Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/6 E. 2021/12 K. 14.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/6 Esas
KARAR NO : 2021/12

DAVA : Alacak (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücu)
DAVA TARİHİ : 03/01/2017
KARAR TARİHİ : 14/01/2021

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada Davacı vekilinin 03/01/2017 havale tarihli dava dilekçesinden özetle; Dava dışı … A.Ş. nin müvekkili şirket nezdinde … numaralı … vade tarihli İşyeri Abonman Sigorta Poliçesi bulunduğunu, sigortalıya ait ürünlerin davalı … Dış Tic.A.Ş nin maliki olduğu … mevkii 5. Pafta 1800 parsel B Blok … adresinde 12/02/2015 tarihinde zarara uğradığını, poliçe kapsamında sigortalı/dava dışı … firmasına yapılan ödemenin iadesi için kusursuz sorumlu malik ile İşyeri Paket Sigorta Poliçesi düzenleyen sigorta şirketi aleyhine davanın açıldığını, bahse konu depoda yer alan ürünlerin müşterek sigorta ile sigortalanmış olduğu, müvekkili şirketin zararının %15 ile sınırlı olmak üzere sorumlu olduğunu, rizikonun %30’nun …. Tarafından teminat altına alındığını, Hasar miktarının tespitinin …. Tarafından tespit edilmekte olduğunu, zararının tamamını tam bir şekilde tespit edilemediğini, ancak sigortalının zarara uğramaması amacı ile tespit edilen kısım ile ilgili olarak müvekkili şirket tarafından dava dışı … firmasına toplam 222.000,00-TL ödeme yapıldığını, toplamda yapılacak ödemenin belirsiz olduğundan ve ödemenin artma ihtimaline karşı davalarını belirsiz alacak davası olarak açtıklarını, davalı tarafından binanın bakımında gerekli özenin gösterilmediğini, tahliye borularının binaya ve hava şartlarına uygun olmamasından kaynaklanan hasar nedeniyle müvekkili şirket tarafından tazminat ödemesinin yapılmış olduğunu, davalının yapı maliki olarak ve rizikoyu teminat altına alan sigorta şirketinin işbu zarardan sorumlu olduğunu, yapı malikinin bahse konu sorumluluğunun mevzuat ve Yargıtay kararları çerçevesinde kusursuz sorumluluk olduğunu, davanın kabulüne karar verilmesini bina malikinin sorumlu olduğundan işbu binaya teminat veren diğer davalı … şirketinin de poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere rücu talebinden sorumlu olduğunu bu çerçevede davanın kabulüne karar verilmesini müvekkili şirketin sigortalısına yaptığı ödeme ile Türk Ticaret Kanunun 1301 maddesi uyarınca sigortalısının haklarına kanuni halef olduğunu, bu bağlamda müvekkili şirket tarafından ödenen maddi tazminatın rücuen tazmini için davayı açtıklarını, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla, müvekkili şirket tarafından sigortalı … A.Ş. Ye yapılan 120.000-TL nin 22/04/2015 tarihinden 102.000-TL nin ise 17/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davanın kabulüne ve vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ş. Vekilinin 15/02/2017 havale tarihli cevap dilekçesinden özetle; Dava dilekçesindeki davacı yanın dava açma ehliyetinin olmadığını, dava dilekçesinde kendilerince belirtildiği üzere davacının da dahil olduğu bir koasürans sözleşmesinin mevcut olduğunu, koasürans sözleşmesinde yeralan şirketin dava dışı …. Olduğunu sigortacının da …. Olduğunu, davacı … sigortanın bir bakıma … şirketi konumunda olduğunu, … şirketi bu poliçede sigortacı sıfatı taşımadığını, bu nedenle sigortacı olmayıp reesürör konumunda bulunan davacının dava açma ehliyeti bulunmadığını, TTK. Madde 1403/2nin mefhumu muhalifiyle sigorta ettirene, reasüröre doğrudan dava açma yetkisi verilmediği gibi reesürörün de doğrudan dava açma hakkının bulunmadığını, sigorta poliçesinde işletmeci, tezel Lojistik e rücu edilemeyeceği şartı nedeniyle rücu edilemeyeceğini , davacının ödeme yaptığı … Tic. A.