Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/682 E. 2019/31 K. 23.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/682 Esas
KARAR NO : 2019/31

DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/06/2016
KARAR TARİHİ : 23/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 15/06/2016 tarihli dava dilekçesi özetle; müvekkili şirketin ısı, ses, mekanik tesisat ve su yalıtımında kullanılan her türlü mamul malın üretimi, alım-satımı, toptan ve perakende ticareti, pazarlaması, ithalat ve ihracatı konusunda faaliyet gösterdiğini, yaygın bayi ağı ve uzman personeli ile yalıtım sektörünün en büyük üreticileri arasında yer aldığını, davalı ile 21/04/2003 -31/12/2015 tarihleri arasında müvekkili şirketin Ar-Ge ve İnovasyon Direktörü olarak çalıştığını, davalı şirketin son maaş brütü olarak 11.500,00 TL olduğunu, davalı şirket ile arasındaki iş sözleşmesinin 31/12/2015 tarihinde karşılıklı olarak sone erdiğini, müvekkili şirkete rakip olan başka bir şirketle çalışmaya başladığını beyan etmekle, müvekkili şirket ve davalı şirket arasında imzalanan Rekabet Yasağı ve Gizlilik Taahhütnamesi akdedildiğini, davalı şirketin bu taahhütnameye aykırı davrandığını, Rekabet ve Gizlilik yasağı Taahhütnamesinde, rekabet yasağına aykırı davranan davalının bir aylık son brüt ücretinin 12 kati tutarında cezai şart ödeneceğini, bu nedenlede davalının müvekkili şirkete 138.000,00 TL ceza koşulu alacağı bulunduğunu, davayı kismi açtıklarını ve davalı işçi aleyhine açılmış davanın kabulü ile fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile 11.500,00 TL cezai şart alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı işçiden tahsil edilerek, yargılama gider ve vekalet ücretinin davalı işçiye yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekiline usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmekle, davalı vekilinin 26/07/2016 tarihli cevap dilekçesi özetle; müvekkilinin 21/04/2003 ve 25/07/2014 tarihleri arasında çeşitli pozisyonlarda çalıştığını, 25/07/2014 tarihinde müvekkilinin fesih bildirimi ile işten çıkartıldığını, fesih gerekçesi olarak haklı bir gerekçe sunulmadığını, bu nedenle … 24. İş Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile işe iade davası açıldığını, işten çıkarılışının haksız fesih olduğu düşüncesi ile müvekkilinin ailesini geçindirmek zorunluluğu ile birlikte … Tic. Ltd. Şti.’nin … ilinde Organize Sanayi Bölgesinde bulunan fabrikasında teknik direktör ünvanı ile çalışmaya başladığını beyan etmekle, … 24. İş Mahkemesinin 2014/275 Esas 2015/77 Karar sayılı kararı, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2015/19777 Esas, 2015/28829 Karar ve 19/10/2015 tarihi ile onama ilamıyla kararın kesinleştiğini, 25/07/2014 tarihi itibariyle taraflar arasında imzalanan Rekabet Yasağı ve Gizlilik Sözleşmesinin hükümsüz hale geldiğini, iş sözleşmesi sona erdikten sonra hüküm ifade etmediğini, işçinin rekabet teşkil etmeyen bir işi yapmasını yasaklayıcı bir sözleşme yapamadığını ya da iş sözleşmesine bu hususta bir hüküm koyamadığını, rekabet yasağı sözleşmesi ile işçinin çalışma hakkını elinden alınamayacağını, müvekkilinin Rekabet Yasağı hükümleri çerçevesinde konuya ilişkin olarak sözleşmenin taahhütnamenin haksız fesih nedeni ile hükümsüz kaldığını, yargılama gider ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı ve davalının iddiaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla dosya bilirikişi Prof. Dr. …’e tevdii ediliği, bilirkişinin 24/11/2017 tarihli raporunda; Davacı … A.