Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/895 E. 2019/266 K. 25.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/895 Esas
KARAR NO : 2019/266

DAVA :Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 25/08/2016
KARAR TARİHİ : 25/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 25/08/2016 tarihli dava dilekçesinde; davacıya ait “…” adresindeki işyerinin tekstil ürünleri sattığı, işyerinin davalı … Sigorta AŞ tarafından … numaralı poliçe ile sigortalandığım, meydana gelen yağışlar sebebiyle yağmur giderlerinin bağlandiğı PVC pis su borularından suyun geri tepmesi sonucunda bina bodrumuna yaklaşık 1 metre su dolduğunu, bodrum katta bulunan tekstil emtiasının bozulduğu ve kullanılamaz hale geldiğini, … 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.Tş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığını, yapılan tespitte “bodrumda I metre yüksekliğinde su izinin bulunduğunun, siyah poşetler içerisinde tekstil ürünlerinin bulunduğu ve bu ürünlerin su baskınından etkilendiğinin görüldüğü” şeklinde tespit raporu düzenlendiğini, davalı sigorta şirketinden hasarın giderilmesinin istendiği, ancak 05.08.2016 tarihli yazı ile talebin reddedildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 106.900,92 TL zararın 07.03.2016 hasar tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; davacı …’ın işletmeciliğini yaptığı “…” adresinde bulunan işyerindeki emtia-demirbaş/elektronik cihazlar ve dekorasyon kıymetlerinin … numaralı “İşyerim Paket Sigorta Poliçesi” ile teminat altına alındığını, poliçede Sel ve su baskını klozu, teminat kapsam ve teminat dışı durumlar ile emtia tanımının yapıldığını, zarar bedelinin tespiti için sigorta şirketine sunulan faturaların sahte (NAYLON) Fatura olması nedeniyle tazminat talebinde değerlendirilemeyeceğini, … isimli firmadan alınan faturaların düzenlenme tarihinde faaliyette bulunmadığı, fatura üzerindeki telefonların farklı kişi ve adreste farklı firmaların faaliyette bulunduğunun tespit edildiğini, yapılan araştırma raporu ile tespit edildiğini, davacının zarar gören emtiaların kendisine ait olduğunu ve zarar miktarını belgeleyemediğini, bu sebeple talebin reddedildiğini, sel seylap klozu hükümlerine göre sigorta bedelinin %2’si oranında muafiyet uygulanacağının kararlaştırıldığını, gerçek zararın davacı tarafından TTK 1459-1460-1461. Md. gereğince ispat edilmesi gerektiğini, hasar tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini, tespit raporundaki bilirkişi raporunun yokluklarında düzenlenmesi sebebiyle kabul edilemeyeceğini, dava açılmasına sebebiyet verilmediğini bu sebeple yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacaklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce, davacının ticari defter ve kayıtlarının incelemesinin yapılması için Bursa Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak, olay tarihine kadar mal alımları ve satışları tespit edilmek suretiyle davacının satın alınmış olduğu malların tesliminin yapılmış olup olmadığı, davacının dava dışı … firmasına ait malları teslim alıp almadığı, bu firma ile arasında ticari ilişki olup olmadığı hususunun tespiti için bilirkişi vasıtasıyla mahallinde keşif yaptırılmasına karar verilmiş olup, Tekstil ve İnşaat Mühendisi Bilirkişi … tarafından … 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … talimat sayılı dosyasına ibraz edilen 22/08/2017 tarihli raporda; “Davacı şirket defterlerinin 17.12.2015 tarihinde “İlk İşe Başlama” olarak tasdik edildiği, dosya içerisinde yer alan vergi levhasına göre ise davacı …’ın işe başlama tarihi 22.01.2015 tarihi olduğu, davacıya ait defterlerin 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 224 ve 225 maddeleri ile 6762 Sayılı eski T.T.K’nun 66. Maddesi ve 6102 Sayılı – Yeni T.T.K.’nun 64. maddelerine göre açılış tasdiklerinin süresi içinde yaptırılmadığı, davacı şirketin “İşletme Defteri” olması nedeniyle kapanış tasdikine tabi olmadığı, davacının vergi levhasındaki adresi “…” olduğu, ticari defteri üzerinde yer alan adresi “… adresi olduğu, olayın gerçekleştiği işyeri adresi “…” olarak göründüğü, davacı şirket 2015 yılı işletme defteri incelenmiş olup deftere alış ve satışların kayıt edilmediği, defterin tamamen boş olduğu, usulüne uygun tutulmadığı, sahibi lehine delil teşkil etmeyeceği, davacının dava dışı … firmasından 2015 yılında mal alımının bulunmadığı. davaya konu olayın gerçekleştiği 08.03.2016 dönemine ait 2016 yılı defterleri davacı tararından sunulmadığından incelemenin yalnızca 2015 yılı defteri üzerinden gerçekleştiği görüş ve kanaatinde olduğu” yönünde olmuştur.