ş. … Lojistik in müşterisi kiracı olup, müvekkili şirketin poliçesinde bu kiracının malları için verilmiş teminat bulunmadığını, kira sözleşmesinde kiracıya ait malzemelere gelecek her türlü zarar ve ziyandan kiracı mesul olacağı gibi kiralayana ve 3. Kişilere vereceği her türlü zarardan da kiracının mesul olacağına ilişkin düzenlemenin mevcut olduğunu, meydana gelen zararın olağan dışı beklenmedik doğa olayı nedeniyle meydana gelmiş olduğunu, sigortalının kusurunun bulunmadığını, dava ile talep edilen tazminat tutarının fahiş ve haksız olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının HMK na göre hukuken mümkün olmadığını, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ticaret A.Ş’ vekilinin 04/12/2017 havale tarihli cevap dilekçesinden özetle;
Davalı müvekkil şirketin …Ticaret A.Ş’ nin ticaret unvanı değişmiş olduğunu, yeni ticaret unvanının … DIŞ TİC. A.Ş. Olduğunu, zararı kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafından talep edilen zarara sebebiyet veren hasar ve zarar müvekkil şirkete ihbar edilmediğini, davacı tarafın, ikame edilen davayı yasal süresi içerisinde başlatmadığını, Davacı tarafından ikame edilen ek davanın, belirsiz alacak davası olarak açılmış olduğunu, davanın mahiyeti itibari ile ikame edilen davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’ na aykırı olduğunu, Davacı tarafın dava dilekçesinde dava dışı sigortalısına ait ürünlerin müvekkili şirkete ait … Köyü Mevkii, 5. Pafta 1800 Parsel B Blok … adresindeki işyerinde hasara uğradığını iddia ettiğini, davacı ile müvekkili şirket arasında bu yerin kullanılmasına ilişkin hiçbir sözleşmenin olmadığını, davalı müvekkili şirketin söz konusu bu yeri 29.09.2013 tarihli kira sözleşmesi ile dava dışı … Ltd. Şti.’ye kiraladığını, hasar sonrası konusunda uzman Ekspertiz Şirketi … alınan ekspertiz raporunda ve İTÜ raporunda şirketimize hiçbir kusur atfedilememesi sebebiyle şirketlerinin hiçbir sorumluluğunun olmaması, doğal afet olarak kabul edilen bir çökme sebebiyle davacı hasarını ödeme yükümlülüklerinin olmaması, aksinin kabulü halinde bile zararın diğer davalı … şirketinden veya çatı yapımını gerçekleştiren yüklenici firmalardan talep edilmesi gerekmesinden dolayı işbu davanın reddini talep etmiştir.
İhbar olunan … A.Ş. 15/12/2017 havale tarihli dilekçesinden özetle; Müvekkilİ .. Ltd. Şti. ile Davalı … Dış. Tic. A.Ş. arasında 31.01.2013 tarihinde ” … ili, … İlçesi, … Mah. 1800 Parselde bulunan arsa” üzerine B Blok Depo binasının uzay kafes çatı çelik konstrüksiyonu işinin müvekkil tarafından yüklenilmesi adına sözleşme imzalandığını, Sözleşme neticesinde müvekkil şirket tarafından anılan işin yapılması için gerekli tüm hazırlıkların tamamlandığını ve davalı yanın talep ve onayları doğrultusunda hazırlanan proje ve statik analiz raporuna uyumlu olarak imalat gerçekleştirildiğini, 19.06.2013 tarihinde iş tesliminin yapıldığını ancak 31.05.2014 tarihinde müvekkiline uzay kafes sisteminde hasar oluştuğuna dair bilgi ulaştırıldığını, bunun üzerine müvekkil şirketin Mimarı … yerinde inceleme yaparak hasar ve deformasyonların tespitini gerçekleştirildiğini, 04.06.2014 tarihinde davalı şirkete sunulan Bilgi Notu ile hasarın oluştuğu yerlerin, oluşma sebepleri ve bu konuda yapılması gerekenlerin belirtildiğini, Uzay çatıda meydana gelen hasar müvekkili şirket tarafından verilen teklifin davalı yanca kabul edildiğini ve işin bedelinin davalı şirketten tahsil edilmiş olduğunu, davaya ihbarları konusunda herhangi bir hukuki menfaatin bulunmadığını, anılan hasarın gerçekleşmesinde uzman mütalaalarından da anlaşılacağı üzere müvekkilinin hiçbir kusuru ve sorumluluğu bulunmamakla davanın kendi tarafları açısından reddi gerektiğini bildirmiştir.