Ş. ile davalı … arasında imzalanan 03.09.2013 tarihli “Rekabet Yasağı ve Gizlilik Taahhütnamesi” ile, davalı ile davacı arasındaki iş ilişkisinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde sona erme tarihinden itibaren 2 yıl süre ile davalı, işverenin faaliyet alanına giren aynı veya benzer bir işte iştigal eden işveren ile rekabet edebilecek bir işi kendi namına yapmayacağını, böyle bir şirket, kurum veya kuruluşa doğrudan veya dolaylı olarak malik olmayacağını, yönetmeyeceğini, işletmeyeceğini, kontrol etmeyeceğini, danışmanlık vermeyeceğini, katılmayacağını, çalışmayacağını taahhüt etmekle, rekabet yasağı hükümleri Marmara Bölgesi dâhilinde faaliyet gösteren yalıtım malzemesi üretmesi, dağıtıcısı, satıcısı, dağıtıcı firmalar ile bu firmalar tarafından kontrol edilen, yönetilen firmalar ile sınırlandırıldığını, davalı, gizli bilgileri açıklanmamakla yükümlü olduğunu, yükümlülüklerin ihlali halinde davalı son brüt aylığının 12 katı tutarında tazminat ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, dava dışı … A.Ş., 14.07.2016 tarihli yazısı ile davalının, … A.Ş.’nin … Bölgesi 32. Cadde No:27 … adresindeki işyerin­de sigortalı çalışanı olduğunu bildiren SSK giriş bildirgesini sunduğunu, bildirgesine göre davalı … A.Ş.’nde 03.10.2014 tarihinde işe başladığını, diğer SSK İşe Giriş Bildirgesinde davalının işe giriş tarihi 11.06.2015 olarak görüldüğünü, davacı şirket ile davalı arasında akdedilen 31.12.2015 tarihli “Protokole göre, davalı davacı işyerinde 28.12.2015 tarihinde işe başlamış iş akdinin sonlandırılmasına karar verilmiş, işe iade davasının tüm sonuçlar ile ortadan kalktığı kabul edilmiş davalıya 4 günlük çalışması karşılığı ücret ve 20.000 TL ödenmesi ve ayrıca vekâlet ücreti ödenmesi kabul edildiğini, taraflar arasındaki 25.07.2014 Tarihli “Sulh ve İbra Anlaşması ve Makbuz” başlıklı belgeye göre, davalının Temmuz 2014 ayı 25 günlük brüt ücreti 8.916,67 TL olup net ücreti 38.412,10 TL. net kıdem tazminatı tutarı, 14.428,94 TL ihbar tazminatı toplamı 66.947,40 TL ödenecek olup taraflar doğmuş doğacak tüm dava haklarından feragat ettiklerini, dosyaya sunulu ihbar tazminatına ilişkin belgede davacının brüt aylığı 10.700 TL olarak gözüktüğünü, dosyada davalının … Hotel’de … firması adma 15.10.2014-27.06.2016 tarihlerinde konaklamış olduğuna dair olan belge mevcut olduğunu, BK m.444 gereğince, işçi işverene karşı sözleşmenin sona ermesinden sonra herhangi bir biçimde onunla rekabet etmekten, rakip bir işletme açmaktan, başka bir rakip işletmede çalışmaktan veya bunların dışında rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girişmekten kaçınmayı yazılı olarak üstlenildiğini, rekabet yasağı kaydı, işçiye hizmet ilişkisi nedeniyle müşteri çevresi veya üretim sırları ya da işverenin işleri hakkında bilgi edinme imkânı sağlıyorsa, bu bilgilerin kullanılması işverenin önemli bir zararına sebep olacak nitelikteyse geçerli olduğunu, rekabet yasağı, işçinin ekonomik geleceğim hakkaniyete aykırı olarak tehlikeye düşürecek biçimde yer, zaman ve işlerin türü bakımından uygun olmayan sınırlamalar içeremediğini ve süresi iki yılı aşmadığını, sözleşme, haklı bir sebep olmaksızın işveren tarafından veya işverene yüklenilebilen bir nedenle işçi tarafından feshedilirse rekabet yasağı sona erdiğini, davacının hizmet sözleşmesini haksız feshinin kesinleşmesini takiben davalı tekrar aynı şirkette işe başladığını, bu halde, rekabet yasağının sözleşmenin feshi ile sona ermiş olduğundan söz edilemeyeceğini, rekabet yasağında yer alan cezai şartın fahiş olduğunun takdirini mahkemeye bırakıp sonuç olarak BK m.444 v.d. hükümler çerçevesinde davacı … A.Ş.’nin davalıdan rekabet yasağı nedeni brüt ücret 10.700*12=128.400 TL cezai şart talep edebileceğini beyan etmiştir.
