Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/687 E. 2019/1073 K. 25.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/659 Esas
KARAR NO : 2019/1077

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/07/2017
KARAR TARİHİ : 25/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketine 10/09/2015-2016 tarihlerini kapsar şekilde … poliçe numaralı “…” ile sigortalı bulunan … adresinde bulunan işyerinin bodrum katında 01/11/2015 tarihinde bir patlamanın meydana geldiğini, bu kapsamda müvekkilinin sigortalasına 40.727,25 TL ödeme yaptığını, … Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturma kapsamında alınan bilirkişi raporunda … Marka tüplerden sızan gaz sebebiyle patlamanın meydana geldiğinin tespit edildiğini, bu kapsamda davalıya aleyhine … 6. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, ancak davalının haksız itirazı sebebiyle takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu yangına ilişkin hasarın oluşumunda müvekkilinin kusurunun olup olmadığının tespit edilmediğini, müvekkiline kusur veya sorumluluk atfedilemeyeceğini, öncelikle tüplerde ayıp veya imalat hatasının olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, talep edilen miktarın çok yüksek olduğunu savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizce dava konusu … 6. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının yetkisizlik kararı üzerine … 24. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına gönderilen dosyanın celp edilip incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında alacağının tahsili amacıyla 720.000,00 TL asıl alacak, 22.369,32 TL faizden oluşan toplam 742.369,32 TL bedelin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı vekili tarafından borca, faize ve tüm ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, süresinde de huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla Elektrik Mühendisi …, Mali Müşavir …. ile Sigorta ve aktüer uzmanı …’na tevdii edilen dosyaya 30/07/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle;
KUSUR YÖNÜNDEN YAPILAN İNCELEMELER VE DEĞERLENDİRMELER:
Patlamalı yangının yaşanmış olduğu … ilçesi… Mah. … Caddesi ile … sokak kesim yerinde bulunan … isimli …’in faaliyet göstermiş olduğu binanın bodrum katında LPG tüplerinin bulunduğu ve bodrumun penceresi ve havalandırması olmayan bir mekan olduğu belirtilmektedir.
LPG gazı hakkında aşağıda verilen genel bilgiler zaten patlamalı yangının neden meydan geldiğini açık olarak ortaya koyacak mahiyettedir.
LPG adı verilen gaz aslında sıvılaştırılmış Petrol Gazıdır. Petrolün damıtılması ve parçalanması esnasında elde edilen ve sonradan basınç altında sıvılaştırılan başlıca propan, bütan ve bunların izomerleri gibi hidrokarbonlar veya bunların karışımıdır. LPG çoğunlukla ham petrolün rafinasyonu esnasında elde edilir. Basınç altında sıvılaştırılarak tüplere doldurulur, tankerlerle taşınır. Türkiye şartlarına göre % 30 propan ve % 70 bütan karışımı olarak üretilir. Renksiz ve kokusuzdur. Bir kaçak olduğunda % 1 lik konsantrasyonunun fark edilebileceği şekilde içine pis koku veren merkaptan katılır.
LPG sıvı halde sudan yaklaşık iki kat hafif, gaz halde havadan iki kat ağırdır. Gaz kaçağı olduğunda alta çöker. Aşağıdan süpürülerek tahliye edilmelidir. Bir litre LPG gaza dönüştüğünde yaklaşık 300 litre yer kaplar. Isıl değeri 23600 kcal/m3 dür, yaklaşık % 90 verimle yakılabilir, yaklaşık 24 kat hava ile yanar. Tutuşma sıcaklığı 530 C0 dır. Alt Patlama Sınırı (LEL): % 2,1 Üst Patlama Sınırı (UEL): % 9,6 dır.
LPG tüpleri doldurulurken tüp içinde hacmi yaklaşık % 15’i kadar bir genişleme payı bırakılır. Bırakılan boşluk buharlaşan gazla dolar ve kullanılan gaz bu kısımdan çekilir. Bu nedenle tüpler daima dik durumda tutulmalıdır. Gaz çıkışı valf ve regülatörlerle kontrol edilmelidir.
LPG nin önemli özellikleri ve tehlikeleri:
1- Oksijen Oranını Azaltması: Gazlar özellikle kapalı hacimlerde birçok açıdan risk oluştururlar. Bunların başında ortamda biriktiklerinde oksijenin oranını azaltarak boğularak ölüme neden olma olayları gelir. LPG kaçağı zeminde birikir ve zeminden itibaren, doğalgaz kaçağı tavanda birikir ve tavandan itibaren birikerek oksijenin oranını azaltır. İnsanın soluyabileceği alt sınır olan % 17 nin altına inildiğinde hayati tehlike söz konusu olur.