Asıl davada davacı … AŞ. Vekili 23/02/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile müvekkili şirket tarafından dava dışı sigortalı firmaya 08/02/2017 tarihinde ödenen 112,017 TL de davalılardan tahsilini talep ederek dava değerini 334.017-TL çıkartmış ıslah harcını da yatırmıştır.
Birleşen … 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E sayılı dosyasında; davacı … Aş vekili tarafından verilen 13/02/2018 tarihli dilekçesinde özetle; davanın dayanağının müvekkili şirketin en yüksek paya sahip olduğu müşterek sigorta poliçesi olduğunu, sigorta poliçesi kapsamında dava dışı sigortalıya 120.246,32-TL KDV ödemesi yapıldığını, ödenen tutara ilişkin olarak müvekkilinin sigortalısının uğramış olduğu hasar nedeni ile sahip olduğu tüm talep ve dava haklarını devir ve temlik aldığını bildirerek 120.246,32-TL nin 08/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen … 9. Asliye Tic. Mah nin …Esas sayılı dosyasında davacı … sigorta aş tarafından verilen 30/03/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; … 3 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E sayılı dosyasına konu yapılan ödemeler sonrasında müvekkili şirket tarafından sigortalısına 56.114,95-TL KDV ödemesi yapıldığını, bu ödeme ile müvekkili şirketin sigortalısının hasar nedeni ile sahip olduğu, tüm talep ve dava haklarını devir ve temlik aldığını bildirerek 56.114,95-TL KDV ödemesinin 20/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini ve dosyanın … 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.
.. 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı ilamı ile de davanın … 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, … 3. Asliye Tic. Mahkemesi’nin … Karar sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonucunda davanın mahkememizin … Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, yargılamaya her iki dosya açısından Mahkememizin … Esas sayılı dosyasından devam olunmuştur.
Birleşen … 3. Asliye Tic. Mah … E sayılı dosyasında davacı … sigorta A.Ş tarafından verilen 10/02/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; dava dışı sigortalı şirkete ait emtiaların davalı …. AŞ ait işyerindeki taşınmazın yağmur iniş borularındaki yetersizlik nedeniyle eriyen kar sularının tahliye olamaması sebebi ile zarar gördüğünü, müvekkilinin dava dışı sigortalıya 311.749,73-TL ödeme yaptığını, yapılan ödemenin 112.000-TL nin ödeme tarihi olan 16/04/2015 tarihinden 95.200-TL nin ödeme tarihi olan 24/06/2016 tarihinden 104.549,73-TL nin ödeme tarihi olan 08/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili tarafından verilen 03/03/2017 tarihli cevap dilekçesinde; sigorta poliçesinin Koasürans sözleşmesi olduğunu, Jeran şirketinde dava dışı …. Olduğunu, davacı … sigortanın poliçede sigortacı sıfatını taşımadığını, dava açma ehliyeti bulunmadığını, sigorta poliçesinde işletmeci Tezel Lojistiğe rücu edilemeyeceği şartı olduğunu, bu nedenle sigortalı bina malikine ve müvekkili şirkete ödenen hasar bedelinin rücu edilemeyeceğinin , meydana gelen hasarın beklenmedik doğa olayı nedeniyle gerçekleştiğini bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …. Aş vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde; müvekkilinin … sigortaya işyeri paket sigorta poliçesi yaptırdığını, kendisine husumet düşmeyeceğini, meydana gelen hasarın beklenmedik doğa olayından kaynaklandığını bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen … 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasında davacı … tarafından verilen 29/09/2017 tarihli dava dilekçesinden özetle; … 5. Asliye Tic. Mahkemesi’nin …Esas Sayılı davasında; aynı hasar ile ilgili olarak davanın ıslah edildiğini, ıslah haklarının tükendiğini, dava dışı sigortalıya ikinci kez ek ödeme yapıldığını, bu sebep ile ek dava açılmak durumunda kaldıklarını, dava dışı sigortalısına yapılan toplam 394.140-TL ek ödemeden 18/09/2017 tarihinde yapılan 60.123-TL lik ek ödemenin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen … 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında davacı … Aş tarafından verilen 04/01/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava dışı sigortalı … tic. Aş ait emtiaların müvekkili şirket tarafından yangın abonman sigorta poliçesi ile sigortalandığını, davalı … Aş ait depoda binanın yağmur iniş borularındaki yetersizlik nedeni ile eriyen kar sularının tahliye olamaması sonucunda çatının çöktüğü, depoda bulunan emtianın hasarlandığı, emtia sahibi dava dışı sigortalıya poliçe kapsamında müvekkili şirketin payı oranında 444.000-TL ödendiğini, hasar tazminatının ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.