Davacı vekili tarafından 14/03/2018 tarihinde ıslah dilekçesi sunduğu, ıslah dilekçesi bilirkişi raporu doğrultusunda davalıdan rekabet yasağı nedeni brüt ücret 10.700*12=128.400 TL cezai şart talep edebileceklerini beyan ederek, 22.12.2017 ve diğer tarihli dilekçelerimizi tekrarla, dava dilekçesinde 11.500,00.-TL olarak belirtilen dava değerini, 126.500,00.-TL arttırmak suretiyle, 138.000,00.-TL olarak ıslah etmişlerdir.
Davacı ve davalı vekillerinin talep ve itiraz dilekçeleri dikkate alınarak dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla İnşaat yüksek mühendisi …, SGK Hukuku uzmanı bilirkişiler … ve … ve Ekonomi ve Finans uzmanı …’ten oluşan bilirkişi heyetine tevdii edildiği, bilirkişi heyetinin 07/08/2018 tarihli raporunda; Dosyada bulunan bilgi ve belgeler doğrultusunda, … Ticaret AŞ ve …Tic. Ltd. Şti. Firmalarının büyük ölçüde aynı malzemelerin üreticisi oldukları anlaşıldığını, … firmasının aynı sektörde kısmi olarak benzer üretim yapan bir firma olduğunun tespiti ile, davalının imzaladığı rekabet yasağı taahhüdü ile işten ayrıldığı tarihten ibaren 2 yıl süreyle rekabet etmemeyi taahhüt etmesine karşın; akdin sona ermesinden sonra aynı alanda faaliyet gösteren başka bir şirkette çalıştığı ve rekabet yasağını ihlal ettiği iddiasına dayandığını, davalının 21.04.2003-25.07.2014 tarihleri arasında, davacıya ait … adresinde bulunan … Ticaret AŞ işyerinde adresinde bulunan işyerinde en son Ar-Ge ve İnovasyon Direktörü olarak çalıştığını, davalının almakta olduğu son maaşın brüt 11.500,00.-TL olduğu, davacı ile davalı arasında akdedilmiş olan “Rekabet Yasağı ve Gizlilik Taahhütnamesinde davalının, taraflar arasındaki hizmet ilişkisi süresince ve bu ilişkinin sona ermesini takiben 2 yıl süreyle Marmara bölgesinde, davacının faaliyet alanına giren (yalıtım malzemesi üreticisi, satıcısı, dağıtıcıları) aynı veya benzer bir işle iştigal eden ve davacıyla rekabet edebilecek nitelikte bir işi doğrudan veya dolaylı olarak yapmamayı aksi takdirde bir aylık son brüt ücretinin 12 (on iki) katı tutarında cezai şart ödemeyi taahhüt ettiğini, ancak davalının davacı şirketteki görevinin 25.07.2014 tarihli “Fesih Bildirimi” ile “hiyerarşiyi azaltmak, karlılık ve verimliliği arttırmak amacıyla yeniden yapılanma çalışmaları kapsamında daha yalm bir organizasyonel yapıya geçilmesine karar verildiğini, Ar-Ge ve İnovasyon Direktörlüğü pozisyonu kaldırıldığını, Ar-Ge Uzmanı olarak görev yapan 2 personel Teknik Genel Müdür Yardımcısına bağlandığını, başka bir departmanda da niteliklerinize uygun, istihdam edilebileceğiniz bir görev bulunmadığından