Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1265 E. 2019/1039 K. 22.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1265 Esas
KARAR NO : 2019/1039

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/12/2016
KARAR TARİHİ : 22/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkemmize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 09/01/2016 tarihinde kaskolanan … plakalı aracın 16/01/2016 tarihinde şirket sahibi …’in evinin önünde park halindeyken çalındığını, bunun üzerine sigorta şirketine başvuru yapılarak hasar dosyası oluşturulduğunu, davalı şirketin müvekkiline 22/03/2016 tarihinde yolladığı ibranamede 6.200 TL ödenmesi gerektiğini, sigorta şirketinin aracın piyasa değerinin KDV dahil 31.000 TL olduğunu, ancak aracın değerinin 31.000,00 TL’den az olduğunu, aracın müvekkilinin evinin önünde çalındığının ilgili polis şubesinde kayıt altına alındığını bildirmekle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL’nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; davacının araç kiralama şirkete olduğunu, ilgili aracın lokanta işleri için kullanımının mümkün olmadığını, müvekkili şirket tarafından poliçede yer alan kroza göre aracın piyasa değerinin belirlendiği ve %80 oranında tenzili muafiyet uygulanacağının davacıya bildirildiğini, ancak davacının bu ödeme teklifini kabul etmediğini, davacının zarar talebinin müvekkilin ödeyeceği bedelden düşük olduğunu ve bu bedelin müvekkili şirket tarafından ödemenin taahhüt edildiğini bildirmekle davanın reddine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Mahkememizce davacı şirkete müzekkere yazılarak … plakalı araca ait … numaralı poliçe ve hasar dosyasının istenildiği ve dosyamız arasına alındığı görüldü.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi taşıma uzmanı … ve bilirkişi Makine mühendisi …’e tevdi edilmiş olup, bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 30/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda; Taraflar arasında akdedilen 209781 sayılı “Orient Genişletilmiş Kasko Sigorta” poliçesi incelendiğinde; kasko bedelinin rayiç bedel olduğu, Kullanım Amacı Özel Şartı klozunda; sigortalı aracın kamyonet olarak belirtilen kullanım tarzı dışında … kiralık araç olarak kullanıldığının tespiti halinde ve/veya ruhsat sahibi ve/veya sigortalı ve/veya sigorta ettirenlerden herhangi birinin leasing (finansal kiralama) şirketleri hariç olmak üzere kısa ya da uzun süreli araç kiralama hizmetleri ile iştigal ediyor olması … durumunda poliçenin kalan teminat süresi için gün esaslı olarak iptal edileceği, söz konusu durumun bir hasar vukuunda tespit edilmesi durumunda ödenmesi gereken tazminat tutarından hasar bedelinin %80’i oranında tenzili muafiyet düşülmek suretiyle kalan tutarın sigortalıya ödeneceği ve poliçenin kalan teminat süresi için gün esaslı olarak iptal edileceği, Rayiç Bedel Tesbiti klozunda; Kasko Sigortası Genel Şartları’nın B.3.3.2.2. maddesi doğrultusunda sigortalı aracın tam hasar uğradığının eksper tarafından tespit edildiği durumlarda aracın rayiç değerinin yine hasar tespitini yapan eksper tarafından aracın model yılı, hasar tarihindeki kilometresi, muayene ve bakımlarının düzenli yapılıp yapılmadığı, daha önceki hasarları, kullanım şekli, yetkili satıcı yerine doğrudan yurt dışından ithal edilmiş olup olmadığı, fatura bedeli vb. gibi araç piyasa değerini etkileyen özelliklerin dikkate alındığı, emsal veya muadil araca sahip yetkili-yetkisiz satıcılar ve galeriler ile internet sitelerinden en az 3 adet fiyat alınıp belgeleneceği belirlenmiştir. …, “Oto Hırsızlığı Müracaat Formu”nda özetle; … plakalı aracın 16.01.2016 günü