Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/44 E. 2019/275 K. 26.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/44 Esas
KARAR NO : 2019/275

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/01/2016
KARAR TARİHİ : 26/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 14/01/2016 tarihli dava dilekçesinde; davalı asıl borçlu … ile …’ye devir olunmuş …bank A.Ş. … Şubesi arasında;22/12/1998 tarihinde Genel Kredi Sözleşmesi akdedilmiş olduğunu, diğer davalı …’in de bu protokole müşterek ve müteselsil kefil sıfatı ile dahil olduğunu, borçluların ödemede temerrüde düşmesi üzerine 31/07/2001 tarihinde; … 3. Noterliği aracılığı ile … yevmiye numaralı ihtarname tebliğ edildiğini, kredi alacaklısı … A.Ş. 03/12/2001 tarihinde temellük eden sıfatı ile tasarruf mevduatı sigorta fonuna devir ve temlik olunduğunu, temlik tarihinden sonra 29/11/2004 tarihinde … ile davalılar arasında protokol imzalandığını, tümerrüde düşülen borç için yapılandırma yapıldığını, müvekkilinin tüm hisseleri itibarı ile …’ye ait olduğunu, … iştiraki olan bir varlık şirketi olduğunu, dava ve takip konusu alacağın 13/03/2006 tarihinde, …’den temellük eden sıfatı ile müvekkiline devir ve temlik olunduğunu, söz konusu alacağın 20 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, söz konusu alacak için zamanaşımı pek çok defa kesildiğini, sürenin yeniden başladığını, 12/08/2013 tarihinde 8.042,41 TL tutarlı asıl alacak için … 11. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile takibe geçildiğini, davalı …’e gönderilen ödeme emrinin 25/11/2013 tarihinde kendisine tebliğ edildiğini, 26/11/2013 tarihinde itiraz ettiğini, diğer davalı …’a gönderilen ödeme emrinin 10/09/2014 tarihinde kendisine tebliğ edildiğini, 15/09/2014 tarihinde borca itiraz ettiğini, söz konusu itirazlar üzerinden bir yıl geçtiği halde taraflarına tebliğ edilmediğini, itirazları dosyayı incelemek için ele aldıklarında öğrendiklerini, borçluların itirazlarının yerinde olmadığını, borçlu ve kefil tarafından … ile akdedilmiş protokole itibar edilmediğini belirterek, davalıların itirazlarının tüm yönleri ile birlikte iptal edilerek, takibe kaldığı yerden devam edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalılar vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; dava konusu alacağın banka ile müşteri arasındaki kredi sözleşmesine ve kredi alacağına dayandığını, kredi sözleşmesinin tarafının … A.Ş.olduğunu, … ile yapılan 22/12/1998 tarihli kredi sözleşmesinden iki yıl sonra, bankanın mevcut alacağına karşılık olmak üzere 10.1.2000 tarihli ve 5.550.000,000 eski TL(yeni 5.550TL) tutarlı senedi kredi borçlusu davalı müvekkil …’dan aldığını, 21 Ocak 2000 tarihinde … 2. İcra Müdürlüğünde … esas dosyası ile takibe koyulduğunu, bu işlemle davalının borca kredi borcu olmaktan karşılıklı olarak çıkarıldığını, senet alacağına dönüştürüldüğünü, iki tarafça senet alacağına dönüştürülen kredi alacağı icra dosyasına konu edindiğinden, bu ilişkilerden haberi bulunmadığını düşündükleri davacı … yönetimin sözkonusu alacak iddiasını tekrar icra takibi konusu yapmasının usulsüz olduğunu, derdestlik itirazında bulunduklarını, borcun ödeme sebebiyle zaten kapanmış olduğundan alacak iddiasının konusuz kaldığını, müvekkili davalı … tarafından icraya konu edilen borca istinaden toplam 9.205,00 TL’nin(eski 9.205.000.000 TL) ödeme banka aracılığıyla ve icra dairesi adı ve dosya numarası zikredilerek alacaklıya ödendiğini ve dosya borcunun kapandığını, kambiyo senetlerinde 3 yıllık zamanaşımı bulunduğunu ve takipsiz kalan dosyadaki alacak da adi alacağa dönüşeceğinden kanun gereği 10 yıllık genel zamanaşımı sözkonusu olduğunu, zamanaşımı, hak düşürücü süre itirazları olduklarını, kefilin sıfatının 15 yıl önce sona ereceğinden işbu davada ve icra dosyasında borçlu ve davalı olarak gösterilmesine husumet yönünden itiraz ettiklerini, varlık yönetimi şirketine devredilebilecek ortada bir alacak bulunmadığını, yapılan icra takibi ve açılan itirazın iptali davasının yersiz ve konusuz olduğunu, bu sebeplerle hem usul yönünden hem de esas açısından davanın reddi gerektiğini, davanın ilk itirazları yönünden ve diğer usuli nedenlerle reddine, davaya konu edilebilecek bir borçl bulunmadığından davanın reddine, kötüniyetli davacının %20 kötüniyet tazminatı ödemesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; genel kredi sözleşmesi kapsamında kullanılan kredinin ödenmemesi nedeni ile doğan alacğın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememizce davaya dayanak … 11.