Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1016 E. 2018/1010 K. 10.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1016 Esas
KARAR NO : 2018/1010

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 15/11/2017
KARAR TARİHİ : 10/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22.11.2016 tarihinde davalının sigortalısı … plakalı aracın … plakalı araca çarpması suretiyle trafik kazası meydana geldiği, değer kaybı alacağının … tarafından müvekkili şirkete temlik edildiği, bağımsız eksper tarafından araçta 3.150,00 TL-3.780,00 TL aralığında değer kaybı meydana geldiğinin tespit edildiği, davalıya 23.10.2017 tarihinde ihtarname gönderildiği, herhangi bir cevap verilmediği, ödeme yapılmadığı diğer hususlarla birlikte belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 300,00 TL değer kaybı alacağının kaza tarihinden itibaren, kabul görmez ise ihtar tarihinden itibaren ticari işlere uygulanan en yüksek temerrüt faizi oranı üzerinden faizi ile birlikte tazminine, 354,00 TL ekspertiz ücreti masrafının yargılama gideri olarak ödenmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından Karayolları trafik sigorta poliçesi ile sigortalandığını, öncelikle dava konusu kazada tarafların kusur durumunun tespit edilmesi gerektiğini, müvekkilinin poliçe teminat limiti ile kusuru oranında sorumluluğu tutulabileceğini, ancak dava konusu aracın 165.000 km nin üzerinde olduğundan herhangi bir değer kaybı oluşmayacağını, müvekkili hakkında açılan haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamınca değerlendirilmesi amacıyla dosya bilirkişi Makine Mühendisi …’e tevdii edilen dosyaya 13/07/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; 22.11.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … Sigorta A.Ş. tarafından 02.12.2016 tarihinde yapılan ihbar sonucu SBM’de … kaza ihbar numarası ile kaydı gerçekleştirilerek 05.12.2016 tarihinde ilk kez işlem gören olayda; … plaka numaralı otobüs sürücüsü …’ün %100 oranında kusurlu olduğu görüşü üzerinde ilgili sigorta şirketlerinin 08.12.2016 tarihinde mutabakata varılmıştır.
Hasarın ihbar edilmesi üzerine … Sigorta A.Ş.’nin açtığı … sayılı hasar dosyası kapsamında görevlendirilen Eksper … tarafından hazırlanan 02.02.2017 tarihli “Kesin Ekspertiz Raporu”nda; otomobilin 02.12.2016 tarihinde …’da faaliyet gösteren anlaşmasız-yetkisiz … Ltd. Şti.’nde incelendiği, kilometre verisi belirtilmediği, onarım süresinin 7 gün olduğu, değiştirilmesi gereken hasarlı parça ve malzemeler arasında 2.813,79 TL bedel ile; arka tampon sol braket, sağ arka amortisör, jant, arka tampon sol iç ayak, sol arka amortisör, arka dingil, lastik, arka dingili sol bağlantı ayağı, arka çamurluk sol davlumbaz, sol el fren teli, arka amortisör üst takoz bulunduğu, uygulanması gereken onarım ve montaj işçilikleri arasında 1.350,00 TL bedel ile; ayrıntıları belirtilmeyen 3 kalem kaporta (540,00 TL), 3 kalem boya (360,00 TL), 1 kalem mekanik (150,00 TL), 1 kalem döşeme-kilit (150,00 TL), 1 kalem diğer (50,00 TL) bulunduğu, toplam onarım bedelinin KDV hariç 4.163,79 TL olduğu, Tramer ortamında muallak hasarın 1.669,92 TL, sigorta şirketi tazminat ödemesinin 3.141,48 TL olduğu tespit edilmiştir.
Onarımı fiilen gerçekleştiren … Ltd. Şti. tarafından … adına düzenlenen 27.01.2017 tarih ve A-193172 sayılı faturada; otomobilin 120.000 km’de olduğu, sol arka fren teli, sol arka dingil bağlantı kulağı, çıkma lastik değiştirildiği, kaporta (500,00 TL), boya (450,00 TL), tamir (50,00 TL), rot balans (50,00 TL), mekanik (250,00 TL), trim (50,00 TL) işçilikleri uygulandığı, onarım bedelinin KDV dahil 1.939,92 TL olduğu tespit edilmiştir.