iş akdiniz 25.07.2014 tarihi itibariyle feshedildiğini, Tüm haklarınız tarafınıza ödenecektir” açıklaması ile sonlandırıldığı, davalı işçinin … 24. İş Mahkemesinin … E sayılı dosyasında işe iade davası açtığını, dava devam ederken 03.10.2014 tarihinde …Tic. Ltd. Şti’nin İç Anadolu Bölgesindeki … adresinde bulunan fabrikasında Teknik Direktör unvanı ile çalışmaya başladığını, 11.06.2015 tarihinde de aynı adreste bulunan …Tic. AŞ’de aynı unvanla çalışmaya devam ettiği, çalışmaya devam ederken işe iade davasında işe iadesine karar verildiği, Yargıtay’ın kararı onadığı, … 18. Noterliğinden … tarih ve … yevmiye nolu ihtarname çekilerek işe iadesinin istendiği, davacının … 1. Noterliğinde keşide edilen … tarih ve … yevmiye nolu cevabi ihtarnamesi ile müvekkili 4 işgünü içerisinde işe davet ettiği, 28.12.2015 tarihinde işyerine müracaat edildiği, 31.12.2015 tarihinde yapılan protokolle bir kısım para verilerek iş akdinin karşılıklı feshedildiği hususlarında bir ihtilaf bulunmadığını, İlk feshin haksız olduğu ve işe iadeden sonra yapılan iş akdinin sonlandırılması karşılıklı protokol ile sağlandığını, taahhütnamenin 1.1 maddesine belirtilen “bunlarla sınırlı olmaksızın İşveren ile iş ilişkisinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde” hükmüne uyduğu anlaşıldığını, iş akdinin işveren tarafından haksız feshedilmesi ile rekabet etmeme hükümlerinin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğini, iş akdinin işveren tarafından haksız feshinin sonuçları İş Kanunda karşılığını bulmaktayken, Rekabet Yasağı ve Gizlilik Taahhütnamesine aykırılık 6098 sayılı Borçlar Kanuna hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiğini bildirmekle, rekabet yasağının sınırlandırılmasına ilişkin TBK. m. 445/1 hükmüne göre: “Rekabet yasağı, işçinin ekonomik geleceğini hakkaniyete aykırı olarak tehlikeye düşürecek biçimde yer, zaman ve işlerin türü bakımından uygun olmayan sınırlamalar içeremez ve süresi, özel durum ve koşullar dışında iki yılı aşamaz” taraflar arasındaki taahhütnamede davalının, taraflar arasındaki hizmet ilişkisi süresince ve bu ilişkinin sona ermesini takiben 2 yıl süreyle Marmara bölgesinde, davacının faaliyet alanına giren (yalıtım malzemesi üreticisi, satıcısı, dağıtıcıları) aynı veya benzer bir işle iştigal eden ve davacıyla rekabet edebilecek nitelikte bir işi doğrudan veya dolaylı olarak yapmamayı taahhüt ettiğini; TBK. m. 445/1 hükmün öngörülen süre, yer ve işlerin türü yönündeki sınırlmalara uyulduğu görüldüğünü, bu nedenle taahhütnamedeki rekabet yasağına ilişkin hükmün geçerli olduğunun kabulü gerektiğini, rekabet