Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/110 E. 2022/213 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/110 Esas
KARAR NO : 2022/213

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan),
DAVA TARİHİ : 25/12/2017
KARAR TARİHİ : 24/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 25/12/2017 tarihli dava dilekçesinden özetle; …Bölgesi Parsel 122-1 ‘de yer alan … (…) İnşaatı Projesi’nin çelik konstrüksiyon imalat ve montaj yüklenicisi olarak müvekkili şirket olan … A.Ş ile Davalı … Ticaret A.Ş. arasında 08/08/2014 tarihli … numaralı sözleşme yapıldığını, bu sözleşmeye göre müvekkili şirketin … Organize Sanayi Bölgesi Parsel 122-1 …’de yapımı gerçekleştirilecek olan …(…) …yapım işleri imalatlarının yapılması için gerekli olan her türlü imalatların uygulama projelerinde gösterildiği şekil ile sözleşme eklerine, yasal yükümlülüklere uygun mahiyette birim fiyat ile yapılması işini üstlendiğini, iş bu sözleşme gereği müvekkili şirket tarafından davalı şirkete, ,,,Şubesi’ne ait 19/08/2014 tarih ,,, Mektup nolu 607.741,87-TL bedelli Kesin Teminat Mektubu verildiğini, müvekkili şirketin sözleşme gereği tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, sözleşme konusu işi tamamlayarak davalı şirkete teslim ettiğini, ancak davalı şirketin sözleşme gereği müvekkili şirketten aldığı davaya konu kesin teminat mektubunu müvekkiline iade etmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 24. Maddesine göre davalının kesin teminat mektubunu 24. Madde de yazılı şartların yerine getirilmesi şartı ile geçici kabul tutanağının kabulünden 1 yıl sonra müvekkili şirkete iade edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sözleşme gereği tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini sözleşme konusu işi tamamlayarak davalı şirkete teslim edildiğini, 15/10/2015 tarihinde Geçici Kabul gezisi yapılarak, tespit edilen noksanlıkların müvekkili şirket tarafından tamamlandığını, yapılan işlerde bir kusura rastlanmadığınını 11/12/2015 tarihinde Geçici Kabul Tutanağı düzenlendiğini, ancak Geçici kabul tutanağının düzenlenmesinin üzerinden 2 yıldan çok fazla süre geçmesine rağmen, davalı ile yapılan tüm görüşmelere ve taleplere rağmen davalı tarafından hiçbir haklı sebep ileri sürülmeksizin müvekkili şirkete ait davaya konu kesin teminat mektubunu müvekkili şirkete iade etmediğini, müvekkilinin gerek maddi, gerekse de ticari itibarı yönüyle zorda kalmasına sebep olduğunu, teminat mektubunun paraya çevrilmek üzere bankaya ibrazı halinde müvekkilinin uğrayacağı zararının telafisinin mümkün olmadığından kesin teminat mektubunun paraya çevrilmesinin tedbiren durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili şirket ile davalı arasında imzalanan 08/08/2014 tarihli … (…) Çelik Konstrüksiyon İşleri Sözleşmesi gereğince davalıya verilen 19/08/2014 tarihli … Mektup nolu 607.741,87-TL bedelli kesin teminat mektubunun paraya çevrilmemesi yönünde ivedi olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine, müvekkilinin bu teminat mektubu sebebiyle borçlu olmadığının tespitine , teminat mektubunun müvekkiline iadesine, mümkün olmaması halinde iptaline, müvekkili tarafından teminat mektubu komisyon, harç v.b bedeli olarak bankaya ödenen toplam 7.000,00-TL nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek reeskont avans faizleri ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi , tensip zaptı tebliğ edilmiş olup, davalı vekili tarafından ibraz edilen cevap dilekçesinden özetle; Müvekkili …A.