2- Oksijen Tüketmesi: LPG yaklaşık 24 kat, doğalgaz 10 kat hava tüketerek yanar, dolayısıyla kapalı hacimlerde kısa süre sonra oksijen tehlikeli seviyeye düşer. Banyo gibi küçük hacimlerde bu hız daha fazladır. Bu nedenle bu gaz yakıtlarının yakıldıkları yerlerde mutlaka ve kesinlikle sürekli temiz hava girişi sağlanmalıdır.
3- Alt ve Üst Patlama Sınır değerleri: Yanmakta olan gaz patlamaz. Kapalı hacimde bütün yanıcı gazlar alt ve üst patlama sınırları arasındaki oran kadar biriktiğinde en ufak bir kıvılcımla yaklaşık 10 lık bir basınçla patlarlar. Basınç; yanma tepkimesinden çıkan ürünlerin girenlerden fazla olması ve ortam sıcaklığından 600 – 800C0 sıcaklığa ani olarak çıkmaları sebebi ile oluşmaktadır. Bu olay kimyasal patlama olarak tanımlanır. LPG patlaması diye duyulan olayların büyük çoğunluğu kimyasal patlamadır. Tüp parçalanması ise, çok nadir olarak, az görülen bir olaydır.
Ayrıca mutfak tipi tüplerin kauçuk hortumları TS 2179 a göre 3 yıldan fazla kullanılmaması gerekmektedir. Hortumlar sertleşip yarılmakta LPG nin buharlaşma entalpisi nedeniyle soğumasından dolayı deforme olmaktave sızan gaz felaketlere sebep olmaktadır. Bu nedenle 3 yılda bir değiştirilmeleri gereklidir.
4- Basınçlı kap patlaması: Gazlar basınçlı kaplarda taşınır. Basınçlı kabın iç basıncı çeperin dayanabileceği basıncı aştığında en zayıf yerinden yarılıp, karşı istikamete fırlayacak şekilde patlar. Buna fiziksel patlama denir. İçinde yanıcı gaz olsun olmasın bütün tüplerde fiziksel patlama tehlikesi vardır. Çoğu tüplerde emniyet valfi vardır. Basınç arttığında valf açılır ve gaz boşalır. Bu tür durumlar yukarıda anlatılan oksijen oranını azaltma ve kimyasal patlama tehlikelerine sebebiyet verebilir. Piknik tüplerinde ise emniyet valfi olmadığından sıcaklığın artışı ile fiziksel patlama kaçınılmazdır. Sıvılaştırılmış gaz bulunan tüplerde sıvı miktarı ne kadar fazla ise patlama riski o kadar azdır. Bu nedenle boş tüp dolu tüpten daha tehlikelidir. Tüpler direkt güneş ışığına maruz bırakılmamalı, aşırı sıcak ortamda tutulmamalıdır. Piknik tüplerinin üzerine çapı büyük yemek pişirme kazanı konulmamalıdır.
Algılama ve Tahliye; Gaz kaçaklarının % 1 lik konsantrasyonu burun ile algılandığında veya patlayıcı gaz dedektörü ile daha erken algılandığında yapılması gerekenler a) kapı ve pencereyi açmak, b) LPG ise yerden, Doğalgaz ise tavandan süpürerek tahliye etmektir. Yapılmaması gerekenler a) kibrit ve sigara yakmak, b) elektrik düğmelerini açmak veya kapatmak, c) kıvılcım ve ark oluşturabilecek her hareketten uzak durmaktır.
Dikkat edilmesi ve alınması gereken önlemler:
1- TSE’ li tüp ve hortum kullanılmalı, tüpler direkt güneş ışığından, radyatör, soba gibi ısı kaynaklarından uzak olmalıdır. Ani bir rüzgarla sönmemesi için kapı pencere arası gibi yerlere konulmamalıdır.
2- Tüpler, zemin seviyesinden aşağıdaki bodrumlarda merdiven boşluklarında giriş ve çıkış yolları ve koridor gibi kullanım alanlarında bulundurulmamalı. ve tüpe kolay ulaşılabilmesi için dolap arkalarında olmamalıdır. LPG gazın % 1’ lik konsantrasyonun kokusunun duyulabilmesi için dolabın altında delik açılmalıdır.
3- Tüpler kesinlikle yere paralel olarak yatırılmamalı , çalkalanmamalı ve yere dik olacak şekilde konuşlandırıldıktan sonra kullanılmalıdır.