yasağına ilişkin TBK. m. 444 hükmüne göre: “Fiil ehliyetine sahip olan işçi, işverene karşı, sözleşmenin sona ermesinden sonra herhangi bir biçimde onunla rekabet etmekten, özellikle kendi hesabına rakip bir işletme açmaktan, başka bir rakip işletmede çalışmaktan veya bunların dışında, rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girişmekten kaçınmayı yazılı olarak üstlenebileceğini, rekabet yasağı kaydı, ancak hizmet ilişkisi işçiye müşteri çevresi veya üretim sırları ya da işverenin yaptığı işler hakkında bilgi edinme imkânı sağlıyorsa ve aynı zamanda bu bilgilerin kullanılması, işverenin önemli bir zararına sebep olacak nitelikteyse geçerlidir” yukarıda anılan hükümde yer alan “hizmet ilişkisi işçiye …. üretim sırları ya da işverenin yaptığı işler hakkında bilgi edinme imkânı sağlıyorsa ” yönündeki şartın da somut olayda gerçekleştiğinin kabulü gerektiğini, ancak rekabet yasağına ilişkin cezai şart tazminatının talep edilebilmesi için TBK. m. 444/2 hükmü uyarınca, ayrıca, müşteri çevresi veya üretim sırları ile ilgili elde edilen bilgilerin kullanılmasının işverenin önemli bir zararına sebep olacak nitelikte olması da gerektiğini, Dosya kapsamından davalının, davacının sahip olduğu müşterilere ulaşmak ya da öğrenmiş olduğu iş sırlarını kullanmak süretiyle davacıyı zarara uğrattığına dair herhangi bir somut veriye rastlanmadığını, TBK. m. 444/2 hükmünde öngörülen “müşteri çevresi veya üretim sırları ile ilgili elde idilen bilgilerin kullanılmasının işverenin önemli bir zararına sebep olacak nitelikte olması” şartının somut olay bakımından gerçekleşmediği sonucuna varıldığını, Davacının herhangi bir zararının oluşmaması nedeniyle, davacının TBK. m. 444 hükmü uyarınca cezai şart tazminatı talep etme hakkı oluşmadığının beyanı ile sonuç olarak; osya kapsamından davalının, davacının sahip olduğu müşterilere ulaşmak ya da öğrenmiş olduğu iş sırlarını kullanmak süretiyle davacıyı zarara uğrattığına dair herhangi bir somut veriye rastlanmadığını, bu durumda TBK. m. 444/2 hükmünde öngörülen “müşteri çevresi veya üretim sırları ile ilgili elde idilen bilgilerin kullanılmasının işverenin önemli. bir zararına sebep olacak nitelikte olması” şartının somut olay bakımından gerçekleşmediğini, davacının herhangi bir zararının oluşmaması nedeniyle, davacının TBK. m. 444 hükmü uyarınca cezai şart tazminatı talep etme hakkının oluşmadığının kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: Dava; davacı tarafın, davalı eski işçisinin rekabet yasağı sözleşmesine aykırı davranışı sebebiyle cezai şart alacağına ilişkin kısmi davadır.