Ş. Sürdürmüş olduğu faaliyetler kapsamında … ilinde bir gıda üretim fabrikası inşa ettirdiğini, Müvekkili Şirketin söz konusu fabrikanın inşası kapsamında üçüncü kişilerle çeşitli sözleşmeler akdettiğini, … ilinde inşa edilen fabrikanın statik projelendirme işlerini yerine getirmesi amacıyla, 30 Nisan 2013 tarihinde, dava dışı… Limited Şirketi (“…”) ile Statik Projelendirme Sözleşmesi’ni akdettiğini, bu kapsamda, dava dışı …, Fabrika’nın statik projelerinin, hesaplarının ve raporlarının (“Statik Proje”) yapılması işlerini üstlendiğini, dava dışı … tarafından hazırlanmış olan Statik Proje’ye ilişkin çelik konstrüksiyon işleri imalatlarının yapılması amacıyla 8 Ağustos 2014 tarihinde … Konstrüksiyon Sözleşmesi’ni imzaladığını, …’in ikame etmiş olduğu işbu davanın konusunu oluşturan …. Şubesi’ne ait 19.08.2014 tarih ve … Mektup no.lu 607.741,87-TL bedelli kesin teminat mektubu anılan Çelik Konstrüksiyon Sözleşmesi’nin 23.a4 maddesi uyarınca, işin Sözleşme hükümlerine göre tam ve gereği gibi ifa ve ikmalini teminen ve sözleşmesel her türlü yükümlülüklerin teminatı olmak üzere, davacı tarafından Müvekkil Davalı’ya şartsız, süresiz ve gayrikabilirücu olarak verildiğini, somut olayda davacının kötü ifada bulunduğu proje kapsamında herhangi bir kesin kabul tutanağının imzalanmadığını, Çelik Konstrüksiyon Sözleşmesi kapsamında üstlenilmiş olan işlerin davacı tarafından kötü ifa edildiği yönünde kuvvetli şüphe oluştuğunu ve bu yönde incelemelere başlandığını ve davacının kötü ifada bulunduğunun tespit edildiğini, anılan kötü ifa sebebiyle müvekkilinin büyük zararlara uğradığını, davacının haksız ve hukuki mesnetten yoksun davasının Reddine, davacının kesin teminat mektubunun paraya çevrilmesinin tedbirden durdurulması yönündeki ihtiyati tedbir talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen … 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin dava dilekçesinden özetle; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin … İli sınırları içerisinde … , … ve … markalı ürünlerin üretileceği bir gıda fabrikası inşaa ettirdiğini, inşaa edilecek fabrikanın statik projelendirmesini yapması amacıyla 30/04/2013 tarihinde davalı … ile statik projelendirme sözleşmesinin imzaladıklarını , …’nın üstlenmiş olduğu proje yapım işini teslim ettiğini, müvekkili şirket tarafından … tarafından hazırlanmış olan statik proje ile projelendirilen fabrikanın inşası kapsamındaki çelik konstrüksiyon imalatların yapılması amacıyla 8/8/2014 tarihinde davalı … ile çelik konstrüksiyon sözleşmesini imzaladığını, bu sözleşmenin 15/a maddesine göre ” yüklenici , sözleşme imzasını takiben işveren tarafından kendisine verilen sözleşme eki uygulama projeleri ve projelerle ile ilgili hesapları kontrol ederek, uygulama çizimlerini disiplinler arası çakıştırmasını yaparak, herhangi bir eksiklik ve uygunsuzluk saptanması durumunda işverene yazılı bildirir ” denildiğini, davalılarca anılan sözleşmeler uyarınca gerçekleştirilen işlerin tamamlanmasından sonra , dava dışı başka yükleniciler ile geçici kabullerin yapılması aşamasında bazı yüklenicilerin uyarıları ile inşaatın çelik konstrüksiyonunda aşırı miktarda çelik kullanıldığının tespit edildiğini, bu durumun uzman bir firmaca da tespit edildiğini, yapılan incelemede hem …’ın hemde …’in aşırı miktarda çelik kullanımını gerektiren hesaplama, projelendirme ve uygulama yaptıklarının sabit hale geldiğini, davalılardan …’in sözleşmenin 23.maddesi uyarınca işin sözleşme hükümlerine göre tam ve gereği gibi ifa ve ikmalini teminen her türlü vecibelere karşılık olmak üzere müvekkiline 607.741,87 TL bedelli teminat mektubu verdiğini, davalı …’in söz konusu teminat mektubunun iadesi , paraya çevrilmesinin durdurulması …’in borçlu olmadığının tespiti amacıyla … 5 Asliye Ticaret Mahkemesinde … esas sayılı dosyasında görülmekte olan davayı açtığını, davalı …’in sözleşme hükümlerini ihlal etmiş olması nedeniyle müvekkili davacının söz konusu teminat mektubunu paraya çevirme hakkının doğduğunu, davalıların müvekkilinin uğramış olduğu zararı tazmin etmeleri gerektiğini belirterek, belirsiz alacak kapsamında şimdilik 310.000 TL nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
