Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/188 E. 2018/748 K. 27.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/275 Esas
KARAR NO : 2018/525

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/03/2016
KARAR TARİHİ : 10/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 14/03/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 01/02/2011 tarihli ve 1 yıl süreli … Ofisi için İnsan Kaynakları Servis Sözleşme imzalandığını, iş bu servis sözleşmesinde 2 farklı hizmet yer aldığını, verilen 1.hizmetin aylık danışmanlık olup bu aylık sabit danışmanlık ücreti KDV hariç net 50.000 TL olduğunu, hizmet bedeline ek olarak ayrıca aylık sabit danışmanlık ücreti yanında müvekkil şirket tarafından önerilen ve istihdamı sağlanan personele davalı şirket tarafından ödenen net 1 aylık ücret KDV hariç müvekkili şirkete hizmet bedeli olarak ödeneceğini, imzalanan servis sözleşmesi ile müvekkili şirket tarafından davalı şirkete insan kaynakları hizmeti verilmeye başladığını sözleşme kapsamında davalı şirkette istihdam edilmek üzere belirli niteliklerdeki personel adaylarına ulaşıldığını ve uygun görülen adayların görevlere yerleştirildiğini, müvekkili şirketin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirmesine rağmen davalı şirket tarafından … 3.noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiklerini, buna karşılık müvekkili de davalı yana ihtarname göndererek fesih tarihine kadar ödenmeyen faturaların ödenmesinin ihtar edildiğini, müvekkilinin ödenmeyen fatura bedelleri için … 36 İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız içra takibine davalı yanca itiraz edilmesi üzerine … 39 asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı itirazın iptali davası açıldığını, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, davalı yana %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş, karar Yargıtay 23.Hukuk Dairesinin 2013/8014 E, 2014/4572 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği, davalı şirketin ülkemizde faaliyetini sonlandırma kararı ihtimalinin çok yüksek olması sebebiyle müvekkili şirketin alacaklarını tahsil edememesi sonucuna telafisi zor zararların doğacak olması nedeniyle gerekirse teminat karşılığında davalı şirketin menkul, gayrimenkul ve 3.kişilerdeki hak ve alacaklarına tedbir konulmasını talep ettiklerini bildirerek; fazlaya dair talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili şirketin, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle 450.000 TL’nin 13/04/2011 fesih tarihi itibariyle işleyecek en yüksek ticari avans faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, niteliği itibariyle davanın belirsiz alacak davası olması sebebiyle müvekkili şirket tarafından verilen hizmet neticesinde hesaplayabildikleri 51.500 TL’nin ve müvekkili şirket kayıtlarına istinaden davalı şirkette işe başlayan personellerin davalı şirket ve SGK kayıtlarının celbi ile tespit edilerek işe başladığı tespit edilen personellerin aldığı ücretler üzerinden 1’er aylık ücretlerinin hesaplanarka müvekkili şirkete 13/04/2011 fesih tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari avans faiz ile birlikte verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu 06/05/2016 tarihli cevap dilekçesinde; davacı tarafından … 36 İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ödenmeyen bir kısım faturalara yönelik olarak müvekkili şirket aleyhine icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin icra takibine itirazı üzerine davacı yanca … 39 Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığınıve yapılan yargılama sonucunda söz konusu davanın kabulüne karar verildiğini, söz konusu karar ve içeriğinde davacı şirketin iddialarını destekler nitelikte herhangi bir hüküm bulunmadığını, sözleşmenin haksız olarak fesih edildiği iddiasıyla fesih tarihinden ileriye doğru aylara ait ücretlerin talep edilmesinin ne hukuk ne de hakkaniyet kurallarına uygun olmadığını, müvekkili şirketin davacı şirketin hizmetlerinden memnun kalmadığı için sözleşmeyi feshettiğini, davaya dayanak olarak gösterilen sözleşmenin 2011 yılında