Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/24 E. 2019/449 K. 30.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/24 Esas
KARAR NO : 2019/449

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/01/2017
KARAR TARİHİ : 30/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı 06/01/2017 tarihli dava dilekçesinde; 03/07/2012 tarihinde … sevk ve idaresindeki davalı şirkete sigortalı … plakalı aracın kaza yapması sonucu yaralanmış ve sakat kalmış olduğunu, kaza sebebiyle … Cumhuriyet Savcılığı`nın …soruşturma numaralı dosyası ile ceza takibatı yapıldığını, … Devlet Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, resmi gazetede yayımlanan 26.04.2016 yayım ve yürürlük tarihli 6704 sayılı kanun değişikliği uyarınca davalı şirkete başvuru yapıldığını, başvuruya karşılık davalı tarafın vermiş olduğu cevaba ilişkin belgenin ekte olduğunu, kusur, sakatlık, tazminat ve diğer tüm hakları fazla ve sair hakları saklı kalmak kaydıyla işbu davayı açtıklarını, kusur, maluliyet, tazminat ve tüm diğer haklarında fazla, üst ve sair hakları saklı kalması kaydı ile 4.000 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren ticari faizi olmaması halinde, mevduata uygulanan en yüksek faizi, olmaması halinde yasal faizi ile birlikte davalılardan Kusur Durumları Sigorta Poliçeleri Yönetmelik ve mevzuat sorumlulukları dahilinde olmak üzere tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddinin gerektiğini, trafik kazası sonrasında zarar gören kişilerin, zararlarının tazmini için öncelikle sigorta şirketine başvurmaları gerektiğini, gerekli belgelerin tamamanını sigorta şirketine ibraz edilmesi ve kanunda öngörülen süre dolmasına rağmen ödeme yapılmamış olması gerektiğini, sigorta şirketinin gerekli belgleer ibraz edilmeksizin, gerçekleşen rizikonun kapsamını, hak sahibinin uğradığı zararı ve varsa hak kazandığı tazminat miktarını tespit edebilmesi ve nitecede teminat dahilinde ödeme yapabilmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafından başvuru şartlarının yerine getirilmediğini, dava ikame etme hakkının bulunmadığını, müvekkili şirketin temerrüde düşmesinin de söz konusu olmadığını, henüz miktarı ve niteliği belirlenmemiş bir alacağa dair talep hakkının borcu muaccel hale getirmesinin imkansız olduğunu, ayrıca davacı tarafın tüm belgeleri ibraz etmesi halinde dahi ödeme süresi dolmadan dava ikame edemeyeceğini, sigorta şirketine gerekli belgelerin tamamı sunularak ödeme süresinin dolmasının beklenmediğini, davacı taraf açısından 114.madde uyarınca yargı yolunun caiz olmadığını, davanın doğrudan reddine karar verilmesinin gerektiğini, dava dilekçesinde bahsi geçen 03.07.2012 tarihli kazaya karıştığı belirtilen, … plakalı araç müvekkili şirkete 21/12/2011 -21/12/2012 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limiti kişi başı 225.000 TL olduğunu, sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, dosyada öncelikle kusur tespiti yapılmasının gerektiğini, davacının trafik kazası sebebiyle meydana gelmiş bir maluliyetinin olup olmadığının ve varsa oranının belirlenmesi gerektiğini, bu amaçla davacının ATK 3.İhtisas Dairesi’ne veya Üniversite Hastanelerinin ATK Anabilim Dalı Bölümlerine sevkine karar verilmesini talep ettiklerini, maluliyet sebebiyle ortaya çıkan zararların uzman bilirkişilerce ayrı ayrı hesaplanması gerektiğini, davacının materafik kusurunun dikkate alınması gerektiğini, kazada zarar gören kişilerin kask kullanıp kullanmadığının tespiti gerektiğini, aleyhlerine hüküm kurulmasına kanaat getirilmesi halinde faiz başlangıç tarihi dava tarihi olarak dikkate alınması gerektiğini, müvikkili şirketin sorumluluğunun açıklanan şartlar çerçevesinde yorumlanmasını, kusur tespiti yapılmasını, maluliyet oranı tespiti için davacının ATK’ya sevkini, kusurun ve maluliyet oranının tespiti halinde, alanında uzman bilirkişilerce azami poliçe limitleri ve aktüeryal kurallar gözetilerek hesaplama yapılmasını, vekalet ücreti hesaplamasında ilgili yönetmelik maddesinin uygulanmasına, müvekkili şirket ehbar olunan konumunda bulunduğundan hakkında hüküm tesis edilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; trafik kazasında yaralanma nedeniyle oluşan maluliyetten doğan zararın ZMMS poliçesi kapsamında davalı sigorta şirketinden tahsili istemine ilişkin olduğu görüldü,