… 18. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyasından dava dilekçesi ve tensip zaptı davalılara tebliğ edilmeden mahkememiz dosyasına gönderilmiş olduğu anlaşıldığından dava dilekçesi birleşen dosya davalılarına tebliğ edilmiş, davalı … tarafından mahkememiz dosyasına sunulan cevap dilekçesinde; Taraflar arasındaki 08/08/2014 tarihli … İşleri Sözleşmesi gereği, müvekkilinin sözleşme edimlerini yerine getirip, sözleşme konusu çelik konstrüksiyon işini tamamlayıp davalıya teslim etmesine rağmen davaya konu teminat mektubunu müvekkiline iade etmek istemeyen davalının bu maksatla yapmış olduğu itirazlarını kabul etmediklerini, taraflar arasındaki sözleşmenin 24. Maddesine göre davalının kesin teminat mektubunu 24. Maddede yazılı şartların yerine getirilmesi şartı ile geçici kabul tutanağının kabulünden 1 yıl sonra müvekkili şirkete iade edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sözleşme gereği tüm yükümlülüklerini yerine getirmediğini sözleşme konusu işi tamamlayarak davalı şirkete teslim ettiğini, sözleşmeye istinaden hem imalat projelerini hem de inşaat sahasında yer teslimini geciktirmesi sebebiyle … in yaşadığı maddi kayıpları karşılamadığı gibi sözleşmeye de aykırı olarak davaya konu teminat mektubunu müvekkiline iade etmeyerek müvekkilinin zararının daha artmasına sebep olduğunu bu nedenle davalının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun cevaplarının tümden reddi gerektiğini, fazlaya ilişkin alacak, tazminat, dava ve talepleri saklı kalmak kaydıyla davalının yapmış olduğu haksız hukuki dayanaktan yoksun ve kötüniyetli itirazlarının tümden reddi ile haklı davasının kabulüne yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyada davalı … Şirketi sunmuş olduğu cevap dilekçesinde; belirsiz alacak davası açılamayacağını, müvekkili şirket ile davacı arasında 30/04/2013 tarihinde … Statik Projelendirme Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği müvekkili şirket üzerine düşen sorumlulukların eksiksiz olarak yerine getirildiğini, sözleşmenin 2. Maddesi uyarınca işverence kabul edilmiş mimari projelerin projeciye teslim edilmesine müteakip statik projelerinin hesaplarının ve raporlarının yapılması işlerinin üstelenildiğini, işverenin veya yetkili temsilcilerinin her aşamada statik projelerin mimari projelere uygunluğunu yapının güvenliğini maliyetini değerlendirileceğini, her aşamanın iş verenin yazılı onayından geçtikten sonra bir sonraki aşamaya geçileceğini, iş veren tarafından kabul edilmeyen ve ya açıklanması istenen hesap ve çizimlerin talebin teknik şartnameye uygun olması şartı ile projeci tarafından bir yazı ile cevaplandırılarak düzeltileceğini, aksi belirtilmedikçe işveren ile beraber işveren adına mimari proje müellifinin de projenin yönetilmesinde yetkili olacağını, projeci, proje müellifi ve diğer disiplinler ile koordineli olarak çalışılacağını, davacı şirketin dava konusu proje dahilinde yapının statik projesinin hazırlanmasının müvekkili şirketten talep ettiğini, talep gereği müvekkili şirketçe estetik güvenilirlik ekonomi kriterleri dikkate alınarak teklif hazırlandığını, davacı tarafından hazırlanan teklifin kabul edilerek taraflar arasında sözleşme imzalandığını, hazırlanan projenin yürütülmesi ve yönetilmesi süresinde müvekkilinin görev almadığını, sadece statik projenin yapılması ve çizimlerinin hazırlanmasında yer aldığını, Çelik Yapım işleri ihalesinin davacı tarafından yönetildiğini ve … firmasına