Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1098 E. 2019/82 K. 05.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1098 Esas
KARAR NO : 2019/82

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/10/2017
KARAR TARİHİ : 05/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 05/10/2017 havale tarihli dava dilekçesi ile özetle; müvekkili davacı şirketin … ve LPG faaliyetine … bayisi olarak faaliyet gösterdiğini, istasyonda 17/01/2017 tarihinde yapılan denetimde 459.547 TL tutarında idari para cezası kesildiğini, ceza kesilme gerekçesinin LPG otogaz pompa fiyatının ilan edilen LPG otogaz fiyatının üzerinde olduğunun gösterildiğini, para cezasının 1/4 indirimli olarak 344.660,25 TL tutarında yasal süresi içerisinde ödendiğini, …’ın aldığı karar doğrultusunda 2015 yılından itibaren istasyonda bazı günlerde Halk Günü kampanyası yapıldığını, …’ın talimatı ile bugünlerde LPG’nin indirimli olarak normal satış fiyatının altında satıldığını, bu kampanya için afiş ve fiyat görselinin … tarafından hazırlandığını ve kargo yolu ile teslim edildiğini, tüm evrakları istasyon yetkilisi ve sorumlusu olarak davalı …’un imzaladığını, söz konusu afişi kendisinin asıp şikayete ve cezaya bizzat … ile birlikte neden olduğunu tüm bu nedenlerle her bir davalı için şimdilik 30.000,00 TL olmak ve fazlaya dair haklar saklı kalmak üzere şimdilik 60.000,00 TL olmak üzere EPDK’nun 05/04/2017 tarihli 459.547 TL tutarındaki idare para cezası kararından ötürü, müvekkilinin ödemek zorunda kaldığı 344.660,25 TL Tutarındaki zararından sorumlu oldukları kusur oranının her biri açısından ayrı ayrı tespit edilerek kendilerinden ayrı ayrı müvekkiline rücuen ödenmek üzere Davalı … bakımından ihtarnamenin tebliği tarihi ile Davalı … bakımından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ş vekilinin 28/11/2017 havale tarihli cevap dilekçesi ile özetle; müvekkili şirketin ticari merkez adresinin Şişli İstanbul olduğunu, yetkili mahkemenin İstanbul (Çağlayan) mahkemeleri olduğunu, dava değerinin çok açık bir şekilde belirli iken belirsiz alacak davası açılmasının davanın usulden reddini gerektirdiğini, idari işlemin iptaline ilişkin davacı tarafından dava açılması ve bu davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin açılan davada pasif husumet ehliyeti olmadığını, davacıya EPDK tarafından kesilen idari para cezasında müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun veya kusurunun bulunmadığını, kusur ve sorumluluğun tamamen davacı şirkette ve diğer davalı istasyon yetkilisi konumundaki …’ta olduğunu, öncelikle görev ve yetkisizlik nedeni ile davanın reddine, belirsiz alacak davası açılması nedeni ile davanın usulden reddine, davanın müvekkili şirket yönünden usul ve esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin 04/01/2018 havale tarihli cevap dilekçesi ile özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar bulunmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini,idari işlemin iptaline ilişkin davacı tarafından dava açılması ve bu davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, müvekkilinin istasyon müdürü, yetkilisi olmadığını, SGK kayıtlarında Akaryakıt Satış Elemanı olarak göründüğünü, EPDK yetkilileri tarafından tutulan tutanakta tesis işletme sahibinin adı bölümünde … isminin yazılı olduğunu, tutanakların istasyon müdürü sıfatıyla … tarafından imzalandığını, müvekkilinin davaya konu edilen afişlerin asılmasında veya kaldırılmasında insiyatif alması mümkün olmadığından, istasyon müdürünün ve genel merkezin emir ve talimatı doğrultusunda afişin asıldığını, müvekkilime izafe edilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığını, davacı şirketin ve diğer davalı şirket olan … A.Ş’nin basiretli tacir olarak üzerlerine düşen dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmediklerinden davanın müvekkili açısından reddi gerektiğini, bu nedenlerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama giderleri, vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Her ne kadar davalılar … ve …ne karşı birlikte dava açılmış ise de, davalı … yönünden davaya iş mahkemesi olarak diğer davalı … yönünden ise davaya asliye ticaret mahkemesi olarak bakılması gerektiği gözetilerek … yönünden açılan davanın tefrikine karar verilmiş, … yönünden de davaya asliye ticaret mahkemesi sıfatı ile devam edilmiştir.
… 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/333 esas, 2018/274 karar sayılı, 29/06/2018 tarihli kararında “…davalı …’nin yetki itirazının kabulü ile mahkemenin yetkisizliği nedeni ile davanın reddine…” karar verilmiş olup, yetkisizlik kararı nedeniyle dosya mahkememize tevzi edilmekle, yargılamaya mahkememiz 2018/1098 esas sayılı dosyası üzerinden davalı … AŞ yönünden devam olunmuştur.
6100 sayılı HMK’nun 115/2. maddesinde “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
HMK’nun 107.maddesinde belirsiz alacak davasının “…davanın açıldığı tarihte alacağın miktarının yahut değerinin tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu hallerde alacaklının hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktarı yada değeri belirtmek sureti ile…” açılabileceği düzenlenmiştir.
Davanın belirsiz alacak davası türünde açılabilmesi için, davanın açıldığı tarih itibariyle uyuşmazlığa konu alacağın miktar veya değerinin tam ve kesin olarak davacı tarafça belirlenememesi gerekir. Belirleyememe hali, davacının gerekli dikkat ve özeni göstermesine rağmen miktar veya değerin belirlenmesinin kendisinden gerçekten beklenilmemesi durumuna ya da objektif olarak imkansızlığa dayanmalıdır.
Davacı alacak miktarının 344.660,25 TL olduğunu dava dilekçesinde açıklamış ve davasını belirsiz alacak davası olarak açmıştır. Davacının dava konusu ettiği alacak, belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceğinden davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 44,40 TL’nin, peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu bakiye 13,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
5-Dosya davalı …Ş. yönünden yetkisizlik kararı ile, … A.Ş. yönünden devam ettiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13.maddesi gereğince hesaplanan 2.725 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … AŞ’ye verilmesine,
dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.05/02/2019

Katip …

Hakim …