Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1125 E. 2021/1014 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1125 Esas
KARAR NO : 2021/1014

DAVA : İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 26/11/2018
KARAR TARİHİ : 23/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili sunmuş olduğu 26/11/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı … Aş.” nin Türkiye genelindeki çeşitli illerde yerleşik müşterilere teslim edilmek üzere ürünlerin depolanmasını teminen davalılardan … Ltd. Şti. ile 01.12.2016 tarihli depolama sözleşmesinin imzalandığını, işbu sözleşme ile …’in Türkiye genelindeki çeşitli illerdeki gümrük müdürlüklerinden ithalatını yapacağı ürünlerin …” in maliki olduğu/işletmesini gerçekleştirdiğini, gümrük müdürlüğüne bağlı gümrüklü genel antrepolarda ve gümrüksüz serbest depolarda depolanmasının, bu suretle … tarafından …’ e depolama, elleçleme, yükleme, boşaltma, istifleme, ürün streçleme, paletleme vb. antrepo içindeki hizmetlerin verilmesi ile ilgili yükümlülüklerin düzenlendiğini, son zamanlarda depolarda yükleme hizmetlerinin aksaması ve ürünlerin kapalı alanlar yerine açık alanlarda depolandığının tespit edilmesi üzerine … 2.Noterliği vasıtasıyla …” e gönderilen … tarih ve … yevmiye nolu ihtarname ile sözleşmeye aykırılıkların 15 gün içerisinde giderilmesinin talep edildiğini, ancak … tarafından ihtarnamede bahsi geçen aykırılıkların giderilmediği gibi daha fazla aksamalara sebebiyet verildiğini, …” in davacı …’ e depolama hizmeti verdiği depolardan birinin de … bulunan diğer davalı firma … AŞ. firmasına ait deponun olduğununu, sözleşme konusu hizmetlerin karşılığı …’ in her ay sonunda fatura düzenlediğinin ve fatura bedelinin de …’ e ödendiğinin, son olarak … firması tarafından “… Depo Eylül ayı depolama bedeli” karşılığı olarak 62.206,96.-TLt11.197,25.-TL KDV olmak üzere toplam 73.404,21.-TL tutarında fatura düzenlediğinin ve fatura bedelinin … tarafından ödendiğini, …’ in sözleşme konusu hizmetlere karşılık ödemelerinde herhangi bir gecikme olmamasına karşın … 20.Noterliği vasıtasıyla … firması tarafından … tarih … yevmiye nolu ihtarname ile …” e verilen depolama hizmetinden doğan borç sebebiyle … firmasına icra takibi başlatıldığını, … firmasının takibe itiraz ettiğini, …” in borcu sebebiyle depolarında bunan …’ a ait mallar üzerinde hapis hakkını kullanıldığını , …” in borcunun ödenmemesi halinde depolama hizmetinin indirimsiz fiyatlandırılacağının bildirildiğini, bu ihtarnameye karşı … tarafından … 2.noterliği vasıtasıyla … tarih ve … yevmiye nolu ihtarname ile … ile … firması arasında imzalanmış bir sözleşme olmadığından, …” in …” ye bir ödeme yapma yükümlülüğünün bulunmadığını, mallara hapis hakkı kullanılmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunun, … firması yetkilileri tarafından 07.11.2018 tarihinde … firması yetkililerine depodaki ürünlerin yükletilmesine ilişkin e-posta yoluyla talimat verilmesi üzerine aynı gün … yetkilisi tarafından yükleme talep edilen ürünlerin ardiye faturalarının … firmasına kesilmesi nedeniyle sadece … firmasının talebine göre hareket edebileceklerini, ayrıca … firmasından 200.000.-TL cari alacağın firma tarafından kendilerine ödenmesinin ve Ekim ayında oluşacak yaklaşık 70.000.