bir meblağın veya meblağların doğruluğu için bankanın defter kayıtları , hesap özeti .bilgisayar kayıt ve çıktılarının kesin delil teşkil edeceğini,bağlayıcı olacağını ve kendisini borç altına $okacağını,bunun bir delil sözleşmesi niteliğinde olduğunu kabul eder. ‘ hükmünün kararlaştırılmış olduğu görülmüştür. Bu nedenle incelemelerimizde davacı banka kayıtlan esas alınmıştır. Temerrüt tarihi ve Takibe Esas Ana Paranın Tespiti: Taraflar arasında akd edilen ve kredi verilmesinin dayanağını oluşturan sözleşmenin “Cari Hesapların Kesilmesi,Kredi Sözleşmesinin Feshi” başlıklı 48. Maddesi; “Banka dilediği anda Noter aracılığı ile veya iadeli taahhütlü mektupla yada telgrafla re’sen tayin edeceği bir süre içinde bu sözleşme ile açtığı veya açacağı hesap veya hesapların veya kredilerin bir kısmını veya tamamını kesebilir….” Hükmünü ihtiva etmektedir. Cari Hesap Kat İhtarnamesi: Yukarıda arz olunan sözleşme maddesindeki hükme dayanarak , davacı banka vekilince davalı … ile birlikte dava dışı kredi asıl borçlusu … Tic.A.Ş. ne hitaben … 3. Noterliğince …tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek; Muhatapların Bankalarından kullandığı ayrıntıları aşağıdaki tabloda gösterilen kredilerin kat edilmiş olduğunu her bir krediye ilişkin 14.06.2017 kat tarihi itibariyle borç dökümlerinin aşağıdaki tabloda gösterildiğini, söz konusu tabloda belirtilen tutarlara göre; 1.497,11TL nakdi kredilerden kaynaklanan banka alacağının bulunduğu , 19.740,00TL sının bankalarına depo edilmesi gerektiğini beyanla; 15.06.2017 tarihi itibariyle toplam nakdi krediden kaynaklanan 1.497,11TL borcun bu tarihten ödeme yapılacak tarihe kadar işleyecek yazılı olan oranlarda işleyecek geceikme faizi ve gider vergisi ile BİRLİKTE 1 gün içinde banka veznelerine ödenmesini, yine aynı süre içinde nezdlerinde bulunan çek yaprağı için 19.740,00TL sının bankalarına depo edilmesi gerektiğini aksi takdirde muhataplar aleyhine yasal yollara başvurulacağı ,ayrıca icra ve mahkeme masrafları ile yasal avukatlık ücretinin de taraflarına yükleneceği, ihtaren bildirilmektedir.” İhtarnamenin tebliği: Dava dışı kredi asıl borçlusu …Tic.A.Ş.’nin sözleşmedeki adresine keşide edilen ihtarnamenin 07,07.2017 tarihinde muhatabın adresten taşındığı gerekçesi ile ilgili merciine iade edildiği tespit edilmiş olup, dava dışı – kredi asıl borçlusu … Tic.A.S ihtarname ile verilen 1 günlük süreninde dikkate alınması sonunda 09,07.2017 tarihi itibariyle temerrüdünün başladığı tespit edilmiş olup keyfiyet Savın Mahkemenin yetkisindir. Söz konusu ihtarnamenin; Davalı – kefil … ile ilgili tebligatın 07.07.2017 tarihinde aynı konutta eşi … imzasına teslim edildiği noter açıklamasından anlaşıldığından; söz konusu davalı kefil … için ihtarname iie verilen 1 günlük süreninde dikkate alınması sonunda 09.07.2017 tarihi itibariyle temerrüdünün başladığı tespit olunduğunu, Davacı bankaca dava dışı kredi asıl borçlusu …Tic.A.Ş, kullandırılan ve davacı bankaca keşide edilen … 3.Noterliğince … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesine ve icra takip talebine konu; … nolu Diğer -Nakit kredi hesabı üzerinden kullandırılan kredi ile ilgili olarak 14.06.2017 kat tarihinden önceki en son hesap bakiyesinin 16.03.2017 tarihi itibariyle 1.400,00TL olarak tasfiye hesaplarına alındığı dava dosyası içeriğinde bulunan hesap ekstersinden tespit edilmiştir. Söz konusu krediye uygulanan akdi faiz oranının tespit edilememiştir. 14.06.2017 KAT tarihi itibariyle davacı banka alacağının 1.400.00TL olduğu tespit edilmiştir. Davacı bankanın icra takip talebinde talep etmiş olduğu 30.792,73TL banka alacağının tespitimiz olan 1.400,00TL’den fazla olması nedeni ile dikkate alınmamış olup keyfiyet Sayın Mahkemenizin yetkisindedir. 22.09.2017 takip tarihi itibariyle toplam borcun hesabı: Davacı banka vekilinin dava dilekçesinde beyan ettiği üzere takip tarihine kadar işlemiş faiz ve ferilerinin itirazının iptalini talep etmememsi nedeni ile bu alacak kalemleri ile ilgili bir hesaplama ve değerlendirme yapılmamıştır. Davacı bankanın davalı kefil …’den 22.09.2017 takip tarihi itibariyle: 1.400,00TL asıl alacak ve 657,38 TL İhtarname masrafı olmak üzere toplam 2.057,38TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davacı bankanın icra takip talebinde talep edilen 32.196,51TL alacağın , 22.09.2017 Takip Tarihi olarak hesaplanan toplam 2.057,38TL alacaktan fazla olan 30.139,13TL sı değerlendirmeye alınmamış olup keyfiyet Sayın Mahkemenizin yetkisindedir. Davacı bankanın 1.400,00TL Asıl alacağının tamamı ödeninceye kadar; Taraflar arasında imzalanan … A Ş. Genel Kredi Sözleşmesinin 54. Maddesinde; “… kredinin kesilmesinden sonra bankanın serbest taktirine göre kredi hesabı için UYGULANAN EN YÜKSEK KREDİ FAİZİNİN % 100 ORANINDA ARTTIRILMASIYLA BULUNACAK TEMERRÜT FAİZİNİ ÖDEMEYİ KABUL VE TAAHHÜT EDER,” Hükmünü ihtiva etmektedir. Davacı bankaca icra takip talebinde % 28,08 temerrüt faiz talep edilmiş olup , davacı banka vekilince dava dosyasına sunulan ve davacı bankaca 12.04.2017 tarihinden itibaren uygulanacak faiz oranlarının gösteren banka yazısında en yüksek