Mahkememizce, davacının ticari defter ve kayıtlarının incelemesinin yapılması için … 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … talimat sayılı dosyasına yeniden talimat yazılarak, davacının 2015-2016 yılına ait ticari defter ve kayıtlarının yeniden incelenmesi, hasarlanan emtianın bedelinin ne olduğunun ve su basması olayının hangi sebeple gerçekleştiğinin tespiti için bilirkişi vasıtasıyla mahallinde keşif yaptırılmasına karar verilmiş olup, Mali Müşavir …, İnşaat Mühendisi Bilirkişi … ve Tekstil Mühendisi .. tarafından … 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … talimat sayılı dosyasına ibraz edilen 11/06/2018 tarihli raporda; Davacı şirket 2016 yılı defterlerinin 15.07.2016 tarihinde “İlk İşe Başlama” olarak tasdik edildiği, davacıya ait yukarıda yazılı defterlerin 213 Sayılı Vergi Usul Kanunun 224 ve 225. maddeleri ile 6762 Sayılı eski T.T.K.nun 66. Maddesi ve 6102 sayılı yeni T.T.K.nun 64. maddelerine göre kapanış tasdikinin süresi içinde yaptırıldığı, açılış tasdikinin ise 15.07.2016 tarihinde ilk ise başlama olarak defterler tasdik edilmişse de defter içeriğinde kayıtların 01.01.2016 tarihinden itibaren başladığı, buna göre defterlerin açılış tasdikinin süresinden sonra yaptırılmadığı, davacı vekilinin bilirkişinin 2015 yılı defterlerinin boş olduğu tespitinin hatalı olduğuna ilişkin beyanına istinaden ise davacı vekili tarafından sunulan defter fotokopisinde kayıtlar varsa da dosya ekinde yer alan davacı tarafa ait 2015 yılı işletme defteri incelendiğinde, defterin boş (yazdırılmadığı) olduğunun görüleceği, davacı şirket yetkilileri tarafından sunulan davacı 2016 yılma ilişkin fatura nüshaları incelenmiş olup, olay tarihi 07.03.216 tarihine kadar davacının mal alış faturalarının ve alınan firmaların dökümün rapor içeriği B1 maddesinde açıklandığı üzere olduğu, dava konusu … İlçesi … adresinde bulunan yapılan bodrum ve zemin kattan oluşan iş yerinde keşif günü olan 02.04.2018 tarihinde yapılan incelemede, dava konusu taşınmazda bulunan tekstil ürünleri satan iş yerinin yerine … AVM isimli alışveriş merkezinin açıldığı, su baskınından meydana gelen hasarın giderildiği ve tespit edilmesinin mümkün olmadığı görüldüğü, buna göre heyetimizce … 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.iş nolu dosyası ile tanzim edilen 10.08.2016 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen işyeri hasarındaki hususlar dikkate alınarak değerlendirme yapılacağı, buna göre hasar gören işyeri hasarının 2.500,00 TL olduğu, keşif esnasında, olayın üzerinden yaklaşık 2 yıl geçmiş olması sebebiyle hasar gören ürünler görülememiştir. Fakat davacı şirketin olay tarihine kadar yapmış olduğu alımlardaki ürün birim fiyatları ile dosya içerisinde yer alan eksper tarafından yapılan değerleme tutarlarının birbirleriyle örtüştüğü görülmüşse de aradan geçen süre ve ürünlerin tarafımızca görülememiş olması dikkate alındığında miktar ve tutar olarak bir kanaate varılabilmesi mümkün değildir. Fakat dosya içeriğinde yer alan daha önce yapılan tüm değerlemeler incelendiğinde eksper raporunun hazırlanışı esnasında tüm ürünlerin tek tek sayılarak ve adet ve tutarların belirlenerek hesaplanması nedeniyle kanaatimizce de eksper raporunda yer alan değerlerin uygulanabilir olduğu, buna göre zayi olan malların bedelinin 74.958,11 TL olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce, dosyanın tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller ve talimat mahkemesince aldırılan kök ve ek raporlar de değerlendirilmek suretiyle muafiyet tenzili uygulanabilip uygulanamayacağı, bina hasarının teminat kapsamında olup olmadığı, sovdaj bedelinin ne miktar olduğu ve düşünülmesi gerekip gerekmediği konusunda rapor aldırılmak üzere yeni bilirkişi heyetine verilmesine karar verilerek, sigortacı bilirkişisi … ve Tekstil Mühendisi …’e verilerek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, ibraz edilen 29/01/2019 tarihli raporda; 07.03.2016 tarihinde meydana gelen rizikonun yağmur kaynaklı olduğu dolayısıyla poliçede yeralan sel seylap klozu