ş. 14/02/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen hasarın tamamen mücbir sebep ile meydana geldiğini, binanın uzman firmalara yaptırıldığını, kalite standartlarına uygun olduğunu, doğal afet sonucu meydana gelen zarardan sorumlu olmadıklarını bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili tarafından sunulan 15/02/2017 tarihli cevap dilekçesinde hasarın sigortalısı bina malikine ve müvekkili şirkete rucu edilemeyeceğini, depo işletmecisinin … Lojistik olduğunu ve müvekkilinin kiracısı durumunda bulunan … Lojistik in emtialarına ilişkin müvekkili şirket poliçesinde teminat bulunmadığını, kira sözleşmesinde kiracıya ait malzemelere gelecek her türlü zarar ve ziyandan kiracının mesul olacağının kararlaştırıldığını, hasarın beklenmedik doğa olayı sebebi ile gerçekleştiğini bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
… 1. Asliye Tic. Mahkemesinin … E sayılı dosyasında; davacı …ş tarafından verilen 10/02/2017 tarihli dava dilekçesi ile … 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyası ile tazminat davası açtıklarını, aynı hasar sebebi ile yapılan ek ödeme olan 224.035,13-TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı …. Aş vekili cevap dilekçesinde; meydana gelen hasarın mücbir sebepten dolayı kaynaklandığını, bina maliki olan müvekkiline her hangi bir kusur yüklenemeyeceğini bildirerek açılan davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin de hasarın 12/02/2015 tarihinde meydana geldiğini hasarın iki yıl geçtikten sonra davayı açtıklarını, zaman aşımı itirazında bulunduklarını, hasarın müvekkiline rücu edilemeyeceğini, mücbir sebep dolayısıyla davanın reddi gerektiğini bildirmiştir.
Mahkememizce dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, 04/12/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda; … A.Ş. Tarafından dava dışı … A.Ş.ye toplam 334.017,00-TL ödeme (2017/6) ve 60.123,06-TL KDV (2017/849 Esas) ödeme yapıldığı, …. Tarafından dava dışı … A.Ş.’ye 444.000-TL (2017/15 E), 224.035,13-TL (2017/175 E.) olmak üzere toplam 668.035,13-TL. Ödeme ve 120.246,32- TL. KDV (2018/143 E) ödeme yapıldığı, … Sigorta A.Ş. Tarafından dava dışı … A.Ş.ye 311.479,73-TL (2017/173 E.) ve 56.114,95- TL. KDV (2018/358 E.) ödeme yapıldığı, Teknik bilirkişi incelemesine göre, meydana gelen zararın aşırı kar yağışına bağlı beklenmeyen ve öngörülemeyen bir hadise olarak değerlendirildiği, teknik bilirkişi görüşünden hareket edildiğinde davalı şirketlerin meydana gelen zararlardan sorumlu tutulamayacağı, davacı … şirketlerinin aynı hukuki sebebe dayalı olarak açtığı iş bu dava dosyasında birleştirilen davalar bakımından davalılara kanuni halefiyet esasına göre başvuramayacağı sonuç ve kanaatinde olduğunu bildirmişlerdir.
… şirketi nezdinde … numaralı 12/05/2014 başlangıç tarihli 12/05/2015 bitiş tarihli iş yeri abonman sigorta poliçesinde sigortalı olarak …. Ticaret A.Ş. nin yer aldığı sigorta poliçesinin müşterek sigorta olarak düzenlendiği, Jeran Sigortacı olarak %30 hisse ile … Sigorta AŞ.’nin yer aldığı, … sigortanın hissesinin %14 , … Sigorta hissesininde %15 olarak belirlenmiş olduğu, riziko adresi olarak da davalı … A.Ş nin maliki olduğu … Mahalle B Blok, … , Pafta 5 , 1800 Parselde kain taşınmaz olarak sigorta poliçesinde yer almış olup 12/02/2015 tarihinde bu adresdeki davalı …. Aş.ye ait bina çatısında gerçekleşen çökme sonucu dava dışı sigortalının emtiaları hasarlanmış, asıl ve birleşen davalarda sigortacı olarak bulunan davacılar tarafından dava dışı sigortalıya yapılan ödemelerin rücuen tazmini talep edilmiştir.