Hasar ve onarım fotoğraflarının incelenmesinde; hasarın esasen sol yan arka kesimlerinde etkili olduğu, sadmenin şiddetine, açısına, ilerleme hızına, temas eden yüzeylerin katılığına ve yakın civarda bulunan komponentlerin yapısal ve malzeme özellikli davranışlarına bağlı olarak sol arka çamurluk gibi kaynaklı dış metal kaporta, arka tampon gibi kompozit esaslı, arka dingil, dingil bağlantı kulağı, amortisör vb. komponentlerinden çökme, ezilme, kırılma vb. gibi değişik derecelerde deformasyona uğradığı, bünyesinde 4.000-5.000 adet kaynak noktası bulunan kaynaklı güvenlik kafesinin yapısını ve rijitliğini oluşturan önemli parçalarından olan ön-arka şasi kollarına, taban sacına, havuz sacına, direk ve sütunlara sirayet etmediği, sol arka çamurluk aksamında onarım işlemi uygulandığı, boya işlemi uygulanarak fonksiyon ve estetik açıdan giderilebilir ölçüde olmasına rağmen özellikle uygulanan mekanik işlem, macunlama, zımparalama ve boya işlemleri sonucunda fabrikasyon özellikleri, homojen boya kalınlık değeri dağılımı, ton ve işçilik kalitesi, korozyon direnci, gönye sağlanamayacağından üzerinde değer kaybı oluşturacağı, kaliteli-garantili işçilik uygulansa dahi ikinci el piyasada satılacağı zaman pazarlık konusu ve imtina edilerek piyasa değerini hasarsız emsallerine göre kaybedeceği, dolayısıyla daha düşük fiyata satılması ve rağbet görmesinin beklenen muhtemel bir durum olduğu, binek taşıtlar için Amerika standartlarında 4-8 km/saat hızda yapılan düşük hız testlerinde tampon ve otomobilin emniyet donanımlarında herhangi bir gözle görülür hasar oluşmasına dahi izin verilmez ve yüksek hız testlerinde 32- 48 km/saat hızlar kullanılır iken Avrupa standartlarında kullanılan ECE 42 standardında ise 15 km/saat hızda yapılan düşük hız testlerinde yer değiştirmesine, görünmeyen komponentlerinde hasar oluşmasına izin verilmekte, yüksek hız testlerinde ise 35-38, 48-53 ve 56 km/saat hızlar kullanıldığı, bu nedenle onarım kolaylığı sağlaması amacıyla tampon bağlantılarında kaynak bağlantısı yerine cıvatalı bağlantılar kullanıldığı, ayrıca tampon performansına yönelik test ve araştırmalara göre, tampon malzeme kalınlığının 3 mm olması ağırlığını %38, maksimum ivmeyi %14,4, 4 mm olması ağırlığı %87, maksimum ivmeyi %34 oranında düşürdüğü, tamponun yüksek enerji absorbe etmesi emniyetinin daha yüksek olması anlamı taşıdığı, yani tamponların estetik görünümden ziyade pasif koruma vasıfları da bulunduğu, hasarlanan arka tamponda pasif koruma vasıflarını azaltacak derecede mekanik deformasyon bulunmadığı mütalaa edilmiş, değer kaybı raporunda arka panel sacı, şase ve arka tampon demiri aksamlarında da düzeltme işlemleri uygulandığı belirtilmesine rağmen dosya kapsamında işlem gördüklerine dair bilginin olmadığı, davacı şirkete temlik veren …’a ait … plaka sayılı taşıt, … marka, … tipinde, 2010 model, Siyah (Karbon) renkli, 17.09.2009 ilk tescil ve trafiğe çıkış, 12.07.2016 … adına tescil tarihli, olay günü 120.000 km’de ve yaklaşık 7 yıl 2 ay yaşında, 1598 cc hacimli, 83 kW gücünde, benzin yakıtlı içten yanmalı motora ve otomatik vites kutusu düzeneğine haiz hususi otomobil olup dava konusu kazanın meydana geldiği 22.11.2016 tarihinde geçerli olan, sigorta şirketleri ve devlet kurumları tarafından da esas alınan 2016 yılı Kasım ayı listesine göre (32-188 marka-tip kod numaralı) TSB’nin MTV’ne esas kasko değeri 36.306,00 TL olduğu, kasko değer listesi, 1987 yılının Aralık ayından itibaren motorlu kara taşıtları sigortalılarının kasko poliçelerinin düzenlenmesinde yardımcı olmak amacıyla yayımlanmakta olup 26.12.1990 tarih ve 20737 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 17 Seri No’lu tebliğ ile Noterliklerde yapılan alım-satım ve taahhüt işlemlerine esas teşkil ettiği, kasko sigortası poliçelerde yazan kasko değeri rizikonun ne zaman gerçekleşeceği önceden bilinemeyeceği için yayımlanan listeye göre belirlenmiş