Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1010 E. 2018/1089 K. 05.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1010 Esas
KARAR NO : 2018/1089

DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı)
DAVA TARİHİ : 02/07/2008
KARAR TARİHİ : 05/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davasında, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile dava dışı … A.Ş arasında kredi ilişkisi kurulduğunu ve davalı borçlu …’un kefaleti ile dava dışı borçlu firmaya kredi kullandırıldığını, dava dışı borçlu şirket ile müvekkili banka arasında imzalanan kredi sözleşmesinden doğan borcun ödemelerinin süresinde ve sözleşme hükümlerine uygun olarak ödenmemesi nedeni ile taraflar arasındaki kredi ilişkisi kat edilerek borçlulara hesap kat ihtarnameleri gönderildiğini ve ihtarnamelerin tebliğ olduğunu, borcun ödenmemesi üzerine borçlular hakkında … 13.İcra Müd. … E. Sayılı dosyasından icra takibine geçildiğini, davalıların adına malvarlığı bulunamamış olup borçluların malvarlıklarını muvazaalı işlemlerle 3.kişilere devir ettiğinin öğrenildiğini, borçlu … adına kayıtlı … 2.Bölge Tapu Sicil Müdürlüğü … Mevkii 700 Ada 1 parsel sayılı 4.529,25m2lik 12 bloklu kargir atölyenin 105/19740 arsa paylı B Blok Zemin Kat 17 No’lu asma katlı atölyenin tamamının davalı şirkete hesap kat ihtarnamesi çekilmesinden 26 gün sonra kısa bir süre önce satıldığı, devir tarihi itibari ile her taşınmazın rayiç değerinin 500.000 TL olduğunu, davalının hesaplarının kat edilmesinden sonra mal kaçırmak suretiyle bir çok taşınmazını devir ettiğini, dava konusu taşınmazı devir alan davalı … A.Ş’nin ortakları ile davalı … arasında iş ve akrabalık ilişkileri mevcut olduğunu belirterek; davalı borçlulardan … adına kayıtlı … Mevkii 700 Ada 1 parsel sayılı 4.529,25m2lik 12 bloklu kargir atölyenin 105/19740 arsa paylı B Blok Zemin Kat 17 No’lu asma katlı atölyenin tapu kaydı üzerine İİK 281/2 gereğince ihtiyati haciz kaydı konulmasına, yapılacak yargılama sonucunda dava konusu taşınmazların cebri icra yolu ile satılarak alacaklarını tahsil etmek yetkisinin doğması temini için İİK 277 vd. Maddeleri uyarınca iptaline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi, tensip zaptı, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş olup, davalılardan … Sanayi A.Ş vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkili şirketin adresinin … ilçesinde bulunduğundan davanın Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinde açılması gerektiğinden yetki itirazlarının bulunduğunu, müvekkili şirketin uzun yıllardan beri motorlu taşıt parçalarının ve aksesuarlarının toptan ithalat ve ihracatını yapan saygın ve köklü bir firma olduğunu, dava konusu taşınmazın 04/03/2008 tarihinde …’dan 250.000,00 TL bedelle satın alındığını, bu satış işleminin muvazaalı, kötü niyetli alacaklısına zarar veren bir işlem olmayıp hukuken gerçek bir işlem olduğunu, abdülkadir …’a taşınmaz satışı mukabilinden 250.000,00 TL ödeme yapılmış olması sebebiyle bu kişinin malvarlığında herhangi bir azalma söz konusu olmadığını, taşınmazın satış sırasındaki değerinin 500.000,00 TL olduğu iddiasının da doğru olmadığını, davacı bankanın elinde bir aciz vesikasının bulunmadığı gibi alacağın da ne miktarda olduğunun belli olmadığını belirterek; yetkisizlik kararı verilerek dosyanın Bakırköy Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine, bu taleplerinin reddedilip davaya devam edilmesi halinde yargılama konusu taşınmaz üzerindeki tedbirin kaldırılmasına, tasarrufun iptaline karar verilmesi halinde