hükümleri çerçevesinde değerlendirileceği, emtia, dekorasyon, demirbaş ve elektronik cihazlar için poliçede teminat verildiği, %2 herbir grup için ayrı ayrı uygulanmak üzere muafiyet kararlaştırıldığı, düzenlenen poliçenin 12.05.2015-2016 vadeli olduğu, 07.03.2016 hasar tarihinin poliçe vadesi içinde bulunduğu, Emtia zararı için tespit edilen 74.958,11 TL, dekorasyon teminatında değerlendirilen boya badana için 2.500 TL olarak belirlenen zarar miktarında sovtaj ve muafiyet tenzihlerinden sonra davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen poliçe kapsamında yeralan tazminat miktarının 68.464,96 TL+2.283,57 TL=70.748,53 TL olduğu, sigorta şirketinin savunmasında belirttiği … Firmasına ait fatura bedellerinin hesaplanan emtia zararı içinde yer almadığı, talimat dosyasında alınan aralarında SMMM bilirkişisinin de bulunduğu bilirkişi raporunda yeralan listede … Tekstil ürünleri San. ve Tic. firmasına ait faturalara yer verilmediğinin görüldüğü, davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinin TTK.nun 1427/2. Md. gereğince 25.04.2016 tarihi olacağı, emtia zararı hesabında dikkate alınan birim değerlerin piyasa rayiçlerine uygun olup, sigortalı talebi ve sigorta eksperi tarafından dikkate alınan değerler ve tespit raporundaki değerler ile talimat yoluyla alınan bilirkişi heyet raporunun uygunluk içinde olduğu, toplam tazminattaki farklılıkların, sigortalının zarara uğradığını belirttiği ürünlerdeki adetlerdeki farklılardan ve sovtaj ile muafiyet uygulaması yapılmamasından kaynaklandığı, sigorta eksperi tarafından yapılan hasar tespitinde ıslanan ürünlerin tek tek sayılarak listelendiği yolundaki açıklama dikkate alınarak ekspertiz raporundaki adetlerin kabul edilebileceği, aksi durumun sigortalı tarafından aynı kuvvetteki delil ile dosyada ispat edilemediği, Bursa 4.Sulh Hukuk Mahkemesinde yaptırılan tespitte, 42 torbada yer alan ürünlerin sayımının yapılmadığı, raporda tamamen sigortalı tarafından belirtilen adetlerin dikkate alınarak zarar tespitine gidildiği, dikkate alınarak bu rapordaki zararlı ürün adedine itibar edilmeyeceği, sovtaj bedeli tespitinde sigorta şirketi tarafından alınan tekliflerin içinde 4.200 TL olan teklifin makul görüldüğü, ıslak olarak torbalara doldurulan ürünlerin olaydan 5 ay sonra 15.08.2016 tarihinde yapılan tespit dosyasındaki keşif sırasında halen ıslak olarak torbalarda tutulması nedeniyle küflenmesi ve yeniden değerlendirilmemesinden sigortalının kusuru bulunduğu, bu miktann tazminattan indirilmesi gerekeceği, zira sigorta şirketinin hasar tarihindeki verilere göre gerçek zararı gidermekle yükümlü olacağı, poliçede bina teminatının bulunmadığı, boya badana ile ilgili zarar bina teminaünda değerlendirilebilecek ise de poliçede açıkça dekorasyon teminatı kapsamında sayıldığı bu sebeple sigorta şirketinin sorumluluğunda değerlendirileceği kanaatine varılmıştır.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
Dava; davacının tekstil ürünleri sattığı işyerinin bulunduğu adreste yağmur giderlerinin bağlandığı pis su borusunun patlaması sonucunda bina bodrumunda bulunan emtialarının zarar gördüğü, davalı taraf ile akdedilen İşyeri Paket Sigorta Poliçesi nedeniyle uğranılan zararlardan davalının sorumlu olduğuna iddiasıyla açılan tazminat davasıdır.
Dava konusu olay, davacı tarafa ait işyerinde aşırı yağışların etkisiyle yağmur giderlerinin PVC pis su borularından geri tepmesi sonucu bina bodrum katının yaklaşık 1 metre su dolması ve bina bodrum katına dolan su sebebiyle bodrum katında bulunan davacıya ait tekstil ürünlerinde hasar oluşmasına ilişkindir.
Davalı taraf, dosya kapsamında bulunan ve davalı tarafından tanzim ettirilen ekspertiz ve araştırma raporunda belirtildiği üzere zarara ilişkin faturaların incelenmesinde … firmasına ait faturaların bulunduğunu, … firmasının usulsüz fatura düzenlemekten ceai işleme tutulan bir firma olduğunu, sahte faturalar tanzim edildiğini, bu sahte faturalara dayanan tazminat talebinin teminat kapsamı dışında olduğunu ve davanın reddinin gerektiğini savunmuştur.