referans bir değer olup aracın gerçek ikinci el değerini göstermemektedir. Bazen araçların piyasa değerleri ile kasko değer listesi çok yakın olmasına rağmen, bazen de listedeki değeri piyasanın üstünde veya altında kalabilmektedir. Bu farkın nedeni, ülkemizde oluşan çeşitli gelişmelerin bazı dönemlerde ikinci el oto piyasasında dalgalanmalara yol açabildiği, Kasko değerleri araçtaki tüm parçaların toplamı alınarak yapıldığı için çoğunlukla rayiç değerden yüksek çıkmakta birlikte, eşit veya daha düşük çıktığı durumlarda söz konusu olduğu, benzer araçların ikinci el değerleri ise daha önce kaza geçirip geçirmediği, eğer geçirdiyse araçta meydana gelen hasarın durumu ve buna bağlı olarak yapılan onarım amaçlı işlemlerin kalitesine değer kaybı meydana gelip gelmediği, kaporta aksamları ve boya dış görüntüsüne, motor, yürüyen ve aktarma organlarının durumuna ve iç aksamların durumuna kullanım şekline bağlı olarak değişiklik gösterebilmekte, internet siteleri, günlük gazetelerin seri ilan sayfaları, açık oto pazarları ve galeriler, ticari araç pazarları ve ikinci el alım-satımı yapan şirketlerden alınan listeler gibi kaynaklarda yapılan araştırmalar ışığında belirlendiği, bu kapsamda yapılan araştırmalar neticesinde internette Tramer ortamında sorguları ile dışarıdan yapılan araştırmalara kısıtlı olduğu, SBM tarafından bilgilerin gizli olduğu gerekçesi ile eksperleri haricindeki sektör dışı bilirkişilere şifre tahsis edilmediğinden tramer ortamında otomobilin şasi ve motor numarası ile sorgulama yapılması mümkün olamamış, dolayısıyla …’dan önceki yaklaşık 7 yıllık dönem araştırılamamış, makinin kimlik numarası ile yapılan kısıtlı sorgulamasında dava konusu 22.11.2016 tarihli kazasından başka sonraki dönemde 147.145 km’de ön tampon ve ön panjur kesimlerinden hasarlandığı 25.02.2018 tarihli olmak üzere toplam 2 kaza kaydı bulunduğu görülmüş, dosya münderecatında da aksini gösteren herhangi bir belge bulunmadığından davaya esas 22.11.2016 tarihli kazasının birinci kazası olduğu, kaza tarihinde hasarlanan aksamların daha önce herhangi bir işlem görmediği, fabrikasyon orijinal vasıflarını korudukları, sonraki dönemde meydana gelen 25.02.2018 tarihli kazasının ise etkisi olmaması nedeniyle değerlendirilmesine gerek yoktur.
Olay üzerinden uzun bir süre geçtiği için geçmişe dönük net ve sağlıklı şekilde ikinci el rayiç bedel araştırması yapılabilecek veri tabanı günümüzde mevcut olmadığı, Bunun belirlenebilmesi için günümüzde geçerli kasko değeri ile ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki oran incelendiğinde; 2018 yılı Temmuz ayı listesine göre kasko değerinin yükselerek 40.452,00 TL olduğu, ilk kez trafiğe çıktığı 17.09.2009 tarihi ile 22.11.2016 tarihli kazası arasında geçen 2.623 takvim günü boyunca 120.000 km (~46 km/gün) yol kat ettiği, günümüze kadar geçen 3218 takvim günü boyunca da aynı trend ile kullanılmaya devam edilmesi durumunda yaklaşık 150.000 km seviyelerinde olabileceği kabul edilerek internet sitelerinde hasarsız (boyasız-değişensiz) oldukları beyan edilen emsallerinin ikinci el piyasa değerinin ise ilgili filtrelemeler ile (2010 model vb.) pazarlığa açık şekilde asgari 38.000,00 TL-azami 44.000,00 TL aralığında, en düşük ve en yüksek değerler elendiğinde 39.750,00 TL-40.900,00 TL aralığında değiştiği, ortalama alındığında 40.325,00 TL olduğu, segmentine göre makul düzeyde pazarlık payı dikkate alınarak indirim uygulandığında rağbet göreceği peşin rayiç bedelinin günümüzde 39.500,00 TL civarında olduğu, dolayısıyla daha yüksek olan kasko değeri ile daha düşük olan ortalama rayiç değeri arasında yaklaşık %2,35 oran bulunduğu, olay tarihinde de 35.500,00 TL civarında olduğu, Sektörde değer kaybı raporlarında ZMS Genel Şartlar ekinde bulunan ve SED İcra komitesi tarafından sigorta eksperlerine yönelik hazırlanan değer kaybı hesaplama yöntemi ile ayrıca yetkili acentalarından veya