Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1063 E. 2020/54 K. 22.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1063 Esas
KARAR NO : 2020/54

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 08/11/2018
KARAR TARİHİ : 22/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkili şirket aleyhine…Şubesinin… seri numaralı 31/07/2018 tarihli 71.520 TL bedelli çek için İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine havi icra takibi başlatıldığını, boçlunun adresleri Büyükçekmece, Bakırköy ve Çorlu olduğunu ve icra takibinin icraya yetkili olmadığını, davalının alacaklı vasfının ve takip yapma yetkisinin bulunmadığını, son cirantanın … A.Ş. Olduğunu, müvekkili şirket dava ve icra takip konusu çekin lehtarı olduğunu ancak çekin müvekkili şirketçe ciro edilerek diğer ciranta gözüken… Sahibi…’a imzalanarak verilmediğini, müvekkili şirketin hiçbir ticari ilişkisinin bulunmadığını, müvekkili şirkete ait gibi gözüken kaşe ve imzaların müvekkili şirket yetkililerine ait olmadığını, dava konusu çekin müvekkili şirkete kargo yolu ile yollandığını ve kargoda çekin çalındığını ve bu sebeple çek keşidecisi… San. Ve Tic. A.Ş. Vekili ile 15/08/2018 tarihinde protokol imzalanarak çek bedeli haricen tahsil edildiğini bildirmekle davanın kabulü ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin iptaline, davacının kötü niyetli olması nedeniyle %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilemesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmekle davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; davacının menfi tespit davasının imza inkarına dayandığını, davacının iddialarının aksine çek üzerinde müvekkilinin cirosu bulunmadığını, müvekkili çekin yetkili hamil olduğunu, müvekkilinin … şirketi olduğunu ve imzanın durumunu bilecek durumda olmadığını, dava konusu çekteki imzanın davacıya ait olmadığnını kesin olarak anlaşılması halinde müvekkili şirket dava konusu çeklerin dava dışı faktorin müşterisinden alacağı tevsik eden belgelere binaen tevdi almış olduğundan çek üzerindeki imzanın durumunu bilecek durumda olmadığı dikkate alınması gerektiğini, davacı ile müvekkili arasında doğrudan bir ilişkisi bulunmadığını bildirmekle davanın reddine, davacının %20’den az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasının mahkememize celp edildiği görülmekle, icra dosyasının incelenmesinde; davalı şirketin 71.520,00 TL çek alacağı, 3.553,47 TL takip öncesi faiz, 7.152,00 TL %10,0 çek tazminatı, 214,56 TL %0,3 komisyon olmak üzere toplam 82.440,03 TL alacağın tahsili için icra takibine geçildiği görüldü.
Mahkememizce …A.Ş.’ye müzekkere yazılarak 10/12/2014 tarihli … numaralı … sözleşme asıllarının mahkememiz kasasına alındığı görüldü.
Mahkememizce Türkiye …Ticari Şube Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak sigorta primi ödemesine dair dilekçe aslının mahkememiz kasasına alındığı görüldü.
Davalı vekilince mahkememize sunulan 04/06/2018 tarihli genel faktoring sözleşme aslının ve 08/06/2018 tarihli alacak bildirim formu ve çek senet tevdi bordro asıllarının mahkememiz kasasına alındığı görüldü.
Mahkememizce …A.Ş.’ye müzekkere yazılarak davacının şubede yapılan işlemlerine ilişkin talimat asıllarının mahkememiz kasasına alındığı görüldü.
Mahkememizce İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasına konu çek aslının mahkememiz kasasına alındığı görüldü.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi grafolog …’a tevdi edilmiş olup bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 23/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda; inceleme konusu ve mukayese imzaların binoküler stereomikroskop olup, uv ışık kaynağı ve diğer büyütme ve aydınlatma ve görüntüleme cihazlarından müteşekkil inceleme ortamında grafolojik, grafometrik ve kaligrafik metotlarla yapılan incelenmesinde tespit edilen bulgular aşağıda belirtilmektedir.
İnceleme konusu imza ile mukayese- edilmek üzere oluşturulan imza portföyünde yer alan davacı şirket yetkilierine ait imzaların çekin keşide talibinden Önceki ve sonraki tarihleri içerdikleri ve grafolojik yönden tutarlılık gösteren doğal varyasyonlar halinde atılmış imzalar oldukları izlenmektedir.
İnceleme konusu imza ile mukayese imzaların farklı sirkülerinde imzalar oldukları görülmekte, tetkik konusu imza ile mukayese imzaların,
– Genel imza kompozisyonu ve tersim karakteristiği,
– imzaların başlangıç bölümlerinin lokasyon, biçim ve bağlantı özellikleri,
– Gövde bölümündeki ara figür ve gramalann yapılandırmış ve bağlanış özellikleri,
– İmzaların bitiriliş ünitelerinin şekil ve bağlantı karakteristiği,
