Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1003 E. 2020/709 K. 19.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1003 Esas
KARAR NO : 2020/709

DAVA : Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti
DAVA TARİHİ : 25/10/2018
KARAR TARİHİ : 19/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 25/10/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kurucu ortağı … ve diğer kurucu ortak … (…) ile davalı şirket yetkililerinin 2018 Ocak ayında bir araya gelerek hazır giyim ürünlerinin konsinye satışı ile ilgili … AVM’de müvekkiline verilecek olan bayiliğin çalışma şartları üzerinde görüştüklerini ve prensipte anlaşma sağladıklarını, anılan görüşmede davalı şirketin mağazada konsinye ürünlerin mevcut olduğunu ve bir personelin çalıştığını, mağazanın faal olduğunu, kendilerinin hiçbir ad altında bedel talep etmediklerini, ancak bir önceki bayiye devir bedeli ödenmesi gerektiğini ve kendisi için bayi ile pazarlığa oturacağının söylendiğini, daha sonra …’ın aranarak devir bedeli olarak 75.000 TL’nin davalı şirketin hesabına yatırılması talebi üzerine 21/01/2018 tarihilinde 75.000 TL’nin davalı şirket hesabına yatırıldığını, akabinde 26/01/2018 tarihinde 5.000 TL daha davalı şirket hesabına devir ücreti olarak yatırıldığını, müvekkilinin işin başlangıcında yapılan görüşmeler neticesinde satışı yapılan malların teminatı olarak talep edilen 500.000 TL bedelli teminat mektubunun 06/02/2018 tarihinde düzenlenerek davalı şirkete gönderildiğini, davalı şirket yetkilisince bu sefer de yaz sezonu koleksiyon üretimine başlandığı, üretimin aksamaması gerektiğinden bahisle ön ödeme altında 50.000 TL daha talep ettiğini, davalı şirkete 07/02/2018 tarihinde ödeme yapıldığını, davalı yanın talebi üzerine 2.kez 26/03/2018 tarihinde 50.000 TL daha ödeme yapıldığını, davalı şirketin yükümlülüklerine aykırı davrandığını ve davranmaya devam ettiğini, bu nedenlerle iş ilişkisinin sonlandırılmasına karar verilmiş ise de davalı şirket tarafından 2018 Eylül ayı sonuna kadar süre talep edildiğini, daha sonra davalı şirket yetkilisi ile irtibat kurulamadığını, müvekkilinin davalı şirketten alacağı olduğunun bilinmesine rağmen davalı şirket müvekkili şirkete ihtarname göndererek Haziran 2018 ve daha önceki aylara ilişkin satışlardan kalan 15.000 TL ödenmesi aksi halde yasal yollara başvurulacağını ihtar ettiği, bunun üzerine müvekkili şirketin davalı şirkete ihtarname keşide ederek 30/09/2018 tarihi itibariyle iş ilişkisinin sonlanacağını bildirdiği, ihtarname sonrası davalı şirketin haziran, temmuz, ağustos aylarının fatura bedellerinin müvekkili alacağından mahsup edildiği ve müvekkilin 30/08/2018 tarihi itibariyle 64.642,41 TL bakiye alacağının kayıt altına alındığını, taraflar arasındaki iş ilişkisinin 30/09/2018 tarihinde sonlandığını, müvekkili şirketin davalı şirket mülkiyetinde bulunan ve satışı yapılmayan konsinye ürünlerini davalı şirkete gönderildiğini, ancak konsinye malların davalı şirket tarafından teslim alınmadığını ve geri iade edildiğini, müvekkili şirketin davalı şirkete dava konusu teminat mektubunu nakde çevrilmesini gerektirecek vadesinde ödenmemiş bir borcu bulunmadığını, teminat mektubunun bankaya ibraz edildiğini, konsinye satış ilişkisinden doğan alacakları için dava açıldığını bildirerek; 06/02/2018 tarihli … numaralı 500.000 TL bedelli teminat mektubunun nakde çevrilmesinin Mahkemece takdir edilecek teminat karşılığında tedbiren durdurulmasına, müvekkilinin teminat mektubundan kaynaklı borcunun bulunmadığının tespiti ile teminat mektubunun hükümsüzlüğüne, teminat mektubunun nakde çevrilmesi halinde nakde çevrilen bedelin faiziyle ve haksız yere ödenen komisyon vb.masrafları ile birlikte davalı şirketten tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, tensip zaptı, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş olup, davalı vekili sunmuş olduğu 27/12/2018 tarihli cevap dilekçesinde; müvekkilinin tasarımı kendisine ait olan … markalı kadın tekstil ürünlerinin üretimini yaptığını ve bu ürünlerin satışının da müvekkilince yetkilendirilmiş satıcılar aracılığıyla yapılmakta olduğunu, davacı ile müvekkili