Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/231 E. 2019/581 K. 28.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/231 Esas
KARAR NO : 2019/581

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2017
KARAR TARİHİ : 28/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 08/03/2017 tarihli dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında taraflar davalı yanın müşterisi konumunda olan …’a ait “… “adresinde yer alan villanın iç yapıdekorasyon ve tadilat işlerini yapmak üzere anlaştıklarını, bu hususta 27/01/2016 tarihli bir sözleşme düzenlendiğini ancak imzalayamamış olduklarını, bu sözleşme gereğince işin bedeli KDV hariç olmak üzere 130.671 TL olarak belirlendiğini, bu anlaşmaya istinaden 15/02/2016 tarihli fiyat teklifi hazırlanarak davalı şirkete e-mail yoluyla gönderildiğini, bu teklifin e-mail yoluyla davalı şirketi temsile yetkili olduğunu düşündükleri … tarafından e-mail yoluyla onaylandığını, müvekkili şirket onay üzerine 28/01/2016 tarihli iş programı ve 19/04/2016 tarihli … Takip Listesi kapsamında sözleşme konusu edimlerini ifa ettiğini, ilgili belgelerin dava dilekçesi ekinde sunulduğunu, davalı tarafın yapılan ihtarlara rağmen dava konusu işle ilgili olarak kalan bakiye borcu ödemekten kaçındığını, müvekkili tarafından davalıya alacağının tahsili için … 5. Noterliği’nin… ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini, davalı şirket … 3. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesinde, tamamen kötüniyetli olarak müvekkili ile aralarında resmi bir yazışma olmadığını, kendisi ile herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını beyan etmiş olduğunu, davalı tarafından sadece 90.000 TL’lik ödeme yapıldığını, 50.271 TL bakiye alacağın taraflarına ödenmediğini, ayrıca sözleşme konusu işlerden ayrıca yapılmış ilave işlerinde mevcut olduğunu ilave işlerle davalı şirketten alacağın 59.551 TL tutarında alacağı bulunduğunu beyan ile davalı yanla yapılan eser sözleşmesinden kaynaklanan fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak ve yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde tespit edilecek bedelden ve ayrıca müvekkil tarafından sözleşme konusu edimler haricinde yapılan ilave işlerle ilgili olarak ileride arttırılmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL iş bedeli alacağının ihtarname tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsili talebinin kabulü ile yargılama giderleri, vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep ve dava etmiştir.
Dava değeri, 08/04/2019 tarihinde davacı vekili tarafından 39.361 TL olarak ıslah edilmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; davanın haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın reddini talep ettiklerini, davanın hukuki ve fiili dayanağının bulunmadığını, HMK ve dava konusu var olduğu iddia edilen alacak uyarınca belirsiz alacak davası açılması mümkün olmadığından davanın hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, alacağının bu tür dava açabilmesi için dava açacağı miktar ve değerin tam ve kesin loarak belirlenmesinin mümkün olmaması ya da objektif olarak imkansız olduğunu, davacı … işi yaptığından bedelini kendisinin belirlemesi gerektiğini, varolduğu iddia edilen dava konusu alacağa ilişkin davalı tarafa yöneltilebilir bir husumet bulunmadığını, taraflar arasında cari hesap sözleşmesi olmadığını, davacı imzasız sözleşmede işveren olara … işveren olarak belirtildiğini, … ile davalı şirket … A.Ş. Herhangi bir ilişki bulunmadığı gibi adı geçen … ile de bir ilişkisi olmadığını, ayrıca davacı tarafın iddia ettiği işin tarafı olmadığını, imzasız dahi olsa sözleşmede davalı şirketin adı geçmediğini, yapılan işlerin eksik ve ayıplı olarak yapıldığından… ile ilişki ve hakkedişlerde problemler yaşandığını beyan ile HMK ve iddia olunan alacağın konusu gereği belirsiz alacak davası olarak açılması mümkün olmayan davanın, davacı yanın açık beyanı ile belirsiz alacak davası olarak açılmış olması sebebiyle hukuki yarar yokluğundan reddine, müvekkil şirket ile davacı yan arasında herhangi bir cari hesap sözleşmesi ve ticari ilişki bulunmaması sebebiyle müvekkile yöneltilebilecek bir husumet bulunmadığından husumet yönünden reddine, davanın …’a ihbar edilmesine, usule ilişkin itirazlarının kabulü ile davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; dava, davalının müşterisi dava dışı kişinin dairesinde yapılan tadilat ve dekorasyon işi nedeniyle doğan alacağın tahsiline ilişkindir.