Uyuşmazlık konusu maddi vakıaya ilişkin olmayıp, olay nedeniyle zarar gören emtia bedellerinin sahte olarak tanzim edilen faturalara dayanıp dayanmadığı, zarar gören emtia miktarının ve bedelinin ne kadar olduğu noktasındadır. Bu kapsamda davacı tarafın ticari defterlerinin 2016 yılı kayıtları incelenmesi için talimat yazılmış, talimat mahkemesince alınan raporda, davacı tarafın 2016 yılı defter kayıtları içerisinde … firmasıyla bir ticari ilişki içerisinde olduğuna ilişkin kayıtların bulunmadığı, … firmasına ait fatura kayıtlarının bulunmadığı tespit edilmiştir.
Yargılama sırasında; tarafların iddialar, sunmuş olduğu deliller, talimat mahkemesinden alınan raporlar ve dosyada mübrez ekspertiz raporları değerlendirilerek uyuşmazlığa ilişkin nihai bir rapor hazırlanması için bilirkişi incelemesi yaptırılmış, 29.01.2019 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak belirlenen zarar miktarından sovtaj ve muafiyet tenzilleri yapıldıktan sonra davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen poliçe kapsamında yer alan tazminat miktarının 70.748,53 TL olduğu belirtilmiştir.
Dava konusu hukuki ilişki işyerinde meydana gelen belli rizikoları teminat kapsamına alan İşyeri Paket Sigortası’na ilişkindir. Taraflar arasında … numaralı İşyerim Paket Sigorta Poliçesi akdedilmiştir. Dosyaya sunulan poliçenin incelenmesinde, poliçe başlangıç tarihinin 12.05.2015 bitiş tarihinin ise 12.05.2016 olduğu görülmüştür. Olay tarihi ise 07.03.2016 olup tarih bakımından poliçe teminatı kapsamında bulunmaktadır. Poliçe metni üzerinde yapılan incelemelerde, su baskını nedeniyle meydana gelen zararların Yangın Sigortası genel Şartları hükümleri doğrultusunda teminat kapsamında olduğu, dekorasyon tanımı içerisinde poliçe üzerinde belirtilen riziko adresinde bulunan her türlü dekor, boya, badana masraflarının teminata dahil edildiği anlaşılmıştır. Taraflar arasında akdedilen bu poliçe kapsamında davalı taraf poliçede teminat altına alınmış rizikoların gerçekleşmesinden doğan zararlardan sorumludur.
Somut olayda; davacıya ait iş yerinde aşırı yağmur sebebiyle su baskını oluştuğu, oluşan su baskını nedeniyle depoda bulunan emtiaların zarar gördüğü, davacı tarafın olay tarihine kadar yapmış olduğu alımlardaki ürün birim fiyatlarının dosya içerisindeki değerleme tutarlarını doğruladığı, davacı tarafın ticari defterleri kayıtlarının aynı mahiyette olduğu, davacı tarafın ticari defter kayıtlarında … firmasına ilişkin bir fatura kaydının bulunmadığı bu sebeple davalı tarafın tazminat talebinin sahte faturaya dayalı olduğu şeklindeki iddialarının ve itirazının yerinde olmadığı, bilirkişilerce tespit edilen hasar gören emtiaların ve emtia bedellerinin dosya kapsamındaki delillere uygun olduğu, dava konusu olayın ve davacı tarafın taleplerinin … numaralı İşyerim Paket Sigorta Poliçesi kapsamında olduğu anlaşılmakla davalı sigorta şirketinin bilirkişi raporunda belirtilen 70.748,53 TL zarardan sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Tüm bu açıklanan nedenler ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davanın kısmen kabulüne, 70.748,53 TL’nin davalıdan tahsiline, temerrüt tarihi olan 25.04.2016 tarihinde itibaren avans faizi uygulanmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın Kısmen Kabulüne, 70.748,53 TL’nin davalıdan tahsiline, 25.04.2016 tarihinde itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 4.832,83 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 1.825,61TL harcın mahsubu ile bakiye 3.007,22 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.825,61 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından aşağıda dökümü yapılan 2.769,95 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 1.833,19 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından aşağıda dökümü yapılan 105,00 TL yargılama giderinin, davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 35,51 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerine bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 8.132,34 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.326,76 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; taraf vekillerin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı 25/03/2019

Katip Hakim
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır
5070 Sayılı Kanun gereğince e-imza ile imzalanmıştır.

Harç Beyanı
K.H.= 4.832,83 TL
P.H.= 1.825,61 TL
B.H.= 3.007,22 TL

Davacı yargılama gideri
1000.00 TL bilirkişi ücreti
1.650,00 TL Talimat Masrafları
119,95 TL posta gideri
2.769,95 TL Toplam yargılama gideri