4- Cihazlarınızda kullandığınız hortumlar TSE 1846 standartlarına uygun olmalı uzunluğu 150 cm yi geçmemeli, hortumun uçları cihaza ve dedantöre kelepçeyle sıkıca bağlanmalıdır. Hortumlar her koşulda en çok 3 yılda bir değiştirilmelidir. Ayrıca tüplerde kullanılan contalar da her tüp değiştirilmesi esnasında değiştirilmelidir.
5- LPG kullanılması halinde cihazların etrafında ve üstlerinde, perde kağıt v.s. gibi yangın yükü olacak, kolay tutuşabilen maddeler bulundurulmamalıdır. Cihazlar yanmaz zemin üzerine oturtulmalıdır. Çevrede mutlaka taşınabilir söndürme cihazı bulunmalıdır.
6-Tüpler cihazların seviyesinden daha düşük seviyede bulundurulmalı, termosifon kullanımında bacaya bağlı olmayan şofben kullanılmamalıdır. Zehirlenmeler yanan şofbenin içerdeki gazın bitmesi sebebiyle meydana gelmektedir. Banyoda havalandırma penceresi bulunmalıdır. Aksi halde, yani bulunmaması durumunda banyo kapısının alt kısmına havalandırma oluğu açılmalı, ya da duş esnasında banyo kapısı kapatılmadan, 3-5 cm. açık bırakılmalıdır.
7- Sistemde gaz kaçağı varsa;
a-) Vanalı tüplerde tüp vanası, “clip – on” tipi vanalı tüplerde ise, dedantör düğmesi çevrilerek mutlaka kapatılmalıdır.
b-) Ateş yakılmamalı, elektrik anahtarları kullanılmamalıdır (elektriği açıp-kapatmak).
c-) Buzdolabının kapısı kesinlikle açılmamalıdır.
d-)Ortam havalandırılmalı, süpürge ile süpürmek suretiyle, havadan ağır olan LPG gazı zeminde birikeceğinden dolayı, kaçak gaz açık havaya atılmalıdır.
e-) Yetkili bayi, LPG tüplerinin alındığı bayi, durumdan haberdar edilmelidir.
8-Gaz kaçağı kontrolleri daima sabun köpüğüyle yapılmalıdır. Gaz kaçağının tespiti için kesinlikle kibrit veya ateşle kontrol yöntemi kullanılmamalı ve yapılmasına da müsaade edilmemelidir.
9-Piknik tüpleri üzerindeki ocaklara kazan ve büyük tencere konmamalıdır. Bunların geniş tabanları ısıyı alta doğru yaydığı için tüpün ve valfin ısınmasına ve tüpün aşırı ısınarak patlamasına neden olabilmektedir.
Yukarıda yapılan açıklamalardan kapsamında LPG depo etmenin ve saklamanın son derece tehlikeli ve riskli olduğu anlaşılmaktadır. LPG tüplerinin hortumlarının en çok 3 yılda bir değiştirilmesinin gerektiği bildirildiği halde tüpleri kullanan ve bodrum katında depo eden … işletmesinin bu koşulu yerine getirip getirmediği dosya içeriğindeki belgeler kapsamında bilinmemektedir. Haliyle her zaman kaçağa müsait olan bu gazın hortumlardan dışarıya sızarak bodrum katında hava ile karışarak patlamaya müsait bir ortam yaratmış olması kuvvetle muhtemeldir.
Tüplerin ayıplı olup/olmadığının, imalat hatası olup/olmadığının belirtilmesi talep edilmiştir. Patlamalı yangının meydana geldiği ortamda bulunarak zarar gören ve hasarlanmış, orijinal özelliklerini yitirmiş, hurdaya ayrılmış tüpler üzerinde deney yaparak sonuca gitmek son derece hatalı ve yanlış yönlendirmelere yol açacaktır. Eğer tüplerin imalatında herhangi bir sorun olsa idi, bu durum tüplerin üretim tesisinde gaz dolum işlemine girmeden önce yapılan basınç testlerinde ortaya çıkardı. Ayrıca basınç testini geçmiş ve temizlenmiş olan tüpün LPG gazı ile doldurulduktan sonra üretim tesisini terk etmeden önce diğer bir kaçak testinden de geçmiş olduğu kesindir. Bu test tüplere bağlanan aksesuarların, tüp ile birlikte çalışmaya başladıklarında oluşması muhtemel olan kaçak gaz sızıntısının ve tüpe yüklenen gazın basıncının kontrolünden ibarettir. Bu testleri geçmeyen tüpün üretim tesisini terk etmesine izin verilmez.