arasında 22/01/2018 tarihinde franchise sözleşmesi kurulduğunu, davanın dava dilekçesinde belirttiği, mağaza tadilat masrafı, AVM yönetim ve kira gideri, personel maaşları vb. hususların muhatabının müvekkilinin olmadığını, tacir olan ve cezai şartın tenkisini iddia edemeyecek olan davacının sözleşmeye göre 2 yıl müddetle bu sözleşmeye sadık kalmayı, sözleşmeyi feshetmemeyi aksi takdirde 100.000,00 EURO cezai şart ödemeyi taahhüt ettiğini ve gerek borçları ve gerekse cezai şart taahhüdüne ilişkin olarak 500.000 TL bedelli teminat mektubunu müvekkiline verdiğini, sözleşmeye göre müvekkiline ait tekstil ürünlerinin toplamda piyasa satış değerinin 100.000 EURO olduğunu ancak ticari ilişki gereği toptan satış değerinden fatura edilen emtiaların davacıya teslim edildiğini, bu emtialara ilişkin olarak davacının müvekkiline 619.998,22 TL hesap borcu bulunduğunu, davacı tarafından sözleşmenin taraflarca kararlaştırılan süre dolmadan feshedilmesiyle toplam 619.998,22 TL emtia bedeli ve 100.000 EURO cezai şart bedelini ödemesi gerektiğini bildirerek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkememizce … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak resen seçilecek bir mali müşavir vasıtasıyla davacının 2018/2019 yılı ticari defter ve kayıtları incelenerek iadesi talep edilen teminat mektubunun konsiye ürünlerin teminatı olarak verilip verilmediği, davalının davacıdan alacaklı olup olmadığı, varsa miktarının ne olduğu konusunda rapor düzenlenmesine karar verilmiş olup, ibraz edilen 26/07/2019 tarihli talimat raporunda; davacı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süreleri içerisinde yaptırıldığı, davacı şirketin davalıya yapmış olduğu ödemeler ve düzenlendiği faturalardan kaynaklı bakiye 68.780,13 TL , 25/10/2018 tarihinde nakde çevrilen 500.000 TL teminat mektubundan olmak üzere 568.780,13 TL alacağı bulunduğu, söz konusu alacak tutarının şüpheli ticari alacaklar hesabında takip edildiği, davalının davacıdan alacaklı olduğuna ilişkin bir hususu rastlanılmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, talimat bilirkişi raporu ve davalının ticari defter ve kayıtları ile dosya incelenerek davacı şirketin teminat mektubundan dolayı borçlu olup olmadığı varsa nelerden ibaret ve ne kadar olduğu hususunda bilirkişilerce inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, ibraz edilen 30/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu teminat mektubunun sözleşmenin süresinden önce feshedilmiş olması nedeniyle “imaj kaybı ve bu sözleşme ile doğacakher türlü borçlarının teminatı” için verildiği, dolayısıyla davalının cezai şart tazminatı kararlaştırıldığı yönündeki iddiasının yerinde olmadığı, davalının sözleşmenin feshi nedeniyle teminat mektubu bedeli oranında zarara uğradığını geçerli delillerle kanıtlaması gerektiği, davalının bu ispat yükümlülüğünü yerine getirmediği, bu bakımdan teminat mektubu bedelinin iade edilmesi gerektiği, teminat mektbunun paraya çevrildiği tarihten itibaren teminat mektubu bedelinin ticari faiziyle birlikte davacıya iade edilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Davacı ile davalı arasında 2018 yılı Ocak ayında hazır giyim ürünlerinin konsiye satışı ile ilgili … AVM’de davacıya verilecek bayilik konusunda sözleşme akdedildiği, sözleşmenin süresinin 2 yıl olarak belirlendiği, sözleşmenin iptal ve yenileme şartları başlıklı 2.maddesinin 5.bölümünde; anlaşmanın 4 sezon 2 sene için geçerli olduğu, bu süre sonunda taraflardan biri sezonun son sipariş tarihlerinden 30 gün öncesinde karşı tarafa yazılı olarak bildirmek şartıyla sözleşmeyi feshedebileceği, yazılı olarak bildiri gelmedikçe sözleşmenin otomatik olarak devam edeceği, firmanın mağazadaki TS fiyat listesi üzerinden 75.000 -150.000 EURO tutarında ürün bulundurmayı, mağazada firmanın bulundurduğu ürünlere karşılık 100.000 EURO , anlaşmayı erken siparişi iptal etmek isterse firma imaj kaybı ve bu sözleşme ile doğacak her türlü borçlarının teminatı olmak üzere firmaya 100.000 EURO değerindeki banka teminat mektuplarını anlaşma anında vereceği, toplam teminat mektubu bedelinin 200.000 EURO olduğu kararlaştırılmıştır.