– imza bölümlerinin biıbirilerine göre oran ve konumlan,
– Ritm-form dengesi,
– Presyon varyantları, hız-işleklik tarzı vital değerler bakımından farklı grafolojik özellikte imzalar oldukları müşahede edilmektedir.
Genel grafolojik parametrelerle ifade edildiğinde, tetkik konusu imzalarla davacı şirket yetkililerine ait mukayese imzalar arasında tersim tarzı, işlektik derecesi, meyil ve istikamet, seyir, sürat, istif itiyatları ve baskı unsurları bakımından uygunluk ve benzerlikler bulunmadığı tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı şirket tarafından icra takibine konu çekteki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığı iddiasıyla açılan menfi tespit davasıdır.
İnceleme konusu … T.A.Ş. …/…Şubesi’ne ait, 31.07.2018 keşide tarihli, …seri nolu, 71.520 TL bedelli çekin arka yüzünde davacı şirkete atfen atılmış imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla davacı şirket yetkilileri …, … ve …’ın eli ürünü olmadığı teknik hükme elverişli grafolog raporuyla anlaşılmıştır.
Mahkememiz kasasına alınan davaya konu çekin incelenmesinde çek keşidecisinin …A.Ş., lehtarının davacı … A.Ş., ilk cirantanın … İnş-…, ikinci cirantanın… İnş.-…, son ciranta ve yetkili hamilin ise davalı …A.Ş. Olduğu anlaşılmıştır. … süresinde bankaya ibrazı neticesinde Bakırköy … ATM’nin … Esas sayılı dosyasından ödeme yasağı kararı verilmesi nedeniyle işlem yapılamadığı görülmüştür.
Bakırköy … ATM … D.İş. Sayılı dosyasının UYAP üzerinden celp edilmiş olup dosyanın incelenmesinde 31/07/2018 tarihli tensip tutanağı ile çek hakkında ödeme yasağı kararı verildiği, iş bu dava davacı tarafından davaya konu çekin iptali davasının açıldığı, mahkeme gerekçeli kararı incelendiğinde istirdat davası açılmış olması nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Mahkememiz ara kararı gereğince davacı vekilinden 2 haftalık kesin süre içerisinde çekin çalındığına ilişkin kargo belgesini sunulmasının istenildiği, davacı vekilince dosyaya sunulan 22/10/2019 havale tarihli beyan dilekçesi ile taraflarında çekin çalındığına dair bir belgenin bulunmadığı, çekin çalındığının çeki davacı şirket adına ciro eden keşideci dava dışı…,…A.Ş. Yetkilileri tarafından kendilerine bildirildiği ve çekin yolda çalındığının dosyaya beyan edildiği görülmüştür.
Davaya konu yukarıda belirtilen çekteki ciro silsilesi, faktoring sözleşmesi ve tevsik edici mahiyetteki davalı faktoring şirketince dosyaya sunulan fatura, alacak bildirim formu ve ödeme araçları tevdi bordrosu ile davalı Faktoring şirketinin faktoring sözleşmesi neticesinde Necati İlter’e 68.061,83 TL ödeme yaptığına ilişkin ödeme dekontunun incelenmesinde geçerli bir faktoring ilişkisi neticesinde çekin yetkili son hamil davalı faktoring şirketine geçtiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında alınan grafolog bilirkişi raporuna göre çekteki imzanın davacı şirket yetkililerine ait olmadığı anlaşılmakla davanın kabulü ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasındaki takibe konu 31/07/2018 keşide tarihli, 71.250 TL bedelli çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine dair karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda ayrıntılı şekilde izah edildiği üzere geçerli bir şekilde faktoring ilişksi çerçevesinde davaya konu çekin davalı son yetkili halim tarafından alındığı faktorig ilişkisinin tevsik edici belgelerle ispat edildiği, davalı faktoring şirketinin çekteki imzanın lehtar davacı şirketin yetkililerine ait olduğunu bilemeyeceği gözetilerek kambiyo senetlerinin sebepten mücerretliği ilkesi gereğince geçerli bir ciro silsilesiyle çeki teslim aldığı, davacı tarafça davalı faktoring şirketinin kötü niyetle çeki teslim aldığı hususununda ispatlanamaması nedeniyle davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki takibe konu 31/07/2018 keşide tarihli, 71.250 TL bedelli çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
Davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 5.631,47 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.407,87 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.223,60 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan; 1.407,87 TL peşin harç ile 530,00 TL posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 1.937,87 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 11.517,20 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
7-Mahkememiz kasasında bulunan evrak asıllarının karar kesinleştiğinde ilgili kurumlara iadesine,
8-İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasının ilgili icra müdürlüğüne iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/01/2020

Katip
¸

Hakim
¸