Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/649 E. 2019/902 K. 02.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/906 Esas
KARAR NO : 2019/1097

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/08/2016
KARAR TARİHİ : 04/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; sürücüsü … olan … plakalı servis aracının 27/03/2016 tarihinde … istikametindeyken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu tek taraflı trafik kazasının meydana geldiğini, kiralanan … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkillerinin oğlu …’ın vefat ettiğini, kazaya konu aracın Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası’nın ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası poliçelerini taşımadn taşımacılık yaptığını, davalı … Hesabının rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarı dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu zararları karşılamak zorunda olduğunu ve davalıya 14/04/2016 tarihinde ihtarname gönderilerek poliçenin yaptırılmamasından kaynaklı olarak 310.000,00 TL kişi başı ölüm bedelinin müvekkiline ödenmesi talebinde bulunduklarını, ihtarnamenin 18/04/2016 tarihinde davalıya tebliğ olduğunu, davalının müvekkilinin destekten yoksun kalma talebine karşılık olarak anne için 31.086,00 TL baba için ise 21.057,00 TL ödemeyi teklif ettiğini ancak bahsi geçen tutarların müvekkillerinin uğramış olduğu zararı karşılamadığını ve davalının 02/06/2016 tarihinde temerrüte düştüğünü bildirmekle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davacı … için 100,00 TL, müvekkili … için 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminat tutarının davalıdan temerrüt tarihi itibariyle işleyecek ticari faiziyle tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmekle davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; müvekkili şirketçe davacıya ödeme yapılmak için hesap yapıldığını ancak davacının istenilen ödemeyi kabul etmediğini, müvekkili şirketçe yaptırılan aktüerya hesabı neticesinde davacı … için 21.057,00 TL, davacı … için 31.086,00 TL olmak üzere toplam 52.143,00 TL tutarındaki tazminat ve Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası bulunmaması nedeniyle yine davacı … için 87.500,00 TL ve davacı … için 87.500,00 TL olmak üzere toplam 175.000,00 TL’nin ödenmesine karar verildiğini, davacının kazanç durumunu gösterir belgelerin somut belgelerle ispat edilemsi zorunlu olduğundan asgari ücret baz alınarak tazminat hesabının yapıldığını ve müvekkilinin bu hesaptan ötürü herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun 2016 yılı kişi/kaza başı teminat limiti ile sınırlı olduğunu, davacılar vekili tarafından müvekkili şirkete başvuru yapıldığını ve müvekkili şirketin gerekli hesaplamaları yaptığını bildirmekle müvekkili kurumun temerrüte düşmediğini bildirmekle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Mahkememizce … CBS’ye müzekkere yazılarak … Soruşturma sayılı dosyanın uyap sistemi üzerinden mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
Mahkememizce davalı … Hesabı’na müzekkere yazılarak davaya konu kaza ile ilgili açılmış olan hasar dosyasının mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
Mahkememizce … Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’ne müzekkere yazılarak ses sanatçılığı yapan kişilerin gelir durumuna ilişkin bilgi ve belgelerin dosyamız arasına alındığı görüldü.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi sigorta uzmanı …, makine mühendisi … ve aktüer …’a tevdi edilmiş olup, bilirkişilerin mahkememize sunmuş olduğu 11/05/2017 tarihli raporunda; … plakalı minibüsün sürücüsü …’un meydana gelen kazada ve dolayısıyla da yolcu …’ın ölümünden tam (%100) kusurlu olduğunu, … plakalı minibüs içerisinde yolcu olarak bulunan davacı tarafa ait …’in ise meydana gelen kazada ve dolayısıyla da kendi ölümünde herhangi bir kusurunun görülmediği, davacı anne …’ın nihai ve gerçek maddi zararının 122.879,49 TL olduğunu, davacı baba …’ın nihai ve gerçek maddi zararının 95.130,69 TL olduğunu, temerrüt başlangıç tarihinin 18/05/2016 tarihi olduğunu, işleyecek faizin avans faizi nevinden işleyecek faiz olduğu görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Davacı ve davalının rapora karşı yapmış oldukları itirazların değerlendirilmesi ve müteveffanın askerlik yapmadığı dikkate alınarak yeniden hesaplama yapılarak ek rapor alınması amacıyla dosyanın aynı bilirkişi heyetine tevdi edildiği, bilirkişilerin mahkememize sunmuş olduğu 15/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda; … plakalı minibüsün sürücüsü …’un meydana gelen kazada ve dolayısıyla da yolcu …’ın ölümünden tam (%100) kusurlu olduğunu, … plakalı minibüs içerisinde yolcu olarak bulunan davacı tarafa ait …’in ise meydana gelen kazada ve dolayısıyla da kendi ölümünde herhangi bir kusurunun görülmediği, davacı anne …’ın nihai ve gerçek maddi zararının 116.460,72 TL olduğun, davacı baba …’ın nihai ve gerçek maddi zararının 76.795,68 TL olduğunu, temerrüt başlangıç tarihinin 18/05/2016 tarihi olduğunu, işleyecek faizin avans faizi nevinden işleyecek faiz olduğu, ek raporda hesaplanan maddi zarar tutarlarının kök raporda tespit edilen tutarlardan az olmasının 1 yıllık askerlik süresinin destek süresinden tenzil edilmesinden ve kök rapordan farklı olarak TRH-2010 tablosu, %1,8 teknik faiz yöntemiyle hesaplama yapılarak rapor hazırlandığını bildirmişlerdir.