-TL ödemenin de yapılması konusunda destek taleplerinin olduğunu, … firmasından talimat verilmesine ve …” nin deposundaki malların …” in olduğunun bilinmesine karşın herhangi bir yükleme gerçekleştirilmediğini, bu nedenle … tarafından her iki firmaya… tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamenin gönderildiğini, bunun üzerine … firması tarafından … firmasına talimat verilmesine karşın bu kez de …” e malları depo ücreti ödenmeden teslim etmeyeceklerini e-posta yoluyla bildirdiğini, ayrıca … tarafından 27.09.2018 ve 19.10.2018 tarihinde tutulan tutanaklarda … deposunda bulunan …” e ait ürünlerin büyük bir kısmının kapalı depoda değil dışarıda branda altında depolandığını, sağlıksız şekilde depolanan ürünlerin hava şartlarının olumsuz etkisi ile bozulma riskinin olduğunun bu konudaki talep haklarının saklı tutulduğunu, … depolarında bulunan …”’ e ait ürünlerin öncelikle ihtiyati tedbir yoluyla …” e tesliminin sağlanmasının ve …” in malları üzerindeki haksız müdahelenin önlenmesi talebiyle işbu davanın açıldığını, … firması deposunda bulunan dava dilekçesinin ekindeki tutanakta yer alan 2.037,05Ton (dava tarihi itibariyle 2.010,93Ton) çeşitli ürünün …’ in mülkiyetinde olduğu konusunda taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlığın bulunmadığını, bahsi geçen ürünlerin piyasa değerinin milyonlarca lira değerinde olup … firmasının …. firmasından alacaklı olduğunu iddia ettiği bedelin kat be kat üzerinde olduğunu , … firması tarafından …” e ait olan ürünlerin haksız olarak alıkonulduğunu, ayrıca … firmasının … 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.10.2018 tarih ve …E.sayılı arar kararı ile 3 ay süre ile geçici Konkordato Mühlet Kararı aldığını bildirerek; öncelikle ihtiyati tedbir yoluyla davalılardan …’ ye ait depoda bulunan toplam 2.010,93 Ton çeşitli ürünün …’ e iadesine karar verilmesine, …’e ait ürünlerin hukuka aykırı olarak teslim edilmemesi sebebiyle …’ in uğradığı ve uğrayacağı zararlara ilişkin tazmin hakları saklı kalmak kaydıyla … ürünlerin vaki müdahalenin önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi, tensip zaptı, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş olup, davalılardan …vekilinin 30/11/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından mesnetsiz ve konusuz bir dava açıldığını, TBK 574 ve İİK 270.Maddelerinde düzenlenen hapis hakkının kullanılmasının yani yasal hakkın kullanımına engel olunmak için işbu davanın kötü niyetle açıldığını, … AŞ.” nin antrepo/serbest depo işletmecisi olarak diğer davalı … Ltd. Şti.” ye hizmet verildiğinin, davacının dilekçesinde de ikrar ettiği üzere … Ltd. Şti. ile davacı arasındaki anlaşma gereğince … Ltd. Şti. nin davacıya ait eşyaları kendi deposunda tutmakta olduğunu, …” in son 6 aydır ödemelerini aksattığını iyi niyetle bekleyen davalının en sonunda alacağın çok yüksek bir bedele ulaşması nedeniyle diğer davalı …” in aleyhine ..” in 17.10.2018 tarihinde konkordato ilan edildiğini, diğer davalı …” den alacağını tahsil edemeyeceğini anlayan ve mali krize giren davalının deposunda bulunan mallar üzerinde TBK 574.madde gereğince hapis hakkını kullanacağının … 20. