Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1256 E. 2018/1301 K. 25.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1256 Esas
KARAR NO : 2018/1301

DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2016
KARAR TARİHİ : 25/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 23/12/2016 tarihli dava dilekçesinde; Müvekkili olduğu şirket ile davalı borçlu arasında vaki ticari ilişki neticesinde davalının, muhtelif tarihlerde bardak sularda kullanılan kapak folyosu aldığını, davalıya fatura vadelerine uygun çek/çekler verilmesi konusunda yapmış oldukları tüm başvurularının sonuçsuz kalması ve ihtar keşidesine rağmen ödeme yapmaması üzerine davalı/borçlu aleyhine … 37. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla icra takibine başlanılmış olduğunu, davalı borçlunun, vekili vasıtasıyla … İcra Müdürlüğünün …. Muh. ve 29.12,2014 günlü yazısı ile takibe itiraz etmiş olduğunu, bu itiraz ile yasal olarak takibin durduğunu, davalının yetki itirazının yasal olmadığını, öncelikle müvekkili olduğu şirketin davalıdan, taraflar arasındaki sözleşmeye itiraz etmediği faturaya dayalı bir para alacağının mevcut olduğunu, bunun götürülecek nitelikteki bir borç olup, Borçlar K.’nun 89/1 gereğince ifa yerinin; alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri olduğunu, dosyada mevcut vekâletnamelerinde görüleceği üzere müvekkili olduğu şirket adresinin “…” olduğunu, bu itibarla mahkemenin ve dolayısıyla icra dairesinin, taraflar arasındaki ihtilafın çözümünde yetkili olduğunu, davalıya gönderilmiş bulunan tüm faturaların altında “Anlaşmazlık halinde İSTANBUL mahkeme ve icra daireleri yetkilidir” şerhinin bulunmakta olduğunu, davalının, muhtelif tarihlerde teslim olunan mallara dair faturaları almasına rağmen bunlardan hiçbirine itiraz etmemekle taraflar arasında İstanbul Mahkeme ve İcra Daireleri’nin yetkili olduğunun kabulü hususunda ayrıca zımni bir anlaşmanın tesis olunmuş olduğunu, sunulacak satılan mallara ait fatura, sevk irsaliyesi, hesap ekstresi ve teslim fişi ile yargılama sırasında toplanacak sair delillerle görüleceği üzere davalı borçlunun, malı almasına rağmen mal bedelini ödemediği için müvekkili olduğu şirkete faiz ve masraflar hariç ana para olarak 16.319,74 TL borçlu olduğunu, alacaklarının varlığı gerek sunacakları sipariş formları, fatura ve irsaliyeler, hesap dökümü, ihtarname ile teslim/tesellüm belgeleri ve gerekse ticari defterlerinin tetkikatı sonucunda sarahaten ortaya çıkacağını bildirerek öncelikle … 37. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına vaki borçlu itirazının iptaline, asıl atacak 16.319,74 TL üzerinden takibin devamına, ticari temerrüt faizi ve fer’ileri ile birlikle tahsiline, borçlunun kötü niyetli itirazı nedeniyle %20’den az olmamak üzere davalı borçlu aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; Davacı şirketin müvekkili olduğu şirkete ayıplı mal (bardak üstü folyo ve emniyet bandı) teslim ettiğini, bunun üzerine taraflar arasında sözlü görüşmelerin başladığını, ürünlerdeki ayıbın davacı şirket yetkililerine hemen iletilmiş olduğunu, davacı şirketin … isimli bir çalışanının, müvekkili olduğu şirkete gönderdiğini, ve o da malların ayıplı olduğunu, koktuğunu anlamış olduğunu, bunun üzerine davacı tarafından … Halk Sağlığı labaratuvarından bir analiz raporu aldığını, ancak analiz yapılan ürünlerin halen şirketlerinde duran ayıplı ürünlerden olmadığını, davacının elindeki başka ürünleri analize gönderdiğini, bunun üzerine takibe geçildiğini, taraflarınca itiraz üzerine, davacının itirazın iptali davası açmış olduğunu, davacının hak düşürücü sürenin geçmediği iddiasının dinlenilmemesi gerektiğini, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddinin gerekmekte olduğunu, ayıplı malların halen müvekkili olduğu şirketin deposunda olduğunu, bunlar üzerinde bir bilirkişi incelemesi yapılması durumunda malların ayıplı olduğunun geçen süreye rağmen anlaşılacağını, bu nedenle ellerindeki ayıplı mallar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ettiklerini, davacının, müvekkilinin iştiraki olmaksızın yaptırdığı tüm analizlerinin, tespitlerinin kabul etmediklerini de bildirdiklerini, davacı tarafın haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine giriştiğini, bu nedenle %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı talepleri olduğunu bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
Dava; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında alınan kapak folyosu fatura alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce davaya dayanak … 37. İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası getirilmiş, yapılan incelemesinde; Davacı tarafından davalı aleyhine toplam 16.319,74 TL üzerinden ilamsız icra takibinin yapıldığı, davalının yasal süresi içinde ödeme emrine itiraz ettiği, takibin durduğu görülmüştür.
Davacı davasını ıslah ederek, alacak davası olarak alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.
