Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/53 E. 2018/807 K. 11.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/53 Esas
KARAR NO : 2018/807

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/01/2017
KARAR TARİHİ : 11/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketi hafta içi her gün … Tv logolu ulusal televizyon kanalında yayınlanan “…” isimli yarışma programının yapımcısı olduğunu, Yarışma gereği yeni evlenmiş kişiler haftanın beş günü birbirlerinin evine konuk olduğunu, Haftanın sonunda yarışmacıları en iyi şekilde ağırlayan yarışmacının ise hafta birincisi olup Haftanın birincisine 5 adet tam altın ve 5 adet bilezik (her biri 7 gramdan) verildiğini, müvekkili şirket ile davalının 18.11.2015 tarihinde bir sponsorluk sözleşmesi akdedildiğini, Bu sözleşmenin 2. Maddesine göre davalının, yukarıda açıklanan … isimli programda haftanın birincisi olan geline verilmek üzere, her hafta 5 adet tam altın ve 5 adet bileziği her biri 7 gramdan) temin edip, müvekkili şirkete vereceğini, Daha sonra ise ödülün, 7 gramdan 5 adet bileziğe indirildiğini, Bunun karşılığında da müvekkili şirket “… AVM”nin sponsoru olduğunu bildirir logoları jeneriğinde kullanacağını, Müvekkil şirketi üzerine düşen tüm edimleri eksiksiz ifa ettiğini, buna rağmen davalı sözleşmeye aykırı şekilde 4-8 Temmuz 2016 haftası için vermesi gereken 7 gramdan 5 adet bileziği müvekkili şirkete vermeyerek sözleşmeye aykırı davrandığını, bunun üzerine … 27. İcra Müdürlüğü’nün .. E. numaralı dosyası ile davalı aleyhine takip başlatıldığını, davalının takibe itirazı neticesinde takibin durduğunu, bunun dışında ticari ilişkiler dolayısıyla müvekkili şirketin borçlu/davalı şirkete 300,00TL cari hesap borcu olduğunu, ancak davalı/borçlu sözleşme ile üzerine düşen edimleri ifa etmediğinden 300,00TL’lik cari hesap borcunun müvekkili şirket tarafından alacağa mahsup olarak ödendiğini, İtirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini ve yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sözleşmelerde belirtilen ve üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini, davacının da kısmen kabul ettiği gibi müvekkilinin borçlu değil alacaklı olduğunu, Taraflar arasında yapılan sözleşmeler ve kesilen faturalar gereği müvekkilinin 1.770 TL +KDV alacaklı olduğunu, davacı taraf üzerine düşen edimlerini yerine getirmiş olsaydı Müvekkilinin de üzerine düşen tüm edimlerini eksiksiz yerine getireceğini, Yani müvekkilinin ödemesi gereken herhangi bir borcu olmayacağını, davacının edimlerini yerine getirdiğini yazılı delillerle ispat etmesi gerektiğini savunarak davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesine istemiştir.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 27. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu adına sponsorluk bedeline ilişkin olarak 4.300,00 TL asıl alacak bedelinin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlattığı, davalının süresinde borca ve faize itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu ve süresinde huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamınca değerlendirilmesi amacıyla dosya bilirkişi Mali Müşavir …’a tevdii edilmiş olup, 11/05/2018 tarihli bilirkişi raporunu dosyaya sunduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; taraflar arasındaki sponsorluk sözleşmesi gereğince 04-08 Temmuz 2016 tarihleri arasına ilişkin sponsorluk bedelinin icra takibine konulması üzerine davalı borçlunun borca, faize, itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesine davalı tarafından herhangi bir defter yada belgenin ibraz edilmediği, davacı tarafından 2015 ve 2016 yıllarına ait yasal ticari defter ve kayıtların ibraz edilmesi neticesinde; davacı tarafa ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin zamanında ve eksiksiz yaptırıldığı, ticari defter kayıtlarının düzenli, yasalara ve muhasebe tekniğine uygun olarak, zamanında işlenmiş olduğu, ticari defterlerinin, birbirini teyit ettiği görülmüştür. Kayıtlarının düzenli, muhasebe ilkelerine ve yasaya