Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1104 E. 2021/1019 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1104 Esas
KARAR NO : 2021/1019

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/03/2018
KARAR TARİHİ : 28/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davası İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/164 esas 2018/192 karar sayılı 30/03/2018 tarihli görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi yapılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 30.03.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … şirketinde çalışan pizza kuryesinin idaresindeki … plakalı motosiklet ile davacı müvekkillerinin sokakta oynayan çocukları …’a çarparak yaraladığını, olay yerinden kaçmak isterken çevredekilerin müdahalesi ile durdurulduğunu, ceza yargılamasının başladığını, kazanın trafik akışının yoğun olmadığı mahalle arasında dar bir yol olduğunu, sokakta evinin önünde kardeşi ve arkadaşları ile beraber oyun oynadığını, motosikletin sokağa hızlı girdiğini, bunu fark eden çocukların kaçıştığı ve kurtularak önemli bir facianın önüne geçildiğini, hiz limitlerinin çok üstünde ve kontrolsüz bir biçimde girdiğini, …’ın korku ve panik ile motosikletten kaçamadığını ve altında kalarak yaralandığını, çeşitli ameliyatlar ve periyodik sürelerle muayeneler geçirdiğini, ilkokul öğrencisi olmasına rağmen kaza nedeniyle yarım dönem eğitimine devam edemediğini, sınavlarını kaçırdığını, baba ve annesinin özel öğretmenler tutmak zorunda kaldığını, tedavi süresince SGK tarafından karşılanmayan tedavi, yol, yemek, refakatçi vb. gider masrafları yapıldığını, uzunca bir süre yanında refakatçi olduğu halde hastane ve doktorlara gidip geleceğini, ek tedavi, yol, yemek, refakatçi masrafları yapılacağını, belge sunulmasa dahi hesaplanması gerektiğini, psikolojik olarak kazanın etkilerini üstünden atlatamadığını, iş hayatı ve sosyal hayatının eskisi gibi olmayacağını, sakat bir insan olarak hayata devam edeceğini, aracın ticari bir işte kullanıldığını, davada kaza tarihinden itibaren avans-ticari faiz uygulanması gerektiğini, kazaya karışan motor kuryesinin … kuryesi olduğunu, motosikletin … Sigorta’nın ZMS kapsamı altında olduğunu, işletenin hiçbir kusuru olmasa da işletilmesinden sebep olduğu zararı tazminle sorumlu olduğunu, sorumluluğun kusura dayanmadığını, müvekkilinin bacağının 4-5 cm kısa kalacağının hastane doktorları tarafından aileye belirtildiğini, manevi sarsıntının atlatılamadığını, manevi zararın haksız fill faili ve işleten tarafından karşılanması gerektiğini diğer hususlarla birlikte belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik … için 1.000,00 TL maddi-50.000,00 TL manevi, babası … için 1.000,00 TL maddi-15.000,00 TL manevi, annesi … için 15.000,00 TL manevi, abisi … için 5.000,00 TL manevi, kardeşi … için 5.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 30.03.2017 tarihinden itibaren ticari temerrüt-avans faizi ile davalılardan tahsili ile davacılara ödenmesini, yargılama giderleri, harçlar ile avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Tic. A.