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihbar edildiğinin, ancak buna rağmen ne … ne de davacının herhangi bir ödeme yapmadığını, davalı …” in sadece yasal hakkını kullandığını, hukuka aykırı hiçbir eylem ve işleminin olmadığını, davacının davalının hapis hakkını kullanması nedeniyle bir zararı doğacak ise bu zararın muhatabının diğer davalı … olduğunu, davacının davasının kabulü halinde verilecek kararın “müdahelenin meni ve malların istirdatı” olduğunu, ancak yasal hakkını kullanan davalı hakkında müdahelenin meni kararı verilemeyeceğini, bu durumda dava sonucunda dahi davacının elde edemeyeceği bir hakkın ithiyati tedbir kararı ile davacıya verilmesinin hukuka uygun olmadığını, davacının işbu davayı kazanması halinde elde edeceği hukuki menfaat “ davalının hapis hakkını kullandığı malların davacıya iade edilmesi ” olduğunu, dava konusu malların ihtiyati tedbir ile davacıya verilmesi sağlanır ise davanın görülmesine gerek dahi kalmayacağını ve mahkemenin yargısız infaz yapmış olacağını, HMK” nın 391.maddesi gereğince “mahkeme tedbire konu mal ve hakkın muhafazası veya bir yeddiemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verilebileceği” şeklinde olduğunu, mahkemenin ihtiyati tedbir ile ancak davacının dava sonucunda elde edeceği hukuki yararı koruma altına alabileceğini bildirerek; esasa ilişkin cevap dilekçesi sunma hakları saklı kalmak kaydıyla davacının haksız ihtiyati tedbir talebinin kabulü halinde davalının telafisi imkansız zararlara uğramış olacağından işbu dilekçenin yalnızca ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Şti. 19.12.2018 tarihli davaya cevap dilekçesinde ; Müvekkili şirket ile davalı … arasındaki ilişki çerçevesinde müvekkilinin müşterisi olan …’e ait emtianın … depolarında muhafaza edildiğini, diğer davalı …’ye taraflar arasında ilişki nedeniyle bir miktar borcunun olduğunu doğru olduğunu, ancak konkordato başvurusu nedeniyle 17.10.2018 tarihinde … ATM … E. Sayılı dosyadan 3 aylık geçici süre verildiğini, bu nedenle eşitlik ilkesigereği konkordato projesi kapsamında proje tasdik edilmeden ödenmesinin mümkün olmadığını, davalının bunu bilerek kötü niyetle hareket ederek davacıya ait olduğunu bildiği emtiayı davacıya teslim etmekten imtina ettiğini, davacıya ait olduğu bilinen emtianın hapis hakkından kullanıldığından bahisle tutulmasının hiçbir yasal dayanağı bulunmadığını, müvekkili tarafından müteaddit defalar haksız uygulamaya son verilmesi, davacıya emtianın teslim edilmesi talep edilmiş ve ödemeimkanını bulunmadığını yasal dayanakları ile açıklanmaya çalışılmış ise de …’nin hukuki ihtilafın çözümü konusunda iyi niyet göstermediğini, bu davanın müvekkiline yöneltilmesinin hukuki dayanağı bulunmadığını, davacıya emtiasının teslim etmekten imtina eden tarafın davalı … olduğunu bildirerek, davanın müvekkili yönünden reddine, yargılama ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce … Asliye Hukuk (Ticaret ) Mahkemesine talimat yazılarak mali müşavir bilirkişi vasıtası ile davacı …’in ticari defter ve kayıtları incelenmek sureti ile davalı biline ne kadarlık malın teslim edildiği, …’in davalı …’nin deposundan …’e teslim edilen bu mallardan ne kadarının geri alındığının, iade olunan mal miktarının ne kadar olduğunun tespit edilmesi açısından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, ibraz edilen 09/12/2019 tarihli talimat bilirkişi raporunda; … deposunda … AŞ.’ye ait güncel 13.11.2019 tarihi itibariyle 120,575 ton; 127.688,93.-USD karşılığı 736.318,19.-TL KDV hariç ürüne el konulduğu, 150.718,75-USD karşılığı 869.119,67.