Mahkememizce … İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak müteveffanın hangi il ve ilçelerde çalıştığı, çalıştığı yerlerin niteliği, haftalık, aylık, yıllık olarak mı çalıştığı, çalışmadığı günlerin olup olmadığı, çalıştığı saat ve sürenin ne olduğunun ve aylık kazancının ne olduğunun araştırılarak ilgili bilgi ve belgelerin mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
Mahkememizce … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak tanık İsa …’ın müteveffa …’ın hangi aylarda çalıştığı, aylık gelirinin ne olduğu, davaya konu kaza ile ilgili bilgi ve görgüsünün yemini yapılıp ifadesinin alınması istenilmiş ilgili bilgi ve belgelerin talimat mahkemesi tarafından mahkememize gönderildiği görüldü.
Mahkememizce celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi aktüer …’a tevdi edilmiş olup, bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 03/06/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacı anne …’ın nihai ve gerçek maddi zararının 172.474,44 TL olduğu, davacı baba …’ın nihai ve gerçek maddi zararının 122.074,44 TL olduğunu, temerrüt başlangıcının 18/05/2016 tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğunu, raporlar arasında artan tutarların 01/01/2018 tarihinde %14 ve 01/01/2019 tarihinde %26 oranında artan asgari ücretlerin hesaplamada dikkate alınmasından kaynaklandığını, maddi zarar tutarlarının bu sebeple önceki rapora göre artmasının beklenen bir durum olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı vekilinin 12/06/2019 tarihli dilekçesi ile dava bedelinin … için 100,00 TL belirlenen destekten yoksun kalma tazminat tutarının 122.074,44 TL olarak arttırdıklarını, … için 100,00 TL olarak belilenen destekten yoksun kalma tazminat tutarının 172.474,44 TL olarak arttırdıklarını bildirmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; 28.03.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkin açılmış tazminat davasıdır.
Davacılar, 28.03.2016 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında dava dışı …’un sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yolcu konumunda olan ve kaza sebebiyle vefat eden …’ın anne ve babası olarak destekten yoksun kalma tazminatı talep etmiş, davalı … Hesabının … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle geçerli ZMMS poliçesinin bulunmaması nedeniyle sorumlu olduğunu iddia etmiştir. Davalı taraf, davacılara Zorunlu Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası genel şartları kapsamında ödeme yapıldığını, sorumlu olmadığını beyan ederek davanın reddinin gerektiğini savunmuştur.
Dava konusu trafik kazasıyla alakalı belgelerin ve savcılık dosyasının incelenmesinde; kazanın …’un sevk ve idaresindeki … plakalı aracın … Mahallesi … Karayolu üzerinde … istikametine doğru seyir halindeyken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu gerçekleştiği, müteveffa …’ın yolcu konumunda olduğu ve kaza sebebiyle yaşamını yitirdiği tespit edilmiştir. Meydana gelen tarfik kazasındaki kusur durumunun tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi raporunda, … plakalı araç sürücüsü …’un %100 kusurlu olduğu, müteveffanın herhangi bir kusurunun bulunmadığı hususu tespit edilmiştir.
Davalı … Hesabı’nın sorumluluğu açısından yapılan değerlendirmede, kaza tarihi itibariyle … plakalı aracın geçerli bir ZMMS poliçesinin bulunmaması ve müteveffanın kusurunun bulunmaması nedeniyle … Hesabı Yönetmeliği m.9/1-b ve Sigortacılık Kanunu m.14 uyarınca davalı … Hesabının destekten yoksun kalma tazminatından sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır. Ayrıca belirtmek gerekir ki, hukuki statüsü ve teminat altına aldığı riziko kapsamı farklı olan meblağ sigortası niteliğindeki Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası kapsamında ödenen tazminatın, zarar sigortası niteliğindeki Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası kapsamında belirlenen destekten yoksun kalma tazminatından mahsubu mümkün değildir.
Destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması için desteğin gelirinin belirlenmesi önem arz etmektedir. Davacılar, desteğin 5 yıllık müzisyen olduğunu, düğünlerde, eğlencelerde ses sanatçılığı ve davulculuk yaparak geçimini sağladığını ve aylık gelirinin 2.500,00 TL olduğunu iddia etmişlerdir. Desteğin gelirinin araştırılması için … Esnaf ve Sanatkarlar Odasına müzekkere yazılmış, verilen yanıtta 5 yıllık ses sanatçılığı ve davul çalma işiyle uğraşan müzisyenlerin 2.000,00 TL ile 4.000,00 TL arasında gelir elde edebileceği bildirilmiştir. Desteğin gelirinin tespiti için aynı zamanda davacılar tarafından bildirilen tanıkların dinlenilmesine karar verilmiştir. … Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimat ile dinlenen Nihat İşlican beyanında; müteveffa …’ın orkestrasında davulcu olduğunu, müteveffaya düğün başı 400,00 TL ile 500,00 TL arasında para verildiğini, haftalık 1.200,00 TL ile 1.500,00 TL arasında gelir elde ettiğini ifade etmiştir. … Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimat ile dinlenen tanık … beyanında; müteveffa …’ın iş arkadaşı olduğunu, kazanın meydana geldiği araç içerisinde müteveffanın yanında oturduğunu, …’ın davulcu olduğunu düğün sezonunda haftalık ortalama 700,00 TL düğün sezonu dışında haftalık 200,00 TL gelir elde ettiğini, ayrıca bunun dışında müzisyenlik yapmadığı günlerde haftada birkaç gün olmak üzere fabrikada günlük 55,00 TL ücret alarak çalıştığını ifade etmiştir. Yine … Asliye Ticaret Mahkemesince dinlenen tanık …’ın da beyanlarının benzer mahiyette olduğu görülmüştür. Dosya kapsamındaki müzekkerelerin ve tanık beyanlarının değerlendirilmesi sonucunda; desteğin mesleğinin müzisyenlik olduğu, aylık gelirinin 2.500,00 TL olmasının hayatın olağan akışına uygun düştüğü kanaatine varılmıştır. Bu sebeple tespit edilen 2.500,00 TL son gelir olarak dikkate alınarak aktüer bilirkişi tarafından kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken TRH-2010 tablosu doğrultusunda davacıların destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanmıştır. Bilirkişi tarafından tanzim edilen 03.06.2019 tarihli raporda; davacı anne …’ın talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 172.474,44 TL olduğu, davacı baba …’ın talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 122.074,44 TL olduğu tespit edilmiştir. Yargıtay 17. HD’nin içtihatlarına ve TRH-2010 tablosuna uygun olarak tanzim edildiği kanaatine varılan bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Davalı taraf, hatır taşıması yapıldığını iddia ederek indirim yapılmasını talep etmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin süreklilik kazanmış içtihatlarında da belirtildiği üzere; Hatır taşımasından ya da kullanmadan söz edebilmek için yaralanan ya da ölenin karşılıksız taşınmış olması gerekir. Taşınan veya kullananın yararının söz konusu olduğu durumlarda hatır taşıması gündeme gelir. Yarar ekonomik olabileceği gibi toplumsal değerlere ilişkin de olabilir. Somut olayda; savcılık dosyasındaki beyanların ve mahkememizce dinlenen tanıkların beyanlarının değerlendirilmesinde, müteveffanın olay günü …’de yapılacak düğünde müzisyen olarak sahne alacak olması sebebiyle düğün yerine ulaşmak amacıyla araçta bulunduğu, söz konusu aracın düğün sahibi tarafından düğüne katılacak misafirlerin ve müzisyenlerin ulaşımının sağlanması için tahsis edildiği, müteveffanın karşılıksız olarak taşındığı, taşımada müteveffanın yararının bulunduğu anlaşılmakla müteveffanın hatır için taşındığı sonucuna varılmıştır. Bu sebeple davacıların tazminat miktarından %20 oranında hatır taşıması indirimi yapmak gerekmiştir. Davacı … açısından hesaplanan 172.474,44 TL tazminatın %20’si oranında olan 34.494.88 TL tenkis edilerek 137.979,55 TL destekten yoksun kalma tazminatına, davacı … açısından hesaplanan 122.074,44 TL tazminatın %20’si oranında olan 24.414.88 TL tenkis edilerek 97.659,56 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
Temerrüt açısından yapılan değerlendirmede; dava tarihinden önce davacılar tarafından davalı … Hesabına başvuru yapıldığı, başvuru dilekçesinin 05.05.2016 tarihinde davalıya tebliğ edildiği anlaşılmakla davalının yasal süre olan 8 iş günü sonrasında 18.05.2016 tarihinde temerrüte düştüğü kanaatine varılmıştır. Bu sebeple temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle; davanın kısmen kabulüne, davacı … açısından 137.979,55 TL, davacı … açısından 97.659,56 TL destekten yoksun kalma tazminatlarının davalıdan tahsiline, temerrüt tarihi olan 18/05/2016 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davacı … açısından 137.979,55 TL, davacı … açısından 97.659,56 TL destekten yoksun kalma tazminatlarının davalıdan tahsiline, temerrüt tarihi olan 18/05/2016 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 16.096,50 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20 TL+ 1.010,00 TL ıslah harcından oluşan toplam 1.039,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 15.057,30 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacılar tarafından yatırılan 1.039,20 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacılara verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 2.564,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü oranında yapılan hesaplama neticesinde 2.052,59 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacılara verilmesine,
5-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacılar duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 24.351,12 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine, (13.788,36 TL’sinin davacı …’a, 10.562,76 TL davacı …’a verilmesine)
7-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 6.830,07 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı tarafın yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı 04/11/2019

Katip
¸

Hakim ¸