Bu koşullar altında LPG ile doldurulmuş olan tüplerin güvenli olduklarından şüphe duyulmaması gerekmektedir. Yani patlamanın tüpün yarılması veya herhangi bir imalat hatasından dolayı meydana gelmediği açıktır. Eğer tüp yarılmış olsa idi, zaten itfaiye raporunda, ekspertiz raporunda ve bilirkişi raporunda bu konuda açıklama yapılır ve yarılmış olan tüpün fotoğrafı da dosya içeriğine girmiş olurdu. Bu konuda dosya içeriğinde herhangi bir belgenin veya ifadenin mevcudiyetine rastlanmamıştır.
Tüp aksesuarlarından sızan LPG nin havadan ağır olması nedeniyle zemine çökmesi ve geniş bir alana yayılması, ortamda havalandırmanın temin edilmemiş olması yangının çıkış nedenidir. Patlamalı yangın ancak gaz buharının aniden yanarak genleşmesinden kaynaklanır. Yanan ortamdaki gazlar sıcaklığın etkisi ile ani yer değiştirirken bulundukları yere soğuk ve diğer gazlar üşüşür. Bu hadisenin, (milisaniyeler içinde), anlık olması, sonucunda yer değiştiren hava ve gaz kütlelerinin meydana getirdiği aşırı büyüklükteki kuvvetler havada ses dalgaları yaratarak patlama sesinin duyulmasına neden olur.
SİGORTA HUKUKU YÖNÜNDEN YAPILAN DEĞERLENDİRME:
Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından, 10/09/2015 – 10/09/2016 dönemi için, … nolu … Poliçesi düzenlenmiştir.
Uyuşmazlık konusu olay 01/11/2015 tarihinde meydana gelmiş olup, olay tarihi itibariyle … nolu poliçe yürürlükte olduğundan davalı şirketin yangın teminatı sunma yükümlülüğü mevcuttur.
Poliçede 100.000,00 TL bedelle Eşya teminatı sunulmuştur. Ekspertiz raporu ile tespit olunan 40.727,25 TL bedelin Kadri Maruf olduğuna karar verilmesi halinde teminat limiti dahilinde olduğu tespit edilmiştir.
Yasal Mevzuat ve Yerleşik Yargıtay İçtihatları çerçevesinde, Davacının rücu davası açabilmesi için geçerli bir sigorta sözleşmesinin mevcut bulunması, sigorta sözleşmesine dayanarak sigortacının sigortalısına bir ödeme yapması ve sigortalının kendisine zarar verene karşı bir dava açma hakkının olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.
Dosyada mevcut ekspertiz raporunda davacı ile dava dışı sigortalısı arasında poliçe ikmal olunduğu yönünde kayıt bulunmaktadır. Ancak Davacı Şirket vekili tarafından poliçe dosyaya sunulmamıştır. Rizikonun gerçekleşmesine müteakip hasarın tespitinin işbu ekspertiz raporu ile yapıldığı anlaşılmaktadır.
Ancak dosyada davacı sigorta şirketi tarafından ekspertiz raporu ile tespit olunan işbu bedelin dava dışı sigortalı …‘a ödendiğine dair banka dekontu bulunmamaktadır. Ödemeye ilişkin ibraname de dosyaya sunulmamıştır.
Dava için aranan diğer şartların sağlandığı kabul edilse dahi, davacı …’nın Davalı … A.Ş.’ne, TTK. 1472 maddesine göre halefiyet hakkını elde edebilmesi için Davacının Sigortalısının zarardan dolayı davalıya karşı dava hakkının bulunması gerekmektedir.
Patlamanın tüpün yarılması veya herhangi bir imalat hatasından dolayı meydana gelmediği, zira tüp yarılmış olsa idi, itfaiye raporunda, ekspertiz raporunda ve bilirkişi raporunda konuda bir açıklamaya rastlanacağı ve yarılmış olan tüpün fotoğrafının da dosya içeriğine girmiş olacağı tespit olunmuştur.
Dosya içeriğinde, Hasarın tüpün imalat hatası veya yarılması nedeniyle gerçekleştiğini ispatlar herhangi bir belgenin veya ifadenin mevcudiyetine rastlanmadığından, Davalı … A.Ş. nin sorumluluğuna gidilemeyeceği tespit edilmiştir.