Sigortacının açtığı rücu davalarında zamanaşımı, sigorta ettirenin aynı şahıs aleyhine açabileceği davanın zamanaşımı süresine tabi olup, zamanaşımı da aynı tarihte başlar. Rücuen tazminat talebine konu olaya uygulanacak olan zamanaşımı, TBK nun 72. Maddesinde “Tazminat isteminin zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak 10 yılın geçmesi ile zamanaşımına uğrayacağı” düzenleme konusu yapılmıştır. TBK’nun 73. Maddesinde de “Rücu isteminin tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu kişinin öğrenildiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak 10 yılın geçmesi ile zamanaşımına uğrayacağının” düzenleme konusu yapıldığı, asıl ve birleşen davalarda dava dışı sigortalıya yapılan hasar ödeme tarihinden itibaren TBK nun 73. Maddesinde düzenlenen iki yıllık zamanaşımı sürenin dolmadığı anlaşıldığından davalıların zamanaşımı itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Hasarın gerçekleştiği binanın maliki davalı … Aş olup, dava dışı … Ltd şirketine 25/09/2013 tarihli sözleşme ile kiralanmıştır. Kiralayan … Ltd Şirketi taşınmazı lojistik amaçlı depo ve ofis olarak kullanmakta, dava dışı sigortalı … A.Ş. ye ait emtialar … Lojistiğe ait depoda bulunmaktadır. Dava dışı sigortalı … A.Ş. ne 12/05/2014 – 2015 tarihleri arasında iş yeri paket abonman sigorta poliçesi ile rizikolara karşı teminat verilmiş, sigorta poliçesi Koasürans olarak düzenlenmiştir. Asıl davada ve birleşen davalarda davacı … şirketleri tarafından dava dışı sigortalıya hasar tazminatları ödenmiş ve sigortacılar TBK 183. ve devamı maddeleri uyarınca; yapmış oldukları ödeme karşılığı sigortalının haklarını temlik aldıklarından halef sıfatı ile dava açmakta aktif husumet ehliyetine sahip olmuşlardır. Bu sebep ile davalı … (…) sigortanın asıl ve birleşen davalarda davacıların aktif husumetleri olmadığı yönündeki itirazlarına itibar edilmemiştir.
Davalı … A.Ş. hasarın oluştuğu binanın maliki olup TBK nun 69. Maddesi kapsamında sorumluluğunun değerlendirilmesi gerekmektedir. TBK nun 69. maddesinde; “Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin malikinin bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksiklikleri gidermekle yükümlü olduğunun düzenleme konusu yapıldığı, bina malikinin sorumluluğunun doğabilmesi için; Bina veya sair inşa eserinin maliki olmak ve zararın bina veya sair inşa eserinin yapılmasındaki bozukluktan veya bakımındaki bir eksiklikten meydana gelmesi gerekmektedir. Malikin, bina ya da tesisin tehlike taşımayacak bir durumda bulunmasını sağlama yükümlülüğü, yalnız onu kullananlara karşı değil, herkese karşı vardır. Sorumluluğun doğmasında, yapılıştaki bozukluk-bakım eksikliği ayrımının bir önemi bulunmamaktadır. Zira malikin sorumlu olması için bakım eksikliği veya yapılıştaki bozukluktan herhangi birinin varlığı yeterli görülmektedir. Her iki olasılıkta da yalnızca malikin sorumluluğu söz konusu olmaktadır. Bir bina veya yapı eseri malikinin TBK’nun 69. maddesine göre sorumlu tutulabilmesi için, zararın, yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden doğduğunun ispatlanması gerekmektedir. Buradaki ispat yükü zarar görene düşer. Bununla birlikte sorumluluğun son şartı; zararla yapım bozukluğu veya bakım eksikliği arasında uygun illiyet bağının bulunmasıdır. Yani zararın, yapımdaki bozukluktan veya bakımdaki eksiklikten dolayı meydana gelmiş olması gerekmektedir. Kanunda, bu illiyet bağının varlığı konusunda bir karine kabul edilmemiştir. Yapım bozukluğunu veya bakım