Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/475 E. 2018/1142 K. 16.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/475 Esas
KARAR NO : 2018/1142

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/05/2017
KARAR TARİHİ : 16/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında ticari ilişki kurulduğunu, bu kapsamda müvekkilinin cari hesaba dayalı davalıdan alacağının bulunduğunu, ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla … 36. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermediği gibi duruşmalar da davalı yandan gelen olmamıştır.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 36. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçludan fatura alacağına ilişkin olarak 8.136,99 TL asıl alacak, 369,17 TL işlemiş faizden oluşan toplam 8.506,16 TL bedelinin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlattığı, davalının süresinde borca, takibe ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu ve süresinde huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Davacının iddiaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamınca değerlendirilmesi amacıyla dosya bilirkişi Mali Müşavir …’na tevdii edilen dosyaya 03/07/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; davalı tarafından incelemeye yasal ticari defter ve kayıtların sunulmadığı, davacı tarafından sunulan yasal ticari defter ve kayıtların yasaya uygun olarak tutulup işlendiğinden HMK.’nın 222. Maddesi uyarınca davacı lehine delil niteliğinin bulunduğu, incelenmesinde davacı yasal defter kayıtlarına göre 02.03.2017 takip tarihi itibari ile davacı asıl alacağının 8.136,99 TL bedel davalıdan alacaklı olduğu, davacının takip konusu yaptığı irsaliyeli faturaların büyük bir kısmında teslim alan bölümlerinde imzaların yer aldığı, davalı tarafın söz konusu mal alımları ile ilgili iade veya bedelleri takip tarihi öncesinde ödediğini ispatlayıcı mahiyette herhangi bir belge ibraz edilmediğinden 02.03.2017 takip tarihi itibari ile davalı taraftan 8.136,99 TL asıl alacak bedeli kadar alacaklı olduğu, davalı tarafın TBK.’nın 117. maddesi uyarınca 02.03.2017 takip tarihi itibarı ile mütemerrit olduğu nazara alındığında takip tarihi öncesinde işlemiş faiz tahakkukunun mümkün olmadığı, 02.03.2017 tarihli 8.506,16 TL’lik takip miktarı ile karşılaştırıldığında 369,17 TL’lik fazla talepte bulunduğunu, fazlalığınında işlemiş faiz talebinden kaynaklandığı, bu itibarla takibin 8.136,99 TL üzerinden devamı ile tarafların tacir ve davalının mütemerrit olduğu nazara alınmak suretiyle 02.03.2017 takip tarihinden itibaren ispatlanmış davacı asıl alacağı 8.136,99 TL’ye 3095 Sayılı kanunun 4489 Sayılı kanun ile değişik 2.Maddesi gereğince T.C Merkez Bankası tarafından dönemde Kısa Vadeli Avans Kredilerine uygulanan faiz oranları üzerinden basit usulde temerrüt faizi tahakkukunun uygun olabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; taraflar arasındaki cari hesap ilişkisine dayalı olarak düzenlenen fatura alacağı nedeniyle davacı tarafın başlatmış olduğu icra takibine davalı tarafça borca, faize, faiz oranlarına ve tüm ferilerine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında kurulan ticari ilişki kapsamında cari hesaba dayalı fatura alacağının bulunduğundan bahisle davacı tarafından davalı hakkında başlatılan icra takibine borcunun bulunmadığını iddiasıyla itirazda bulunmuş ise de dosyaya davalı tarafından herhangi bir delil yada ticari defter kayıtlarının sunulmadığı, davacı tarafından ibraz edilen ticaret defter ve kayıtların incelenmesi neticesinde davacının takip konusu asıl alacak tutarı olan 8.136,99 TL tutarında davalıdan alacaklı olduğu, davalı tarafça ödemeye ilişkin herhangi bir belgenin dosyaya sunulmadığı ve takip talebinde davacı taraf her ne kadar işlemiş faiz talebinde bulunmuş ise de takip öncesinde davalı taraf temerrüte düşürüldüğüne dair yasal bir belge ibraz edilmediğinden temerrütün takip tarihi itibariyle başlaması gerektiği anlaşılmakla hüküm kurmaya elverişli, ayrıntılı ve irdeleyici, yukarıda ayrıntılı olarak dökümü yapılan bilirkişi raporundaki tespitler ışığında davanın kısmen kabulü ile takibin 8.136,99 TL üzerinden devamına, asıl alacak 8.136,99 TL’ye takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak belirli ve hesap edilebilir olduğundan % 20 si oranındaki 1.627,40 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile takibin 8.136,99 TL üzerinden devamına, asıl alacak 8.136,99 TL’ye takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, %20 oranındaki 1.627,40 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 555,84 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 102,74 TL + 42,53 TL icra dosyasına yatırılan harçtan oluşan toplam 145,27 TL harçtan mahsubu ile bakiye 410,57 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 102,74 TL peşin harç davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 589,00 TL posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 563,44 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/11/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”