Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/812 E. 2018/1099 K. 07.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/812 Esas
KARAR NO : 2018/1099

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/07/2016
KARAR TARİHİ : 07/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/04/2007 günü saat 19:50 sıralarında 6521 sokak ile … Kavşağının kesiştiği noktada dava dışı …’nın idaresindeki tescilsiz motosikleti ile şehir merkezi yönünden … Kavşağına yönüne seyir ederken …. Kavşağında bulunan kırmızı ışıklı trafik lambasında hiç durmadan hareket etmesi neticesinde … yönüne seyir ederken … sokak içinden yeşil trafik lambasının yandığı sırada kavşağa giren sürücü …’ın idaresindeki … plakalı araç ile karşı istikamete geçmek istediği sırada maddi hasarlı ve yaralanması trafik kazasının meydana geldiğini, kazanın …’nın asli kusuru neticesinde meydana geldiğini ve kaza neticesinde de vefat ettiğini, vefat neticesinde müvekkillerinin müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat bedelinin faiziyle birlikte tahsili ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazanın 11/04/2007 tarihininde meydana gelmesi sebebiyle davanın zamanaşımına uğradığını, kazanın oluşumunda da desteğin % 100 kusuru neticesinde meydana geldiğinden müvekkilinin bir sorumluluğunun bulunmadığını, müteveffanın kullandığı motosikletinde tescilsiz ve plakasız olduğundan müvekkili kuruma husumet yöneltilemeyeceğini savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 3. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; dava konusu kazaya ilişkin olarak Sanık … hakkında Taksirle Öldürme suçundan dolayı cezalandırılması talebiyle mahkememize kamu davası açıldığı, ancak somut olayda sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı, atılı suçtan dolayı sanık …’ın 5271 sayılı CMK.’nun 223/2-c maddesi uyarınca beraatine karar verildiği tespit edilmiştir.
… 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/623 Esas, 2007/407 Karar sayılı dosyası üzerinden … Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen … tarihli raporunda; olayın meydana gelmesinde … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’ ın kusursuz olduğu, tescilsiz motosikletin müteveffa sürücüsü …’ nın tamamen %100 oranında kusurlu olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi Aktüer …’a tevdii edilen dosyaya 03/07/2017 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; dava konusu kazanın meydana gelmesinde dava dışı sürücü …’ın kusursuz olduğu, müteveffa …’nın % 100 oranında kusuru neticesinde kazanın meydana geldiği, müteveffa 01.07.1977 doğumlu olduğu ve 11.04.2007 vefat tarihi itibariyle (30) yaşında olup, edilerek P.M.F-1931 yaşama tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü (37) yıl ve muhtemelen (67) yaşına kadar yaşayacağı, müteveffanın sağlığında yaptığı iş ve elde ettiği kazançlara ilişkin bilgi ve belgenin dosya kapsamında mevcut bulunmadığı, müteveffa bu olay sebebiyle ölmeyip sağ kalmış olsa idi yaşı müsait olduğundan kendisiyle birlikte desteğine ihtiyacı olan tüm aile fertlerinin zorunlu ihtiyaçlarını karşılayabilmek için bir işverene ait iş yerinde hizmet akdi ile veya diğer değişik işlerde çalışarak kazanç sağlayabileceği, değerlendirmelerde 5510 sayılı Sosyal Sigortalar yasası hükümleri emsal olarak dikkate alınması gerektiği, Yargıtay içtihatlarına göre aktif çalışma yaşı sonu (60) olarak kabul edildiği, müteveffa bu olay sebebiyle ölmeyip sağ kalmış olsa idi aktif çalışmasını (60) yaşına kadar devam ettireceği kabul edilerek kaza ve vefat tarihi itibariyle (30) yaşından itibaren (60) yaşına kadar zarar gördüğü bakiye aktif hayat süresi (30) yıl olduğu, müteveffanın (60-67) yaşları arası geçecek olan pasif devresi (7) Yıl olduğu, nüfus kayıt örneğine göre müteveffanın dava dışı anne ve babasının halen hayatta olduğu, her ne kadar müteveffanın anne-babası dava dışı olsa da müteveffa yaşasaydı dava dışı anne-babasına da destek olacağından dava dışı anne-babanın destek süresi belirlenerek destek payı ayrılacağı, Yüksek Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 26.06.2012 tarih ve 2012/699 Esas, 2012/8158 K.sayılı kararında ve bu konudaki Yüksek Mahkemenin yerleşmiş içtihatlarında, erkek