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası getirilmiş, yapılan incelemesinde; Davacı tarafından davalı aleyhine toplam 65.115,35 TL üzerinden ilamsız icra takibinin yapıldığı, davalının yasal süresi içinde ödeme emrine itiraz ettiği, takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce, dosya mali müşavir bilirkişi … ve bankacı bilirkişi …’a tevdi edilerek, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen 23/05/2017 tarihli raporda; davacı bankanın, kredi borçlusu …’dan 7.387,86 TL asıl alacak, 50.643,85 TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 58.031,71 TL alacağı bulunduğunu (BSMV talep edilmediğini), davacı bankanın, müşterek borçlu müteselsil kefil …’den 2.000,00 TL (kefalet limiti) asıl alacak, 15.863,33 TL temerrüt faizi, olmak üzere toplam 17.863,33 TL alacağı bulunduğunu(BSMV talep edilmediğini), kefilin TBK 589 değerlendirmesinin mahkememiz takdirinde olmak üzere 2.000,00 TL kefalet limiti üzerinde bir talep de bulunulamayacağını, davacı bankanın, davalılardan tespitleri üzerinde talep ettiği 65.115,55 TL’lik talebinin yerinde olmadığını, takip tarihinden, borç tamamen ödeninceye kadar kredi borçlusu …’dan 7.387,86 TL müşterek borçlu müteselsil kefil …’den 2.000,00 TL’lik matrahlar üzerinden hesapanacak %66 temerrüt faizi istenebileceğini konusunda görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, dosya içerisinde bulunan … 11. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı takip dosyası örneğinden, davalı … ile …’ye devir olunan banka … A.Ş. arasında GKS bulunduğu, davalı …’in de bu sözleşmeyi müteselsil borçlu ve kefil olarak imzalamış olduğu, … 11. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında davalılar hakkında icra takibi yapıldığı, …’nin alacağı …Yönetim A.Ş.’ye temlik ettiği, … Yönetim A.Ş.’nin de … Yönetim A.Ş. bünyesine birleştiği, icra takip dosyası içerisinde bulunan protokolde … A.Ş.’den kullanılan kredinin davalılar tarafından krediden doğan borcun kabul ve ödeme şekline ilişkin protokol düzenlemiş oldukları görülmüştür.
Dosya mali müşavir ve bankacı bilirkişilere verilip, inceleme yaptırılmış, düzenlenen raporda; kredi sözleşmesinden dolayı davalı … ‘in 7.387,86 TL asıl, 50.643,85 TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 58.031,71 TL borcunun bulunduğu, davalı müteselsil kefil …’in de 2.000 TL asıl alacak 15.863,33 TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 17.863,33 TL borçlu olduğu, sözleşmede kefil …’in kefalet limitinin 2.000 TL ile sınırlı olduğunun rapor edilmiş olduğu görülmüştür.
Düzenlenen raporun dosya ve icra takip dosyası kapsamı ile uyumlu, denetime açık rapor olduğu kabul edilmiş ve hüküm kurmaya esas alınmış, tüm dosya kapsamı ve düzenlenen bilirkişi raporu esas alınarak taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının davasının kabulüne, davalıların … 11. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında takibe itirazlarının iptaline, takibin 7.387,86 TL asıl alacak, 654,55 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.042,41 TL üzerinden devamına (davalı … 2.000 TL’den sorumlu olmak üzere), asıl alacağı takip tarihinden itibaren %27,50 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacak miktarı üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacının davasının KABULÜNE, davalıların … 11. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında takibe itirazlarının iptaline, takibin 7.387,86 TL asıl alacak, 654,55 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.042,41 TL üzerinden devamına (davalı … 2.000 TL’den sorumlu olmak üzere), asıl alacağı takip tarihinden itibaren %27,50 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacak miktarı üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 549,38 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 137,35 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 412,03 TL nispi karar ve ilam harcının (davalı … 102,47 TL’den sorumlu olmak üzere) davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 137,35 TL harç ile, yine davacı tarafından yapılan 1.629,00-TL yargılama giderinin (davalı … 439,29 TL’den sorumlu olmak üzere) davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan vekalet ücreti maktu vekalet ücretinden az olamayacağından, 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin (davalı … 677,71 TL’den sorumlu olmak üzere) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
dair davacı ve davalılar vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 26/03/2019

Katip …

Hakim …

Harç Beyanı
K.H.= 549,38 TL
P.H.= 137,35 TL
B.H.= 412,03 TL

Davacı yargılama gideri
1.500 TL bilirkişi ücreti
129 TL posta gideri
1.629,00 TL Toplam yargılama gideri