verildiğini, müvekkili şirketçe hazırlanan tüm proje çizim ve dökümanların da projenin yönetilmesi ve yürütülmesi işlerinde görevli … yönetim firmasına teslim edildiğini, müvekkili şirketin yüklendiği işleri davacı şirkete teslim ettiğini, faturasını kestiğini aradan geçen 4 yıl içinde kötü ifada bulunulmasının dinlenilebilir bir yanı olmadığını davacı tarafından süresi içinde yapılmış olan bir ayıp ihbarınında olmadığını, sözleşme süresi içinde noksan hatalı işler var ise bile müvekkili şirket tarafından giderildiğini hizmet bedelinin davalı şirket tarafından ödendiğini açılan davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizin 2016/91 E 2018/126 Karar sayılı dosyasında davacı … A.Ş. tarafından davalı …turizm aleyhine açılan davada taraflar arasında akdedilen Çelik Konstüksiyon imalat işleri için akdedilen 08/08/2014 tarihli sözleşme uyarınca üstlenilen edimlerin yerine getirildiği ancak proje ve yer tesliminin geciktirilmesinden kaynaklı olan zararların tahsilinin talep edildiği, mahkememizce yapılan yargılama sonucunda;”…Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 10/a maddesine göre sözleşmenin imzalanmasından sonra 3 gün içerisinde yüklenici yer teslimi almaya ve yer tesliminden itibaren işe başlamaya mecburdur. Ancak dosyada davacının yer teslimini ne zaman aldığı ve ne zaman işe başladığına dair herhangi bir teslim tutanağı bulunmamaktadır. Yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucunda tespit edildiği üzere davacının çelik konstrüksiyon montajlarını yapabilmesi için montaj yapılacak olan alana ait betonarme yapı ve temellerin hazır olması gerekmektedir. Yüklenici firma tarafından yer teslimi sırasında betonarme imalatlarında tamamlanmış olması gerekmektedir. Sözleşmenin 13.maddesi kapsamında belirlenen iş programı taraflarca dosyaya sunulmamış, 14.madde de sözleşmenin imzalanması sonucunda projelerin CD içerisinde teslim belgesi ile yükleniciye verileceği kararlaştırılmış olmasına rağmen dosyaya böyle bir teslim belgesi de sunulmamıştır. Tarafların dosyaya sunmuş oldukları delillerin bilirkişilerce incelenmesi sonucunda; uygulama projelerinin Eylül 2014 ile Aralık 2015 tarihleri arasında davacıya teslim edildiği sonucuna varılmıştır.
Sözleşmede belirlenen iş süresinin uzadığı, uzama sebeplerinin davalı tarafından cephe panel yüksekliğinin belirlenememesi, cephe işleminin durdurulması, mevsim şartları nedeniyle betonarme yapıları çevreleyen zemin koşullarının bozulması, mekanik köprü üzerinde istenen yürüme yolu ile ilgili temellerin hazır olmayışından kaaynaklandığı davacı tarafından ileri sürülmüş, bu iddia doğrultusunda sunulan e-mailler ve fotoğrafların değerlendirilmesi ve mahallinde yapılan keşif sonucunda, bilirkişilerce; betonarme işleminin bitiş tarihlerine ilişkin sürenin uzamasına ve gecikmeye davalının sebep olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Davalı taraf, işin uzamasına davacının hatalı ve ayıplı imalatlarının neden olduğunu savunmuştur. Taraflar arasında düzenlenmiş olan 11/12/2015 tarihli geçici kabul tutanağına göre taraflarca 15/10/2015 tarihinde geçici kabul gezisi yapıldığı, noksan, hatalı ve kusurlu işlerin tespit edildiği ve tamamlanması için davacıya süre verildiği, verilen süre sonunda noksan hatalı ve kusurlu işlerin davacı tarafından tamamlandığı, 11/12/2015 tarihinde de taraflarca geçici kabul tutanağının tanzim edildiği, kesin kabul süresi içerisinde yüklenici tarafından giderilen bir kısım hatalı ve ayıplı imalatlar nedeniyle de işin süresinin uzadığı, işin süresinin uzamasında davacı ve davalının müterafik kusurlu olduğu, davalı tarafın sorumluluğunun %70, davacının ise %30 oranında bulunduğu bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir.