Ş. vekili dava dilekçesinde özetle; Davanın doğru muhataba yönlendirilmediğini, dava dilekçesinin müvekkili şirket adına tebliğ edilmediğini, karşı tarafın açıkça rızasının bulunduğu hallerde taraf değişikliğinin söz konusu olabileceğini, kazaya karışan … plakalı motosikletin … Ltd. Şti.’ne ait olduğunu ve beyanına göre dava dışı … Ltd. Şti. ile aralarında bir kiralama sözleşmesi bulunduğunu, müvekkili şirketin kazayı yapan kişiyi istihdam etmediği gibi kazaya karışan aracın işleteni ya da maliki sıfatına haiz olmadığını, sorumluluğun söz konusu olmadığını, husumet yöneltilemeyeceğini, husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin merkezi Amerika’da bulunan … isimli şirketin Türkiye distribütörlüğünü yaptığını, Türkiye’de … markası ile pizza üretimi ve dağıtımı yaptığını, … plakalı aracın işleteninin … markası ile franchise olarak pizza restoranın işletimini üstlenen … Tic, Ltd. Şti. olduğunu, araç maliki olan …Ltd. Şti. tarafından …Tic. Ltd. Şti. ile aralarında kiralama sözleşmesi olduğunu, araç işleteninin … Ltd. Şti. olduğunu, husumetin bu şirketlere yöneltilmesi gerektiğini, Yargıtay kararlarına atıflar yapılarak müvekkili şirketin kazayı yapan kişiyi istihdam etmediğini, aracın işleteni ya da maliki sıfatına haiz olmadığı diğer hususlarla birlikte belirtilerek davanın reddini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı taraf üzerine tahmiline karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı … Sigorta Şti. vekili dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plakalı aracıcn müvekkili şirkete ZMM poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacının başvuru şartını yerine getirmeden dava açtığını, davanın usulden reddi gerektiğini, manevi tazminat taleplerinin teminat dışında tutulduğunu, davadan önce sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığını, 2 yıllık zaman aşımı süresinin geçtiğini, davada alacaklı ve borçlu sıfatının birleştiğini, delillerin tebliğ edilmediğini, kaza ile arasındaki illiyet bağının tespit edilmesini, kusur oranlarının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne sevk edilmesini, maluliyet oranının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’ne sevk edilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatının tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğini, teminat dışında olduğunu, hesap raporunun aktüer bilirkişi tarafından hazırlanmasını, hesaplamanın ZMS genel şartlarında ön görülen usul ve esaslara göre yapılmasını, kazanın iş kazası olup olmadığının tespitini, SGK tarafından bağlanan peşin sermaye değerinin sorulup tenzili, gelirin asgari ücret üzerinden hesap edilmesini, hesaplanacak tazminattan hatır taşıması ve müterafik kusurun tenzili gerektiğini, müvekkili şirketin zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini geçici iş görmezlik tazminatının poliçe teminatı kapsamında olmadığını, davacının bakıma muhtaç olup olmadığının hekimlerce tespit edilmesi gerektiğini diğer hususlarla birlikte davanın reddini, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Ltd. Şti. vekili dilekçesinde özetle; dava konusunun tarafları ile uzaktan yakından bir ilgisi bulunmadığını, müvekkilinin şirketi devralmasıyla beraber diğer araçlarla birlikte … plakalı aracın kiralandığı firmaya geri verildiğini, aracın bu şirket unvanı ile kiralandığını, şirket devir alındıktan sonra hiç kontak dahi çalıştırılmadan hemen geri verildiğini, motorun daha evvel … tarafından kullanıldığının yapılan araştırma sonucunda tespit edildiğini, disiplinsizlikleri yüzünden bir çok defa devir alınan şirkete giriş çıkışları olduğunu, dava konusunun müvekkili şahıs veya şirket ile bir alakası olmadığı diğer hususlarla birlikte belirtildiğini beyan etmiştir.