müvekkil şirketin uğradığı zararların borçludan tazminine, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili vermiş olduğu 20/05/2010 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın müvekkilinden dava tarihi itibariyle 483.281,08 TL alacaklı olduğu, bu alacağın tahsili için dava konusu taşınmazın satış işlemlerinin İİK 277 madde hükmüne uygun iptalini talep ettiğini, ancak bu davanın maddi ve hukuki dayanağı olmayıp haksız ve kötü niyetli bir dava olduğunu, davacı tarafından müvekkiline gönderilen hesap kat ihtarnamelerine itiraz edildiğini, davacı bankanın müvekkilinin talebi olmaksızın ve bilgisi dahilinde olmadan KMH limitini arttırdığını, yine davacı bankanın müvekkilinin tahsil cirosu ile kendilerine teslim etmiş olduğ, 10.000,00 TL miktarlı çek aslını şubede kaybettiklerini, dava konusu taşınmazın müvekkili tarafından 04/03/2008 tarihinde 250.000,00 TL bedel ile satıldığını, müvekkiline 250.000,00 TL bedeli, 47.500,00 , 125.000,00 TL, ve 77.500 TL bedelli 3 adet çek ile ödendiğini, tapu tarihi ile çek tarihlerinin aynı olması da zaten çeklerin tapu bedeline mahsuben alınmış olduğunu gösterdiğini, ticari defter ve kayıtları incelendiğinde firmanın ödemelerinin görüleceğini davacının davasının haksız ve mesnetsiz olduğunu belirterek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne, davalı borçlunun diğer davalı … A.Ş. ile yaptığı … 2.Bölge tapu sicil müdürlüğü … mevkii, 700 ada 1 parsel sayılı 4529,25 m2’lik 12 bloklu kargir atölyenin 105/19740 arsa paylı b blok zemin kat 17 nolu asma katlı atölyenin satışına ilişkin tasarrufun takip konusu alacak ve eklentileri ile sınırlı olmak üzere iptaline, alacaklıya satış konusu taşınmaz üzerinde satış ve haciz yetkisi tanınmasına karar verilmiştir.
Davacı ve davalı vekilleri 29/03/2017 havale tarihli dilekçe ile, mahkememizde görülen davadan karşılıklı olarak feragat edilmesi konusunda mutabakata varıldığını, tarafların birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmişlerdir.
Davalı … A.Ş. tarafından mahkememizce verilen 2014/722 Esas, 2016/49 Karar sayılı, 21/01/2016 tarihli karar temyiz edilmiş olup, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/8313 Esas, 2018/8487 Karar sayılı 02/10/2018 tarihli ilamı ile “Davacı vekili Av. … 29/03/2018 tarihli dilekçesi ile, davada feragat ettiğini bildirdiğinden, vekaletnamesinde feragata yetkisi de bulunduğundan vaki feragat nedeniyle bir karar verilmek üzere mahkememizce verilen kararın bozulmasına” şeklinde karar verilmiştir.
Davadan feragat HMK.’nun 307. ve 309. maddelerin hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir.
HMK nun 310. maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Feragat dilekçesinin incelenmesinde, feragate ilişkin beyanın dosyamız davacısı vekili tarafından sunulduğu ve yetki durumu incelendiğinde, davadan feragate yetkili olduğu saptanmaktadır. Feragat bildirimi de HMK. nun 310. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmekle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: nedenleri yukarıda belirtildiği üzere;
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 35,90 TL den peşin alınan 6.524,30 TL harcın mahsubu ile fazla harç olan 6.488,40 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı ve Davalı … Sanayi A.Ş. tarafından karşılıklı olarak talep edilmediğinden yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına.,
4-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayacak olan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 05/11/2018

Başkan

Üye

Üye

Katip