eksikliğini ispat etmesi gereken zarar görenin, bir de illiyet bağının varlığını ispat etmesi gerekir. Ancak doktrindeki baskın görüşe göre, hakim, zarar görenin bu konudaki ispat külfetini değerlendirirken fazla katı olmamalıdır (ATAAY Aytekin, Borçlar Hukuku Genel Teorisi, İstanbul 1995, s.348; ERTEN Ali, Türk Borçlar Hukukuna Göre Bina ve İnşa Eseri Sahiplerinin Sorumluluğu, BK.58, Ankara 2000, s.203; İMRE Zahit, Doktrinde ve Türk Hukukunda Kusursuz Mesuliyet Halleri, İstanbul 1949, s.182; TUNÇOMAĞ Kenan, Borçlar Hukuku, İstanbul 1972, s.357; BAŞ Ece, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Açısından Bina ve Yapı Eserlerinden Doğan Sorumluluk, XII Levha Yayınları, s.110; TANDOĞAN Haluk, Türk Mes’uliyet Hukuku, 1961, s:193) Bazen illiyet bağının ispatı çok zor olabilir. Bu tür durumlarda, zarar verici olgunun, bina veya yapı eserinin yapılışındaki bozukluğa veya bakım eksikliğine bağlanması, hayatın olağan akışına uygun ise, hakim illiyet bağının varlığına karar verebilir (ERTEN Ali, Türk Borçlar Hukukuna Göre Bina ve İnşa Eseri Sahiplerinin Sorumluluğu, BK.58, Ankara 2000, s.205) Burada sözü edilen illiyet bağı uygun illiyet bağıdır. Uygun illiyet bağı, olayların olağan akışına ve hayat tecrübesine göre, sebebin, meydana gelen sonucu yaratmaya elverişli olmasıdır. Uygun illiyet bağı, sorumluluğu, zarar veren bakımından öngörülebilir risklerle sınırlamaktadır. (EREN Fikret, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul 2009, s.611, s.617) Başka deyişle, hayatın olağan akışı ve hayat tecrübesi bakımından öngörülemez zararlar uygun illiyet bağı kapsamında sorumluluğu doğurmayacaktır. Bazı hallerde zararın ortaya çıkış biçimi, yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinin varlığını gösteren fiili bir karine oluşturur. Yapının yapımı ile ilgili, mevzuata ve teknik kurallara uyulmadığı, alışılmış tedbirlerin alınmadığı ve resmi makamlarca yapılan denetimler sonucunda, bina ve yapı eserinin teknik niteliklerinin uygun görülmediği ispatlanırsa, bunlar eksikliğin ve illiyet bağının varlığına birer belirti sayılır. Keza, daha önce aynı zararların ortaya çıkması, zarar verici olaydan sonra yeni güvenlik tedbirlerinin alınmamış olması da birer belirti oluşturabilir (KOÇ Nevzat, Bina ve Yapı Eseri Maliklerinin Hukuki Sorumluluğu BK.m.58, Ankara 1990, sayfa 45 v.d.). İlliyet bağı; mücbir sebep, zarar görenin kendi kusuru veya üçüncü kişinin kusuru nedeniyle kesilebilir. TBK’nun 69. Maddesi kapsamında sorumluluğun doğabilmesi için illiyet bağının kesilmemiş olması gerekir. Doktrindeki kabul edilen görüşe göre, illiyet bağının kesilmesi olasılığı dar yorumlanmalıdır. Her üç neden açısından da, illiyet bağının kesildiği iddiası, sorumlu kişiler tarafından açıkça ispatlanmadıkça kabul edilmemelidir. Bu bakımdan sorumluluktan kurtulmak oldukça zorlaştırılmıştır (ERTEN Ali, Türk Borçlar Hukukuna Göre Bina ve İnşa Eseri Sahiplerinin Sorumluluğu, BK.58, Ankara 2000, s.230; BAŞ Ece, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Açısından Bina ve Yapı Eserlerinden Doğan Sorumluluk, XII Levha Yayınları, s.113; DESCHENAUX Henri, TERCİER Pierre, Sorumluluk Hukuku, Çeviren Salim Özdemir, Ankara 1983, s.37) İlliyet bağını kesen hallerden birinin varlığı veya zarara yapım bozukluğu veya bakım eksikliği dışında ve bunların bir katkısı olmaksızın mücbir sebepten, üçüncü bir kişinin kusurundan kaynaklanan başka bir kazanın sebep olduğu kanıtlanmadığı takdirde ispat yükü yerine getirilmiş sayılır.