Mahkememizce, … ASHM’ne talimat yazılarak tayin edilecek mali müşavir bilirkişi vasıtasıyla davalının defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılıp dava konusu fatura alacağının davalı defter ve belgelerinde yer alıp almadığı yer alıyor ise miktar ve hangi belgelere dayandığı konusunda rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilmiş olup, … ASHM’nin … talimat sayılı dosyasına ibraz edilen 21.03.2018 tarihli raporda; Davacı tarafın defterlerinin T.T.K. ve V.U.K. ile ilgili mevzuata uygun olarak tutulduğu, belirtildiği şekilde yasal tastiklerinin bulunduğu, davalı tarafın defterlerinde mevcut 32.340,14 TL alacağının bulunduğu, görülmekte olan davada; davacı taraf ile davalı taraf arasındaki ticari ilişkiden dolayı, davalı tarafın davacı taraftan 32.340,14 TL alacağının bulunduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce, … Nöbetçi ATM’ye talimat yazılarak, tayin edilecek mali müşavir bir bilirkişi ve gıda mühendisi bir bilirkişi vasıtasıyla davacının defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında yapılan iş, bu işe ilişkin teslim edilen mal niteliği, davalının teslim edilen mala ilişkin ayıp iddiası olup olmadığı, varsa bu iddiaya ilişkin kayıtlardaki bilgi ve defter ve kayıtlar itibariyle davacının davalıdan alacağının olup olmadığı varsa miktarına ilişkin rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilmiş olup, … 5. ATM’nin … talimat sayılı dosyasına ibraz edilen 30.10.2018 tarihli raporda; Mahkemenin ara kararı gereğince davacının kendi yerinde yapılmış olan yasal defter ve dayanağı belgeleri ile dosya kapsamında yapılan incelemelerde; davacı ile davalı arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, davacının 01.12.2014 tarihinde davalı tarafa göndermiş olduğu noter ihtarnamesinin davalı firmaya tebliğ edilmiş tarihten itibaren 5 gün sonrasından itibaren temerrüt faizi talep edebileceği, davacı … TİC. A.Ş. firmasının resmi defter ve belgelerinde taraflarınca yapılmış olan incelemelerde, davacı … TİC. A.Ş. firmasının, davalı … PAZ. A.Ş. firmasından icra takip tarihi itibari ile 16.319,74-TL tutarında alacaklı olduğu, teknik tespit kısmında ayrıntılı ve derinlemesine yapılan açıklamaların ışığında, davalı şirketin ayıplı olduğunu iddia ettiği dava konusu olan üst kapak folyosu hakkında, müşteri şikayetleri, müşteri iadeleri, şikayet ve iadelerin üst kapaktan kaynaklandığını somut olarak ortaya koymaması, iddiasını destekleyecek bir analiz raporu sunmaması, davacı şirketin, dava konusu olan üst kapak folyosu ile ilgili akredite edilmiş, yetkili laboratuvardan uygun raporu alması gerekçeleri ile davalı şirket … A.Ş.’nin ürünün ayıplı olduğu iddiasının dayanağı olmadığı, bu sebeple davalı şirket …’nin kesmiş olduğu, KDV dahil 13.259,88 TL’lik iade faturası ile KDV dahil 35.400 TL’lik faturaların kesilmesinin teknik açıdan uygun olmadığı, yukarıda belirtilen bedelin davacının alacağı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, dosyada bulunan fatura, irsaliye ve cari hesap örneklerinden davacının davalıya bardak su kapak folyosu sattığı, bu satış nedeniyle faturaya dayalı alacağını talep ettiği, davalının, davacının teslim ettiği kapak folyolarının ayıplı olduğunu savunduğu görülmüştür.
Dosyada bulunan … Halk Sağlığı Laboratuvarı analiz raporundan ve tarafların birbirine gönderdiği ihtarnamelerden, davalının ayıp iddiası nedeniyle davacının halk sağlığı laboratuvarında inceleme yaptırdığı rapor edilmiştir.
Davalının defterlerinde talimat yoluyla mali müşavir bilirkişi vasıtasıyla inceleme yaptırılmış, düzenlenen raporda; davalının defterlerinin usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalı defterlerinde davacıdan 32.340,14 TL alacağının bulunduğunu rapor etmiştir.
Davacının defter ve belgeleri ve kayıtları ile dosya üzerinden mali müşavir ve gıda mühendisi bilirkişilerce inceleme yaptırılmış, düzenlenen raporda, davacının defterinin usulüne uygun tutulduğu, davacı defterlerinde davacının davalıdan 16.319,74 TL alacaklı olduğu … Halk Sağlığı laboratuvarı raporu ile davacının sattığı kapağın su üzerinde olumsuz bir etkisinin olmadığının rapor edildiğini davalının ayıp iddiasına ilişkin delil bulunmadığını rapor etmişlerdir. Dosyadaki delillerden taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, bu konuda ihtilaf bulunmadığı, davalının ayıp iddiasına ilişkin bilirkişi raporunda tespit edildiği şekilde davalı tarafından iddiasını doğrulayan delil bulunmadığı, … Halk Sağlığı Müdürlüğünden alınan rapor ile de dava konusu ürünlerde ayıp olmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır. Düzenlenen bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile uyumlu denetime açık olması davacı defterlerinde kayıtlı ve davalıya teslim edilen fatura örneğinden davacının davalıya satıp teslim ettiği bardak su folyo bedelinden dolayı davalıdan 16.319,74 TL alacaklı olduğu sonucuna varılmış ve davacının davasının kabulüne, 16.319,74 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacının davasının KABULÜNE, 16.319,74 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 1.114,80 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 197,21 TL peşin ve 81,50 TL icra veznesine yatırılan harç olmak üzere toplam 278,71 TL’nin mahsubu ile bakiye 836,09 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 278,71 TL harç ile, yine davacı tarafından yapılan 2.533,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13.maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücreti, maktu vekalet ücretinden az olamayacağından 2.180-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/12/2018

Katip …

Hakim …

Harç Beyanı
K.H.= 1.114,80 TL
P.H.= 278,71 TL
B.H.= 836,09 TL

Davacı yargılama gideri
2.100,00 TL talimat mahkemeleri bilirkişi ücreti
433,00 TL posta gideri
2.533,00 TL Toplam yargılama gideri