saat 23:15 sıralarında … mahallesi, … sokak üzerinde park ederek ayrıldığını, 17.01.2016 günü saat 07:15 sıralarında gittiğinde aracın yerinde olmadığının, çalınmış olduğun tespit ettiği, aracın ruhsatı ve iki adet kontak anahtarının kendisinde olduğunu, kaskosu bulunduğunu, değerinin 35.000,00 TL olduğunu, aracı çalan şahsın veya şahıslardan şikayetçi olduğunu beyan etmiş, formu düzenleyen polis memurları tarafından da ruhsat ve kontak anahtarlarının görüldüğü belirtmiştir. Dava konusu kamyonetin geçen süreç içerisinde bulunup bulunmadığı bilinmemektedir. Taşıtlar ile ilgili olarak döviz kurundaki artışların, sıfır kilometreler kadar arz-talep dengesine göre de kısmen ikinci el fiyatlarını etkilediği bilinmektedir. Artışın etkileri günümüzde de geçerliliğini korumaktadır. Ancak Türkiye şartlarında ikinci el piyasasının Batı Avrupa ülkelerinde olduğu şekilde somut analitik hesapla elde edilecek sonuçlara göre taşıt değerinin belirlendiği bir yapıda teşekkül etmediği, tam aksine yetmişli yıllardan itibaren bir kısım otomotiv firmalarının manipülasyonlarına maruz olduğu, bunun yanında bu durumun da etkisi ile alıcı psikolojisine dayalı ve tümüyle somut verilerden uzak ikinci el taşıt fiyatlarının piyasaya hakim olduğu, belirtilen ülke şartlarında; bir kısım insan için otomobilin bir ihtiyaçtan çok yatırım ve prestij aracı olarak görülmeye devam ettiği, bu nedenle farklı markaların teknik altyapıları, motor ve aksesuarları birebir aynı olan, hatta ortak platform kullanan ve aynı bantta, aynı malzemeler ile imalatı gerçekleştirilen taşıtların farklı markalar altında üç misline yaklaşan fiyatlar ile pazarlanabildiği, bu durumun psikolojik etkenin hangi seviyede piyasayı değiştirebileceğini açıkça ortaya koyduğu, ülkemizde TSB tarafından hazırlanan, sigorta şirketleri ve devlet kurumları tarafından da kullanılan ve MTV’ne esas alınan taşıt değer listelerinin de farklı firmalara ait taşıtların değerlerinin tespiti konusunda gerek hesaplama metodu, gerek ise referans alınan kurumlar açısından eksiklikler ve hatalar içermesine rağmen mevcut şartlardaki en iyi referans olarak ortaya çıkması sebebi ile hesaplarda esas alınması zaruretinin hasıl olduğu, nitekim ihtiyaç duyulan bilirkişilik müessesesi ile sigorta sektöründe hazırlanan raporlarda da taşıt değerine esas olarak bu listeden ve rayiç değerinin belirlendiği yerler olarak ya internet siteleri ya da yetkili servislerden, ikinci el galerilerden yararlanıldığı, düzenlenen poliçelerde rayiç değer belirlerken internet sitelerinden alınan asgari 3 adet teklifin ortalamasını rayiç değer olarak kabul ettikleri, benzer tipte hasarsız kabul edilen emsallerinin günümüzdeki rayiç değerin ortalaması belirlenerek, varsa eski hasarları nedeniyle olası değer kayıpları hesaplanarak ve kasko oranından başvuruya esas kaza tarihinde rayiç değeri, piyasada talep görme oranı, talebe etki eden servise erişim, servis hizmeti alma ve parça temini hususları da saptanarak mümkün olan en doğru tespit yapılmaya çalışıldığı, söz konusu verilerin kamuya açık olduğu, istendiği zaman herkes tarafından tespit edilebilecek nitelikte oldukları açıktır. Pazarlıklara açık şekilde ilanlarda görülen bedeller taşıtın o fiyata satılacağı anlamı taşımamakta olup rağbet görebileceği peşin satış değerleri için, pozitif veya negatif etkilerin bertaraf edilmesi amacıyla mümkün mertebe çok sayıda veri arasından ortalamalar alınmaktadır. Münhasıran asgari veya azami seviyelerdeki verilerin dikkate alınması durumunda ortalamalarının da hakkaniyetli genel ortalamadan daha düşük veya yüksek çıkacağı açıktır. Davacı … Tic. Ltd. Şti.’ne ait … plaka sayılı