galerilerden şifahen alınan hasarsız ve onarılmış haldeki piyasa rayiç değer araştırma yönteminin çok sık, Almanya kökenli ve farklı esaslara (rayiç değer, onarım bedeli, yaş, piyasa araştırma vb.) dayalı değişik modeller (başlıca Merkantil, Ruhkopf-Sahm, Halbgewachs, Hamburg, Bremen, Heintges, BVSK gibi) nadiren kullanılmakta olduğu, farklı farklı değer kayıpları telaffuz edilebildiği, değer kayıplarının aracın içinde bulunduğu segmentine, rayiç değerine ve fabrikasyon özelliğini kaybetmesine bağlı olarak onarım bedellerinin üzerinde çıktığı durumların da söz konusu olabildiği, değer kayıplarının rayiç değer ve hasar bölgeleri ile doğrudan ilgili ve teknik hususlar olduğu, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren, ancak yasal dayanağı bulunmadığı ve yasal dayanağının bulunmadığının kanun koyucu tarafından fark edilmesi üzerine bu yasal boşluğun giderilmesi amacıyla 14.04.2016 tarihinde kabul edilerek 26.04.2016 tarih ve 29695 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yayım tarihinden itibaren yürürlüğe giren 6704 sayılı kanun ile birlikte 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun dört maddesinde önemli değişikliğe gidilerek 3. madde ile KTK’nun 90. maddesinin “MADDE 90-Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır” şeklinde değiştirildiği, T.C. Danıştay 15. Dairesi’nin; 2015/5277 Esas ve 04.10.2016 tarihli, 2017/2261 Esas, 17.01.2018 tarihli, T.C. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 2017/176 İtiraz no kapsamında 23.02.2017 tarihli kararları ile ZMS Genel Şartları ile ekinde yer verilen “ana iskelet ve şaside hasar olmaksızın, vidalı parçalarda yapılan onarım/değişim ile giderilebilen hususların, kısa süreli kiralık araçlar, taksi, dolmuş, uzun süreli (bir yıl veya daha uzun) kiralık araçlarda eksper tarafından hesaplanan değer kaybının %50’si yani yarısı trafik sigortasından ödenmeyecektir, sigorta şirketi tarafından ödenecek değer kaybı tutarı, maddi teminat limitinin %15’ini aşamaz, kaza tarihi ile ihbar tarihi arasında araç üzerinde mülkiyet değişikliği olan araçlar ile ilgili talepler” gibi düzenlenme maddelerinin yürütmesinin durdurulmasına karar verildiği, YARGITAY yerleşik içtihatlarının ise değer kayıplarının İ.T.Ü. veya KGM Fen Heyeti tarafından incelenmesi ve aracın modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vs. gibi hususlar göz önünde bulundurularak kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark (aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi) yöntemi ile belirlenmesi yönünde olduğu, Hazine Müsteşarlığı’nca 14.05.2015 tarihli 29355 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve 01.06.2015 tarihinden itibaren yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’ndan sonraki dönemde bedensel zararlarla ilişkin bulunmasına rağmen münhasıran değer kaybı ile ilgili Yargıtay 17. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararların mahiyeti hakkında bilgi elde edilemediği, T.C. İstanbul 9. Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 2017/344 Esas, 2017/351 sayılı ve 01.06.2017 tarihli kararında özetle; ZMS Genel Şartları’nın esas alınması gerektiği belirtilmesine rağmen T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 2017/145 Esas, 2017/533 sayılı ve 25.04.2017 tarihli kararında özetle; tazminatın belirlenmesinde uygulanacak ilkeler Yargıtay’ın trafik kararlarından kaynaklanan tazminat davalarına bakan Hukuk Dairelerinin içtihatları ile belirlenmiştir denilmekte, Yargıtay kararlarında da aracın kaza öncesi ikinci el piyasa rayiç değeri ile tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa değeri arasındaki farkın değer kaybını göstereceği ilkesine göre değer kaybının tespiti için yeniden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir açıklaması mevcut olduğu, davalı tarafından … plaka numaralı ticari otobüs için düzenlenen 26166613 numaralı ZMS (Trafik) sigortası