-TL KDV dahil ürüne el konulduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce Davalı … ile … Taşımacılık Ltd ŞTi.’nin ticari defter ve kayıtları incelenerek davacı …’e ait malların …’nin deposunda kalması sebebiyle, …’nin …’den alacaklı olup olmadığı, varsa miktarının ne olduğu konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, ibraz edilen 20/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı … ile davacı … arasında doğrudan ticari bir ilişkinin olmadığı, Davalı … ile Davalı … arasındafaturalaşma ve ödemeler olduğu ve 26.11.2018 dava tarihi itibariyle …’nin …’den 197.671,92 TL alacaklı olduğu ,Davalı … tarafından diğer davalı …’e iş bu dava tarihinden sonra da faturalar tanzim edilmeye devam edildiği ve …’nin, …’in iflas tarihinde 320 hesapta 189.453,21 TL ve 128 hesapta 838.837,57 TL alacağı olduğu, …’in huzurdaki davada … nezdinde bulunan ve kendisine ait olan malların iadesi ile söz konusu malların teslim edilmemesi ve sözleşmeye aykırı olarak depolanması sebebiyle doğmuş zararının karşılanması şeklinde iki talebinin bulunduğu, dava dilekçesinde veya cevaba cevap dilekçesinde tazminat için herhangi bir rakamlandırma yapılmadığı, neticei talep davadilekçesinin zorunlu bir unsuru olduğundan bu konudaki eksikliğin giderilmesi için HMK m. 119/1I gereğince davacıyasüre verilmeesi gerektiği, davanın açıldığı tarih itibariyle … nezdinde …’e ait 2010 ton 93 kilogram ürün bulunduğu, ancak dava sırasında 1.885 ton 550 kilogramının … tarafından teslim alındığı ve halihazırda … nezdinde 120 ton 575 kilogram ürün bulunduğunun dosyadaki belge ve taraf beyanlarıyla sabit olduğu, dava açıldığı tarih itibariyle iade talebi konusu mal 2010 ton 93 kilogram iken dava sırasındaki kısmi teslimle davanın bir kısmı konusuz kaldığı, halihazırda iade talebi bakımından davanın konusu 120 ton 575 kilogram ürün olduğu, dava neticesinde iade bakımından 120 ton 575 ton üzerinden kabul veya ret kararı verilse dahi yargılama giderleri bakımından HMK m. 331’in uygulanması gerektiği, iade talebi bakımından temel hukuki sorunun, …’nin …’den olan alacağı için (üçüncü kişi) …’e ait mallar üzerinde hapis hakkı kullanılıp kullanılamayacağı noktasında düğümlendiği bildirilmiştir.
Mahkememizce davalı … davalı müflis … dava tarihine kadar doğmuş bulunan 197.671,92-TL lik alacağının tamamının davacı … mallarının depolanmasından kaynaklanan ardiye alacağı olup olmadığı, dava tarihine kadar davacı … mallarının depolanmasından kaynaklanan … nin ardiye alacağının ne kadar olabileceğinin tespit edilmesi açısından bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş, ibraz edilen 05/05/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda; Davalı … davalı müflis … dava tarihine kadar dolmuş bulunan alacağının tamamının davacı … mallarının depolanmasından kaynaklanan ardiye alacağı olup olmadığı ile ilgili olarak; alacağının tamamının davacı … mallarının depolanmasından kaynaklanmadığı. 23.973.70-TL tutar karşılığı bir kısım faturanın üçüncü bir firma adına verilen hizmetten kaynaklı olarak düzenlendiği, Davacı …’in doğrudan hizmet aldığı … tarafından kendisine kesilen faturalara istinaden …’e gerekli ödemeleri yaptığı hususunu bilgilerinize sunmakla birlikte: dava tarihine kadar davacı …’in mallarının depolanmasından kaynaklanan …’in ardiye alacağının ne kadar olabileceğinin tespit edilmesi ile ilgili olarak, ihtilatın ortaya çıktığı süreçten itibaren ortaya çıkan tarihlere göre …’nin ardiye alacağının 22/10/2018 tarihinde … tarafından borçlu … ve … aleyhine yapılan ihtarnameye kadar 208.080,43 TL, 26/10/2018 tarihinde … tarafından … aleyhine yapılan ihtarnameye kadar 214.308,04 TL 26/11/2018 tarihinde dava tarihine kadar 449.302,51 TL olmak üzere farklı miktarlarda olabileceği bildirilmiştir.