Davacı tarafından … Bankasının 06/02/2018 tarihli 500.000 TL bedelli, 06/02/2019 tarihine kadar geçerli teminat mektubu davalıya verilmiştir.
Davacının … 8 Asliye Ticaret Mahkemesince talimat yoluyla incelenen ticari defterinin TTK hükümleri ve HMK.nun 222.maddesine uygun şekilde tutulduğu, sahibi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, davacının davalıya yapmış olduğu ödemeler ve düzenlediği faturalardan kaynaklı 68.730,13 TL alacaklı ve 25/10/2018 tarihinde nakde çevrilen 500.000 TL teminat mektubundan 568.780,13 TL alacaklı bulunduğu tespit edilmiştir.
Davalı tarafından ticari defterlerin incelemeye sunulmamış, sadece davacıya ait hesap dökümü dosyaya ibraz edilmiştir davalı tarafından sunulan hesap dökümü üzerinden yapılan inceleme sonucunda; kayıtlarda 22/01/2018 tarihindeki davacı ödemesi ile hesap tutumunun başladığı, 25/10/2018 dava tarihine kadar davalının tanzim ettiği toplam 330.420,58 TL tutarındaki faturaların davacı borcu olarak kayıtlandığı, karşılığında davalının yapmış olduğu ödemeler ve iade fatura kayıtlarının davacı alacağı olarak kaydedilmesi neticesinde dava tarihinde davacının davalı şirkete 62.793,91 TL borçlu olduğu, dava tarihinden sonra davalının toplam 557.234,31 TL tutarında tanzim ettiği fatura kayıtları neticesinde hesapta davacının davalıya toplam 619.988,22 TL borçlu bulunduğu, dava tarihi itibariyle taraf kayıtları arasındaki farkların davacının tanzim ettiği Şubat ayına ait faturaların davalıda farklı tutarlarda kayıtlandığı, davacının Mart 2018 tarihli 1.410,00 TL ve 30/09/2018 tarihli 6.633,03 TL tutarındaki 6 adet faturasının davalıda kayıtlı olmadığı, davalı kayıtlarında ise davacı lehine Mayıs, Ağustos ve Eylül aylarına ilişkin toplam 3.797,79 TLlik davacı alacağı kayıtlandığı, davalının muhtelif giyim açıklamalı 30/08/2018 tarihli 116.366,88 TL ve 18/09/2018 tarihli 10.699,52 TL’lik faturaların davacıda kayıtlı olmadığı, dava tarihine kadar taraf kayıtları arasında 131.574,04 TL farkın oluştuğu, dava tarihinden sonraki kayıtların incelenmesinde davacının kayıtlarında 500.000,00 TL teminat mektubu tazminin davalıda olmadığı, davalı tarafından 25/12/2018 tarihinde perakende satış fiyat farkı açıklamalı toplam 557.204,31 TL tutarındaki faturaların düzenlendiği, bu faturaların davacı kayıtlarında yer almadığı, dava tarihinden sonraki taraf kayıtları arasında 1.188.778,35 TL’lik toplam fark bulunduğu, davalı tarafından düzenlenen 30/08/2018 tarihli 116.366,88 TL ve 18/09/2018 muhtelif giyim açıklamalı 10.699,52 TL tutarlı faturaların davacı tarafından 02/10/2018 tarihli ihtarname ile iade edildiği, ayrıca davacıda konsiye olarak bulunan malların yurtiçi kargo ile davalıya gönderildiği, ancak davalı tarafından bu malların kabul edilmediği, buna ilişkin kargo çıktıları ve malların muhafazası için depo kiralandığına dair 02/10/2018 tarihli kira sözleşmesinin davacı tarafından sunulduğu, malların da yurtiçi kargo tarafından buraya taşındığı, aynı yere ait … Sigorta A.Ş nin 11/10/2018 iş yeri paket sigortası poliçesi suretinin de sunulduğu görülmüştür.
