Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1002 E. 2021/186 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1002 Esas
KARAR NO : 2021/186

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/11/2017
KARAR TARİHİ : 10/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında kurulan ticari ilişki kapsamında müvekkili tarafından davalıya çimento satışı yapıldığını, bu kapsamda davalı şirketten cari hesaba dayalı fatura alacağının bulunduğunu, ancak fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla … 12. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama giderleri ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacıya icra takibi ve dava konusu yapılan bedel kadar bir borcunun bulunmadığını, davacının müvekkilinden 4.619,12 TL bakiye alacağının bulunduğunu, anlaşma kapsamında çimento satışından kaynaklı bir borçların müvekkili tarafından davacıya ödendiğini daha da sonra yeni bir sözleşme yapılmadığını savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 12. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı hakkında toplam 279.380,88 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının borca, faize ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, süresinde de huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla mali müşavir bilirkişiye tevdii edilen dosyaya 03/10/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; dosya, sunulan deliller ve kayıtlar ile, davacı ve davalı arasında mevcut olduğu belirlenen ticari ilişkiye dair sunulanların incelemeler neticesinde, davacının tanzim ettiği 07.09.2016 tarihli 284.000 TL tutarındaki faturaya ilişkin ihtilaf mevcut olduğu, Davacı kayıtlarında söz konusu fatura sebebi ile davalıdan 279.300,98 TL tutar alacak mevcut olduğu, 284.000 TL tutarlı fatura hariç davacının 4,619,12 TL bakiye davalıya borçlu olduğu, 284,000 TL’lik davacının fiyat farkı faturasının karşılıklı iade faturasına ve ihtarnamelere konu olduğu, davacının iddia ettiği şekilde davalının davacıya düzenlediği satış faturalarında son faturalarda fiyat farkı ve vade farkı ilave ederek birim fiyat uyguladığı ve bu nedenle davacı tarafından söz konusu 284.000 TL.lik fiyat farkı faturasının düzenlendiği bildirilmiş olmakla birlikte, davacının 284,000 TL’lık fiyat farkı faturasının hesaplama dayanakları sunulmamıştır, iddia kapsamında davacının bildirdiği hususu, davalı tarafın sunulan fatura içeriklerine göre Mart ve Nisan 2016 yılı davalı satış faturalarındaki birim fiyat ile önceki birim fiyat tutarı arasında ki birim fiyat farkı olarak değerlendirilerek hesaplaması talebe binaen raporda ayrıntılı olarak dökümü yapıldığı, davacının fiyat farkı faturasına ilişkin bildirilen davalının tanzim ettiği satış faturalarındaki fiyatın davacının bildirdiği gibi fazla olduğuna dair tespit yapılabilecek sipariş, fiyat anlaşması gibi yazılı delil dosyada bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi neticesinde tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla kök raporu hazırlayan mali müşavir bilirkişiye tevdii edilen dosyaya 26/06/2019 tarihinde tanzim olunan ek raporda özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkide ihtilaflı davacı faturası haricinde 4.619,12 TL davacı davalıya borçludur, takip tarihinde davalının defterlerinde bu tutar tespit edilmiştir, davacıda ise 284.000 TL’lik fiyat farkı açıklamalı fatura sebebiyle davalının iade ettiği 284.000 TL ‘lik fatura kayıtlarında yer almadığından davacıda davalı 279.380,88 TL borçludur. Karşılıklı ihtarlara konu olan fiyat farkı faturasına ilişkin davacının bildirdiği şekilde itirazın dolayısıyla davalının iade faturasının süresinde olmadığına ilişkin takdirin ve yine davalının bildirdiği hususların ve Yargıtay kararlarının takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu, bu takdire göre davacı veya davalı kayıtlarındaki tutara itibar edilmesinin takdirinin Yine Sayın Mahkemeye ait olduğu, fiyat farkına ilişkin davacının bir fatura kesebileceği durumda ne kadarlık fatura kesilebileceğinin hesaplanması beklendiğinde kök rapordaki tablo 2 deki gibi hesaplanacağı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi neticesinde tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla kök raporu hazırlayan mali müşavir bilirkişiye tevdii edilen dosyaya 17/09/2020 tarihinde tanzim olunan ikinci ek rapor dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi neticesinde tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla kök raporu hazırlayan mali müşavir bilirkişiye tevdii edilen dosyaya 22/12/2020 tarihinde tanzim olunan üçüncü ek raporu dosyamız arasına alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; taraflar arasındaki çimento satışı konusunda yapılan anlaşma gereğince davalı şirketin çimento bedellerine fiyat ve vade farkı uygulaması nedeniyle fazladan ödeme yapıldığı iddiasıyla bu fazla bedele ilişkin fatura borcunun davalı tarafça ödenmemesi üzerine davacının … 12. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ticari ilişki gereğince fiyat ve vade farkına dayanan cari hesap alacağına dair fatura bedelini icra takibine koyduğu, davalı borçlunun da borca ve tüm ferilerine itirazı üzerine iş bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Dosyada kök rapordan sonra dava konusu faturalar ile iade faturaları ve BA-BS formları dosyaya celp edilmiş olup alınan hükme elverişli son mali rapora göre, davalının 168-175 TL birim fiyat açıklaması ile çimento fiyatlarını hesaplayıp davacıya tanzim ettiği faturaların her iki taraf ticari kayıtlarında mevcut olduğu, davacının davalının tanzim ettiği faturalardaki birim fiyatlar ile ilgili davalının vade farkı ve fiyat farkı uyguladığı, bu nedenle davacının davalıya 284.000 TL tutarında fatura düzenlemesinden kaynaklı uyuşmazlıkta taraf kayıtlarındaki borç alacak farklılığına ilişkin yapılan incelemede, davacının davalının faturalarındaki birim fiyata ilişkin gerçekleşen ticari ilişkide önce faturaları kayıtlara alınıp, ticari ilişkide en son davalının 28 Nisan faturasından sonra 01 Eylül tarihinde tanzim ettiği fiyat farkı faturasının dayanaklarının tespit edilerek ve hesaplamasının yapılması neticesinde davacı tarafından 284.000 TL hesaplanan tutarın dayanakları ve davalının hangi faturalarına göre hesaplandığı hususlarına ilişkin bilgi ve belgesinin dosyada bulunmadığı, bu kapsamda davalı kayıtlarına göre davacının davalıdan takibe konu tutarda alacağının mevcut olmadığı, bununla birlikte davacının, taraflar arasındaki ticari ilişkide fiyat ve vade farkına dair bir sözleşme olmasa da ticari ilişkide belirlenen bedelden fazla davalının fiyat uygulaması nedeniyle bu bedelleri talep edebileceği kanaatine varılmakla fiyat farkı faturası tanzim edebileceği, faturalara itiraz edilmemesi hususu fatura konusu ürünlerin içeriğinin doğru olduğu anlamına geldiği, ancak fazla bedel alındığı hususunun ispatlanmasında bir etkisi olmadığı gözetilerek ticari ilişkide 2016 yılındaki davalının tüm faturaları için 168 TL tek bir birim fiyat esas alındığında 71.030,51 TL fiyat farkı bedeli olacağı, hesaben bu durumda davacının davalı ticari kayıtlarına göre davalıya olan 4.619,12 TL borcu düşüldüğünde 66.411,39 TL kalan davacı alacağının bulunduğu son mali rapordan anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile takibin 66.411,39 TL üzerinden devamına, 66.411,39 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 10,50 ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden hesaplanan % 20 oranındaki 13.282,28 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Davacının yapılan yargılama neticesinde fazladan ödeme yaptığı anlaşılmakla takip yapmakta kısmen de olsa haklı olduğu dikkate alındığında davalının kötüniyet tazminatı ve disiplin para cezası uygulanması taleplerinin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile takibin 66.411,39 TL üzerinden devamına, 66.411,39 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 10,50 ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, % 20 oranındaki 13.282,28 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalının kötüniyet tazminatı ve disiplin para cezası uygulanması taleplerinin ayrı ayrı reddine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 4.536,56 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 3.374,23 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.162,33 TL davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 3.374,23 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.417,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 336,83 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 700,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 166,40 TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davalının üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 9.433,48 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 9.433,48 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”