Davacılar vekili 26/11/2021 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik kısmen 1.000,00-TL maddi tazminatın olay tarihi 30.03.2017 tarihinden itibaren işleyecek Ticari Temerrüt – Avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak kendilerine verilmesini talep ettiklerini, maddi manevi tazminat talepli bu davada bilirkişi raporu kapsamında belirlenen ücreti ve raporu bütünüyle kabul etmemekle beraber yargılama ve hastane masrafları hesaplanan tazminatın katlarca fazla olmakla beraber madden ve manen yıpranan müvekkilinin ve ailesi tarafından dosyanın ıslah edilerek davanın neticeye bağlanmasını talep ettiklerini, ne yazık ki adli tıp ve 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre maluliyeti 0 “sıfır” olarak tespit edildiğini maluliyeti yönetmeliğe takıldığını, büyüme çağında bulunan davacının zararının 20 li yaşlarına geldiğinde daha da belli olacağını ve hayatı boyunca bu zorluğu yaşayacağını, dava dilekçesi ve raporlarla da sabit olacağı üzere zarar gören …’ın kaza geçirdiği ayağının kısa kalacağını, yürümede zorluk yaşayacağını sosyal ve iş hayatında zorlanacağını bu gerçeğin değişmeyeceğini, 05.10.2021 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda; 2.541,50 TL Geçici İş Göremezlik Alacağı, 491,42-TL Bakıcı Gideri, 326,70-TL Refakatçi ve Yol Gideri olmak üzere toplam 3.359,62 TL maddi tazminat ödenmesi şeklinde görüş bildirildiğini, bu nedenle müvekkilinin maddi tazminatı yönünden isteğimizi 2.359,62-TL yönünden daha artırmak suretiyle ıslah ettiklerini, arz edilen sebeplerle fazlayı talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla alacaklarının 1.000,00 TL taleple ikame ettikleri davalarının 2.359,62-TL ıslah ederek alacağın toplam 3.359,62-TL maddi tazminat yönünden dava ve ıslah tarihinden itibaren yürütülecek bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, manevi tazminat yönünden talepleri gibi karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya aidiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu kazaya ilişkin kusur durumunun tespiti amacıyla İstanbul ATK Başkanlığı 2. Adli Tıp İhtisas Kurulunca 12/11/2020 tarihinde tanzim olunan raporda özetle; mevcut tıbbi belgelere göre; … oğlu, 2006 doğumlu …’ın 30.03.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik dikkate alındığında; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %0 olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Dava konusu kazaya ilişkin kusur durumunun tespiti amacıyla İstanbul ATK Başkanlığı 2. Adli Tıp İhtisas Kurulunca 14/04/2021 tarihinde tanzim olunan raporda özetle; mevcut tıbbi belgelere göre; … oğlu, 2006 doğumlu …’ın 30.03.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan maluliyet tayinine mahal olmadığı, şahsın yaralanmasının 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik dikkate alındığında; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %0 olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 hafta boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla Aktüer, Kusur ve SUT uzmanı bilirkişi heyetine tevdii edilen dosyaya 01/10/2021 tarihinde tanzim olunan raporda özetle; Olayda aksine davranarak sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklet ile meskun mahal dik iniş eğimli, içerisinde değişik yaşta çocukların, ilerisinde (T) tipi üç yönlü kavşak bulunan 3,5-4 metre genişliğindeki sokak yolunun icap ve şartlarına uygun olmayan bir hızla ilerleyerek zamanında yavaşlamadan yaklaşan, kazanın önlenebilme olasılığını ortadan kaldıran, yolu ve çevresini gereği gibi etkin şekilde kontrol etmeyen, müteyakkız davranmayan, kaplama üzerinde veya kenarında bulunan-oyun oynayan değişik yaştaki çocukları dikkate alıp her an yola