Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/703 E. 2019/1212 K. 27.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/703 Esas
KARAR NO : 2019/1212

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/08/2017
KARAR TARİHİ : 27/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında cari hesaba dayalı bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkili tarafından davalıdan borcun tahsili için icra takibine geçildiğini, ancak davalının itirazında borcun 150.751,96 TL’sini kabul ettiğini, borcu yurtdışından gelen ödeme ile kapatacağını ve borcun vadesinin henüz gelmediğini bildirdiğini, ancak borcun vadesinin geldiğini, borçlunun haksız itirazlarda bulunduğunu, davalı şirketin müvekkili şirkete 16.786 Euro bedelinde ödeme yaptığını bildirmekle davanın kabulüne, itirazın iptali ve takibin devamına, %20’den az olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmekle, davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; müvekkilinin yasal cari hesabının 150.751,96 TL olduğunu, ödemenin henüz vadesinin gelmediğini ve vadesi geldiğinde davacı şirkete ödeneceği belirtilerek takibe kısmi itiraz edildiğini, müvekkili şirketin davacı şirketten ürün aldığını ancak davacı şirketin ürünleri defolu olarak ürettiğini, ürünlerin ölçü ve standartlarında ve ürünleri paketleme sırasında hatalar yapıldığını, ürünlerin gönderildiği şirket tarafından bildirilince müvekkili şirketin derhal davacıya durumu bildirdiğini ancak davacının hatalarını düzeltecek hiç bir adım atmadığını ve müvekkili şirketin zarara uğradığını, davacının ürünleri geç teslim etmesinden dolayı müvekkilinin zarara uğradığını, davacıya … 28. Noterliğinin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini ve müvekkili şirketin zarara uğradığını bu zarardan davacının sorumlu olduğunu bildirmekle davanın reddine, %20 icra inkar tazminatı talebinin reddine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce celp edilen … 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası incelendiğinde;davacının 246.466,15 TL cari hesap alacağının davalıdan tahsili için icra takibine geçildiği, davalının 150.751,96 TL borcun olduğunu ve vadesinin de henüz gelmediğini bildirmkel borca itiraz ettikleri görüldü.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi mali müşavir …’e tevdi edildiği, bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 07/11/2018 tarihli raporunda; davacı tarafından sunulan 120.01.L001 lat tekstil hesabı incelendiğde; davacının 14/03/2017 tarihinden takip tarihine kadar tanzim ettiği toplam 259.202,03 TL tutarında faturalarının ve 450,00 TL tutarındaki davacı havalesinin davalıya borç olarak kaydedildiğini, karşılığında davalının tanzim ettiği toplam 12.755,88 TL tutarındaki faturalarının davalı alacağı olarak kayıtlanması neticesinde takip tarihi olan 11/07/2017 tarihinde davacının davalıdan 246.896,15 TL alacaklı olduğunu, takip tarihinden sonra toplam davalınnı yapmış olduğu euro ödemelerinin 120.210,48 TL davalı alacağı olarak girilmesi ve 1 adet 4.525,47 TL tutarındaki davalı faturasının davalının alacağı olarak girilmesi neticesinde 2017 yılı sonunda hesapta 122.160,20 TL davalı borcunun mevcut olduğunu, davalı tarafından sunulan 320 01 338 … hesabı incelendiğinde; davacının 14/03/2017 tarihinden takip tarihine kadar tanzim ettiği toplam 259.202,03 TL tutarında faturalarının ve 450,00 TL tutarındaki davacı havalesinin davacı alacağı olarak kaydedildiği, karşılığında davalının tanzim ettiği toplam 12.755,88 TL tutarındaki faturalarının davacı borcu olarak kayıtlanması neticesinde takip tarihi olan 11/07/2017 tarihinde davalı kayıtlarında davacının davalıdan 246.896,15 TL alacaklı olduğu, takip tarihinden sonra ise davalı tarafından tanzim edilen toplam 104.256,41 TL tutarındaki faturalarının davacı borcu olarak