Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1105 E. 2018/1136 K. 14.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/914 Esas
KARAR NO : 2018/1103

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/10/2017
KARAR TARİHİ : 07/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23/07/2008 tarihinde müvekkilinin oğlu …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile yaptığı tek taraflı kaza yapması neticesinde vefat ettiğini, … plakalı aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi mevcut olmadığından sorumluluğun davalı güvence hesabında bulunduğunu, müvekkilinin oğlunun vefatı sebebiyle desteğinden yoksun kaldığını, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik 6.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsil ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazanın 23/07/2008 tarihinde meydana geldiği ve dava tarihi itibariyle de 9 yılı geçtiğini, bu kapsamda davanın zamanaşımına uğradığını, kazanın oluşumunda kusur durumununda tespiti gerektiğini müvekkili kurumun kusur oranı kapsamında teminat kapsamında sorumluluğunun oluşabileceğini, ancak dava konusu kazada müvekkilinin bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememiz dosyasının delil olan … Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı soruşturma dosyasının celp edilip incelenmesinde; olayın bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde maktülün ölümünden kendisinden başka herhangi bir kimsenin kusur ve kastının bulunmadığı anlaşılması neticesinde kovuşturmaya yer verilmesine dair karar verildiği anlaşıldı.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla dosya aktüer bilirkişi …’na tevdii edilen dosyaya 26/06/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; 25/11/1993 doğumlu olan Müteveffa …, kaza tarihi olan 23/07/2008 tarihinde (15) yaşında olduğu, P.M.F. 1931 göre müteveffanın muhtemel bakiye ömrünün (49) yıl olup muhtemelen (64) yaşına kadar yaşayacağı, Yargıtay içtihatları kapsamında aktif çalışma yaşı erkek çocuklar için (18) yaş, kız çocuklar için (22) yaş, yükseköğrenim gören veya yükseköğrenim görme ihtimalinin yüksek olduğu çocuklar için cinsiyet ayrımı yapılmaksızın (25) yaş olarak kabul edildiği, özel kanunlarla düzenlenmiş kişiler (asker, polis, hakim, …) dışındaki kişiler için aktif çalışma yaşı sonu ise (60) yaş olarak kabul edildiği, müteveffa olay tarihinde (15) yaşında olmakla aktif çalışma yaşının altında olduğu, müteveffanın yaşadığı sosyal ve ekonomik koşullar, ailesinin öğrenim durumu vb kriterler birlikte değerlendirildiğinde müteveffanın yükseköğrenim görme ihtimalinin düşük olduğu, müteveffanın (18) yaşında aktif çalışma hayatına başlayacağı, dolayısıyla anne-babasına da bu yaştan itibaren destek olmaya başlayacağının ve aktif çalışmasını (60) yaşına kadar devam ettirebileceğinin kabulü ile hesaplama yapılacak olup; müteveffanın (18) yaşından itibaren (60) yaşına kadar zarar gördüğü bakiye aktif hayat süresi (41) (12 aylık askerlik süresi hariç) yıl ve bakiye pasif hayat süresi (5) yıldır 12 aylık askerlik süresi dahil, müteveffanın babası … işbu davada destekten yoksun kalma tazminatı isteminde bulunmasa da, müteveffa yaşasa idi babasına da destek olacağından hesaplamada dava dışı baba …’ e de pay ayrılması gerektiği, müteveffanın desteğinden yoksun kalan 20/01/1958 doğumlu annesi …’ nın kaza tarihindeki yaşı (51) olup destekten ortalama yararlanma süresi (21) yıl olduğu, 10/01/1961 doğumlu babası …’ nın kaza tarihindeki yaşı (48) olup destekten ortalama yararlanma süresi (23) yıl olduğu, Yargıtay içtihatları kapsamında maddi tazminatların müteveffanın ölüm tarihinden itibaren günümüze ve bilinen dönem sonuna kadar sağladığı fayda, gerçekleşen her türlü ücret artışları ve emsal ücretlerine göre tespit edilerek hesaplanması gerektiği, Müteveffa …’nın kaza tarihinde (15) yaşında olmakla herhangi bir kazancı bulunmadığından anne-babasına destek olmaya başlayacağı (18) yaşından itibaren ki aktif devre kazançları, AGİ net asgari ücretler esas alınarak belirlenmesi gerektiği, dava konusu kaza yılı 2008 olmakla, kaza tarihi itibariyle geçerli bir ZMMS Poliçesi bulunmayan traktör için poliçe tanzim edilmiş olsa idi poliçe vadesi 2007-2008 veya 2008-2009 vadeli olacağından, yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden önce olduğu, bu nedenle; Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında kabul ettiği hesaplama ilkelerine göre ve 15/08/2003 tarihli Genel Şartlar kapsamında hesaplama yapılacağı, müteveffanın işlemiş devre kazançları artırma ve iskonto işlemi yapılmadan; bilinmeyen devre kazançları ise, her yıl için ayrı %10 artırılıp, %10 iskontoya tabi tutulmak suretiyle hesaplanması gerektiği, yaşam tablosu olarak, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre; P.M.F. 1931 Tablosu esas alındığı, müteveffanın emeklilik/pasif dönemi (müteveffanın 60 yaşından itibaren yaşam süresinin sonuna kadar), anne-babasının yararlanma dönemine girmediğinden pasif dönem hesabı yapılmayacağı, müteveffanın ortalama (21) yaşında askere gideceği ve askerde olduğu (12) aylık süre boyunca gelir elde edemeyeceğinden