fırlama tehlikesini ön görmeyen, çocukların bulunduğu yerden kontrollü geçiş yapmayan, tehlike bölgesine ön tedbirsiz, emniyetle duramayacak mesafede yaklaştığında da önüne çıkan yaya çocuğa çarpmak durumunda kalan, korna gibi işitsel donanımını kullanarak varlığı hususunda uyarmayan, tehlike bölgesinden uzaklaşmalarını sağlamayan, zamanında tedbir uygulayamayan, fren ve direksiyon manevra tedbiri uyguladığı anda ise hız, süre ve mesafe nedeniyle etkisiz kalan, dalgın, dikkatsiz, tedbirsiz ve özensiz davrandığı mütalaa edilen sürücü …’nun %50 oranında eşit derecede kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Vücudunun değişik bölgelerinden abrazyon, sol ayak bileği ve sağ el bileğinden kırık şeklinde yaralanması ile sonuçlanan olayda 2006 doğumlu ve 11 yaşında olan, trafik kanunlarını bilmesi beklenmemesine rağmen aksine davranarak çevresindeki ve trafiğin barındırdığı tehlikeleri görüp yukarıda belirtilen kurallara uygun, bilinçli, müteyakkız, tedbirli ve emniyetli davranması, tehlikelere karşı önlem alması, kendini sakınması, kendi can güvenliği ve sağlığına azami dikkat ve özeni göstermesi beklenebilen, ebeveyn denetiminden ve uzak kaldığı şartlarda sokak yolunda arkadaşları ile oyun oynadığı veya bulunduğu esnada değişik sürücülerin idarelerindeki değişik taşıtlar ile değişik konum, hızlarda seyir veya manevra halinde olabilecekleri kaplama üzerine kontrolsüz çıkan, tehlike bölgesine yaklaşan, yolu ve çevresini gereği gibi etkin şekilde kontrol etmeyen, emniyetle duramayacak mesafede yaklaşan motosikleti, konumunu hız ve mesafesini dikkate almayan, kendisini sakınamayan, yola çıktığı esnada da gelen motosikletin ön kesimleri ile sadmesine maruz kaldığı mütalaa edilen davacı yaya …’ın bilinçsiz ve kontrolsüz davranışının %50 oranında eşit derecede etkili olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
TEDAVİ VE TEDAVİYE BAĞLI GİDERLER YÖNÜNDEN İNCELEME ve DEĞERLENDİRME:
Sonuç olarak; hastanın 30/03/2017 tarihinde geçirdiği araç dışı trafik kazası ile yapılan tedaviler arasında illiyet bağı bulunduğu, Sağlık Bakanlığı …Eğitim Araştırma Hastanesi’nin … 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne hitaplı 30/11/2018 ve 29/12/2020 tarihli … Hk. konulu yazılarına ekli Sağlık Bakanlığı… Eğitim Araştırma Hastanesi’ne ait belgeler incelendiğinde; hastanın “ Kurumu: SGK Sosyal Güvenlik Kurumu, Resmiyeti: SGK Sosyal Güvenlik Kurumu,” olarak yazıldığı, bu durumda, hastanın muayene, tetkik, tahlil, tedavi, tıbbi malzeme, ilaç, ameliyat, refakatçi ve oda gibi hizmet kalemlerinin dava dışı SGK tarafından karşılanmış olduğu, davacı tarafça dosyaya kendileri tarafından ödeme yapıldığını gösteren başka ödeme belgelerinin sunulmadığı, dolayısıyla, dava konusu yol giderleri ve evde bakım hizmetleri giderlerinin ödenmesi konusunda davalıların sorumlulukları bulunduğu görüş ve kanaatine ulaşılmıştır.
TRAFİK KAZALARINDA SAĞLIK HARCAMALARI:
Sağlık Bakanlığı SBÜ Şişli Hamidiye Etfal Eğitim Araştırma Hastanesi’nin … 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne hitaplı 29/12/2020 tarihli … Hk. konulu yazısına ekli Sağlık Bakanlığı … Eğitim Araştırma Hastanesi Hasta Tedavi Özet Bilgi Raporu’nda şu bilgiler bulunmaktadır: “Acil Ortopedi Geliş Çıkış Tarihi: 30.03.2017 – 04.04.2017, Ortopedi Geliş Tarihi: 19.04.2017, Ortopedi Geliş Tarihi: 04.05.2017, Ortopedi Geliş Tarihi: 22.05.2017, Ortopedi Geliş Tarihi: 24.05.2017, Ortopedi Geliş Tarihi: 31.05.2017, Ortopedi Geliş Tarihi: 16.06.2017, Ortopedi Geliş Tarihi: 07.09.2017, Ortopedi Geliş Tarihi: 08.12.2017, Ortopedi Geliş Tarihi: 27.02.2018, Ortopedi Geliş Tarihi: 26.11.2020.” Gidiş Geliş sayıları bu belgeye göre belirlenmiş olup 11 (gidiş) x 2 (geliş) = 22 (gidiş geliş sayısı). 29,70 TL x 22 = 653,40 TL Davalı tarafın %50 Kusur Oranına gore; 653,40 TL x %50 = 326,70 TL EVDE BAKIM HİZMETLERİ VE EVDE SAĞLIK HİZMETLERİ FARKI:
Evde Bakım Hizmetlerinin Sağlık Uygulama Tebliği’nde (SUT’ta) tanımlanmış olan ve ödemeleri Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğunda bulunan Evde Sağlık Hizmetleri ile karıştırılmaması gerekmektedir. Nitekim; 2018.02.04 Değişiklik Tebliği İşlenmiş 2013 Güncel SUT’unun (Sağlık Uygulama Tebliği’nin) “Evde Sağlık Hizmetleri” başlıklı 2.1.1.A maddesinde Evde Sağlık Hizmetleri şu şekilde tanımlanmıştır: “2.1.1.A – Evde sağlık hizmetleri (1) Sağlık Bakanlığınca yayımlanan “Sağlık Bakanlığınca Sunulan Evde Sağlık Hizmetlerinin Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönerge” doğrultusunda Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık hizmet sunucuları bünyesinde oluşturulan evde sağlık hizmeti vermek üzere kurulmuş olan birimlerce verilen sağlık hizmetleridir.” Yine SUT’un “Evde Sağlık Hizmetlerinde Ödeme” başlıklı 2.2.1.B.3 maddesinde ödeme şekli şöyle hüküm altına alınmıştır: “2.2.1.B-3 – Evde sağlık hizmetlerinde ödeme (1) Evde sağlık hizmetleri bedelleri hizmet başına ödeme yöntemi ile SUT eki EK-2/B ve EK-2/Ç listeleri esas alınarak faturalandırılır. (2) Hastaya kullanılan her türlü tıbbi malzemenin sağlık hizmeti sunucusu tarafından temini zorunludur. Kurumca bedeli karşılanmayan ilaç ve tıbbi malzemeler hariç olmak üzere sağlık hizmeti sunucusu tarafından temin edilen faturalandırılabilir ilaç ve tıbbi malzeme bedelleri ilaveten faturalandırılabilir. Reçete edilmesi halinde ilaçlar sözleşmeli eczanelerden temin edilir.” Ayrıca Sağlık Uygulama Tebliği’nin ekinde Evde Sağlık Hizmetleri için bazı ücretler raporda ayrıntılı olarak dökümü yapılmıştır.
Sonuç itibariyle; kanun koyucu Evde Sağlık Hizmetlerini bu ve benzeri şekilde belirleyerek Sosyal Güvenlik Kurumu’na ödeme yükümlülüğü getirmiş olup, bu hizmetler evde hastanın giydirilmesi, yemeğinin yedirilmesi ya da tuvalete götürülmesi vs. gibi Evde Bakım Hizmetlerinden farklıdır. Evde Bakım Hizmetlerinde ise Sosyal Güvenlik Kurumu’nun herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.
01/06/2015 tarihinden sonra yürürlüğe giren Poliçe Genel Şartlarının ekinde yer alan Ek.3- Sürekli Sakatlık Tazminatı Hesaplaması- Madde 6: “Aşağıdaki tabloya göre maluliyet oranının denk geldiği aralıktaki katsayı nispetinde asgari net ücret dikkate alınarak bakıcı gideri hesaplanır. Bakıcı tutulduğunun belgelendirilmesi durumunda asgari brüt ücret hesaplamalarda dikkate alınır.”
Vurgulanması gereken bir başka husus da “İş Göremezlik Süresi” ile “Başkasının Bakımına Muhtaç Olunan Süre” kavramlarının birbirinden farklı kavramlar olduğu ve bu yönde bazı Adli Tıp Raporlarında aynı hasta için aynı raporda belirlenmiş farklı sürelerin bulunduğu gerçeğidir.
Örneğin; … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nın başka bir mahkemede görülen başka bir davaya sunulan 18/01/2021 tarihli Adli Tıp Bilirkişi Kurulu Raporunda aynen şöyle denilmektedir: “… E Cetveline göre meslekte kazanma gücünden kayıp oranının %29,2 olduğu, kişinin olay sırasında oluşan arızaları ve tedavi süreci dikkate alındığında, İyileşme süresinin 90 (doksan) güne kadar uzayabileceği, Bu sürenin 60 (altmış) gününde kişinin başkasının bakımına muhtaç olduğu, … kişinin sürekli bakıma muhtaç olmadığı, 28/07/2016 tarihli trafik kazasında yaralanan …’in kaza yeri, ikametgahı, tedavi olduğu sağlık kuruluşu, yaralanmasının ağırlık ölçüsü ve tedavi süreci dikkate alındığında, SGK kapsamı dışında kalan, kaçınılmaz masrafların tarafımızca 3.000 TL olarak kabul edilmesinin uygun görüldüğü kanaatini bildirir rapordur.”