kayıtlandığı, yine davalı tarafından davacıya yapılan toplam 104.256,41 TL davacı borcu olarak kayıtlanması neticesinde 2017 yıl sonunda davacının davalıdan 7.913,20 TL alacaklı olduğunu, tarafların dava tarihine kadar olan kayıtlarının aynı olduğu, davacı faturaları ve davalı faturaları ile davacının havalesinin her iki taraf kayıtlarında mevcut olduğu, takip tarihinden sonra fatura ve ödemelere ilişkin farklılıklar görüldüğünü, davalının takip tarihinden sonra tanzim ettiği 13/07/2017 tarihli 95.694,19 TL tutarında ve 24/07/2017 tarihli 4.036,76 TL tutarında faturalarının davacı kayıtlarında mevcut olmadığı, davalı tarafından tanzim edilen 13/07/2017 tarihli 5 sayfa içeriği toplam 31 satır olan 95.694,19 TL tutarındaki faturanın alt dayanağı 31 adet faturalarını sunmuş olup,sunulan faturalar incelendiğinde …, … Taşıma, … Kalıp, hava yolları ile yapılan gönderi … ve … debit noteler olduğu görüldüğünü, dosya içerisinde mevcut banka dekontları incelendiğinde davalının göndermiş olduğu 32.623 Euro tutarındaki ödemelerin davacıda 29.760 Euro karşılığı 120.210,48 TL olarak davalıda ise dekontlardaki gibi 32.623 Euro karşılığı 134.726,54 TL olarak farklı tutarlarda kayıtlanmış olduğunun görüldüğünü, taraflar arasındaki ilişkide davacının tekstil ürünleri ile ilgili tanzim ettiği faturalar sebebiyle karşılıklı ticari ilişkide davalıdan takibe konu 246.446,15 TL alacaklı olduğu belirlenmiştir. Ancak davalı davacının teslim ettiği ürünlerin sipariş formlarındaki kararlaştırılan hususlara uygun olmadığı, süresnide teslim edilmediğini ileri sürererek bu konuda uğradığı zararlar gecikmeden kaynaklı ilave katlandığı masraflar ve yurt dışı müşterisi tarafından dekont edilen tutarlar olduğu bildirerek davacının 150.751,96 TL tutar alacağını icra takibinde kabul etmiş üstünde kalan 95.694,19 TL davacı alacağının karşı zararları bulunduğundan bahisle itiraz ettiğini, davalı takipte kabul ettiği kısım ile ilgili dava tarihine kadar ve davadan sonra kısmi ödeme yaptığı belirlenmiştir. Ancak davalının bildirdiği hususların ayıba ilişkin ve sipariş formlarındaki davacının yerine getirmediği iddia edilen hususlarda tanzim edilen ihtarnameler kapsamında siparış formları karşıyaştırılarak ve irsaliyeler içeriği ile iddia edilen ayıptan kaynaklı ayıbın açık ayıp mı gizli ayıp mı tespiti ve zararların tespiti ve diğer hususlar uzmanlık alanına girmediğini, bu kısımda yapılacak davalı iddialarına incelemelerden sonra takipten sonraki tanzim edilen faturalar miktarı ile tespit ettiğimiz ödemeler miktarı esas alınarak takip tarihi itibariyle davalının sorumluluğu hususu netleştirileceğini yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı ve davalı vekillerinin rapora karşı itiraz beyan dilekçeleri incelenmiş olup yeniden rapor alınmak üzere mahkememiz dosyasının sektör bilirkişisi …, mali müşavir …, bilgisayar mühendisi …, taşıma uzmanı …’e tevdi edilmiş olup, bilirkişilerin mahkememize sunmuş olduğu 20/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda; Dava konusu ürünler ile ilgili ürün örnekleri ve fotoğraflar dosyada bulunmadığı için, ürünlerin defolu olup olmadığı, ölçü ve standartlara aykırı olup olmadığının, paketleme hatası bulunup bulunmadığının, açık ayıp mı, gizli ayıp mı olduğu hususunun tespitinin mümkün olmadığı, bu verilerin olmadığı noktada……Kayıt durumuna göre, davacı savları Mahkemece yerinde görüldüğü durumda, Mali Müşavir bilirkişi …’in daha evvel müstakil imza ile dosyaya sunduğu Rapor’da yer bulan görüşlerin özünün bu Rapor’da da muhafaza edildiği, asli takdir makamının tamamen sayın Mahkeme olduğu, meselenin bilcümle hukuki takdir ve tavsif makamının 6100 sayılı HMK’nın md. 266/c.2 ve md. 279/4 ahkâmıyla 6754 sayılı Kanun’un md. 3/3 hükmü gereği yüce mahkemeye ait bulunduğu, delil ibrazı yöntemi açısından Y. 23. HD’nin 2015/6311 E. ve 2016/3588 K. sayılı içtihadında yer bulan hususların irdelenmesinin ve ayrıca icra inkâr tazminatı vs. hususların takdirinin de hakeza Mahkemeye ait olduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
