Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1209 E. 2019/406 K. 15.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1209 Esas
KARAR NO : 2019/406

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/12/2018
KARAR TARİHİ : 15/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 13/12/2018 tarihli dava dilekçesinde; 22/11/2017 tarihinde, … İlçesi … Mah. … Sk. No:27 adresinde KPDF-Ap 200-0,5 kablo, davalı …’ın müteahhitliğini, üstlenen diğer davalı …Ticaret Limited Şirketi tarafından kazı çalışmaları esnasında hasara uğratıldığını, söz konusu hasarlar nedeniyle müvekkili şirket çalışanı … tarafından hasar tespit tutanağının düzenlendiğini, hasar sebebiyle kuruluşun zarara uğradığını, zarar giderilmiş ancak davalılar tarafından rızaen ödenmeyen alacağın hüküm altına alınmasını belirterek davanın esastan reddini, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …’a usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; …, genelinde doğalgaz dağıtım ve satış faaliyetini yürüten, Türk Ticaret kanunu hükümlerine göre faaliyet gösterdiğini, yaptığı iş gereği kamu hizmeti veren bir özel hukuk tüzel kişisi olduğunun, dava konusu adres ve tarihlerde … Bölgesi çelik, polietilen ve servis hattı inşaatı işi ihalesi kapsamında müteahhit firma, …Ticaret Limited Şirketi tarafından … ruhsat talep numarası ile çalışma yapıldığını, çalışma esnasında … altyapısına hasar verildiği, hasarla ilgili tespit tutanağı tutulduğunun tespit edildiğini, ihaleyi alan ve 17/05/2017 tarihli imzalanan sözleşmeye istinaden kazı çalışması yapan müteahhit firma …Ticaret Limited Şirketi’ne yönlendireceğine müvekkil şirkete yönlendirildiğini, halbuki müteahhit firma ile müvekkil şirket arasındaki anahtar teslimi sözleşmenin bir gereği olarak kazı çalışması sırasında 3. Kişilere verilecek zararlardan müteahhit firmanın sorumlu olacağını, …’ın sorumlu olmayacağının açıkça belirtildiğini, bu nedenle …’a husumetin yöneltilmesinin yerinde olmadığını, …’ın yasal düzenlemeler çerçevesinde ancak doğalgazın şehir içi dağıtımını ve satışını yapmakta olup bunun dışında başka hiçbir faaliyet gerçekleştirememekte olduğunu, …’ın asıl görevinin İstanbul ili genelinde doğalgazın sürekli ve güvenli bir şekilde dağıtımının gerçekleştirilmesinin olduğunu, EPDK tarafından yayınlanan yönetmelikte doğalgaz ile ilgili hizmet ve faaliyeti sertifika sahibi olmayan kişiler tarafından gerçekleştirilemeyeceğinin belirtildiği, bu düzenlemeye göre …’ın yapım ve hizmet sertifikasının olmadığını, bu konuda EPDK tarafından uzmanlığı sertifikalarla onaylanmış ve yetki verilmiş firmalara ihale ettiğini, kısacası …’ın uzman kişilere işi ihale eden ihale makamı olduğunu, EPDK mevzuatı uyarınca işin belirtilen zamanda bitirilip bitirilmeyeceğini, şartnamede belirtilen malzemenin kullanılıp kullanılmayacağı hususunun iş bitirilip iş sahibine teslim edilinceye kadar yönlendirme ve müdahale yetkisini olmadığını, bu sırada meydana gelen gelebilecek hasarların sorumluluğunun …’a yükletilemeyeceğini, davacının hasar bedelinin 22/11/2017 hasar tarihinden itibaren T.C Merkez Bankası’nın kısa vadeli krediler için öngördüğü avans faizi ile birlikte tahsilini talep ettiğini, dava konusu hasar iddiaya göre haksız fiilden kaynaklandığını, bu yüzden T.C Merkez Bankası’nın kısa vadeli krediler için öngördüğü avans faizi olmadığını yasal faiz olduğunu, bu nedenle talep edilen T.C Merkez Bankası’nın kısa vadeli krediler için öngördüğü avans faizini ve davayı kabul etmediğini bildirerek, haksız ve mesnetsiz olan açılan davanın husumet ve esastan reddini, dava ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … Tic. A.Ş.’ye usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, ancak cevap verilmediği anlaşıldı.
Dava; haksız fiil nedeniyle açılan tazminat davasına ilişkindir.
Davalılardan … A.Ş. Vekili tarafından sunulan 15/04/2019 tarihli dilekçesinde; Davalı … Ltd. Şti. Tarafından 2.831,69 TL olarak davacı … A.Ş. Hesabına yatırıldığını, buna ilişkin dekontu mahkememiz dosyasına sunduklarını, bu nedenle davanın konusuz kaldığına dair karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davacı vekili 15/04/2019 tarihli duruşmada: davanın açılmasından sonra taleplerinin karşılandığını, herhangi bir hak ve alacaklarının kalmadığını, davanın konusuz kaldığını, yargılama gideri ve vekalet taleplerinin olmadığını, davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini beyan etmiştir.
Tarafların beyanları ve dosyaya sunulan delillerin değerlendirilmesi neticesinde, davanın açılmasından sonra dava konusu olan davacının tazminat talebinin davalı … Ltd. Şti tarafından yapılan ödemeyle karşılandığı anlaşılmıştır. Bu sebeple dava konusuz kalmış, davanın esası hakkında karar verilmesine gerek kalmamıştır. Tüm bu nedenlerle HMK m.331 kapsamında davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş, yargılama giderleri ve vekalet ücreti hakkındaki değerlendirme tarafların beyanlarına ve HMK m.331 hükmüne göre tarafların haklılık durumu dikkate alınarak yapılmış hüküm ona göre tesis edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; dava tarihinden sonra davalı tarafın yapmış olduğu ödeme nedeniyle konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Dava tarihinden sonra davalı tarafın yapmış olduğu ödeme nedeniyle konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 44.40 TL karar harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 8,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Talep gibi davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafın vekalet ücreti talebi olmaması nedeniyle takdiren vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraflara HMK m. 331/1 gereğince takdiren vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı tarafın yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, malvarlığına ilişkin davalarda 6763 sayılı kanununun 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK md. 341/2. maddesi gereğince dava miktarı veya değeri 4.400 TL’lik kesinlik sınırında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/04/2019

Katip
¸

Hakim