imzalandığını sözleşmenin fesih tarihinden yaklaşık 5 yıl sonra açıldığını bu nedenle zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davacı tarafından talep edilen tazminat talebinin içereğinin tamaman afaki olduğunu, tazminatın nevi ve niteliğinin belli olmadığını bildirerek: haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… 36 İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası getirilmiş, yapılan incelemesinde; Davacı tarafından davalı aleyhine toplam 122.460,86 TL üzerinden ilamsız icra takibinin hizmet alacağına dayalı olarak yapıldığı davalının yasal süresi içinde ödeme emrine itiraz ettiği takibin durduğu,… 39 Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığı, … 39 Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı dosyasının yapılan incelenmesinde de; davanın 28/07/2011 tarihinde açıldığı, dosya taraflarının mahkememiz dosyasının tarafları ile aynı olduğu, yapılan yargılama sonucunda; taraflar arasında akdedilen 02/01/2011 tarihli hizmet sözleşmesinin davalı tarafça 13/04/2011 tarihli ihtarname ile feshedildiği, fesih tarihi itibariyle davacının davalıdan icra takibine konu vermiş olduğu hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacağı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği, Mahkemece verilen kararın Yargıtayca onanarak kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizce dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, davacının ve davalının incelemeye sunulan ticari defterlerindeki kayıtlar kapsamında davacının sözleşme kapsamında bulduğu adayların sözleşmenin feshinden önce işe yerleştirilmiş olmasından dolayı sözleşmenin 10.2 maddesine göre davacının alacağının 165.277,61 TL olduğu, sözleşmenin erken feshinden dolayı 9 aylık 50.000 TL tutarından davacının talep edebileceği hizmet bedelinin 450.000 TL olduğu, sözleşme devam etse idi davacının genel gider ve ilave harcama yapması gerektiği, bunun da elde ettiği kazançtan düşülmesi gerektiği, bu sebeple davacının 122.616,30 TL talep edebileceği bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna yapmış oldukları itirazların değerlendirilmesi ve sözleşmenin feshinin haklı olup olmadığının hukuki nitelendirilmesi mahkememize ait olmak üzere sözleşmenin feshi halinde davacının aynı nitelikteki bir işi aynı koşullarda ne kadar sürede bulabileceği tespit edilerek makul sürenin tespitinden sonra kar mahrumiyetinin hesap edilmesi için bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş, ibraz edilen 07/03/2018 tarihli ek raporda: çalışan sayısı hesaplamalarında hesaplanan 57.635,16 TL’nin rapor içerisinde ayrı bir kalem olarak gösterildiği halde toplam tutarda sehven yer almadığı, itiraza binaen maddi hatanın düzeltildiği, kök raporda 8 çalışan üzerinden tespit edilen 165.271,61 TL hesap edildiği, 8 personel hesaplamasının sehven nihai hesaplamaya dahil edilmediği, nihai hesaplamaya dahil edilmesi durumunda 222.912,77 TL tutar hesaplandığı, … ve …’in Şubat ayında girişi olduğu ve sonraki aylarda kayıtlı olmamakla kök raporda dahil edilmeyen 11.165,14 TL tutarın eklenmesi halinde toplam tutarın 234.077,91 TL olarak hesaplandığı, davacının benzer mahiyette yeniden iş bulabilmesi için sözleşmenin kalan süresi olan 9 aydan daha fazla bir süre söz konusu olacağı değerlendirildiğinden, 9 ay makul süre kabul edilerek bu süre için hesaplama yapıldığı, düşülen tasarruf edilen kısıma yönelik yeniden hesaplamaya itiraza binaen yer olmadığı, davacının sözleşmenin sonlanmasından sonra işe göre maliyetlerini düşürmesi gerektiği, yapılan hesaplamada sadece satışa bağlı değişken giderlerin esas alındığı sabit giderlerden kaynaklı düşüm olmadığı bildirilmiştir.
Davacı tarafından verilen 06/03/2017 tarihli dilekçe ile işe yerleştirilen işçilerden dolayı sözleşmeden doğan 51.500 TL’lik bedel 182.577,91 TL arttırılarak toplam 234.077,91 TL çıkartılmış, davacı haksız fesih nedeniyle 450.000 TL bakiye sözleşme bedeli ve 234.077,91 TL hakediş bedeli olmak üzere toplam 684.077,91 TL ‘nin davalıdan tahsilini talep etmiş, arttırdığı bedel açısından da eksik harcını tamamlamıştır.