Davacı … ile davalı … arasında akdedilen 01/12/2016 tarihli sözleşme ile davacı …’in Türkiye genelindeki çeşitli illerdeki gümrük müdürlüklerinden ithalatını yapacağı ürünlerin …’in maliki olduğu veya işletmesini gerçekleştirdiği gümrük müdürlüğüne bağlı gümrüklü genel antrepolarda ve gümrüksüz serbest depolarda depolanmasını sağlayacağı kararlaştırılmıştır. Bu sözleşme kapsamında … tarafından davacıya hizmet sunulacak depolar arasında davalı …’e ait depoda yer almaktadır.
Davacının …’e ait depoda yer alan ürünlerine ilişkin faturalandırmanın … tarafından yapıldığı ve ödemenin davacı tarafından …’e yapıldığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
… ile davacı arasında akdedilen sözleşme uyarınca …’e ait depoda tutulmakta olan davacıya ait ürünlerin depolama ücretinin … tarafından …’ye ödenmemesi üzerine davalı … tarafından bu mallar üzerinde hapis hakkı uygulanmıştır. Davacı davalı …’nin kendisine ait ürünler üzerinde hapis hakkı uygulayamayacağını iddia ederek ürünlerinin iadesini talep etmektedir.
TBK.nun 574.maddesinin 3.fıkrasında; ardiyecinin mallara zilyet bulunduğu veya eşyayı temsil eden herhangi bir senet vasıtasıyla onlar üzerinde tasarruf etme yetkisine sahip olduğu sürece alacakları için bu malları üzerinde hapis hakkına sahip olduğu düzenleme konusu yapılmıştır.
Davacı … ile … arasında akdedilmiş bir depolama sözleşmesi mevcut bulunmadığından …’nin deposunda saklanan …’e ait ürünler üzerinde …’nin hapis hakkını kullanıp kullanamayacağının tespiti açısından TMK.nun 950/3 fıkrasının da değerlendirilmesi gerekmektedir.
TMK.nun 950.maddesinde;”…Alacaklı, borçluya ait olup onun rızasıyla zilyedi bulunduğu taşınırı veya kıymetli evrakı, borcun muaccel olması ve niteliği itibarıyla bu eşyanın alacak ile bağlantısı bulunması hâlinde borç ödeninceye kadar hapsedebilir. Zilyetlik ve alacak ticarî ilişkiden doğmuşsa, tacirler arasında bu bağlantı var sayılır. Alacaklı, borçluya ait olmayan taşınırlar üzerinde de zilyetliğin iyiniyetle kazanılmasının korunduğu ölçüde hapis hakkına sahip olur…” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
… tarafından davacı …’e ait ürünlerin depolanması konusunda diğer davalı …’e hizmet verilmiş, … tarafından …’ye depolama hizmeti karşısında ücret ödemesi yapılmadığı, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda tespit edilmiştir. … deposunda bulunan …’e ait olan mallar üzerindeki hapis hakkını ancak borçlu …’e ait olmayan ürünlerin üzerindeki zilyetliğin iyi niyetle kazanılmasının korunduğu ölçüde hapis hakkına sahip olur. …’nin iyi niyetli olup olmadığının ölçütü de …’e ait ürünlerin … deposunda saklandığının … tarafından bilinip bilinmediği noktasında toplanmaktadır.
