Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/373 E. 2021/909 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/373 Esas
KARAR NO : 2021/909

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/04/2017
KARAR TARİHİ : 30/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin … ili … İlçesinde faaliyet gösteren … İnşaat firmasının sahibi olduğunu, 04/10/2016 tarihinde müvekkilin … sayılı plakalı aracından hırsızlık yapıldığını ve müvekkili adına ve sahibi olduğu … adına … A.Ş … Şubesi tarafından düzenlenmiş;…, …, …, …, …, …, …, …., …, …,…, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … seri numaralı çeklerin çalındığını, konuyla alakalı … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı dosyasında suç duyurusunda bulunulduğunu, çeklerden tacir olmayan hamiline … seri numaralı çekin 17.01.2017 tarihli olarak 12500 TL bedelle düzenlendiği ve …bank … Şubesine takasta kullanılmak üzere ibraz edildiği bilgisi, banka şubesi tarafından müvekkili ile paylaşıldığını, söz konusu çek bankaya ibraz edildikten sonra bu konuyla alakalı olarak; banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik suçu bakımından tarafımızca suç duyurusunda bulunulduğunu ve … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı dosyasında soruşturma yürütüldüğünü, davalılardan …Tic. Ltd. Şti tarafından müvekkili … ve diğer cirantalara karşı aleyhine … 25. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığını, takip konusu evrakın … seri numaralı çek olduğunu, çekin hırsızlığa konu olduğu … Cumhuriyet Başsavcılığı … soruşturma dosyasından ilgili bankalara bildirildiğini, … seri numaralı çekin bankaya ibraz edildiği ve arkasına soruşturmaya konu olduğu banka tarafından ibraz edilene bildirildiğini, ancak buna karşın alacaklı tarafından çekin takibe konulduğunu, müvekkilinin adına kayıtlı 20 adetten fazla gayrimenkulün varlığı söz konusuyken, bunların üzerinde tek bir haciz yokken, tahsil kabiliyeti olduğu halde icraya konulmamış ancak karşılıksız işlemi gördüğünden müvekkilinin sicilinin etkilenmemesi için borçlu olmadığının tespiti için menfi tespit davası açıldığını, açılan dava … 12. Asliye Ticaret Mahkemesi … dosyasında görüldüğünü, müvekkili …’ un alacaklı davalı … Ltd. Şti ile diğer davalılar cirantalarla herhangi bir ticaret ilişkisi ve alacak- verecek ilişkisi bulunmadığını, müvekkilinin ticari defterlerinden, kesilen faturalardan bu husus açıkça anlaşılacağını, müvekkilinin çalınan çekleri dışında kendi iradesiyle yazmış olduğu büyük meblağlı çekleri ödemeye devam ettiği banka kayıtlarından anlaşılacağını, müvekkiline ait araçtan hırsızlık olduğu, çeklerin çalındığı polis tutanakları tespit edildiğini, müvekkil … ‘un davalılarla herhangi bir ticaret ilişkisinin olmadığını ve bir borcunun olmamasına rağmen hakkında icra takibi başlatılarak borcun tahsiline çalışılmış olmasından dolayı teminat karşılığında, icra dairesi veznesine yatırılan paranın davalıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yapılacak yargılama neticesinde müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Tic Lti Şti vekili cevap dilekçesinde; Davacı tarafın 04/10/2016 tarihinde … plakalı aracından hırsızlık sonucunda dava konusu çekin çalındığı iddiasında bulunmuş ise de, çantasında imzalı çek taşımasının gerçeklerden uzak ve hayatın olağan akışına tamamen aykırı bir durum olduğunu ve davacı taraf tacir olduğundan imzalı çeki çaldırmanın hukuki neticelerini de bilebilecek konum olduğunu, kambiyo senedinin düzenlenmesi ile temel ilişkiden tamamen bağımsız olarak bir kambiyo ilişkisi meydana geleceğini, bu ilişki çerçevesinde talep ve alacak hakkı doğacağını, neticede temel ilişkinin tarafları dışında kural olarak alt ilişkideki def’iler kambiyo senedi ilişkisinin tarafları arasında ileri sürülemeyeceğini, TTK.’nın 599/1. maddesi uyarınca, borçlunun şahsi def’isinin geçerli olabilmesi için hamilin çeki iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiğinin takip hukuku açısından geçerli yazılı bir belge ile kanıtlanmasının zorunlu olduğunu, müvekkili şirketin, söz konusu çeki usulüne uygun ciro silsilesi ile elde ettiğini ve yetkili hamil olduğunu, bu nedenle de müveklininin çeke dayanarak yetkili hamil olarak takip yapmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığını, söz konusu çekin ciro yolu ile …-…’a kadar geldiğini ve bu şahıs firmasından da müvekkili şirkete ciro ve teslim yolu ile geçtiğini, dava konusu ihtilafın, davacı ve suçun faili/failleri arasında yaşanmakta olduğunu, huzurdaki davanın müvekkiline yöneltilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı tarafın çekten dolayı lehdara karşı ileri sürebilecekleri defi ve itirazları iyiniyetli olan 3. şahıs hamil müvekkili şirkete karşı ileri sürebilmelerinin mümkün olmadığını, müvekkili firmanın söz konusu şahıstan başka alacaklarının da söz konusu olduğunu ve … 4.İcra Müdürlüğünün …, … Esas sayılı dosyaları ile icra takibi başlattığını, çekin, dilekçeleri ekinde ki cari hesap ekstresinden de anlaşılacağı üzere vadesinden önce 15/10/2016 tarihinde müvekkile verildiğini ve tedbir kararına itiraz ettiklerini beyan ile tedbir kararının kaldırılmasını ve davanın reddini talep etmiştir.