Davacı ile davalı arasında 01/02/2011 tarihli bir yıl süreli hizmet sözleşmesi akdedilmiş olup, sözleşmenin ek A maddesinde davacının hizmet tanımının , …’nın Türkiye’deki ofisinin kuruluşu aşamasında …’daki her türlü nitelikteki konumda görev yapabilecek insan kaynakları biriminin oluşturulması, … tarafından uygun ve nitelikli adaylar arasından çalışanların işe alınması ve hizmete yerleştirilmesi olarak yapıldığı görülmüştür.
Davacı, davalı … tarafından 13/04/2011 tarihli ihtarname ile davacı …’un edimlerini yerine getirmemesi sebebi ile sözleşmenin feshedildiği, davacının erken fesih nedeniyle sözleşmenin 10.2 maddesi dolayısıyla bakiye 9 aylık hizmet ücretini ve 10.1 maddesi uyarınca ödenmeyen hizmet ücretini talep ettiği görülmştür.
Taraflar arasında akdedilen sözleşme davalı …’nın … 3. Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile davacının sözleşme edimlerini yerine getirmemiş olduğu gerekçe gösterilerek tek taraflı olarak feshedilmiştir.
Sözleşmenin akdedildiği ve fesih edildiği tarih itibariyle olayda uygulanması gerekli olan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 386.maddesinde; vekalet bir akittir ki onunla vekilin sözleşme kapsamında vekalet verenin bir işini görmeyi ve işlemini yapmayı üstlendiği, vekalete ilişkin hükümlerin niteliklerine uygun düştükleri ölçüde bu kanunda düzenlenmeyen iş görme sözleşmelerine de uygulanacağı, 390/2 maddesinde de; vekilin müvekkiline karşı vekaleti iyi bir suretle ifa ile mükellef olduğu düzenleme konusu yapılmıştır.
Taraflar arasında akdedilen hizmet sözleşmesinin feshe ilişkin 11.maddesinde; …’un aciz duruma düşmesi veya iflas etmesi ve tasfiyesi halinde derhal, …’un sözleşmenin herhangi bir hükmünü esaslı bir açıdan ihlal etmesi, ve bu ihlal düzeltilebilecek bir nitelikte değilse, kendisine gönderilen yazılı bildirimi almasından itibaren düzeltmemesi halinde …’nın herhangi bir zamanda sözleşmeyi feshetme hakkına sahip olacağı düzenleme konusu yapılmıştır.
Davacının sözleşme edimlerini yerine getirdiği, edimini yerine getirmekten kaçındığı veya usulüne uygun şekilde yapmadığına ilişkin davalı tarafından dosyaya herhangi bir delil ibraz edilemediği, davalının sözleşme ilişkisini feshetmekte haklı olmadığı, bu sebeple davacının sözleşmenin haksız feshinden kaynaklanan müspet zararlarını talep edebileceği sonucuna ulaşılmıştır.