Her ne kadar işin uzamasında davacı ve davalı müterafik kusurlu olarak bulunmuşlar ve davacı işin uzamasından kaynaklı olan fazladan yapmış olduğu masrafları talep etmiş ise de; sözleşmenin 7/a maddesinde iş bedelinin birim fiyatlarla 6.077.418,69 TL +KDV olarak kararlaştırıldığı, davacı yüklenicinin işin niteliğini, mahiyetini, türünü , yerel koşulları bilerek toplam bedeli kabul ettiği, bu bedeli oluşturan fiyatlara hiçbir itiraz ve talepte bulunamayacağına dair sözleşme maddesini kabul ederek işi üstlendiği, sözleşmenin 15/i maddesinde; iş için gerekli olan projelerle diğer teknik belgelerin yükleniciye tesliminde gecikme olması veya uygulanmak üzere yükleniciye verilen proje ve teknik belgelerde yeni proje veya belge hazırlanmasını gerektirecek ve dolayısıyla zamana ihtiyaç gösterecek şekilde değişiklik yapılması hallerinde yüklenicinin hiçbir itiraz öne sürmeyeceğinin belirlendiği, sözleşmenin 21.maddesine göre; işin uzatılmasının mücbir sebep halleri hariç işverenin takdirinde olduğu, meteorolojik raporların incelenmesi sonucunda; işin süresine etki edebilecek olan herhangi bir meteorolojik hadiseye rastlanmadığı, sözleşmenin 27.maddesi kapsamında; davacı yüklenicinin sözleşme süresi içerisinde uzatılan süre var ise; sözleşmenin tamamen ifasına kadar birim fiyatların değiştirilmesi ve arttırılması talebinde bulunamayacağı, hiçbir şart ve surette eskalasyon yapılmasını isteyemeyeceği, işverence onaylanmış bir süre uzatımı olsa dahi bu süreye eskalasyon uygulanmayacağının kararlaştırıldığı, taraflar arasında 11/12/2015 tarihli geçici kabul tutanağının imzalandığı, geçici kabul tutanağının imzalanması sırasında davacının işin uzamasından kaynaklı olarak alacaklı bulunduğu yönünde herhangi bir itirazi kayıt öne sürmeksizin geçici kabul tutanağını imzaladığı, sözleşmenin 34/g maddesi hükmüne göre de yüklenicinin kendisine hangi nedenle olursa olsun süre uzatımı verilmesi nedeniyle sözleşme bedelinde artış, fiyat farkı ve eskalasyon talebinde bulunamayacağının düzenlenmiş olduğu, 23/11/2017 bilirkişi raporu ve 16/01/2017 tarihli talimat raporundan anlaşıldığından; davacının sözleşmenin 27-34/g maddeleri kapsamında işin uzamasından dolayı tazminat talep edemeyeceği, geçici kabul tutanağı da itirazi kayıt öne sürmeden imzalamış olması…” gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, mahkememizce verilen kararın İstanbul BAM 15 HD nin 2018/1520 Esas 2021/268 Karar sayılı ilamı ile onanarak 16/03/2021 tarihinde kesinleşmiş olduğu görülmüştür.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin kesin teminatın iadesi başlıklı 24. a-i maddesinde; eksik ve kusurların giderilerek kesin kabul tutanağının onaylandığını, yüklenicinin bu işten dolayı iş verene her hangi bir borcunun olmadığını, malzeme ve teçhizata ait garanti belgeleri ile bunların ilgili evrakın geçici kabul öncesi teslim edilmiş olması yüklenici ve alt yüklenicilere ait işlerin ücret tazminat vs haklarını aldıklarını, sosyal güvenlik kurumu ve diğer kurum ve kuruluşlara dair edimlerin yerine getirildiğini, 24- h maddesinde; yüklenicinin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirildiğinin anlaşılması geçici kabulün onayı ve sözleşme konusu işin iş verene teslim işlemlerinin gerçekleştirilmesi SGK dan iş ile ilgili ilişiksizlik belgelerinin getirilmesi ve kesin kabul ve kesin hesabın işveren tarafından onaylanmasından sonra teminatın serbest bırakılacağı, 24-i maddesinde; kesin teminatın iadesinin yukarıdaki şartların yerine getirilmesi şartı ile geçici kabul tutanının kabulünden 1 yıl sonra yapılacağının düzenleme konusu yapıldığı görülmüştür.