Dava dilekçesi diğer davalılara da usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, her hangi bir savunmada bulunmadıkları görülmüştür.
Dava, … 25. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında takibe konu çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti ve kötüniyet tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememizce 04.05.2017 tarihinde … 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında İİK. 72/3 maddesi gereğince %25 teminat karşılığı davacı … tarafından yatırılan paranın takip alacaklısı davalı … Tic.Ltd.Şt’ ne ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmiştir.
Mahkememizce … 25. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası celp edilmiş incelenmesinde; dosyamız davalılarından … şirketinin, dosyamız davacısı, diğer davalılar aleyhinde 11.350,00 TL sı asıl alacak olmak üzere toplam 12.580,53 TL nın tahsili bakımından 20/03/2017 tarihinde icra takibine geçtiği görülmüştür.
… Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma sayılı dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; 22/11/2016 tarihinde, davamıza konu nitelikli hırsızlık suçundan ötürü, yapılan tüm araştırmalara rağmen şüphelilerin tespit edilemediğinden, daimi arama kararı verilmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizce … Başsavcılığının … Soruşturma sayılı dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; dosyamız davacısının şikayeti hırsızlık, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik şikayetiyle açıldığı, davamızda da konu edilen hırsızlık olayı ve bu olayda çalınarak ibraz edilen 12.500 TL bedelli … seri numaralı çeke istinaden yürütüldüğü, şüpheli olarak …’in ifadesi ve imza örneklerinin alındığı, şüphelinin çeki …’dan alacağına karşılık aldığını, çeki bankaya kendisinin ibraz ettiğini beyan ettiği görülmüştür.
Mahkememizce dosyamız davacısı ve davalı … şirketi ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, davaya konu çekin taraf defterlerinde yer alıp almadığı, taraflar arasında ticari ilişkinin olup olmadığı ve çekin taraf defterlerinde hangi ticari ilişki nedeniyle girdiği hususlarında inceleme yaparak rapor düzenlemesinin istenilmesine karar verilmiş olmakla, dosyamız bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 06/03/2020 havale tarihli raporunda; “Somut olayda , davanın dayanağını oluşturan 11.350,00 TL. meblağlı çekin, davacı keşideci … tarafından hamiline düzendiğini, çekte ilk hamil davalı “…Ltd.Şti. olup, … şirketi tarafından ciro yolu ile diğer davalı …’a ciro yolu ile geçtiğini ve … tarafından, yine davalı …Ltd.Şti ciro yolu ile geçtiği, … şirketinden dava dışı … Tic.Ltd.Şti. ciro yolu ile geçtiği ve … şirketi tarafından çek arkası ismi okunamayan dava dışı firmaya ciro edildiğini, inceleme günü davacı vekilinin ticari defter ve belge sunmadığı ve diğer davalı …Tic.Ltd.Şti’nin ise inceleme sırasında hazır olmadığı gibi defter ve belge ibraz etmediğinden, davaya konu çekin taraf defterlerinde yer alıp almadığı, taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı tespit edilemediğini rapor etmiştir.
Davacı vekili28/09/2021 tarihli davanın esasına ilişkin beyan dilekçesinde; dava dilekçelerinde müvekkili ile davalılar arasında bir ticari ilişki bulunmadığının tespiti için davalıların ticari defterlerine dayanıldığını, davalıların ticari defterlerinin incelenmesi durumunda taraflar arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı açıkça anlaşılacağını, söz konusu çeklerle ilgili savcılık şikayetlerinden anlaşılacağı üzere, çalınan çeklerle alakalı ticari defterlerinde herhangi bir kaydın söz konusu olmadığını, tarafımızca davalıların ticari defterlerine dayanıldığını, hırsızlık eyleminin, tutulan tutanaklar ile sabit olduğunu, yine hemen bir gün sonra konu ile ilgili olarak seri numaraları ile beraber suç duyurusunda bulunulduğunu, bunlar dikkate alındığında ibraz edilen çeklerin müvekkilin rızası dışında elden çıkmış olduğunu, savcılık soruşturmasının devam ettiği ve davalılarla müvekkili arasında ticari ilişkisi bulunduğuna ilişkin en küçük bir emarenin bile bulunmadığı dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davanın icra takibine konu edilen kıymetli evraktan ve dolayısı ile takipten ötürü borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı tarafın, davalı … şirketinin … 25. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takibe konu ettiği, … muhataplı, … seri numaralı, 28/02/2017 keşide tarihli, 11.350,00 TL bedelli çekin, 04/10/2016 tarihinde … plakalı aracından çalınan çeklerden olduğunu, çekten ötürü davalılara borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, davalılardan … şirketi iyi niyetli yetkili hamil olduğunu ve davacının menfi tespit taleplerinin kendisine karşı ileri sürülemeyeceğinden takipte haklı olduğunu beyan ile davanın reddi talep etmiştir.