uygun tutulduğu görülmekle birlikte, 6102 sayılı TTK’nın 64. Maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 222. Maddesi de göz önüne alınarak takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere 2015 – 2016 yılına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfının olduğu, taraflar arasında 18.11.2015 tarihli “Reklâm Sözleşmesi” bulunduğu, sözleşmede davacı şirket “Yapımcı Firma” davalı şirket ise “Ürün Tedarikçi Firma” olarak ifade edildiği, sözleşmenin “Sözleşmenin Konusu ve Kapsamı” başlıklı 2. Maddesi “Sözleşmenin Tarafları olan Yapımcı ve Ürün Tedarikçi sözleşmede belirtilen şekilde Reklam verenin logo ve ürünlerinin yayınlanması ve bunun karşılığında Ürün Tedarikçi tarafından yine sözleşmede belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmesi için aşağıda belirtilen şartlarda anlaşmışlardır” hükmünün düzenlendiği, yine sözleşmenin “Ürün Tedarikçi Firmanın Yapacağı Uygulamalar” başlıklı 4. Maddesi “Ürün tedarikçi; Yapımcının yapımcılığını üstlendiği … TV‘de yayınlanacak olan ‘’…” adlı TV Programı için; Yarışmacıların Tanışma çekimlerin yapılacağı Mekanı sağlayacağı, çekim Mekânı yani Reklamı Verene ait ….olacağı,haftanın kazananı olan yarışmacıya, yani her hafta bir defaya mahsus verilmek üzere 4 Adet Tam Altın ve 5 Adet 1 tanesinin 7 gr. olması şartıyla bilezik temin edileceği, söz konusu bilezik ve altınlar reklam veren ‘…. A.Ş. tarafından verilecektir” hükmü düzenlenmiştir.
Sözleşmenin “Ödeme ve Faturalar” başlıklı 6. Maddesinde; ürün tedarikçi, her hafta ödül olarak verilecek 5 adet tam altın 5 adet 7 gr bilezik için ürünlerin bedeli +KDV (%0) tutarında ürün faturasını Yapımcı adına düzenleyeceği, yapımcı, her hafta ürünlerin bedeli+KDV(%18) tutarında sponsorluk faturasını Ürün tedarikçi adına düzenleyeceği, ürün tedarikçi tarafından her hafta yapımcıya 1.250-TL+KDV tutarında hizmet faturası kesileceği, ancak bu faturalar sözleşme kapsamında tahsil edilmiş sayılacak ve yukarıda . ve 2. maddeler kapsamında kesilen faturalardan doğan KDV farklarından mahsup edilecektir. Sözleşme kapsamında yapılan işler sebebiyle her ne kadar karşılıklı faturalar kesilecek ise de, faturalar arasındaki KDV farkı veya fatura farkları sebebiyle bir taraf aleyhine, diğer taraf lehine olacak şekilde kayden alacak hakkı gözükse bile; taraflar birbirlerinden hiçbir alacak talebinde bulunmayacaklar, bu farklılıklar tarafların mali müşavirlerince herhangi bir ödemeye meydan vermeksizin kapatılacak ve taraflar birbirlerini ibra etmiş olacaktır.” şeklinde hüküm düzenlenmiştir.
18.11.2015 tarihli sözleşmenin süresinin 28.02.2016 tarihi olarak belirlenmiş olup, daha sonra taraflarca 24.01.2016 tarihli “Ek Sözleşme” ile sözleşmenin süresi hususunda “…Joker tarafından feshi bildirilinceye kadar aynen devam edecektir…” şeklinde bir düzenleme yapıldığı, daha sonra ise 30.03.2016 tarihli “Ek Protokol” ile de sözleşmenin 10.07.2016 tarihinde sona ereceği hükmü imza altına alındığı, dava itirazın iptali davası olup, davacı vekili müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki 18.11.2015 tarihli bir sponsorluk sözleşmesi gereği vermesi gereken 7 gramdan 5 adet bileziği müvekkili şirkete vermeyerek sözleşmeye aykırı davrandığını, bunun üzerine davalı aleyhine takip başlatıldığını, davalının takibe itirazı neticesinde takibin durduğunu beyanla; itirazın iptali ile takibin devamını talep ettiği, davalı vekili ise davacının sözleşmelerde belirtilen ve üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini, davacının da kısmen kabul ettiği gibi müvekkilinin borçlu değil alacaklı olduğunu, Taraflar arasında yapılan sözleşmeler ve kesilen faturalar gereği müvekkilinin 1770 TL +KDV alacaklı olduğunu, beyanla; davanın reddini, davacının %20 kötü niyet tazminatı ödemesini talep ettiği, taraflar arasındaki ihtilafın, taraflar arasındaki sözleşmeye göre davalının 04-08 Temmuz 2016 tarihleri arasına ilişkin sponsorluk anlaşması gereği davacıya borcunun bulunup bulunmadığı varsa miktarının ne olduğu hususunda toplanmaktadır.