Mahkememizin 2016/91 Esas sayılı kesinleşmiş bulunan dosyasından aldırılan bilirkişi raporlarında da belirlendiği üzere 15/10/2015 tarihinde taraflarca sözleşme konusu işin yapıldığı alanda geçici kabul gezisi yapıldığı, tespit edilen eksikliklerin yüklenici … tarafından giderilmesi üzerine 11/12/2015 tarihinde tarafların imzasını taşıyan geçici kabul tutanağının imzalandığı, ancak geçici kabul tutanağının imzalanmasından sonra mahallinde keşfen inceleme yapan bilirkişilerce tespit edilen hatalı işlemler olduğu, bunların geçici kabul tarihi olan 11/12/2015 den sonra oluştuğu, bu hataların kesin kabul süresi içerisinde yüklenici tarafından giderilmesi gerektiği, davalı işveren tarafından kesin kabulün yapılmadığı, sözleşmenin 24. Maddesinin h bendine göre yüklenicinin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirdiğinin anlaşılması geçici kabulün onayından sonra kesin teminatın iade edilebileceği, yine sözleşmenin 24-i maddesinde göre de kesin teminatın iadesinin 24. Maddede sayılan şartların yerine getirilmesi koşulu ile geçici kabul tutanağının kabulünden bir yıl sonra yapılacağı, yüklenici tarafından geçici kabul tutanağının düzenlenmesinden sonra ortaya çıkan hataların kesin kabul süresi içerisinde giderilmediği, kesin kabulünde iş veren tarafından yapılmadığı, 16/01/2017 tarihli talimat raporu ile anlaşıldığından asıl davada teminat mektuplarının iadesi talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen davada işveren … davalılardan … ile statik projelendirme sözleşmesi akdedildiğini, davalı … tarafından hazırlanmış bulunan statik proje kapsamında Çelik Konstrüksiyon imalatının yapımı konusunda davalılardan … ile sözleşme imzalandığını, yapılan projenin ve uygulamanın dava dışı … isimli şirkete incelettirildiğini, hazırlanan rapora göre çok fazla çelik kullanıldığının tespit edildiğini, Sözleşmenin 15. /a Maddesinin ihlal edildiğini, bundan kaynaklanan zararlarının tazminini talep etmiştir.
Davalı … Ltd şirketi ile davacı … arasında akdedilen 30/04/2013 tarihli statik projelendirmeye ilişkin sözleşmenin 2. Maddesinde; projelendirmenin sözleşmede belirlenen aşama ve süreler sonunda işverene teslim edileceği, işverenin veya yetkili temsilcisinin her aşamada statik projelerin mimari projeye uygunluğunu yapının güvenliğini ve maliyetini denetleyeceğini her aşamanın iş verenin yazılı onayından geçtikten sonra bir sonraki aşamaya geçileceğini, işveren tarafından kabul edilmeyen hesap , çizim gibi taleplerin teknik şartnamelere uygun olması şartı ile projeci … tarafından bir yazı ile cevaplandırılarak düzeltileceği, işveren ile beraber iş veren adına mimarı proje müellifinin de projenin yürütülmesinde yetkili olacağı mimari proje müellifinin statik, mekanik ve elektrik disiplinleri arasındaki koordinasyonu sağlayacağı, projecinin başta proje müellifi olmak üzere diğer disiplinler ile koordineli çalışmak zorunda olduğu, tasarımın son onayını mimari proje müellifinin vereceğinin kararlaştırıldığı, işveren … ile … arasında akdedilen yapım sözleşmesinin 14. Maddesinde ; ihale dökümü projelerin işveren tarafından hazırlatıldığı, yüklenicinin kendisine teslim edilen uygulama projelerinin dışında işin bitirilmesi için gerekebilecek bütün ek proje detay ile bunlara ilişkin hesapları masrafların kendisine ait olmak üzere hazırlayacağı ve proje müellifine onaylatacağı, yüklenicinin yapacağı projelerin ilgili mevzuat, fen ve sanat kurallarına uygun olarak iş programını aksatmayacak şekilde hazırlayacağı, bu projelerin gereken tüm ölçü ve ayrıntıları kapsayacağı tüm projelerde proje müellifinin onayı isteneceği, proje müellifinin onayı olmayan projelerin değerlendirilmeye alınmayacağı, 15-a maddesinde de; sözleşme konusu işlerin işveren tarafından yükleniciye verilen veya yüklenici tarafından hazırlanıp proje müellifince onaylanan uygulama projelerine uygun olarak yapılacağı, yüklenicinin sözleşme imzasını takiben işveren tarafından kendisine verilen sözleşme eki uygulama projeleri ve projeler ile ilgili hesapları kontrol ederek uygulama projelerinin disiplinler arası çakıştırmasını yaparak