faiz oranının % 50 olarak belirtildiği ve söz konusu faiz oranının sözleşme hükümlerine göre uygulanması sonucu;% 50 x 2 = % 100 temerrüt faiz oranının ulaşılmaktadır. Ancak davacı bankanın icra takip talebinde talep etmiş olduğu % 28,08 temerrüt faiz oranının sözleşme hükümlerine istinaden tespit olunan %100 temerrüt faiz oranından az olması ve taleple bağlılık ifkesi nedeni ile davacı banka icra takip talebi olan % 28,08 temerrüt faiz oranının uygulanabileceği hususu tespit edilmiş olup keyfiyetin mahkeme görüşünde olduğunu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememizin 13/11/2019 tarihli 4 numaralı celsesinde davacı vekilinin; “Önceki beyanlarımızı tekrar ederiz, birden fazla kredi ilişkisi bulunduğu için takip sehven bu şekilde açılmıştır, bankamızın davalıdan olan gayrinakti alacakları hakkında hukuki haklarımız saklı kalmak kaydı ile dava konusu takibin 30.792,93 TL’lik kısmından feragat ediyoruz, ihtarname masrafı olan 657,38 TL ile 1.400,00 TL kredi borcu alacağımız yönünden davamıza devam ediyoruz, talebimiz gibi karar verilsin” şeklinde beyanda bulunduğu görüldü.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … A.Ş. arasında imzalanan davalı borçlu …’in müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı genel kredi sözleşmelerine istinaden asıl borçlu şirkete kullandırılan kredileri asıl borçlu ve müşterek müteselsil borçlu davalıların nakdi ve gayrinakdi alacaklarını ödemediği iddiası ile başlatılan takibe davalı kredi borçlusu kefilin itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı Bankanın 22.09-2017 takip tarihi itibariyle ile dava dışı kredi asıl borçlusu … Tic. A.Ş’ye kullandırılan müteselsil kefil olan ve kefalet limiti içerisinde kalan temerrüt tarihleri aynı olan davalı kefil …’den tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacı bankanın davalı kefil …’den 22.09.2017 takip tarihi itibariyle: 1.400,00TL asıl alacak ve 657,38 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 2.057,38TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacı bankanın icra takip talebinde talep edilen 32.196,51TL alacağının, 22.09.2017 takip tarihi olarak hesaplanan toplam 2.057,38 TL alacaktan fazla olan 30.139,13 TL’sinin değerlendirmeye alınmadığı, davacı bankanın 1.400 TL asıl alacağının tamamı ödeninceye kadar davacı bankanın icra takibinde talep etmiş olduğu % 28,08 temerrüt faiz oranının uygulanması gerekeceği hükme elverişli kök ve ek rapordan anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile … 29. icra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki takibin 1.400,00 TL kredi borcu ve 657,38 TL ihtarname masrafı bedeli olmak üzere toplam 2.057,38 TL üzerinden devamını, 1.400,00 TL kredi borcuna takip tarihinden itibaren %28,08 temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanmasına, 657,38 TL ihtarname masrafı bedeline takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davacı vekilince son celse birden fazla kredi ilişkisi bulunması nedeniyle takibin sehven fazla miktar üzerinden açıldığı belirtilerek gayri nakdi alacaklar yönünden hakları saklı tutularak dava konusu takibin 30.792,93 TL’lik kısmından feragat ettiği yönündeki imzalı beyanı dikkate alınarak raporda tespit edilen miktar üzerinde kalan miktar yönünden davacının bu yöndeki fazlaya ilişkin davasının feragat nedeniyle reddine, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden hesap edilen %20 oranındaki icra inkar tazminatı olan 411,47 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile … 29. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki takibin 1.400,00 TL kredi borcu ve 657,38 TL ihtarname masrafı bedeli olmak üzere toplam 2.057,38 TL üzerinden devamını, 1.400,00 TL kredi borcuna takip tarihinden itibaren %28,08 temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanmasına, 657,38 TL ihtarname masrafı bedeline takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin feragat nedeniyle reddine, %20 icra inkar tazminatı 411,47 TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 140,53 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 376,12 TL + 160,98 TL icra dosyasına yatırılan harç olmak üzere toplam 537,10 TL harçtan mahsubu ile bakiye 396,57 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 376,12 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.145,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü-reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 74,90 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 70,10 TL yargılama giderinden davanın kabulü-reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 65,52 TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davalının üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 2.057,38 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT m. 6 gereğince 3.527,15 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
9-Karar kesinleştiğinde … 29. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının ilgili müdürlüğe iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/11/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