Davacı … Ticaret AŞ ile davalının çalıştığı dava dışı … Tic. Ltd. Şti. firmalarının büyük ölçüde aynı malzemelerin üreticisi oldukları, … firmasının aynı sektörde kısmi olarak benzer üretim yapan bir firma olduğu, davalının imzaladığı rekabet yasağı taahhüdü ile işten ayrıldığı tarihten ibaren 2 yıl süreyle rekabet etmemeyi taahhüt etmesine karşın; akdin sona ermesinden sonra aynı alanda faaliyet gösteren başka bir şirkette çalıştığı ve rekabet yasağını ihlal ettiği iddiasına dayalı olarak iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalının 21.04.2003-25.07.2014 tarihleri arasında, davacıya ait … adresinde bulunan … Ticaret AŞ işyeri adresinde bulunan işyerinde en son Ar-Ge ve İnovasyon Direktörü olarak çalıştığı, davalının almakta olduğu son maaşın brüt 11.500,00.-TL olduğu, davacı ile davalı arasında akdedilmiş olan “Rekabet Yasağı ve Gizlilik Taahhütnamesi”nde davalının, taraflar arasındaki hizmet ilişkisi süresince ve bu ilişkinin sona ermesini takiben 2 yıl süreyle Marmara bölgesinde, davacının faaliyet alanına giren (yalıtım malzemesi üreticisi, satıcısı, dağıtıcıları) aynı veya benzer bir işle iştigal eden ve davacıyla rekabet edebilecek nitelikte bir işi doğrudan veya dolaylı olarak yapmamayı aksi takdirde bir aylık son brüt ücretinin 12 (on iki) katı tutarında cezai şart ödemeyi taahhüt ettiği, ancak davalının davacı şirketteki görevinin 25.07.2014 tarihli “Fesih Bildirimi” ile “hiyerarşiyi azaltmak, karlılık ve verimliliği arttırmak amacıyla yeniden yapılanma çalışmaları kapsamında daha yalm bir organizasyonel yapıya geçilmesine karar verildiği, Ar-Ge ve İnovasyon Direktörlüğü pozisyonunun kaldırıldığı, Ar-Ge Uzmanı olarak görev yapan 2 personelin Teknik Genel Müdür Yardımcısına bağlandığı, başka bir departmanda da davalının niteliklerine uygun, istihdam edilebileceği bir görev bulunmadığından iş akdinin 25.07.2014 tarihi itibariyle feshedildiği, davalının tüm haklarının ödeneceği” gerekçesi ile sonlandırıldığı, davalı işçinin İstanbul 24. … Mahkemesinin … E sayılı dosyasında işe iade davası açtığı, dava devam ederken 03.10.2014 tarihinde dava dışı … Tic. Ltd. Şti’nin İç Anadolu Bölgesindeki … ilinde Organize Sanayi Bölgesi … adresinde bulunan fabrikasında Teknik Direktör unvanı ile çalışmaya başladığı, 11.06.2015 tarihinde de aynı adreste bulunan …Tic. AŞ’de aynı unvanla çalışmaya devam ettiği, çalışmaya devam ederken işe iade davasında işe iadesine karar verildiği, Yargıtay tarafından kararın onadığı, davalı tarafça … 18. Noterliğinden … tarih ve … yevmiye nolu ihtarname çekilerek işe iadesinin istendiği, davacının … 1. Noterliğinde keşide edilen … tarih ve … yevmiye nolu cevabi ihtarnamesi ile müvekkili 4 işgünü içerisinde işe davet ettiği, davalı tarafça 28.12.2015 tarihinde işyerine müracaat edildiği, 31.12.2015 tarihinde yapılan protokolle bir kısım para verilerek iş akdinin karşılıklı olarak feshedildiği hususlarında bir uyuşmazlığın bulunmadığı, ilk feshin haksız olduğu ve işe iadeden sonra yapılan iş akdinin sonlandırılmasının karşılıklı protokol ile sağlandığının anlaşılması karşında tarafların karşılıklı rızaları ile önceki iş sözleşmesini feshederek yeni bir protokol ile iş sözleşmesinin sonladırıldığı sözleşmede cezai şarta ilişkin bir hüküm bulunmadığından davacı tarafça cezai şarta ilişkin alacak artık talep edilemeyecektir. Yine davalının Eskişehir’de çalışmış olduğunun tespit edilmesi karşısında çalışma hürriyetini engeller mahiyette ceza kaydı konulamayacağından ve davacı tarafça TBK. m. 444 anlamında davalının müşteri çevresi veya üretim sırları ile ilgili elde ettiği bilgileri kullanmasının davacı işverenin “önemli bir zararına sebep olacak nitelikte” olduğu hususunun davacı tarafça ispat edilememesi nedeniyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 196,40 TL harç + 2150,50 ıslah harcından oluşan toplam2.346,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.302,50 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 3.000,00 TL bilirkişi ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 13.790,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
¸

Hakim …
¸

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”