Yapılan teknik tespitlere göre; Davacının dışı …, LPG Tüpgaz Kullanıcısı olarak, 5307 Sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları Piyasası Kanunu ile TRKGM 2005 Sayılı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın LPG Dağıtım Şirketleri ile Yetkili bayilerin ve Tüketicilerin Uymaları Gereken Usul ve Esaslara İlişkin Tebliğin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmemiştir.
Tüpleri işyerinin bulunduğu yerin bodrumunda konuşlandırması ve zaman içinde alması gereken önlemleri almayarak gaz sızıntısına neden olduğu ve bu suretle patlamaya ve yangına sebep olduğu kanaatine varılmakla, yerleşik Yargıtay içtihatlarına uygun olarak hasarın meydana gelmesinde, Dava dışı … şirketinin kusurlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
“T.C. YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ E. 2014/10406 K. 2017/571T. 26.1.2017
DAVA : Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı … şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, … il Merkezinde bulunan … Gıda Tic. San. Ltd. Şti’ne ne ait işyerinin müvekkil şirkete 20/08/2009 tarihinde sigortalandığını, 02/09/2009 tarihinde binanın kantin olarak kullanılan kısmında tüpün gaz sızdırmasından kaynaklanan yangın meydana geldiğini, yangın neticesinde sigortalı işyeri ve işyerinde bulunan bir kısım malzemelerin hasar gördüğünü, meydana gelen hasar nedeni ile müvekkil şirket tarafından hasar gören işyeri sahibine sigorta poliçesi kapsamına göre 7/10/2009 tarihinde 6.135,00 TL ödeme yapıldığını, 19/10/2009 tarihli dilekçeyle müvekkilin bu sigorta poliçesinden dolayı LPG tüpünün gaz sızdırmasının sebebiyet verdiği yangın sonucu ödemek zorunda kaldığı zararı halefiyet prensibi gereğince LPG tüpünü imal edip satan davalıdan tahsilini talep ettiklerini, ancak davalının kusurları olmadığı gerekçesiyle bu talebi reddettiklerini, bu sebeple sigortalıya ödenen 6.135,00 TL’nin fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere sigortalıya ödenme tarihi olan 07/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yangında müvekkilin kusuru bulunmadığını, davacının sigortalısına lütuf ödemesi yaptığını belirterek davanın reddini savunmuş ve davanın müvekkil şirket sigortacısı (Tüpgaz zorunlu sorumluluk sigortacısı) … Sigortaya ihbarının gerektiğini belirtmiştir.
İhbar olunan sigorta şirketi vekili, imzalanan poliçe ile maddi zararlarda kaza başına teminat oranının 25.000,00 TL olduğunu, olay yerinde bulunan tüplerin davalı şirkete ait olup olmadığının belli olmadığını, davacının sigortalısının 5307 Sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları Piyasası Kanunu ile TRKGM 2005 Sayılı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın LPG Dağıtım Şirketleri ile Yetkili bayilerin ve Tüketicilerin Uymaları Gereken Usul ve Esaslara İlişkin Tebliğin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirip getirmediğinin araştırılması gerektiğini, müvekkil şirketin davadan ihbar ile haberi olduğunu ve davada taraf olmadığını, bu sebeple HUMK 49.maddesine göre karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, denetime açık karar vermeye elverişli bilirkişi raporuna göre yangının LPG tüpünün standartlarına uygun olmamasından kaynaklanmadığının anlaşıldığı, davalıya isnat edilebilecek bir kusur bulunmadığı gerekçesiyle, ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı … şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
SONUÇ : Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı … şirketi vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 6,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 26.1.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.” şeklinde karar verilmiştir.
Davacının sigortalısı dava dışı …’ ın kusuru olmayan davalıya karşı her hangi bir dava hakkı bulunmadığından Davacı … Sigorta’ nın TTK 1472 maddesine dayalı halefiyet hakkı ve buna bağlı husumet ehliyeti yoktur.
Bu halde Davalı … A.Ş.’ nin Davacının Sigortalısı …’ın yangın sonucu uğradığı hasarın oluşmasında kusurunun olmadığı kabul edilmediğinden dolayı Davacı … Sigorta husumet ehliyetini elde edemeyecek olup, talebinin yerinde olamayacağı tespit edilmiştir.