Dava ve takip tarihi itibariyle Davacının kayden 335,04TL davalıya borçlu olduğu, ancak taraflar arasındaki 18.11.2015 tarihli sözleşmenin 4. Maddesine göre sözleşme konusu TV programı Aralık 2015 tarihinde başlamış olup 30.03.2016 tarihli Ek Protokole göre 10.07.2016 tarihine kadar (toplam 31 hafta) sürecektir. Yapılan defter ve belge incelemesi kapsamında sunulan faturalara göre davalının teslim ettiği altın bileziklere ilişkin faturaların listesi raporlarda açıkça belirtilmiş olup, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerinin cari olduğu ve sözleşmenin mali olarak vücut bulduğu 07.12.2015 – 10.07.2016 tarihleri arasındaki 31 haftalık sürede davalı şirketin (yukarıda detayları yazılı) 9 adet fatura ile sözleşmenin 6/1 maddesi gereği ilk 30 haftaya müteallik 5 adet 7 gramlık bilezik faturasını tanzim ettiği, söz konusu faturaların davacının ticari defterlerine kayıt edildiği, sözleşmenin 6/2 maddesi gereği davalının düzenlediği bu faturaların bedellerinin davacının düzenlediği sponsorluk faturaları ile hesaben ödendiği, taraflar arasındaki sözleşme gereği 31. Haftaya müteallik 5 adet 7 gramlık bilezik faturasının düzenlenmediği, dolayısı ile davacının 5 adet 7 gramlık bilezik karşılığı davalıdan alacaklı olabileceği, dava dosyasına sunulan deliller ve Ticari defterler incelemesi sonucu davacının ticari defterlerindeki veriler ile sunulan davalı faturalarına göre, davalının taraflar arasındaki sözleşme gereği 5 adet X 7 gr olmak üzere toplamda 35gr bileziği davacıya teslim etmediği anlaşılmıştır. 09.11.2016 takip tarihi itibariyle 22 ayar altın bileziğin gram fiyatının 117,7720TL alış – 123,66TL satış fiyatları seviyesinde olduğu piyasa verilerinden tespit edilmiş olmakla ortalama 120,716TL/gr ortalama fiyat üzerinden 35gr X 120,716TL = 4.225,06TL davalının sözleşme gereği eksik ödediği miktar tespit edilmiştir. Davacının ticari defterlerinde kaydi olarak davalıya 335,04TL davalıya borçlu olduğu görülmekle takip ve dava tarihi itibariyle davacının 4.225,05 – 335,04TL = 3.890,02TL davalıdan alacağı olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar arasında akdi faiz yönünden bir sözleşme olmadığından uyuşmazlığın 3095 sayılı Yasa hükümlerine göre çözülmesi gerektiği, 3095 sayılı yasanın 4489 sayılı yasa ile değişik 2/2 maddesinde ticari işlemde temerrüt faizinin ‘avans’ oranında hesaplanacağı, MB belirlenen 09.11.2016 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının %10,50 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %10,50 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği hüküm kurmaya elverişli, ayrıntılı ve irdeleyici bilirkişi raporundaki tespitler doğrultusunda davanın kısmen kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE, takibin 3.890,02 TL üzerinden devamına,
3.890,02 TL ye takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, % 20 oranındaki 778,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesine uyarınca alınması gereken 265,73 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 68,31 TL harçtan mahsubu ile bakiye 197,42 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 68,31 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; bilirkişi ücreti, posta, tebligat, müzekkere masraflarından oluşan toplam 636,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 618,51 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT tarifesi uyarınca 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6- Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT tarifesi uyarınca 109,98 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
7-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 11/07/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”