taşıt, … marka, … tipinde, 2014 model, Beyaz renkli, 15.07.2014 ilk tescil ve trafiğe çıkış tarihli, olay günü kilometre verisi bilinmeyen, yaklaşık 1 yıl 6 ay yaşında, 1248 cc hacimli, 66 kW gücünde, dizel yakıtlı içten yanmalı motora ve manuel vites kutusu düzeneğine haiz yük nakli amaçlı (N1) sınıfı kamyonet olup olayın meydana geldiği 16.01.2016 tarihinde geçerli olan 2016 yılı Ocak ayı listesine göre (100-1068 marka-tip kod numaralı) kasko değeri 47.510,00 TL’dır. Tamamen benzer araçların ikinci el değerleri daha önce kaza geçirip geçirmediği, eğer geçirdiyse araçta meydana gelen hasarın durumu ve buna bağlı olarak yapılan onarım amaçlı işlemlerin kalitesine (şasisinin zarar görüp görmediği, orijinal parça kullanılıp kullanılmadığı vb.), üzerinde değer kaybı meydana gelip gelmediği, kaporta aksamları ve boya dış görüntüsüne, motor, yürüyen ve aktarma organlarının durumuna (fazla kilometre yapıp yapmadığı, bakımlarının eksik olup olmadığı vb.) ve iç aksamların durumuna (koltuklar, döşemeler, ön konsol vb.), kullanım şekline bağlı olarak değişiklik gösterebilmekte, internet siteleri, günlük gazetelerin seri ilan sayfaları, açık oto pazarları ve galeriler, ticari araç pazarları ve ikinci el alım-satımı yapan şirketlerden alınan listeler gibi kaynaklarda yapılan araştırmalar ışığında belirlenmektedir. Bilindiği üzere bu araştırma internette Tramer ortamında sorgulanmakta olup dışarıdan yapılan araştırmalara kısıtlıdır. SBM tarafından bilgilerin gizli olduğu gerekçesi ile eksperleri haricindeki sektör dışı bilirkişilere şifre tahsis edilmediğinden Tramer ortamında kamyonetin şasi ve motor numarası ile sorgulama yapılması mümkün olamamış, davacı şirketin vergi kimlik numarası ile yapılan kısıtlı sorgulamasında ise daha önce 05.01.2015 tarihli kaza kaydı bulunduğu görülmüş, dosya münderecatında da aksini gösteren herhangi bir belge bulunmadığından ve sunulması halinde yeniden değerlendirilmek üzere şimdilik 05.01.2015 tarihli kazasının tek kazası olduğu kabul edilmiştir. Olay tarihine dönük net ve sağlıklı şekilde ikinci el rayiç bedel araştırması yapılabilecek veri tabanı günümüzde mevcut değildir. Bunun belirlenebilmesi için günümüzde geçerli kasko değeri ile ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki oran incelendiğinde; 2018 yılı Temmuz ayı listesine göre KASKO değerinin 47.421,00 TL olduğu, kilometre verisi bulunmadığı için günde ortalama (~70 km/gün) yol kat ettiği ve günümüze kadar geçen 1463 takvim günü boyunca da aynı trend ile yaklaşık 100.000 km seviyelerinde olabileceği kabul edilerek değişik internet sitelerinde (…., …, …, … vb.) geçmişi hasarsız (değişensiz-boyasız) oldukları beyan edilenlerin ikinci el piyasa değerinin ise ilgili filtrelemeler ile (2014 model, 80.000 km-120.000 km aralığı vb.) pazarlığa açık şekilde; … sitesinde; 39.758,00 TL olarak değerlendiği, 38.500,00 TL-46.500,00 TL aralığında satışa sunuldukları, belirlenmiş, ikinci el araba ilanlarında ilan sahiplerinin pazarlık payı bırakarak piyasa değerinin biraz üzerinde rakamlar verebildikleri, ilanlarda marka, tip, model yılı ve kilometresine muadil olan taşıtların fiyatlarını gören diğer araç sahiplerinin bu rakamları baz alarak piyasanın gerçeklikten bir parça uzaklaşarak biraz yükselebileceği, bazen de tam tersi durumların söz konusu olabileceği, nakite ihtiyacı olan ve acilen aracını satmak isteyen bir araç sahibinin değerinin çok altında bir rakamla ilanverebileceği, etik olmamasına rağmen bazen web sayfasının ziyaretçi sayısını arttırmak için gerçek fiyatının çok altında bir rakamla verilen bir ilanın kısa sürede yayılarak internet kullanıcıları arasında