Sonuç olarak; meydana gelen patlamalı yangın olayının LPG tüplerini kullanan … şirketinin tüpleri işyerinin bulunduğu yerin bodrumunda konuşlandırması ve zaman içinde alması gereken önlemleri almayarak gaz sızıntısına neden olduğu ve bu suretle patlamaya ve yangına sebep olduğu, söz konusu tüplerin ayıplı veya imalat kusurlu olduğu görüşünün yukarıda yapılmış olan açıklamalar nezdinde kabul edilemez olduğu, yanmış hasarlanmış hurdaya çıkmış malzemeler üzerinde yapılması düşünülen laboratuvar testlerinin yanlış ve hatalı sonuçlar vereceği, yangının elektrik kaynaklı yangın ile hiçbir ilişkisinin bulunmadığı, davacının sigortalısı dava dışı …’ın kusuru olmayan davalıya karşı her hangi bir dava hakkı bulunmadığından Davacı … Sigorta’nın TTK 1472 maddesine dayalı halefiyet hakkı ve buna bağlı husumet ehliyeti bulunmadığından taleplerinin yerinde olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının dosya kapsamında yeniden değerlendirilmesi amacıyla dosya taşıma ve sigorta uzmanı … ile Elektrik Mühendisi …’e tevdii edilen dosyaya 05/08/2019 tarihinde tanzim olunan ek raporda özetle; 01.11.2015 tarihinde saat 21.15 sıralarında … ilçesi … Mah. … Caddesi ile … sokak kesim yerinde bulunan … isimli … içinde meydana gelen patlama olayında hasar meydana gelmiştir. Sigorta şirketi hasarı sigortalıya ödedikten sonra patlamalı yangına neden olan bodrum katta bulunan tüplerin … şirketinden alacağını tahsil etmek için … 24. İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasında “İlamsız Takiplerde Ödeme Emri” ile … AŞ aleyhine 742.369,32TL tutarında icra takibi başlatmıştır. Davalı … AŞ 16.12.2016 tarihinde borca itiraz ederek 20.12.2016 tarihinde … 24. İcra Dairesi nin kararı ile icra takibini durdurmuştur. Takibin devamını sağlamak için davacı tarafından açılmış itirazın iptali davasıdır.
Meydana gelen patlama ve yangın, davacının sigortalısı …Tic. Ltd. Şti.’ne ait market işletmesinin bodrum katında gerçekleşmiştir. Bu nedenle, bu market işletmesinden kaynaklı 3.kişilere verilen zararları davacının tazmin etmesi halinde, kusurlu veya kusursuz sorumluluğu olan kişi ve/veya kişilere karşı rücu edebileceği açıktır.
Meydana gelen patlama ve yangına dair teknik inceleme ve değerlendirmeler aynı yönde olup zamanla tüplerin bulunduğu mekanda biriken gazdan kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Burada 12 adet LPG tüpünün bir arada olması, bu tüplerden sızıntı olması ve bunun zamanla birikerek patlama ve yangına sebebiyet vermesi hususu gözetildiğinde, tehlikeliliği gereği işletilmesinden kaynaklı bir riskin gerçekleştiği açıktır.
Davalı … firması, kusuru olsun ya da olmasın LPG dolum-taşıma-kullanımı gibi süreçlerde emtianın tehlikeliliği ve işletmesinin tehlikeliliği gözetilerek meydana gelen riskler ve bunun yol açtığı zararlardan sorumlu olmaktadır. Bu sorumluluğu gerek zarar görenlere karşı, gerekse davacının sigortalısı işletmeciye karşı aynı niteliktedir. Bu nedenle, davacının sigorta tazminatı ödemelerinde sigorta ettireni ve sigortalısı yanında 3.kişi zarar görenlere ödemede bulunması halinde de TTK m.1472 ve m.1481 gereği halef olması esastır. Burada, davacının sigorta poliçesi, sigorta ettirenin doğrudan zararları kadar, sorumluluk risklerini de sigorta güvencesine almaktadır. Bu husus gözetilmeden hazırlanan dosyada sunulu raporda, aktif husumet ehliyeti yokluğu tespitlerine iştirak edilmemek gerekir.
Somut olayda davalı … tarafından zorunlu “tüpgaz sorumluluk sigortası” yaptırılması şarttır. Ancak sigorta yaptırmış ise sigortacının tazminat sorumlusu olması, davalının sorumlu olmadığı anlamına gelmez.
Dosyada dava dışı … Sigorta Şirketi tarafından … sigorta poliçe numaralı poliçeye göre 01.01.2015-01.01.2016 dönemi için “maddi zararlarda kaza başına 112.500,00 TL, ölüm ve sakatlanmada kaza başına 1.410.000 TL, kişi başına 282.000 TL” ile sınırlı olmak üzere sigortalısı … firması için teminat vermiştir. Bu da davalı … firmasının somut olayda kusursuz sorumluluğunu teyit eder niteliktedir.