Mahkememizce, davacının 03/07/2012 tarihinde geçirmiş olduğu kaza nedeniyle maluliyete uğrayıp uğramadığı, uğramış ise maluliyet oranını gösterir rapor alınması uğradığı maluliyet oranının tespiti bakımından rapor alınması için … Nöbetçi ATM’ye talimat yazıldığı, … 1. ATM’nin … talimat sayılı dosyasında; … Üniversitesi Rektörlüğü Tıp Fakültesi Dekanlığı Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’na maluliyet raporu aldırılmak üzere müzekkere yazılmış 17/04/2016 tarihli müzekkere cevabında; sorulan hususlarda rapor düzenlenebilmesi için kişinin muayene edilmek üzere … Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalına başvurması gerektiği bildirilerek, kişi başvurmadığından … talimat sayılı dosyası iade edilmiştir.
Celse arasında davacı vekilinin davacının yurtdışında olması nedeniyle ATK yazısında belirtilen eksik tedavi belgelerini yerine getiremeyeceklerini bu haliyle ATK’dan rapor alınmasını talep etmiştir.
Mahkememizce, davacının maluliyet raporunun alınması için İstanbul ATK’na sevki yönünde müzekkere yazılmasına karar verilmiş olup, ibraz edilen 27/02/2019 havale tarihli raporda; Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 05/03/2018 tarih, 4480 Karar nolu ve 01/10/2018 tarih, 17413 Karar nolu müzekkerelerinde, dava konusu olay ile ilgili kişinin şikayetlerine yönelik son durum muayenesinin ve yeni çekilecek yaralanma alanını içine alan grafilerin teminen gönderilmesinin istenildiğini, fakat eksik tedavi belgelerinin tamamlanmasının mümkün olmaması nedeniyle kişinin mevcut tedavi belgeleri üzerinden söz konusu trafik kazası nedeniyle maluliyeti olup olmadığının değerlendirilmesinin istendiğini, mevcut verilerle, … ve … oğlu, 26/07/1976 doğumlu …’in maluliyet durumu hakkında herhangi bir kanaat bildirilemediği bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacı trafik kazasında yaralanmadan oluşan maluliyet nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep etmiştir. Davacının kaza nedeniyle vücudunda oluşan maluliyet raporunun aldırılması için Adli Tıp Kurumu’na sevkine karar verilmiş olup, Adli Tıp Kurumunca maluliyet raporunun verilebilmesi için eksik tedavi belgelerinin tamamlanması gerektiğinin bildirildiği, davacının eksik tedavi belgelerinin tamamlanması için yazılan talimata davacının talimat gereğini yerine getirmemesi nedeniyle eksik tedavi belgelerinin tamamlanamadığı, davacı vekilinin 27/11/2018 tarihli duruşmada müvekkilinin yurtdışında olması nedeniyle hastaneye müracaatının sağlanıp tedavi belgelerinin aldırılamadığını, mevcut tedavi belgeleri üzerinden rapor alınmasını talep etmiştir. Adli Tıp Kurumunca eksik tedavi belgeleri tamamlanmadan maluliyet raporu düzenlenemeyeceği bildirilmiş olduğundan, davacı davasını ispatlayamamış olduğundan davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 44,40 TL’nin, peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu bakiye 13 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13.maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücreti, maktu vekalet ücretinden az olamayacağından 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, talep halinde iadesine,
dair davalı vekilinin yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda kesin olmak üzere karar verildi.30/04/2019

Katip

Hakim

HARÇ BEYANI
44,40 TL K.H.
31,40 TL P.H.
13,00 TL İ.H.