paylaşılıp söz konusu web sayfasının ziyaret trafiği arttırılarak arama motorundaki sıralamasının yükseltilebileceği, bu nedenle artan veri sayısı ile ortalamanın alınmasının söz konusu sakıncaları minimize ettiği, bu cihetle yukarıdaki veriler ışığında günümüz koşullarında hatasız emsallerinin asgari 36.500,00 TL-azami 47.500,00 TL aralığında değiştiği, en düşük ve en yüksek değerler elenerek dağılım gösteren aralıkta asgari 41.500,00 TL-43.000,00 TL aralığında değiştiği, ortalama 42.250,00 TL olduğu, segmentine göre makul düzeyde pazarlık payı dikkate alınarak indirim uygulandığında rağbet göreceği peşin rayiç bedelinin günümüzde 41.000,00 TL civarında olduğu, dolayısıyla daha yüksek olan kasko değeri ile daha düşük olan ortalama rayiç değeri arasında yaklaşık %13,54 oran bulunduğu saptanmıştır. Üzerinde değer kaybı meydana getirecek şekilde daha önceki dönemde karıştığı 05.01.2015 tarihli kazası incelendiğinde; …’de … kaza ihbar numarası ile işlem gördüğü, saat 11:55 sıralarında sürücü …’ın idaresinde … ili, … ilçesi, … semtinde … karayolunda seyir halinde iken olay mahalli olan … akaryakıt istasyonu hizasına geldiğinde benzinliğe girmek için sağa yöneldiğinde sağ arka kapı kesimlerine sağ şeritte bulunan sürücü …’nın idaresindeki, … plakalı, … marka, 2004 model arazi taşıtının ön kesimleri ile çarptığı, hasar ile ilgili herhangi bir eksper raporu, onarım faturası, hasar fotoğrafı vb. sunulmadığı, kaza tutanağında sağ arka kapı alt kesimlerinden hasarlandığının belirtildiği, dolayısıyla kamyonet üzerinde değer kaybı meydana getirecek nitelikte hasar olduğu anlaşılmış, kaza tutanağı aşağıda gösterilmiş, mevcut bilgilere göre otomobilin sağ arka kapı ve sağ marşpiye gibi asgari iki adet dış kaporta aksamının onarım ve boya işlemi gördüğü takdir edilerek olay tarihinde yaklaşık 6 ay yaşındaki ve 12.000 km civarında kabul edilen kamyonetin kasko değerinin 47.510,00 TL olduğu, hasarsız ortalama ikinci el piyasa rayiç değerinin saptanan %13,54 orandan yaklaşık 41.000,00 TL civarında olduğu, globalde teknik açıdan baz değer kaybı %10, hasar boyutu katsayısı 0,35 uygun görülerek meydana gelen değer kaybının (41.000,00 TLx0,10×0,35=) ˜1.500,00 TL olduğu mütalaa edilmiştir. Dava konusu çalınma hadisesinin meydana geldiği 16.01.2016 tarihine uyarlandığında da; taşıtların sektörde pazarlanabilirlik özelliklerine göre değişmekle birlikte … plakalı sayılı kamyoneti hasarsız, daha düşük veya yüksek kilometre durumundaki emsallerine nazaran üst veya alt segmente yaklaştıran, öne çıkaran veya uzaklaştıran ayırıcı olumlu veya olumsuz belirgin değişik bir özelliği bulunmadığından hareketle hasarsız halde peşin ikinci el piyasa değerinin yaklaşık 41.000,00 TL civarında olduğu, ancak 05.01.2015 tarihli kazası nedeniyle değer kaybına uğramış halde 39.500,00 TL civarında kabulünün uygun olduğu tespit, görüş ve kanaatine varılmıştır. Sigorta yönünden inceleme ve değerlendirme; Davacının faaliyet konusu incelendiğinde, ticaret ünvanında da belirtildiği gibi oto alım satımı, kiralaması, gıda sanayi ve ticareti ile iştigal ettiği anlaşılmaktadır. Davacı bir sermaye şirketi tacir olup; TTK m. 18/2 gereği akdettiği sözleşmelerde, sözleşme hükümlerini düzenlerken “basiretli işadamı özeni” ile hareket etmesi gerekmektedir. Davacının … plakalı taşıt için akdedilen sigorta sözleşmesi ve düzenlenen sigorta poliçesi ile hırsızlık riskine karşı KASKO sigortası güvencesi aldığı, poliçenin 09.01.2016-09.01.2017 dönemini kapsadığı görülmektedir. Poliç.e incelendiğinde; 2014 model-… kamyonetin RAYİÇ BEDEL sigortası ile teminat altına alındığı, aracın kullanım amacı kısmında “kiralık, hatlı, sürücü