Somut olayda davalının sorumluluğu TBK m.71 hükümlerine göre değerlendirilmek gerekir.
Davacının sigortalısı olan … esasne zararını davalı … ve dava dışı sigortalı şirketten talep edebilecek iken; kendisi konutunu sigorta ettirdiği için sigortacısından tazminatı almış ve sigortacı işbu davayı ikame etmektedir. Bu noktada davacı hem işyeri sigortacısı, hem de konut sigortacısı olup; her halde TTK m.1481 gereği davalıya rücu edebilecek durumdadır.
Dosyada davacı ödemesini teyit eden ödeme dekontuna veya makbuza rastlanılmamıştır. Davacı ödemesini ispat etmek şartı ile davalıya rücu edebilir. Sigorta ekspertiz raporu ile belirlenen 40.727,25 TL zarar ve tazminat somut olaya uygun, fotoğraf ve rapor ile detaylandırılmış kadri marufunda miktar olmakla birlikte, ödeme belgesi dosyaya sunulmadan davacının rücu hakkının TTK m.1472 ve m.1481 ile açıklanması mümkün olmayacaktır.
Sonuç olarak; davacının sigortalı veya 3.kişilere ödemek durumunda kaldığı sigorta tazminatlarını ispat etmek şartı ile, TTK m.1472 ve m.1481 gereği; davalıya TBK m.71 hükümleri gözetilerek rücu edebileceği, davalının zorunlu tüpgaz sorumluluk sigortası yaptırmış olmasının kusur veya kusursuzluğunu etkilemeyeceği, davalının meydana gelen olay kaynaklı zararlardan “kusursuz” sorumlu olduğu, davacının ödemesi sabit olmak şartı ile, 40.727,25 TL tazminatı davalıdan rücuen tazmin talep edebileceği, bunun için ödemesini belgelendirmesi gerektiği, kök raporda, sigortalı …’ın davalıya karşı her hangi bir dava hakkı bulunmadığı kanaatinin hatalı olduğu, zira tüpgaz ticari faaliyeti ile iştigal eden davalının kusursuz da olsa zarar görenlere karşı sorumlu olduğunun gözetilmesi gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı şirkette sigortalı konutun altında bulunan marketin bodrum katında bulunan ve davalı şirkete ait markalı tüplerin patlaması neticesinde sigortalı konutunda meydana gelen zararlara ilişkin rücuen tazminat alacağına ilişkin davacı sigorta şirketince başlatılan takibe davalı … A.Ş’nin borçlu sıfatına, borca, faize ve ferilerine itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
01.11.2015 tarihinde saat 21.15 sıralarında … ilçesi … Mah. … Caddesi ile … sokak kesim yerinde bulunan … isimli Süpermarket içinde meydana gelen patlama olayında hasar meydana geldiği, sigorta şirketi hasarı sigortalıya ödedikten sonra patlamalı yangına neden olan bodrum katta bulunan tüplerin … şirketine ait olması nedeniyle alacağını tahsil etmek için … 24. İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasında “İlamsız Takiplerde Ödeme Emri” ile … AŞ aleyhine 742.369,32TL tutarında icra takibi başlatmıştır. Davalı … AŞ 16.12.2016 tarihinde borca itiraz ederek 20.12.2016 tarihinde … 24. İcra Dairesinin kararı ile icra takibini durdurmuştur.
Meydana gelen patlama ve yangın, davacının sigortalısı … Tic. Ltd. Şti.’ne ait market işletmesinin bodrum katında gerçekleşmiştir. Bu nedenle, bu market işletmesinden kaynaklı 3.kişilere verilen zararları davacının tazmin etmesi halinde, kusurlu veya kusursuz sorumluluğu olan kişi ve/veya kişilere karşı rücu edebilecektir.
Meydana gelen patlama ve yangının zamanla tüplerin bulunduğu mekanda biriken gazdan kaynaklandığı, 12 adet LPG tüpünün bir arada olması, bu tüplerden sızıntı olması ve bunun zamanla birikerek patlama ve yangına sebebiyet vermesi sonucunda tüplerin tehlikeliliği gereği işletilmesinden kaynaklı bir riskin gerçekleştiği teknik ikinci bilirkişi heyet raporu olan 05/08/2019 tarihli rapordan anlaşılmıştır.