01/10/2019 tarihli İlave mali bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı şirketin cari hesap alacağından kaynaklanan alacağını icra takibine koyması üzerine davalı borçlu şirketin borcun miktarının 150.751,96 TL olduğunu belirterek kısmi itirazda bulunarak ve borcun vadesinin henüz gelmediği itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı ve davalı kayıtlarının incelenmesinde, takip tarihinde karşılıklı ticari ilişkide davacının tekstil ürünlerine ilişkin tanzim ettiği faturalar, alınan ödeme ve karşılıklı faturalar neticesinde davacının takibe konu 246.446,15 TL tutar davalıdan alacaklı kaldığının her iki taraf ticari kayıtlarında belirlendiği, taraflar arasındaki ticari ilişkide davalının 150.751,96 TL bedelli takibe konu borcu kabul etmiş üzerine kalan tutarı davacının ürünlerindeki ayıptan, gecikmeli teslimden kaynaklı ve sipariş formlarına uyulmadığını iddia ederek yurt dışı müşterinin dekont ettiği belgeler kapsamında ileri sürülen gecikmeli teslim ve ayıplı teslim iddiasının ihtarnamelere de konu edildiği, bildirilen hususların değerlendirilmesinin uzmanlık alanı dışında olduğu, dava konusu borç alacak, kısmi ödeme ve ayıptan kaynaklı zararların tekstil konusunda uzman bir bilirkişi tarafından tespit edileceği kök mali bilirkişi raporu ile beyan edilmiştir.
Taraf vekillerinin kök rapora itirazı üzerine Mahkememizin 3 nolu celsesi ara kararı gereğince;
“A-Dava konusu ürünlerin geç teslim edilip edilmediğinin, defolu olup olmadığının, ölçü ve standartlara aykırı olup olmadığının, paketleme hatası bulunup bulunmadığının,
B-A bendinde belirtilen hususların açık ayıp mı gizli ayıp mı olduğu hususunun,
C-Davalı vekilince bilirkişi incelemesine esas davaya konu ürünlerin ve … firması tarafından iskonto indirimi yapıldığına ilişkin varsa delillerini ve ürünlerini sunmak üzere bilirkişi inceleme gününe kadar kesin süre verilmesine, aksi halde bu yöndeki delillerinden vazgeçmiş sayılacağının ihtarına, (ihtarat yapıldı)
D-Dava konusu ürünlerin taraflar arasındaki anlaşma gereğince normalde nasıl gönderilmesi gerektiği, dava konusu olay nedeniyle mi davalı tarafça ürünlerin uçak, kargo, DHL vs. yoluyla nakliye masrafları yönünden davacıdan kaynaklı daha pahalı gönderimin olup olmadığı hususunun,
E-Takip tarihi itibariyle takibe konu tüm faturaların ve faturalara konu ürünlerin niteliği dikkate alınarak fatura konusu ürünlerin geç teslim edilip edilmediği, ürünlerdeki gizli açık ayıp durumuna göre süresinde ayıp ihbarının yapılıp yapılmadığı, süresinde ayıp ihbarı yapılmış ise ayıp bedellerinin miktarının tespit edilmesine,
F-Davalı tarafça yapıldığı iddia edilen fazladan nakliye masraflarına ve … firmasına ait iskonto-indirime ilişkin belgeler varsa ve bu hususlar davacı tarafından kaynaklanmışsa (geç teslim ve ayıba bağlı olarak) davalının zararlarının tespit edilmesine,
G-Davalının varsa ayıp yada geç teslim nedeniyle uğramış olduğu varsa tespit edilecek bedellerin takip tarihi itibariyle belirlenecek toplam alacaktan düşülmesine, daha sonra takip tarihi olan 11/07/2017 tarihinden sonra yapılan 28/07/2017 tarihli 16.786 Euro bedelin TBK 100 mad. uygun olarak mahsubunun yapılmasına, dava tarihi olan 01/08/2017 tarihinden sonra yapılan 24/08/2017 tarihli 6.844 Euro ödeme ile 17/09/2017 tarihli 8.933 Euro davalı ödemelerinin infazda dikkate alınacağı dikkate alınacağı gözetilerek TTK 18/3, TTK. 23/c hükümleri dikkate alınarak ve taraflar arasında gönderildiği iddia edilen e mail içerikleri incelenerek davacı tarafça ayıbın kabulüne ilişkin bir beyanın bulunup bulunmadığı hususlarının da tarafların bilgisayarları üzerinde yapılacak inceleme ile tespit edilerek denetime elverişli rapor tanzimi için dosyanın Mali Müşavir …, Bilgisayar Müh. …, taşıma lojistik uzmanı … ve resen belirlenecek tekstil mühendisi bilirkişi vasıtasıyla tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek davacının davalıdan takip tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmak üzere” rapor alınmak üzere dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