Örnek olarak ayaktaki kırıklar için değerlendirdiğimizde; kırıklarda tedavi süreci kırığın yerine, parçalı olup olmamasına, hastanın yaşına vb. bazı faktörlere göre değişmekle beraber “Ayak bölgesinde, diz ile bilek arasındaki bölgedeki kırıklarda ise tedavi süreci 3 – 4 haftadır.” …) “Çok ayrışmamış, yer değiştirmemiş kalkaneus kırıklarının 4-6 hafta gibi bir zaman sürecinde kaynaması mümkündür.” (…) “Günümüzde iyileşmeyi son derece hızlandırabilen pek çok medikal ve cerrahi yeni tedavi yöntemi bulunmaktadır.” (…) Bunlar iyileşme süreleri olup başkalarının bakımına muhtaç olunan süreler, doğal olarak bunlardan daha kısadır.
Dava konusu olayda; davacı tarafından bakıcı tutulduğu belgelendirilmediğinden, Asgari Net Ücret esas alınarak ve aile üyeleri tarafından bakıldığının kabulü ile %50 oranında indirim yapılarak evde bakım giderleri hesaplanacaktır.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulu’nun 03/02/2021-2043 tarih ve sayılı Adli Tıp Mütalaası’nda şu görüşler yer almaktadır: “Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranı’nın %0 olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı ancak iyileşme sürresi içerisinde 3 hafta boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” 1.404,06 TL / 30 gün x 21 gün (başkasının yardımına ihtiyaç duyabileceği süre) = 982,84 TL x %50 kusur = 491,42 TL TAZMİNAT HESABI YÖNÜNDEN İNCELEME ve DEĞERLENDİRME : SORUMLULUK DURUMU Kusur değerlendirmesinde davalı … Sigorta tarafından sigortalanan … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’nun %50, davacının %50 oranında kusurlu olduğu belirlenmiş olmakla işbu raporda %50 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre hesaplama yapılacaktır.
Dosyada mevcut belgelere göre … plakalı araç …Şti adına kayıtlı gözükmektedir.
… Ltd.Şti tarafından ibraz edilen belgelere göre aracın … Ltd.Şti adlı şirkete uzun süreli kiralandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda; Uzun süreli kiralama nedeniyle dava dışı … Ltd.Şti işleten konumuna geçmiştir.
Yine dosyada mevcut belgelere göre … plakalı araç sürücüsü …’nun kazadan önce ve 28.03.2017 tarihinden itibaren …Şti adlı şirkette çalışmaya başladığı ve kaza tarihinde de anılan şirket çalışanı olduğu gözükmektedir.
Her ne kadar davacı tarafından … plakalı araç üzerinde … logosu bulunduğundan bahisle önce … A.Ş. sonra da… Tic. A.Ş davalı olarak gösterilmiş ise de; dava açıldıktan sonra husumetin bu şekilde değiştirilip değiştirilmeyeceği hususundaki hukuki durumun takdiri mahkemeye aittir.
Mevzuata göre bir motorlu aracın işletilmesi esnasında bir kişinin yaralanmasına neden olunması halinde, işleten, aracın bağlı olduğu işletme, araç sürücüsü, araç sürücüsünü istihdam eden ve aracı sigorta eden zarar görene karşı sorumlu olacaktır.
Somut olayda işleten … plakalı aracın işleteni, bağlı olduğu işletme ve şoförü istihdam eden … Ltd.Şti, araç sürücüsü … ve sigorta eden … Sigorta gözükmekte olup, buna göre davalıların sorumluluklarına ilişkin hukuki durumun takdiri mahkemeye aittir.