Davalı … firması, kusuru olsun ya da olmasın LPG dolum-taşıma-kullanımı gibi süreçlerde emtianın tehlikeliliği ve işletmesinin tehlikeliliği gözetilerek meydana gelen riskler ve bunun yol açtığı zararlardan sorumlu olmaktadır. Bu sorumluluğu gerek zarar görenlere karşı, gerekse davacının sigortalısı işletmeciye karşı aynı niteliktedir. Bu nedenle, davacının sigorta tazminatı ödemelerinde sigorta ettireni ve sigortalısı yanında 3. kişi zarar görenlere ödemede bulunması halinde de TTK m. 1472 ve m. 1481 gereği halef olması esastır. Burada, davacının sigorta poliçesi, sigorta ettirenin doğrudan zararları kadar, sorumluluk risklerini de sigorta güvencesine almaktadır. Bu nedenlerle aktif husumet ehliyeti yokluğu itirazlarına mahkememizce itibar edilmemiştir.
Somut olayda davalı … tarafından zorunlu “tüpgaz sorumluluk sigortası” yaptırılması şarttır. Ancak sigorta yaptırmış ise sigortacının tazminat sorumlusu olması, davalının kusursuz sorumluluğunu kaldırmayacaktır.
Dosyada dava dışı … Sigorta Şirketi tarafından … sigorta poliçe numaralı poliçeye göre 01.01.2015-01.01.2016 dönemi için “maddi zararlarda kaza başına 112.500,00 TL ölüm ve sakatlanmada kaza başına 1.410.000 TL, kişi başına 282.000 TL” ile sınırlı olmak üzere sigortalısı … firması için teminat vermiştir. Bu da davalı … firmasının somut olayda kusursuz sorumluluğunu teyit eder niteliktedir.
Somut olayda davalının sorumluluğunu TBK m. 71 hükümlerine göre değerlendirilmek gerekir.
Davacının sigortalısı olan … esasen zararını davalı … ve dava dışı sigortalı şirketten talep edebilecek iken; kendisi konutunu sigorta ettirdiği için sigortacısından tazminatı almış ve sigortacı işbu davayı açmıştır. Bu noktada davacı hem işyeri sigortacısı, hem de konut sigortacısı olup her halde TTK m. 1481 gereğince davalıya rücu edebilecek durumdadır.
Dosyada davacının sunmuş olduğu…’a ait 23/0/3/2016 tarihli ödeme dekontuna göre davacı … sigortanın 40.727,25 TL ödeme yapmış olduğu anlaşılmıştır. Davacı taraf yapmış olduğu bu ödemeyi davalıya rücu edebilecektir.
Sigorta ekspertiz raporu ile belirlenen 40.727,25 TL zarar ve tazminatın somut olaya uygun, fotoğraf ve rapor ile detaylandırılmış ve kadri marufunda miktar olduğu teknik ikinci bilirkişi heyet raporu olan 05/08/2019 tarihli rapordan anlaşılmıştır. Davacı tarafça yapılan ödemeye ilişkin ödeme belgesi dosyaya sunulmakla davacının rücu hakkının TTK m. 1472 ve m. 1481 hükümleri gereğince bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacının sigortalı veya 3. kişilere ödemiş olduğu sigorta tazminatlarını TTK m. 1472 ve m. 1481 gereği davalıya TBK m. 71 hükümleri gözetilerek rücu edebileceği, davalının zorunlu tüpgaz sorumluluk sigortası yaptırmış olmasının kusur veya kusursuzluğunu etkilemeyeceği, davalının meydana gelen olayda zararlardan “kusursuz” sorumlu olduğu, davacının ödemesi sabit olduğundan 40.727,25 TL tazminatı davalıdan rücuen tazmin talep edebileceği, kök raporda, sigortalı …’ın davalıya karşı her hangi bir dava hakkı bulunmadığı belirtilmiş ise de tüpgaz ticari faaliyeti ile iştigal eden davalının kusursuz da olsa zarar görenlere karşı sorumlu olacağı kanaatine varılarak davanın kabulü ile takibin 40.727,25 TL üzerinden devamına, 40.727,25 TL ye takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden hesap edilen % 20 oranındaki 8.145,45 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile takibin 40.727,25 TL üzerinden devamına, 40.727,25 TL ye takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, % 20 oranındaki 8.145,45 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 2.782,08 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 485,44 TL + 210,08 TL icra dosyasına yatırılan harçtan oluşan toplam 695,52 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.086,56 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 485,44 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi masraflarından oluşan toplam 3.170,10 TL yargılama giderlerinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 4.830,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/10/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”