Davalı tarafın dosyaya defolu olduğunu beyan ettiği ürünler ile ilgili örnekleri sunmadığı, davalı tarafça “defolu ürünler ile ilgili fotoğraflar sunulacaktır” beyanına rağmen bununla ilgili fotoğrafların da dosyaya sunulmadığı, mali bilirkişi tarafından hazırlanan kök raporun 8. sayfasında belirtilen hususlar kapsamında mevcut dosya durumu itibariyle bu aşamada bir teknik incelemenin ve tespitin mümkün olmadığı, davalının savunmasını ortaya koyacak mahiyette bir verinin dosyada mevcut olmadığı, davalı iddiaları kapsamında yapılmış bir “delil tespiti”nin de bulunmaması, teknik bilişim uzmanı bilirkişinin mütalaasına göre, dosyada var olan haliyle yazışmaların (e-mail vs.) davalı savunmaları kanıtı olarak düşünülemeyeceği sonuç olarak dava konusu ürünler ile ilgili ürün örnekleri ve fotoğraflar dosyada bulunmadığı için ürünlerin defolu olup olmadığı, ölçü ve standartlara aykırı olup olmadığının, paketleme hatası bulunup bulunmadığının, açık ayıp mı, gizli ayıp mı olduğu hususunun tespitinin mümkün olmadığı şeklindeki 20/09/2019 tarihli bilirkişi heyet raporundan anlaşılmıştır.
Yukarıda yapılan teknik bilirkişi heyet raporunda yapılan tespitler uyarınca mali müşavir tarafından dosyaya ibraz edilen 01/10/2019 tarihli hükme elverişli mali bilirkişi raporuna göre, takip tarihinden sonra davadan önce yapılan ödeme dikkate alınarak davalının yapmış olduğu ödeme düşülmek suretiyle TBK m.100 gereğince hesaplama yapıldığında 28/07/2017 ödeme tarihinde ödenen 69.583,01 TL tutar hesaplanan borçtan öncelikle faiz ve masraflara düşüldüğünde 200.003,93 TL kalan asıl alacak ve 28/07/2017-01/08/2018 tarihleri arasında işlemiş 213,70 TL faiz alacağının hesaplandığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile davalı borçlu şirketin … 25. İcra Müd. … Esas sayılı dosyasındaki 200.217,63 TL’ye yönelik itirazının iptali ile asıl alacak 200.003,93 TL’ye dava tarihinden itibaren yıllık %9,75 ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden hesaplanan %20 oranındaki icra inkar tazminatı olan 40.043,43 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile davalı borçlu şirketin … 25. İcra Müd. … Esas sayılı dosyasındaki 200.217,63 TL’ye yönelik itirazının iptali ile asıl alacak 200.003,93 TL’ye dava tarihinden itibaren yıllık %9,75 ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, %20 icra inkar tazminatı olan 40.043,43 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 13.676,86 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.976,46 TL harçtan mahsubu ile bakiye 10.700,40 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 2.976,46 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 4.910,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü oranında yapılan hesaplama neticesinde 3.988,98 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan posta, müzekkere ücretinden oluşan toplam 81,20 TL yargılama giderinden davanın reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 15,23 TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 17.963,06 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 5.435,14 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
9-Karar kesinleştiğinde … 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının ilgili müdürlüğe iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/11/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