herhangi bir eksiklik ve uygunsuzluk saptaması durumunda işverene yazılı olarak bildireceğinin düzenleme konusu yapıldığı; … tarafından hazırlanan uygulama projesinin yüklenici … tarafından uygulandığı, uygulama aşamalarının işveren …’in kendisinin ve proje müellifince onaylandığı, işveren tarafından veya proje müellifi tarafından onaylanmayan işlemlerin yapılmadığı, işveren ve yüklenici tarafından geçici kabul tutanağının düzenlendiği, geçici kabul tutanağından fazladan çelik kullanıldığına ilişkin bir bilginin yer almadığı, Mahkememizin 2016/91 Esas sayılı dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesinde de; fazladan çelik kullanımına ilişkin herhangi bir tespit yapılmadığı taraflar arasında ,6098 sayılı TBK’nın 470. Ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi akdedildiği, bu sözleşme kapsamında yüklenicinin bir eseri meydana getirmeyi iş sahibinin de bunun karşılığı bir bedel ödemeyi üstlendiği, TBK ve yerleşik Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere yüklenicinin üstlendiği edimleri sözleşmeye uygun, iş sahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle, fen ve sanat kurallarına uygun olarak ifa etmek, iş sahibi tarafınca işin yapımına ilişkin yüklenilen hususlarda sözleşmeye ve işin fen ve sanat kurallarına uygun yapılmasına engel olacak hususların bulunması halinde iş sahibini uyarma yükümlülüğünün mevcut olduğu, gizli ayıbın, eserde basit bir muayene ile tesbit edilemeyen, çıplak gözle görülüp saptanamayan, kullanım sırasında ortaya çıkan veya kullanım sırasında gelişen bir durum nedeniyle ortaya çıkan ayıp olduğu,6098 sayılı TBK’nın 474/I. maddelerindeki gibi makul bir sürede muayene ve ihbar yükümlülüğüne ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, TBK’nın 474/III. maddelerindeki düzenlemelerden iş sahibine gizli ayıplar ortaya çıkar çıkmaz gecikmeksizin yükleniciye ayıp ihbarı yükümlülüğü getirildiği kabul edildiği, ihbar yükümlülüğü yerine getirilmezse eser zimnen kabul edilmiş sayılacağı, yüklenici …’in kendisine işveren tarafından verilecek projelere göre imalat ve montaj yapmak zorunda olduğu, geçici kabul tutanağına göre 15/10/2015 tarihinde geçici kabul gezisinin yapıldığı, noksan hatalı ve kusurlu işlerin tespitinin, tamamlanması için süre verildiği, verilen süre içerisinde noksan hatalı ve kusurlu işlerin tamamlandığı, yapılan işlerde bir kusura rastlanmaması sebebiyle 11/12/2015 tarihinde geçici kabul tutanağının tanzim edildiği, yüklenici tarafından yapılan işlerin projeci …’nın hazırladığı projelerin işveren ve proje Müellifi tarafından onaylandığı, buna göre imalat işlerinin devam ettirildiği, fazladan çelik kullanıldığı iddiasının eser sözleşmesinde gizli ayıp olarak nitelendirilemeyeceği, işverenin geçici kabul tutanağına bu konuda herhangi bir kayıt düşmediği, eseri bu şekli ile kabul ettiği, süresi içerisinde de fazladan çelik imalatı yapıldığına ilişkin herhangi bir ayıp ihbarında bulunmadığı anlaşıldığından birleşen davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
Asıl Davada;
1-Davanın Reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 80,70-TL’nin, peşin alınan 119,55 TL harç ile sonradan tamamlatılan 10.379,00-TL harcın toplamı olan 10.498,55-TL den mahsubu ile fazla harç olan 10.417,85-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 47.437,05-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından aşağıda dökümü yapılan 150-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Birleşen Davada;
1-Davanın Reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 80,70-TL’nin, peşin alınan 5.294,03-TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 5.213,33-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 30.150,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair Asıl davada Davacı birleşen davada davacı Vekili …, davacı şirket yetkisili … , birleşen davada davalı … vekili … , asıl davada davalı birleşen davada davacı … A.Ş vekili A…’in yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 24/03/2022

Başkan
E-imzalıdır.
Üye
E-imzalıdır.
Üye
E-imzalıdır.
Katip
E-imzalıdır.