kursu değil” yazdığı, poliçenin toplam 9 sayfa olduğu, 3.sayfada ARAÇ KULLANIM AMACI ÖZEL ŞARTI başlığı altında, aracın kiralama veya sürücü kursu faaliyetinde kullanılmayacağının özellikle yazdığı, ayrıca “…Ruhsat sahibi ve/veya sigortalı…. Kısa ya da uzun süreli araç kiralama hizmetleri ile iştigal ediyor olması… söz konusu durum bir hasar vukuunda tespit edilirse ödenmesi gereken tazminat tutarından hasar bedelinin %80’i oranında tenzili muafiyet düşülmek…” ifadeleri ile; fiilen kiralama işinde kullanılmasa da; faaliyet konusu gereği kiralama işi yapan davacının tenzili muafiyetle hasar tazminine hak kazanacağı açıkça yazılmıştır. Davacı vekili, davacının araç kiralama işi de yaptığını, ancak hırsızlık konusu aracın yeme-içme hizmetlerinde kullanıldığını ileri sürdüğü gözetildiğinde, poliçede TENZİLİ MÜAFİYET ŞARTI OLARAK BELİRTİLEN FAALİYET KONUSUNDA OLMA şartı gerçekleşmiştir. Yani, fiilen kiralanmasa da kiralama faaliyet konulu şirketin işlettiği bir araç söz konusudur ve hırsızlık hasarına konu olmuş; tam zayi-kayıp hükümlerine göre sigorta tazminatı ödenmesi gerekir. Araç, 39.500 TL değerde iken hırsızlık konusu olmakla; %80 tenzili muafiyet gözetildiğinde, 39.500 TL x 0,80= 31.600 TL tenzil edildiğinde, davalının karşılaması gereken tazminat 7.900,00 TL miktarındadır. Davalı yan 6.200 TL teklif etmişse de davacı yana henüz ödenmiş bir tazminat dosya kapsamında sabit değildir. Davacı bir tüketici değildir. Sigorta poliçesinde yer alan muafiyet veya istisna hükümlerini basiretli işadamı özeni ile incelemek ve ona göre sigorta sözleşmesi akdetmek gerekir. Fiilen kiralama ticari işletme faaliyetinde kullanılmasa da, hırsızlık konusu aracın maliki davacı kiralama ticair faaliyeti yürütmektedir. Bu nedenle tenzili muafiyet uygulaması gerektiği görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Davacının 01/05/2019 tarihli dilekçesi ile bedel arttırım talebinde bulunduklarını, 5.000,00 TL olan dava miktarının 2.900,00 TL arttırarak 7.900,00 TL üzerinden kabulünü talep ettikleri görüldü.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; Davacıya ait aracın davalı … şirketinde çalınma olayına karşı sigortalandığından uğranılan zararın davalı … şirketinden tahsiline dair tazminat davasıdır.
Davacı …Tic. Ltd. Şti.’ne ait, davalı …Ş.’ye kasko poliçesi ile sigortalı … plaka sayılı kamyonetin çalındığı, 16.01.2016 tarihindeki ikinci el piyasa değerinin 39.500,00 TL olduğu, davacının davalı ile aralarında kasko sigorta sözleşmesi ve poliçe hükümlerine göre, uğradığı zararın %80 oranında indirilerek, kalan %20 oranına tekabül eden zarar miktarını talep edebileceği, meydana gelen hırsızlık olayında tam zayi zararı dikkate alınarak yapılan hesaplamada 39.500 TL x 0,20 = 7.900 TL davacının davalı taraftan sigorta tazminatı talep edebileceği hükme elverişli 30/07/2018 tarihli sigorta uzmanı ve makine uzmanı bilirkişi heyet raporundan anlaşılmakla davacının dava dilekçesinde ve ıslah dilekçesinde faiz talep etmediği dikkate alınarak taleple bağlılık ilkesi gereğince davanın kabulü ile 7.900,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 7.900,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 539,64 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 85,39 + 52,00 TL ıslah harcından oluşan toplam 137,39 harçtan mahsubu ile bakiye 402,25 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan; 85,39 + 52,00 TL ıslah harcından oluşan toplam 137,39 ile 1.156,70 TL posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 1.294,09 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/10/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