Eldeki davada ise illiyet bağını kesen bu sebeplerden; zarara “üçüncü bir kişinin kusurundan kaynaklanan başka bir kazanın sebep olması” tartışılmaktadır. Kural olarak , hiç bir kimse, aynı zarardan üçüncü kişinin de sorumlu olduğunu ileri sürerek, kendi sorumluluğundan kurtulamaz. Her biri, zincirleme sorumluluk kuralları uyarınca zararın tamamından sorumlu olur. Bununla birlikte, üçüncü kişinin kusurunun çok ağır olması veya olaya neden olan eylemin çok önemli olması nedeniyle, birinci eylemin geri plana itilmesi durumunda, sonuç değişebilir.
Yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucu ibraz edilen raporlarda yapının … Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenmiş bulunan 10/02/2014 tarih ve 58/14 sayılı yapı kullanma izin belgesine göre ruhsat, proje ve eklerinin inşa edilmiş olduğu, bina statik hesaplarının yapılması sırasında dikkate alınan yüklerin şartnamelere uygun değerlerde …olarak alındığı, uzay çatıda kontrol edilen yapısal elemanları yerleşim ve ebatlarının statik proje ile genel olarak uyumlu olduğu, uzay kafes çatının girilme değerlerinin limitlere çok yakın çözüldüğü, mevcut yönetmelik şartnamelere uygun olarak yapıldığı, yapı sahibinin çelik uzay kafes çatının düzenli olarak bakımını yapmadığına ilişkin her hangi bir ispatın dosyada mevcut bulunmadığı tespit edilmiştir.
Davalı …. AŞ ye ait taşınmazın çatısının çökmesi sonucunda dava dışı sigortalı şirkete ait emtialar zarar gördüğü gibi can kaybıda meydana gelmiş, gerçekleşen can kaybı sebebi ile … 19. Asliye Ceza Mahkemesinin … E sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonucunda; oluşturulan hükümde … Teknik Üniversitesinin yerinde yaptığı kontroller sonucu tazmin etmiş olduğu raporda; betonarme yapının taşıyıcı sistem elemanlarında herhangi bir yapısal hasara rastlanmadığı, yapıda ölçülen çelik boru, çap ve et kalınlıklarının statik projesine uygun olduğu, çöken kısımındaki çelik ayakların çatının diğer kısmındaki çelik ayaklar kadar sık yerleştirilmediği, depo alanı olarak kullanılan bu kısmın aktif bir şekilde kullanıldığı, yangın söndürme sisteminin borularının kırmızı renkte olduğu bu boruların genel olarak uzay çatı sisteminin noktalarına bağlanmış olmasına rağmen bazı bölümlerde uzay çatıdaki borunun profillerle asıldığı bu uygulamanın statik projesinde yapılmamasının ifade edildiği, dava dışı … LTD şirketinin depo binasına ait çatıda ve bina tarafında biriken yağmur sularının sifonik sistemi uygulayarak yağmur drenaj sistemi işlerinin projelerine uygun olarak malzeme ve işçilik dahil ana işin anahtar teslimi yapılmasını üstlendiği, ihbar olunan … LTD şirketinin depo binasına ait … konstrükyonu işlerinin projelerine uygun olarak malzeme ve işçilik dahil ana işi anahtar teslim yapılmasını üstlenmiş olduğu, olayın meydana gelmesinde … inş. Fakültesi İnş. Müh. Bölümü tarafından 13/03/2015 tarihli değerleme raporuna göre proje aşamasında ve gerekse çatı imalatına yönelik uygulamada yapılan kusurlar nedeni ile … LTD şirketinin olayın meydana gelmesinde 1. dereceden asli kusurlu olduğu, biriken suyun tahliyesi için öncelikle … sitemleri yeterli olması gerektiği, su tahliyesinin yapılmamasının … sistemin yetersizliğinden kaynaklandığı, … Ltd şirketinin olayda tali kusurlu olduğu, bina maliki şirket temsilcisi … ın üzerine yüklenebilecek her hangi bir kusurun bulunmadığı, bu sebep ile taksirle bir kişinin ölümüne neden olmak suçundan beraatine karar verildiği görülmüştür.