DAVACININ GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK DÖNEMİNDEKİ MADDİ ZARARI %50 kusur durumuna göre davacının 4 aylık geçici iş göremezlik dönemindeki maddi zararı 1.270,75 x 4 ay x %50 kusur = 2.541,50 TL’dir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; 30/03/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalı … A.Ş. İle davalı … Sigortaya karşı (poliçe başlangıç tarihi 09/04/2016 – 09/04/2017) bedensel zararların tazminine ilişkin tazminat davası ile manevi tazminat davası olduğu anlaşıldı. Davacı … için 50.000,00 TL manevi tazminat 500,00 TL sürekli maluliyet, 400,00 TL geçici maluliyet ve 100,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 500,00 TL; davacı baba … için 15.000,00 TL manevi tazminat, 500,00 TL bakıcı gideri, 500,00 TL yol, yemek, ilaç vs masraf bedeli olmak üzere toplam 1.000,00 TL maddi tazminat; davacı anne … için 15.000,00 TL manevi tazminat; davacı abi … ve kardeş … için ayrı ayrı 5.000,00 TL manevi tazminatın talepli tazminat davasıdır.
Dosya kapsamında alınan hükme elverişli aktüer, kusur ve SUT uzmanı bilirkişi heyeti raporu dikkate alınarak yapılan değerlendirmede, 30.03.2017 tarihinde meydana trafik kazasında; … plaka numaralı motosiklet sürücüsü …’nun %50 oranında kusurlu olduğu, olay anında 11 yaşındaki kazazede çocuk yaya davacı …’ın bilinçsiz ve kontrolsüz davranışının %50 oranında etkili olduğu, hadisenin meydana gelmesinde, dava konusu zararın doğmasında ve artmasında kusurlu başkaca kişi, kurum, kuruluş ve etkili faktör bulunmadığı, hastanın 30/03/2017 tarihinde geçirdiği araç dışı trafik kazası ile yapılan tedaviler arasında illiyet bağı bulunduğu, Sağlık Bakanlığı … Eğitim Araştırma Hastanesi’nin … 5. Asliye Ticaret Mahkemesine hitaplı 30/11/2018 ve 29/12/2020 tarihli … Hk. konulu yazılarına ekli Sağlık Bakanlığı… Eğitim Araştırma Hastanesi’ne ait belgeler incelendiğinde; hastanın “ Kurumu: SGK Sosyal Güvenlik Kurumu, Resmiyeti: SGK Sosyal Güvenlik Kurumu,” olarak yazıldığı, bu durumda, hastanın muayene, tetkik, tahlil, tedavi, tıbbi malzeme, ilaç, ameliyat, refakatçi ve oda gibi hizmet kalemlerinin dava dışı SGK tarafından karşılanmış olduğu, davacı tarafça dosyaya kendileri tarafından ödeme yapıldığını gösteren başka ödeme belgelerinin sunulmadığı, dolayısıyla, dava konusu yol giderleri ve evde bakım hizmetleri giderlerinin ödenmesi konusunda davalıların kusur oranında sorumlulukları bulunduğu, buna göre de; %50 kusur durumuna göre, davacı …’ın; Ulaşım gideri nedeniyle maddi zararının 326,70 TL, bakıcı gideri nedeniyle maddi zararının 491,42 TL olduğu, %50 kusur oranındaki sorumluluk duruma göre …’ın; geçici iş göremezlik döneminde %100 kazanç kaybı nedeniyle maddi zararı 2.541,50 TL olup, davacının olay tarihinde 11 yaşında ve öğrenim görüyor olması, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2014/17502 E, 2014/8884, 2016/9637 ve 2016/17823 E. sayılı emsal kararlarında yaşı küçük olan ve gelir getiren bir işte çalışmayan küçüğün iyileşme döneminde mahrum kaldığı bir kazancının olmaması nedeniyle geçici iş göremezlik dönemi için zararının bulunmayacağı şeklinde ilamı gözetilerek belirlenen geçici iş göremezlik dönemine ilişkin belirlenen maddi zarar tutarının talep edilemeyeceği, davacının yukarıda belirlenen maddi zararlarının poliçe limitleri içinde kaldığı, manevi tazminat taleplerinin zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamına girmemesi nedeniyle manevi tazminat tutarından sigorta şirketinin sorumluluğunun söz konusu olmayacağı, Adli Tıp Kurumu tarafından davacının bu olay nedeniyle malul kalmadığı belirlendiğinden sürekli iş gücü kaybı (maluliyet) nedeniyle maddi zararının bulunmayacağı, davacı babanın maddi zararı olduğundan bahisle talep konusu yapılan davacıya ait ulaşım ve bakıcı gideri zararları belirlenmiş olup, … dışındaki davacılara karşı her hangi bir haksız fiilin söz konusu olmaması ve … dışındaki davacılar bakımından dosya münderecatına göre başka bir zararın belirlenemediği, davalı sigorta şirketinin 29.03.2018 dava tarihinden önce temerrüde düşürülmediği, araç sürücüsü ve işleten bakımından