Mahkememizce, dosyanın mali müşavir bilirkişi …, mimar bilirkişi …, inşaat mühendisi bilirkişi …’e tevdii edilerek rapor düzenlemelerinin istenilmesine, karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen 18/01/2019 tarihli raporda; keşif mahalinde yapılan incelemede, dava konusu … ili, … ilçesi, … sitesi, 57.sok B49 kapı numaralı villa vasıflı taşınmazın bulunduğu yere gidilerek gerekli ölçümlerin yapıldığını, mal sahibi …’ın davacı şirketi tanımadığını, bir ticari ilişkisinin olmadığını, işi bir mimar arkadaşına verdiğini, daha sonra yapılan işlerin zamanında yapılmadığı, kusurlu ve ayıplı olduğu için memnun kalmayarak, kişiden al çektirdiğini, daha sonra kendisi tarafından başka ustalara tamamlattırıldığının ifade edildiğini, yapılan imalatlarda kusur ve ayıpların olduğunu, anahtarı bulunamadığı için kiracıya ait olan üst kata girilemediğini, tamiratlarla ilgili kısımın görülemediğinin tespit edildiğini, sözleşme ve diğer kayıtların yetersiz olduğunu, anılan iş dosyasında ve yerinde yapılan inceleme sonucu ayıp ve kusurlu olduğunu, yapılan işin tüm bedeli KDV hariç 129.361,00 TL olduğu, ayıp ve kusurlu işlerden dolayı 32.340,25 TL tenzilat yapılmasının uygun olduğu bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacı dava dilekçesinde, davalı ile aralarında ticari ilişki bulunduğunu, davalının müşterisi olan …’a ait villanın iç yapı, dekorasyon ve tadilat işlerinin yapılması için KDV hariç 130.671,00 TL bedelle anlaştıklarını, aralarında sözleşme düzenlendiğini ancak tarafların bunu imzalamamış olduğunu, fiyat tekliflerinin mail yoluyla yapıldığını, davalı tarafından toplam 90.000 TL ödeme yapıldığını, 50.271,00 TL alacaklarının ödenmediğini, yapılan ilave işlerle davalıdan alacaklarının 59.551,00 TL olduğunu savunmuş, davalı ise davacı ile ticari ilişkilerinin olmadığını, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dosyaya sunulan ihtarname örneğinde davacının, davalıya bakiye alacağının ödenmesi için ihtarname gönderdiği, davalının vermiş olduğu cevabi ihtarnamede aralarında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığını, bu nedenle kendilerinden bir talepte bulunulamayacağı cevabının verilmiş olduğu görülmüş, dosya içerisindeki cari hesap kayıtlarının incelenmesinde; davacı defterlerinde … kaydınını bulunduğu, dava konusu işin imzasız sözleşme örneğinde ise işverenin … yazılı olduğu tahsilat makbuzu örneklerinde ödemenin yapıldığı kişinin …. adına yapılmış olduğu görülmüştür.
Dava konusu işin yapıldığı yerde mimar ve inşaat mühendisi bilirkişiler tarafından keşfen inceleme yapılmış, heyete dahil olan mali müşavir bilirkişi tarafından da taraf defter ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılmış, tarafların defter ve belgelerinin usulüne uygun tutulduğu, lehlerine delil teşkil ettiği, tarafların ticari defterlerinde dava konusu işe ilişkin herhangi bir kayıt, fatura ve ödeme kaydının bulunmadığı, teknik bilirkişiler tarafından düzenlenen raporda ise; yapılan iş bedelinin KDV hariç 129.361,00 TL olduğunun rapor edildiği görülmüştür .
Davacı davasını … A.Ş.’ye açmış olup, dava dosyasında bulunan imzasız sözleşmenin … tarafından düzenlenmiş olduğu, cari hesap kayıtlarında davacı adının bulunmadığı, ödeme tahsilat makbuzlarında ödeyen firma olarak … adının yazılı olduğu, yapılan yazışmaların … ile yapılmış olduğu, davalı adına herhangi bir fatura düzenlenmemiş olduğu, davalıdan yapılan işin tahsilatına ilişkin bir belge bulunmadığı, tarafların ticari defter ve belgelerinde sözleşme konusu işe ilişkin herhangi bir fatura ödeme kaydının bulunmadığı, bu nedenle davacının davalıdan alacağı olduğunu ispatlayamamış olduğu sonucuna varılarak davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 44,40 TL’nin, başlangıçta yatırılan 170,78 TL peşin ve 501,50 TL ıslah harcı olmak üzere olmak üzere toplam 672,28 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 627,88 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.679,71 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
dair davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/05/2019

Katip …

Hakim …

Harç Beyanı
K.H.= 44,40 TL
P.H.=170,78+501,50(Islah H.)=672,28 TL
İ.H.= 627,88 TL

Davacı yargılama gideri
2.700 ,00 TL bilirkişi ücreti
253,80 TL keşif harcı
502,00 TL posta gideri
3.455,80 TL Toplam yargılama gideri