Dava konusu …bank … Şubesi muhataplı, … hesap, … ıban, … seri numaralı, 28/02/2017 keşide tarihli, 11.350,00 TL bedeli çekin keşidecesinin dosyamız davacısı … olduğu, davacının çek üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığına dair bir itirazının bulunmadığı, çekin ilk cirantasının dosyamız davalılarından … şirketi, ikinci cirantanın …PVC, üçüncü cirantanın … olduğu, dördüncü cirantanın dosyamız davalılarından … olduğu ve bu şirketinde çeki … şirketine ciro ettiği, bundan sonra da bir kaşenin bulunduğu ancak çek suretinde silik olduğundan kime ait olduğunun anlaşılamadığı, ayrıca çekin arkasında çekin … CBS nın 05/10/2016 tarih ve… Soruşturma sayılı dosyasına istinaden işlemsiz iade edildiğinin keşide tarihi olan 28/02/2017 tarihi itibariyle yazılarak muhatap banka tarafından yazılarak imza edildiği, ayrıca … İlçe Emniyet Müdürlüğünün 11/03/2017 tarihli aslı gibidir tasdinin bulunduğu takip dosyasında mevcut çek suretinden anlaşılmıştır.
Davacı taraf takip ve dava konusu çekin hırsızlık sonucunda rıza dışında elden çıktığını beyan etmiş, soruşturma dosyası kapsamından bu hususta suç duyurunda bulunulduğu anlaşılmıştır. Ancak bunun tek başına davacının davalılara borçlu olmadığının ispatı olamayacağı, mahkememizce davacı ile davalı ilk ciranta … şirketi arasında ticari ilişki olup olmadığı, dava konusu çekin ticari ilişki kapsamında davacı tarafça bu davalıya verilip verilmediği hususlarının araştırılması bakımından dosyanın bilirkişiye tevdiine karar verildiği, davalı şirket ve davacı şirket tarafından ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmediğinden, anılan hususların tespitinin mümkün olmadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu çekin keşidecesinin davacı olduğu, çekin tüm yasal şekil şartlarını taşıdığı, davaya dayanak icra takip dosyası alacaklısı ve diğer borçlularının ise çekte ciranta oldukları, ciro silsilesinde tespiti mümkün bir kopukluk olmadığı, çekte keşide tarihi ve meblağın davacı tarafça yazılmış olduğu, davacının imzaya ve yazıya bir itirazının bulunmadığı, çekin 28/02/2017 keşide tarihli olduğu, soruşturmaya da konu edilen hırsızlık olayının 04/10/2016 tarihinde gerçekleştiği, davalı ilk ciranta … şirketince ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmediğinden, dava konusu çekin ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, ticari ilişki kapsamında alınıp alınmadığının tespitinin mümkün olmadığı, davacı tarafa da, ticari defter ve kayıtların tayin edilen inceleme gününde ibraz edilmesi, aksi takdirde bu delile dayanmaktan ve ibrazdan vazgeçilmiş sayılacağının ihtar edilmiş olduğu, ancak ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmediğinden incelenmesinin mümkün olmadığı anlaşılmış, davacı tarafça esasa ilişkin son beyanlarında davalıların ticari defterlerine delil olarak dayandıkları beyan edilmiş ise de, dava dilekçesinde kendi ticari defter ve kayıtlarına da delil olarak dayanıldığı, davalıların ticari defterlerinin incelenmesi durumunda taraflar arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı açıkça anlaşılacağı beyan edilmiş ise de evveliyetle çekin davacıdan çekteki ilk ciranta davalı şirket namına geçişinin araştırılması gerektiği, davacının kendisine ait olan çekteki keşideci imzasının sahte olduğuna dair iddiasının bulunmadığı, bu nedenle davacının davalılara borçlu olmadığı iddiasını ve davasını ispatlayamadığı kanaatine varılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 214,85 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 155,55‬ TL nın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
6-Teminatın HMK 392/2. maddesindeki şartlar oluştuğunda iadesine,
dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi. 30/11/2021

Katip Hakim
e-imzalıdır e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”