… Teknik Üniversitesi tarafından hazırlanan kök ve ek rapor kapsamında proje ile statik projenin uyumlu olduğu, … projesinin hatalı ve kusurlu olmadığı, ulusal ve uluslararası yönetmeliklere uygun olduğu, bu yönetmeliklere uygun yüklerin alınmış olduğu alınan yüklerin modele doğru bir şekilde etki etmiş olduğu, hareket önlerinde kar birikme yüklerinin alınmış olduğu, %2 eğime sahip bir çatıda çatı genelinde kar yükünün farklı dağılımının hesaba katmamasının … ve … a göre hatalı bir yaklaşım olmadığı, yapısal elemanların izin verilen emniyetli gerilme sınırları içinde ancak sınıra yakın değerlerde seçilmiş elemanlar olmasının bir hata olmadığı, sınır aşılmadıkça bu durumun yönetmeliklere uygun olduğu, çatıda birikecek suyu uzaklaştıracak önlemlerin alınması gerekliliği nedeni ile mevcut ulusal yönetmeliklerimize göre çatı kenar asklarında su birikmesinin hesaba katılmasının statik projenin sorumluluğunda olmadığı, mesnet kaynaklarında görülen kimi eksik uygulamaların ise olayın ana nedeni olamayacağının açıkça tespit edilmiş olduğu, hasarın aşırı kar yağışına bağlı beklenmeyen ve öngörülemeyen bir hadise olarak gerçekleştiği, çatının çökmesinde mücbir sebebin etkili olduğu, davalı …’a yüklenebilecek bir kusurun bulunmadığı bu sebep ile …’ın sigortacısı olan … Sigorta (… Sigorta) da her hangi bir sorumluluğun yüklenemeyeceğinin meydana gelen hasar ile binadaki bozukluk yada bakım eksikliği arasındaki illiyet bağının ispatlanamadığı, zarar mücbir sebepten kaynaklandığından yapı malikinin sorumluluğunun ortadan kalktığı hüküm vermeye elverişli denetime açık bilirkişi raporu ile anlaşıldığından asıl ve birleşen davalarda davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Asıl davada;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30-TL’nin peşin alınan başlangıçta yatırılan 3.791,21-TL harç ile sonradan tamamlanan 1.912,00-TL harç olmak üzere toplam 5.703,21-TL harçdan mahsubu ile fazla harç olan 5.643,91-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 31.831,19-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davalı … (… Sigorta) tarafından yapılan 22-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı ve davalılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Birleşen …3. Asliye Tic. Mah nin … Esas Sayılı davada;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30-TL’nin peşin alınan 31,40-TL harçtan mahsubu ile eksik harç olan 27,90-TL’nin davacı tarafından tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 30.272,48-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı ve davalılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Birleşen … 1. Asliye Tic. Mah nin … Esas Sayılı davada;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30-TL’nin peşin alınan 3.825,96-TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 3.766,66-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 24.132,46-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı ve davalılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Birleşen … 9. Asliye Tic. Mah nin … Esas Sayılı davada;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30-TL’nin peşin alınan 7.582,41-TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 7.523,11-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 39.250,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı ve davalılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Birleşen … 15. Asliye Tic. Mah nin …Esas Sayılı davada;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30-TL’nin peşin alınan 1.026,76-TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 967,46‬-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 8.615,99-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı ve davalılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Birleşen …. 18. Asliye Tic. Mah nin … Esas Sayılı davada;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30-TL’nin peşin alınan 2.053,51-TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 1.994,21-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 15.373,40-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı ve davalılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Birleşen … 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas Sayılı davada;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 59,30-TL’nin peşin alınan 958,31-TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 899,01-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 8.094,82-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı ve davalılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair Birleşen dosyalarda davacı … vekili, Davacı … vekili, Birleşen dosyalar davacısı … Sigorta vekili ve Davalı … yeni ünvan … Sigorta vekilinin yüzüne karşı, hazır olmayan tarafların yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.14/01/2021
Başkan … Üye … Üye … Katip …

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.