Sözleşmenin 10.1 maddesinde; davacı …’un KDV hariç 50.000 TL tutarında meblağı sabit aylık danışmanlık ücreti olarak alacağı …’nın bu tutarı hizmeti kabul etmesi üzerine ve faturanın alınmasından itibaren 45 gün içerisinde ödeyeceği kararlaştırılmıştır. Davacı sözleşmenin erken feshi dolayısıyla 10.1 maddesi uyarınca bakiye 9 aylık 50.000 TL’den 450.000 TL’lik hizmet bedelinin ödenmesini talep etmiştir. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda; sözleşmenin feshinden sonra davacının bakiye kalan 9 aylık süre içerisinde aynı koşullarda iş bulabilmesinin mümkün olmadığı, bu sebeple, 9 aylık sürenin makul olduğu, 450.000 TL’lik hizmet bedelini talep edebileceği ancak sözleşmenin erken feshi dolayısıyla bir takım tasarrufları bulunduğu, bu tasarrufların hizmet bedelinden düşmesi gerektiği, tasarrufların düşmesi sebebiyle talep edebileceği rakamın 122.616,30 TL olduğu bildirilmiş ise de; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 2.2 maddesinde hizmetlerin davalı … tarafından tek taraflı şekilde askıya alınması veya iptali halinde davacı …’un hizmetle ilgili olarak hali hazırda yaptığı ve … tarafından önceden onaylanmış tüm masraflara ilave olarak hizmet ücretinin sözleşmenin geçerli kaldığı süre ile orantılı bir şekilde ödeneceğinin kararlaştırıldığı, sözleşmenin bu hükmü uyarınca tarafların iradelerine üstünlük tanınması gerektiği, taraflarca sözleşmenin feshi halinde hizmet ücretinin sözleşmenin geçerli kaldığı süre ile orantılı şekilde ödeneceği kararlaştırılmış olduğundan sözleşmenin yürürlükte kaldığı 2 ay 13 günlük süre üzerinden hizmet ücretinin hesaplanması gerektiği, aylık 50.000 TL’den 2 aylık hizmet ücretinin 100.000 TL olduğu, 13 günlük hizmet ücretinin de 21.666,66 TL’ye tekabül ettiği, davacının sözleşmenin 10.1 maddesi uyarınca sözleşmenin erken feshi dolayısıyla sözleşmenin 2.2 maddesine uygun şekilde toplam 121.666,66 TL hizmet ücreti talep edebileceği sonucuna varılmıştır.
Sözleşmenin 10.2 maddesinde; hizmet ücretine ilave olarak … tarafından teklif edilen herhangi bir adayın istihdam edilmesi halinde …’un KDV hariç net bir aylık maaş tutarında bir danışmanlık ücretinin davalıya fatura edeceği, seçilen adayın her türlü sosyal hak ve ödeneklerinin …’a ödenecek ücretin hesaplanmasında dikkate alınmayacağı düzenleme konusu yapılmıştır. Davalı … tarafından işe alınmış kişilerin SGK kayıtları getirtilmiş, taraf kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda; davacının bulduğu adaylardan sözleşmenin feshinden önce işe yerleştirilmiş olanlardan dolayı sözleşmenin 10.2 maddesi uyarınca davacının 234.077,91 TL alacaklı olduğu, bilirkişi kök ve ek raporu ile anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davalı …’nın taraflar arasında akdedilen sözleşmeyi haksız suretle feshettiği, davacının haksız fesihten kaynaklanan zararlarını talep edebileceği, sözleşmenin 10.1 maddesi kapsamında 121.666,66 TL hizmet ücreti, 10.2 maddesi uyarınca da; 234.077,91 TL bulduğu adayların işe yerleştirilmesinden kaynaklanan alacağı olduğu, davacı tarafından sözleşmenin erken feshinden dolayı uğramış olduğu zararların tazmini için davalıya … 8 Noterliğinin … tarihli … yevmiye sayılı ihtarnamesinin çekildiği ihtarnamenin davalıya 25/04/2011 tarihinde tebliğ edildiği, verilen 3 günlük sürenin dolması sonucunda davalının 29/04/2011 tarihinde temerrüde düştüğü, davacının alacaklarına bu tarihten itibaren avans faizi işletilmesi gerektiği hüküm vermeye elverişli denetime açık bilirkişi kök ve ek raporuyla anlaşıldığından; Davanın kısmen kabülüne, 355.744,57-TL nin 29/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davanın kısmen kabülüne, 355.744,57-TL nin 29/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 24.300,91 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan ve sonradan arttırılan toplam 11.682,34 TL peşin harçtan mahsubu ile, bakiye 12.618,57 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 11.682,34 TL harç ile, yine davacı tarafından yapılan 3.139,20 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısma tekabül eden 1.632,00 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 41 TL yargılama giderinin davanın red edilen kısma tekabül eden 19,68 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 27.294.64 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 25.649.92 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, talep halinde ve karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.10/05/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

HARÇ BEYANI
K.H: 24.300,91 TL
P.H: 11.682,34 TL
B.H: 12.618,57 TL

DAVACI GİDERİ :
BİLİRKİŞİ ÜCRETİ: 3000 TL
TEBLİGAT GİDERİ: 139,20
TOPLAM 3.139,20 TL

DAVALI GİDERİ
TEBLİGAT GİDERİ 41.00 TL