Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1041 E. 2020/408 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1041 Esas
KARAR NO : 2020/408

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 05/11/2018
KARAR TARİHİ : 16/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … plakalı 2011 model Suzuki marka aracının davalı … tarafından … numaralı poliçe ile kaskolandığını, 17/04/2018 günü saat 01:20-01:25 sularında kendisinin kullanımında iken beton ve demir bariyerlere çarparak tek taraflı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza neticesinde oluşan hasar bedelinin tamir edildiğini, tamir fatura bedelininde davalı … şirketinden ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla … 11. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, ancak davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi tarafından sigortalandığını, beyan ile oluşan hasar arasında çelişki meydana geldiğinden olayın araştırılması gerektiğini, ekspertiz incelemesinde 10.868,88 TL parça, 2.860,00 TL işçilik olmak üzere toplam 13.728,88 TL tespit edildiğini savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 11. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında toplam 16.804,58 TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının borca, faize ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, süresinde de huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Dava konusu kazaya ilişkin olarak tanıkların dinlenilmesi amacıyla … 1. Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimat mahkemesince huzurda … sayılı talimat dosyasında tanık beyanları alınmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının dosya kapsamında celp edilen delillerle birlikte değerlendirilmesi amacıyla Makine Mühendisi bilirkişiye tevdii edilen dosyaya 02/06/2020 tarihinde rapor tanzim edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı tarafın 17/04/2018 tarihinde yapmış olduğu trafik kazası sonucunda araçta oluşan hasar bedelinin davalı … tarafından kasko poliçesi kapsamında karşılanmadığı gerekçesiyle başlatılan icra takibine davalı tarafından borca, faize ve fer’ilerine itiraz sebebiyle duran takibin devamı için açılan itirazın iptali davasıdır.
Sigorta sözleşmeleri TTK’da düzenlenmiş olup tarafların poliçede belirledikleri miktar, dönem ve tür bakımından sigortacı şirket ile sigortalı arasında yapılan sigortacının sözleşmeye konu dönem boyunca poliçede belirlenen bedeli ödemeyi taahhüt ettiği, sigortalının da poliçe kapsamındaki rizikonun gerçekleşmesi halinde üstlenmiş olduğu maddi yükümlüleri yerine getirmeyi vaat ettiği her iki tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir.
TTK m. 1427 sigortacının tazminat yükümlülüğüne ilişkin hükümdür. Buna göre; ”Aynen tazmine ilişkin sözleşme yoksa sigorta tazminatı nakden ödenir. Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesine müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her halde 1446 ıncı maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur. Can sigortaları için bu süre onbeş gündür. Sigortacıya yüklenemeyen bir kusurdan dolayı inceleme gecikmiş ise süre işlemez.”
Somut olay değerlendirildiğinde; 17.04.2018 tarihinde meydana trafik kazasına konu hasar gören araç için 01.07.2017 tanzim tarihli davacı ve davalı arasında genişletilmiş kasko poliçesi düzenlendiği tespit edilmiştir. TTK’nın sigorta hükümleri kapsamında sigortacının poliçeye konu rizikonun meydana gelmesi halinde tazminat sorumluluğunun bulunduğu TTK. m. 1427 kapsamında düzenlenmiştir.
Dava kapsamında dinlenen tanıklardan İsmet Kurt’un 20/12/2019 tarihli beyanında kaza tarihinde olayı bizzat görmediği, kazadan sonraki gün olan 18/04/2018 tarihinde hasarlı aracın oto tamirini yaptığını, gece saatlerinde davacı tarafından kaza yapıldığı için ertesi gün kendileri talep ettiği için davacının kaza yerinde gündüz fotoğraf çektiğini ve tüm hasar bedelinin davacı tarafından ödendiğini belirtmiştir.
Dava kapsamında dinlenen tanıklardan … 08/10/2019 tarihli beyanında, davacının amcası olduğunu olay yerine intikal ettikleri gibi kasko şirketini davacı …’ün telefonundan aradıklarını beyan etmiştir.
Dava kapsamında dinlenen tanıklardan … 08/10/2019 tarihli beyanında, kardeşinin kaza yaptıktan sonra kendisini aradığını olay yerine hemen intikal ettiklerini akabinde kasko şirketini aradıklarını araç yürüyorsa yarın inceleme yapılabileceğini kasko şirketinin ifade ettiğini beyan etmiştir.
Dava kapsamında alınan hükme elverişli 14/05/2020 tarihli makine-kusur bilirkişi raporunda, kazanın %100 davacının asli kusuruyla meydana geldiği, kazaya ilişkin hasarın kaza ile uyumlu olduğu, oluşan hasarın beklenen ve muhtemel hasarlardan olduğu, dosya kapsamında kaza tarihinde davacı tarafından sigorta şirketinin cep telefonu ile arandığının telefon kayıtlarıyla sabit olduğu, dinlenen tanık beyanlarıyla da davacının sigorta şirketini aydınlatma ödevini yerine getirmek amacıyla bilgilendirmek için aradığı anlaşıldığından ve söz konusu sigorta sözleşmesinin genişletilmiş kasko poliçesi kapsamında olmasından ötürü sigorta şirketinin TTK. m. 1427 kapsamında tazminat ödeme yükümlülüğü olması nedeniyle 10.868,88 TL parça masrafı, %15 iskontolu haliyle 2.431,00 TL işçilik masrafı ve toplamda KDV dahil 15.693,85 TL hasar onarım bedelinin olduğu hükme elverişli bilirkişi raporundan anlaşılmış olup davanın kabulü ile takibin 15.693,76 TL üzerinden devamına, asıl alacak 15.693,76 TL ye takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan kanbul edilen alacak miktarı üzerinden hesaplanan % 20 oranındaki 3.138,75 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile takibin 15.693,76 TL üzerinden devamına, asıl alacak 15.693,76 TL’ye takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, % 20 oranındaki 3.138,75 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.072,04 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 184,00 TL + 84,02 TL icra dosyasına yatırılan harçtan oluşan toplam 268,02 TL harçtan mahsubu ile bakiye 804,02 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 184,00 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.013,15 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 3.400 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”