Davalı tarafından dava tarihinden sonra 25/12/2018 tarihinde tanzim etmiş olduğu toplam 557.204,31 TL’lik faturaların içeriğinde 30/08/2018 tarihli sözleşmenin erken feshedilmesinden kaynaklanan satış farkına ilişkin olduğunun yazılı olduğu görülmüştür.
Davacı, iadesini talep ettiği teminat mektubunun satılan ürünlerin bedellerinin teminat altına alınmasına ilişkin olduğu ürün bedellerinin ödenmiş olması sebebiyle teminat mektubu bedelinin iade edilmesi gerektiğini iddia etmiş, davalı ise sözleşmenin süresinden önce haksız olarak feshedildiğini, teminat mektubunun sözleşmede kararlaştırılan cezai şarta ilişkin olarak verildiğini, iadesinin istenemeyeceğini savunmuştur.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 2.maddesinde; firmanın anlaşmayı erken veya siparişi iptal etmek isterse , firma imaj kaybı ve bu sözleşme ile doğacak her türlü borçlarının teminatı olmak üzere 100.000 EURO değerinde banka teminat mektuplarını anlaşma anında vereceğinin kararlaştırıldığı, sözleşmenin 2.maddesi değerlendirildiğinde teminat mektubunun sözleşmenin süresinden önce feshedilmiş olması nedeniyle imaj kaybı ve sözleşme ile doğacak her türlü borçların teminatı için verildiği, cezai şart tazminatının teminatı için verilmediği, davalının sözleşmenin feshi nedeniyle teminat mektubu bedeli oranında zarara uğradığını geçerli deliller ile kanıtlaması gerektiği, davacı tarafından konsiye alınan malların davalıya iade edildiği, ancak davalı tarafından bu malların teslim alınmadığı, malların davalı tarafından teslim alınmaması nedeniyle davacıya herhangi bir sorumluluk yüklenemeyeceği, davalı tarafından dava açıldıktan sonra fiyat farkı faturaları düzenlenerek davacının borçlandırıldığı, davalının incelemeye ticari defter ve kayıt sunmadığı, davacının usulüne uygun şekilde tutulmuş ticari defter ve kayıtlarında davalıdan alacaklı gözüktüğü, sözleşmenin erken feshedilmesi sebebiyle davalının herhangi bir zararının doğmuş bulunduğunun davalı tarafından ispat edilemediği, teminat mektup bedelinin davalı tarafından sözleşmeye aykırı şekilde tahsil edildiği, teminat mektubunun paraya çevrildiği tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan talep edilebileceği hüküm vermeye elverişli denetime açık bilirkişi raporu ile anlaşıldığından; Davacının davasının kabulüne, 500.000,00 TL’nin tazmin edildiği 25/10/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kabulüne, 500.000,00 TL’nin tazmin edildiği 25/10/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 34.155,00 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 8.538,75 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 25.616,25 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 8.538,75 TL harç ile, yine davacı tarafından yapılan 2.532,05 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 42.050,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde, davacıya iadesine, iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341.maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.19/11/2020

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI

HARÇ BEYANI
K.H: 34.155,00 TL
P.H: 8.538,75 TL
B.H.25.616,25 TL

DAVACI GİDERİ:
Bilirkişi ücreti: 2.200,00 TL
Posta gideri: 332,05 TL
Toplam: 2.532,05 TL

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.