Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1075 E. 2019/584 K. 28.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1075 Esas
KARAR NO : 2019/584

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/11/2018
KARAR TARİHİ : 28/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 12/11/2018 tarihli dava dilekçesinde; davalı bankanın … 25. Noterliği elilyle keşide ettiği … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile müvekkili şirket hesabının 30/11/2017 tarihi itibari ile kat edildiğini bildirdiğini, 4.424,240,94 TL’nin ödenmesini talep ettiğini, 08/12/2017 tarihinde ise 15/02/2017 tarihli Rehin Sözleşmesine 15/04/2014 tarafından kredi sözleşmelerinden kaynaklı alacak iddiası ile müvekkili aleyhine … 6. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından rehnin paraya çevrilmesi yoluyla ilmasız takibe girişildiğini, takip konusu aracın satışı yoluyla 147.350,00 TL tahsilat elde edildiğini, müvekkili şirketin takibe konu takibe konu edilen hesap kat ihtarının keşide edildiği tarihte davalı yana muaccel bir borcu bulunmadığını, dosyadan araç satışı yoluyla yapılan tahsilatın fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 5.000 TL’sinin istirdadına karar verilmesini, davalı bankanın 30/11/2017 tarihinde ya da öncesinde hangi alacağı ödenmediği için hesabı kat ettiğini izah etmesi gerektiğini, … 6. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında yapılan tahsilatın fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000 TL sinin istirdadına, takibinde kötüniyetli olan davalı yanın %20 ‘den az olmayan tazminata mahkum edilmesine, , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; müvekkil bankanın, davacı … şirketine Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden ticari krediler açılıp kullandırıldığını, dava dışı …’ın söz konusu sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, borçlular tarafından kredi şartları ihlal edildiğinden hesapların kat edildiğini, … 25. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacı şirkete ve dava dışı müşterek borçlu-müteselsil kefil …’a 4.244.240,94 TL nakit borçlarının ödemesinin ihtar edildiğini, ihtarnamenin sonuçsuz kalması sebebiyle, kredi borçlusu davacı firma hakkında ilamsız ve rehnin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, söz konusu her iki takibin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile başlatıldığını, istirdat davasının şartlarının oluşmadığını, davacı tarafından 147.350,00 TL’lik tahsilat müvekkil bankaya rehinli aracın satışı sonucu elde edildiğini, söz konusu tutarın davacı tarafından ödenmediğini, borçlu tarafından satış işlemlerini durdurma imkanı varken satış işlemlerine ya da ihale işlemlerine hiçbir itirazda bulunulmadığını, davacının müvekkil bankaya borcunun bulunmadığına ilişkin iddialarının gerçek dışı ve kötü niyetli olduğunu beyan ile öncelikle davanın usulden reddine, aksi halde davacının kötüniyetli davasının esastan reddine, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; davacının davalı banka ile aralarındaki kredi sözleşmelerine göre verdiği rehnin davalı bankaca paraya çevrilip tahsil edilen bedelin davalı bankadan tahsili taleplidir.
6100 sayılı HMK’nun 115/2. maddesinde “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
HMK’nun 107.maddesinde belirsiz alacak davasının “…davanın açıldığı tarihte alacağın miktarının yahut değerinin tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu hallerde alacaklının hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktarı yada değeri belirtmek sureti ile…” açılabileceği düzenlenmiştir.
Davanın belirsiz alacak davası türünde açılabilmesi için, davanın açıldığı tarih itibariyle uyuşmazlığa konu alacağın miktar veya değerinin tam ve kesin olarak davacı tarafça belirlenememesi gerekir. Belirleyememe hali, davacının gerekli dikkat ve özeni göstermesine rağmen miktar veya değerin belirlenmesinin kendisinden gerçekten beklenilmemesi durumuna ya da objektif olarak imkansızlığa dayanmalıdır.
Davacı davalının haklarında … 6. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden rehnin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takibe geçtiğini ve rehin konusu aracın satışı yoluyla kendilerinden 147.350,00 TL tahsilat elde ettiğini, davacıya herhangi bir borçları olmadığı halde davalının hesabı kat edip, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla bu tahsilatı yapmış olduğunu açıklamış ve davasını belirsiz alacak davası olarak açmıştır. Davacının dava konusu ettiği alacak, belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceğinden davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 44,40 TL’nin, peşin alınan 85,39 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 40,99 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13.maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücreti, maktu vekalet ücretinden az olamayacağından 2.725 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/05/2019

Katip …

Hakim …

Harç Beyanı
K.H.=44,40 TL
P.H.= 85,39 TL
İ.H.= 40,99 TL