çocukları bakımından destek görebilme yaşları (18) yaş olarak kabul edilmekte, kız çocukları bakımından ise muhtemel evlenebileceği veya hizmet akdi ile çalışabileceği destek görebilme yaş sınırı (22) olarak kabul edildiği, bu kapsamda eşi … için 30 yıl aktif 7 yıl pasif, olu için 14 yıl için aktif dönemin olduğu, kaza tarihi itibarı ile davacı eş (26) yaşında, müteveffa eşi (30) yaşında ve davacı çocukları ise (4) yaşında olduğu, müteveffa ve davacı eşin yaşları dikkate alındığında davacı çocuklarından başka (3) sene sonra (1) çocukları daha olacağı kabul edileceği buna göre hesaplamada dikkate alınması gerektiği, müteveffanın yaptığı işe ilişkin yasal bir delil ibraz edilmediğinden hesaplamanın yasal asgari ücretlere göre değerlendirme ve hesaplama yapılması gerektiği, bu kapsamda yapılan hesaplamalar neticesinde davacı eş …’nın teminat limitiyle sınırlı olmak kaydıyla toplamda 47.220,76 TL maddi zararının olduğu, davacı çocuk …’nın teminat limitiyle sınırlı olmak kaydıyla 4.805,19 TL maddi zararının olduğu ve temerrüt tarihinin de 01.08.2016 tarihi olduğu, işleyecek faizin de yasal faiz olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının dosya kapsamında kusur bilirkişisi tarafından yeniden değerlendirilmesi amacıyla dosya Makine Mühendisi …’a tevdii edilen dosyaya 02/07/2018 tarihinde tanzim olunun bilirkişi raporunda özetle; olay sırasında davacı murisinin kullanmakta olduğu davacıya ait kayıt ve tescilsiz araç Bionik marka mobilet olduğu, trafik kazası raporunda aracın özelliği olarak sadece markası ve motor-SIV-0801729 bilgisi verildiği, söz konusu araçlarda 49 cc motor hacmi yanı sıra 50 cc üzerinde motor hacimleri de bulunduğu, bazı mobiletlere yapılan modifikasyon ile daha güçlü olan yüksek silindir hacimli motor değişikliği yapılabildiği, mobiletin çok eski olması, ithal edilmiş olması ve yurt içinde üretici olmaması nedeni ile mevcut bilgiler ile motorun silindir hacminin tespitinin mümkün olmadığı, faturasının olması yada fotoğraflarının bulunması halinde net bir kanıya varılabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacıların desteği olan …’nın 11.04.2007 günü saat 19.50 sıralarında, plakasız ve tescilsiz motosikleti ile … plakalı araca çarptığı, bunun sonucunda ölmesi nedenine dayalı olarak güvence hesaına karşı açılmış olan destekten yoksun kalma tazminat davasıdır.
Dava konusu kazanın 11.04.2007 günü saat 19:50 sıralarında davacıları murisi … yönetimindeki plakasız ve tescilsiz … marka mobilet ile şehir merkezi istikametinden … Kavşağı yönüne doğru seyrederken, kavşakta kırmızı ışıkta geçiş yapması sırasında yeşil ışıkta kavşağa giren … yönetimindeki … plakalı araç ile çarpışması trafik kazasının meydana geldiği ve davacıların desteği …’nın vefat ettiği, geride mirasçısı olarak annesi, babası, eşi ve oğlunu bıraktığı, ancak huzurdaki davada eşi ve oğlunun destek tazminatına ilişkin talepte bulduğu, talep doğrultusunda da müteveffanın eşi ve oğlunun maddi zararının oluştuğu tespit edildiği, ceza mahkemesince de yapılan yargılama neticesinde kazanın oluş şekli itibariyle ATK Trafik İhtisas Dairesinde düzenlenen rapordaki tespitlerde müteveffanın kırmızı ışıkta beklemek yerine geçmesi sırasında yeşil ışıkta kavşağa giren araç sürücüsü ile çarpışması neticesinde meydana geldiği, bu kapsamda da müteveffanın % 100 kusurunun bulunduğu, dışı araç sürücüsü olan … hakkında açılan kamu davasından olayın oluş şekli itibariyle bir kusurunun bulunmadığından beraatine karar verildiği, aynı zamanda dava konusu kazada müteveffanın kullandığı mobiletin 50 cc altında olup olmadığına ilişkin 5 nolu celsenin 2 nolu ara kararı gereğince verilen ihtaratlı kesin süreye rağmen bir bilgi yada belgenin dosyaya sunulmadığı, dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi neticesinde mobiletin teknik yönden incelenemesinin yapılamaması ve plakasız ve tescilsiz olması nedeniyle ıspatlanamayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20 TL + 174,30 TL ıslah harcından oluşan toplam 203,50 TL harçtan mahsubu ile bakiye 167,60 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 6.072,85 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 07/11/2018

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”