bu sürede anne-babasına destek olamayacağının kabulü ile hesaplama yapılacağı, müteveffanın vefat ettiği tarihte (15) yaşında, bekar, çocuksuz ve …’da yaşadığı, TÜİK verilerine göre …’ da yaşayan erkeklerin ortalama evlenme yaşı (27) yaş olarak tespit edildiği, müteveffanın ortalama (27) yaşında evlenebileceği, evliliğinden iki yıl sonra bir çocuğu, izleyen iki yıl sonra 2. çocuğu olacağı varsayılacak; bekar iken gelirinden kendisine (2), anne ve babasına (1)’ er pay; evlendikten sonra eşine ve kendisine (2)’ şer, devamında çocuklarına ve anne-babasına (1)’ er pay ayrılmış ve azalan bir destek dağıtımı olması gerektiği, Anne babadan birinin destekten çıkması halinde destekten çıkanın payı, destek görmeye devam eden anne/babaya eklenesi gerektiği, müteveffanın annesi Davacı …’ nın yoksun kaldığı destekten kaynaklanan toplam maddi zararının 21.821,21 TL + 31.146,33 TL = 52.967,54 TL olduğu, müteveffanın babası Dava Dışı …’nın yoksun kaldığı destekten kaynaklanan toplam maddi zararı=> 21.821,21 TL + 40.765,05 TL = 62.586,26 TL olduğu, destekten yoksun kalan anne-babanın toplam maddi zararının 52.967,54 TL + 62.586,26 TL = 115.553,80 TL olduğu, ancak Hazine Müsteşarlığının kaza yılı olan 2008 yılı (01/07/2008 – 31/12/2008) için sakatlanma ve ölüm için kişi başına belirlediği teminat limitinin 125.000,00 TL olduğu, bu kapsamda bedelin poliçe limiti dahilinde olduğu, … İlçe Emniyet Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında davacı hakkında tanzim olunan sosyal ve ekonomik durumu araştırmasında davacı anne …’ nin herhangi bir işte çalışmadığı ve gelirinin bulunmadığı bildirilmekle yerleşik Yargıtay içtihatlarına uygun olarak, davacı anne … için yukarıda hesaplanan tazminat miktarından yetiştirme gideri indirimi yapılmayacağı, dava dışı baba …’ in çiftçilik yaptığı anlaşılmakla birlikte bu işten elde ettiği aylık net gelir tespit edilemediği, dava dışı baba … çalışıp gelir elde ettiğinden ancak aylık net geliri tespit edilemediğinden aylık ücretinin asgari ücret düzeyinde olduğunun kabulü ile dava dışı baba … için hesaplanan tazminattan yetiştirme gideri indirimi yapılması gerektiği, kendisi işbu davada davacı sıfatı ile yer almadığından dava dışı baba … yönünden tazminat hesabına devam edilmeyeceği, davacı …’ nin talep ettiği tazminat, işbu hesap/rapor yılı (2018) itibarı ile beklenen destek yılından (2011) sonra olduğundan iskontoya tabi tutulmayacak olup indirim yapılmayacağı, SGK’den celp edilen bilgilerden müteveffa …’ nın maruz kaldığı kaza ile ilgili olarak davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığını ve iş kazası kaydına rastlanılmamıştır.
Sonuç olarak; müteveffa …’nın kendi sevk ve idaresindeki traktör ile yaptığı tek taraflı kaza sonucu vefat ettiği, anlaşıldığından meydana gelen olayda …’nın %100 oranıda kusurlu olduğu, müteveffa … kaza tarihinde (15) yaşında olmakla herhangi bir kazancı bulunmadığından anne-babasına destek olmaya başlayacağı (18) yaşından itibaren ki aktif devre kazançlarının, AGİ net asgari ücretler esas alınması gerektiği, müteveffanın babası … işbu davada destekten yoksun kalma tazminatı isteminde bulunmasa da, müteveffa yaşasa idi babasına da destek olacağından hesaplamada dava dışı baba …’e de pay ayrıldığı, davacı anne …’nın yoksun kaldığı desteğe ilişkin toplam maddi zararının 52.967,54 TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; 23/07/2008 tarihinde davacının murisinin tek taraflı trafik kazası sonucunda vefat etmesi nedeniyle davacı mirasçının açmış olduğu destekten yoksun kalma tazminat davasıdır.
Dava konusu kazanın 23/07/2008 günü saat 14:50 sıralarında … İli, … Beldesinde bulunan tarlada davacının desteği …’nın babasına ait traktör ile bilçilmiş halde bulunan arpa mahsulünü çektiği sırada traktörün devrilmesi neticesinde …’nın traktörün ön kısmının altında kalarak vefat ettiği, müteveffa 25/11/1993 doğumlu olup, kaza tarihinde 15 yaşında olduğu, kazanında mütaveffanın % 100 oranındaki kusuru neticesinde meydana geldiği, huzurdaki davada sadece davacı anne destekten yoksun kalma tazminatının talep edildiği taleple bağlılık ilkesi gereği davacı annenin dava konusu kaza sebebiyle müteveffanın desteğinden yoksun kaldığı tazminat bedelinin toplamda 52.967,54 TL olduğu, bu tutarında poliçe teminat limitleri dahilinde kaldığı
hüküm kurmaya elverişli, ayrıntılı ve irdeleyici, yukarıda ayrıntılı olarak dökümü yapılan bilirkişi raporundaki tespitler ışığında davanın kabulü ile 52.967,54 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 52.967,54 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.618,21 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL + 160,41 TL tamamlama harcından oluşan toplam 191,81 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.426,40 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan; 31,40 TL peşin harç, 160,41 TL tamamlama harcı, 773,40 TL posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 965,21 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 6.176,43 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 07/11/2018

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”