poliçesinin tanzim tarihinin 09.03.2016, kaza tarihinin 22.11.2016 olduğu, yeni genel şartların yürürlüğe girdiği tarihten sonrasına ait olduğu, Sigorta eksperlerinin kullanması için ZMS Genel Şartları Eki’ne derç edilen formülasyon uygulandığında; kaynaklı ana parçalarda değişim (T1=0,00 TL), kaynaklı ana parçalarda düzeltme (sol arka çamurluk-takdir 2-T2=497,00 TL), (T1)-(T2) haricinde olan parçalarda düzeltme-değişim (T3=0,00 TL), boya (sol arka çamurluk-takdir 1 adet-T4=266,25 TL) olmak üzere toplam 763,25 TL, kilometre tenzilli 228,97 TL olarak hesaplandığı, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda; aracın özellikleri de dikkate alınarak kurumsal yapısı nedeniyle 2015 yılında Türkiye ve Avrupa pazarından çekilmesine rağmen … markasının servis hizmetlerinin devredildiği ve GM’in ortak çalıştığı … markasının Türkiye genel distribütörü olan … Ltd. Şti.’nin yetkili bayileri arasından seçilen … Tic. A.Ş., … A.Ş. ikinci el birimleri ile aracın genel durumu, uğranan hasarın derecesi ve uygulanan onarımın mahiyeti gereği gibi teknik olarak izah edilerek yapılan görüşmeler ve piyasa araştırması sonucunda, hasarsız halinin ortalama 35.000,00 TL, onarılmış halinin ortalama 33.500,00 TL, aradaki fark olan değer kaybının ise ortalama 1.500,00 TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davaya konu 22/11/2016 tarihinde araçta meydana gelen değer kaybının davalı … şirketinden tahsiline ilişkin tazminat davasıdır.
Dava konusu kazanın; 22.11.2016 günü saat 22:00 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki, alacak hakkını davacı … Tic. Ltd. Şti.’ne temlik veren … adına tescilli … plakalı … marka, … tipinde, 2010 model, Siyah (Karbon) renkli hususi otomobil ile … ili, … ilçesi, … (…) otoyolunun Edirne istikametine emniyet şeridinde arıza nedeniyle park halinde iken sol arka çamurluk kesimlerine arkasından gelen sürücü …’ün sevk ve idaresindeki, … A.Ş. adına tescilli, davalı …Ş. tarafından 09.03.2016-09.03.2017 tarihlerini kapsar şekilde 26166613 numaralı ZMS (Trafik) Sigortası poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı, …msa marka, … tipinde, 2014 model, Mor renkli ticari otobüsün sağ yan ön kısmıyla çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, taraflar arasındaki ihtilafın araçta değer kaybının meydana gelip gelmediği hususunda toplandığı, yukarıda ayrıntılı olarak dökümü yapılan, hüküm kurmaya elverişli, irdeleyici ve kapsamlı bilirkişi raporundaki tespitler ışığında kazanın … plakalı araç sürücüsünün % 100 oranında kusuru neticesinde meydana gelmesinden dolayı davacının aracında oluşan zarar bedelinden de davalı … şirketinin poliçe limitleri dahilinde sorumluluğunun bulunduğu anlaşılmakla Yargıtay içtihatları kapsamında yapılan hesaplama neticesinde davacıya ait … plakalı araçta 1.500,00 TL değer kaybı oluştuğu tespit edilmekle davanın kabulü ile 300,00 TL’ye 10/11/2017 tarihinden itibaren, 1.200 TL’ye ıslah tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle toplamda 1.500,00 TL nin davalı … şirketinden tahsil edilerek davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 300,00 TL’ye 10.11.2017 tarihinden itibaren ve 1.200,00 TL’ye ıslah tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek toplam 1.500,00 TL’nin davalı … şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 102,47 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL + 20,50 TL ıslah harcından oluşan toplam 51,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 50,57 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan; 31,40 TL peşin harç, 20,50 TL ıslah harcı, 354,00 TL ekspertiz ücreti, 817,30 TL posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.223,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 1.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda KESİN olmak üzere karar verildi.10/10/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”