Davacı … tarafından Mahkememize sunulan cevaba cevap dilekçesinde de açıklandığı üzere davacıya … tarafından hizmet verilmekte olan depolar arasında davalı …’e ait deponun da yer aldığı, …’e ait depoda yer alan ürünlere ilişkin faturalandırmanın … tarafından yapıldığı, fatura bedellerinin … tarafından ödendiği, bu şekli ile … tarafından kendisine ait ürünlerin …’e ait depoda bulunduğunun bilindiği, …’nin iyi niyetli zilyet durumunda bulunduğu, iyi niyetli zilyetin de TMK.nun 950 maddesi uyarınca …’e ait ürünler üzerinde hapis hakkının mevcut olduğu sonucuna varılmıştır.
Dava açıldıktan sonra davacıya ait 1885 ton 550 kg malın ürün … tarafından davacıya teslim edildiğinden 1885 ton 550 kg ürün açısından dava konusuz kalmış olduğundan bu miktar yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
…’in deposunda teslim edilen malların düşümünden sonra 120.575 ton davacıya ait ürün kaldığı, davalı …’nin diğer davalı …’den dava tarihine kadar dolmuş bulunan depolama alacağının tamamının davacı …’in alacağından kaynaklanmadığı, 23.973,70 TL’lik kısmının 3.bir firmaya verilen hizmetten kaynaklandığı, dava tarihine kadar …’nin ardiye alacağının 449.302,51 TL olduğu ,ibraz edilen bilirkişi kök ve ek raporu ile anlaşılmıştır.
Yargılama sırasında davalı … Taşımacılık Ltd Şti’nin iflasına karar verilmiş, iflas işlemleri basit tasfiye usulüne yürütülmüş olduğundan iflas idaresine dava yöneltilmiş, iflas idaresi tarafından düzenlenen sıra cetveli Mahkememize gönderilmiş, yapılan incelemesinde davalı …’in vermiş olduğu hizmet sonucu …’den olan alacağının iflas masasına kabulüne karar verilmiş olduğu görülmüştür.
Davalı … tarafından diğer davalı …’den olan alacağı sebebiyle davacı …’e ait ürünler üzerinde hapis hakkı kullanılmış olup, davalı … alacağını …’in iflas masasına kaydettirmiş, olduğundan …’in malları üzerinde hapis hakkını kullanması mümkün olmadığından davacıya ait 120.575 ton miktarındaki ürünün davacı …’e iadesine karar vermek gerekmiştir.
Davacı … tarafından malların iadesi dışında uğramış olduğu zararlara ilişkin haklar saklı tutulmuş bulunduğundan ve davalı …de alacağını …’in iflas masasına kaydettirmiş olduğundan davalı …’in alacağının ödenmesine ilişkin hüküm oluşturulmasına yer olmadığına, müflis … Taşımacılık Tic Ltd Şti’nin elinde iadeye konu olabilecek …’e ait herhangi bir mal bulunmadığından, bu davalı hakkında açılmış bulunan davanın reddine, davanın açılmasına davalı … sebebiyet vermediğinden yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne, davacıya ait 1.885 ton 550 kg. Malın davadan sonra teslim edilmesi sebebi ile bu miktar mal açısından dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davalı … Deposunda bulunan davacıya ait 120.575 ton malın davacıya iadesine,
3-Davalı … A.Ş alacağını … İflas masasına kaydettirmiş olduğundan alacağın ödenmesine ilişkin karar verilmesine yer olmadığına,
4-Müflis … Taşımacılık Tic. Ltd şirketi hakkında açılmış olan davanın Reddine,
5-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli olan 59,30 TL harcın peşin yatırılan 4.610,93 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 4.551,63 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davalı … tarafından yapılan 30 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile bu davalıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Müflis … Ltd şirketi ve davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 27.350,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara ödenmesine,
Dair davacı vekili ile davalı … vekili ve e duruşma ile katılan davalı … idaresi vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 23/12/2021

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.