temerrüdün 30.03.2017 olay tarihinde gerçekleşmiş olacağı, her ne kadar aracın kullanım şekli ruhsatında hususi gözükmekte ise de; aracın ticari bir işletme tarafından ticari işte işletiliyor olması nedeniyle ticari faiz işletilmesi gerekeceği, mevzuata göre bir motorlu aracın işletilmesi esnasında bir kişinin yaralanmasına neden olunması halinde, işleten, aracın bağlı olduğu işletme, araç sürücüsü, araç sürücüsünü istihdam eden ve aracı sigorta eden zarar görene karşı sorumlu olup, somut olayda sürücüsü %50 kusurlu bulunan … plakalı aracın işleteni ile bağlı olduğu işletme ve sürücüyü istihdam edenin dava dışı …Ltd.Şti, araç sürücüsü dava dışı … ve sigorta eden davalı … Sigorta gözükmekte olduğundan maddi tazminat yönünden; davalı …Tic. A.Ş. yönünden davanın reddine, davalı … Sigorta Şirketi yönünden davanın kısmen kabulü ile 818,12 TL tazminatın 29/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … Sigorta Şirketinden alınarak davacılar … ile …’a verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir.
HMK 124. Madde gereğince davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen … A.Ş. – … lehine yargılama giderlerlerine hükmedilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Maddi tazminat yönünden;
A-Davalı … Tic. A.Ş. yönünden davanın REDDİNE,
B-Davalı … Sigorta Şirketi yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile 818,12 TL tazminatın 29/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … Sigorta Şirketi alınarak davacılar … ile …’a verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Davacının manevi tazminat davasının REDDİNE,
3-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 314,23 TL + 59,30 TL tamamlama harcından oluşan toplam ‬373,53 TL harçtan mahsubu ile bakiye 292,83‬ TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacılara iadesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL Peşin Harcın davalı … Sigorta Şirketi’nden tahsil edilerek davacılar … ile …’a verilmesine,
5-Davacılar tarafından maddi tazminat dava değerine ilişkin yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 2.500,45‬ TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 469,25 TL yargılama giderinin davalı … Sigorta Şirketinden tahsil edilerek davacılar … ile …’a tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
6-Davacılar tarafından yapılan manevi tazminat dava değerine ilişkin yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı … ile … tarafı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen maddi tazminat dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 818,12 TL vekalet ücretinin davalı … Sigorta Şirketinden tahsil edilerek davacılar … ile … tarafına verilmesine,
8-Davalı … A.Ş. tarafı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen manevi tazminat dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsil edilerek davalı …Tic. A.Ş. Tarafına verilmesine,
9-Davalı … Tic. A.Ş. tarafı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen maddi tazminat dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 4.359,62 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsil edilerek davalı … Tic. A.Ş. tarafına verilmesine,
10-Davalı … Sigorta Şirketi tarafı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen maddi tazminat dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 818,12 TL vekalet ücretinin davacılar … ile …’dan tahsil edilerek davalı … Sigorta Şirketi tarafına verilmesine,
11-HMK 124 gereğince taraf olmaktan çıkarılan davalı … – … A.Ş. tarafı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden AAÜT uyarınca takdiren 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsil edilerek davalı … – … A.Ş. tarafına verilmesine,
12-Davalı … – … A.Ş. tarafından yapılan 150 TL yargılama giderinin davacılardan tahsil edilerek davalı … – … A.Ş. tarafına verilmesine,
13-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı … A.Ş. vekilinin yüzlerine karşı diğer davalı … Sigorta Şirketi yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 28/12/2021

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Yasası kapsamında imzalanmıştır.”